188 İmam Hatip okulu dolup taştı - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Necip Fazıl** · 10-22-2012, 11:58

Kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen ve zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunla eğitim sisteminde başlayan yeni dönemin üzerinden bir ay geçti. Geçen bir aylık süreyi Akit Gazetesi'ne değerlendiren İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, yeni eğitim sisteminin temel amacının toplumun ortalama eğitim süresini yükseltmek olduğunu vurguladı.

Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran ve kamuoyunda 4+4+4 eğitim sistemi olarak bilinen düzenleme sonrasında okul zilleri sorunsuz bir şekilde çaldı. Birçok kimsenin üzerinden felaket senaryoları ürettiği yeni eğitim sisteminin gidişatını 2 milyon 600 bin öğrencinin bağlı olduğu İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız'dan dinledik. Yeni eğitim sisteminin somut olarak yansımalarını Akit'e anlatan Yıldız, bu sisteme yapılan eleştirilen kendilerini daha çok kamçıladığını, bu yüzden de daha çok çalıştıklarını söyledi. Yıldız, yaptıkları yeni derslikler, hızlandırdıkları altyapı çalışmaları ile hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını ve okullarda hiçbir şekilde ne öğretmen ne de hizmetli konusunda eksikliklerinin olmadığını kaydetti. Yeni sisteme göre ilkokul, ortaokul, lise arasında yumuşak ve kademeli bir geçiş yaptıklarını da aktaran Yıldız, birçok ilçede sınıf mevcutlarının 20-30 kişi civarında olduğunu belirterek imam hatip okullarına da yoğun bir talebin olduğunu da ifade etti.

YILDIZ: BİZ ZATEN 68 AYLIK ÇOCUKLARI OKULA ALIYORDUK

Yıldız, zorunlu eğitim süresinin uzatılması noktasında en çok tartışmanın ilköğretime başlama yaşı konusunda olduğunu dile getirerek, “Daha önce 72 aylık çocukları alıyorduk ama sonra bu kanunla birlikte bunu 60 aya çektik. Daha sonra ise kamuoyundaki tartışmalar da dikkate alınarak bu süre 60 ayla 66 ay arasında düzenlendi. Yani yönetmeliklerle mevzuatlarla düzenleyerek esnek hale getirildi ve velilerin inisiyatifine bırakıldı” dedi. Aslında fiili olarak okula 68 aylık başlattıkları çocukların başlama yaşını 66 aya çekmiş olduklarını ifade eden Yıldız, şunları kaydetti: “Çünkü bir önceki yasada da 72 aylık çocuklar okula kabul edilirken velinin isteğine bağlı olarak 68 aylık çocuklarımız da okula alınıyordu. O yüzden bu tartışmalar sırasında sıralar hazır mı, tuvaletler bu çocuklar için uygun mu soruları gündeme geldi. İyi de zaten 68 aylık çocuklarımızı biz okullara alıyoruz. Bu anlamda teorik tartışmalar yapıldı ama bunlar karşılığı olmayan hususlardı.”

“BU SENE 4 BİN 905 YENİ DERSLİK YAPTIK”

17 Eylül'de eğitim ve öğretim zilini sorunsuz bir şekilde çalması için yaz döneminde sayın bakanımız başta olmak üzere bakanlık merkez teşkilatının, bütün il müdürlüklerinin ve okul müdürlüklerinin hummalı bir çalışmanın içerisinde olduklarını dile getiren Yıldız, “Sorunları asgariye indirmek ve problemlerle karşılaşmamak için ciddi hazırlıklar yapıldı. Biz İstanbul'umuzda daha önceki eğitim ve öğretim yılında altyapıda olmayan 4905 yeni derslikle bu eğitim öğretim yılına başlamış olduk” dedi. Yıldız, oransal olarak bakıldığında normalde bu sisteme yeni kazandırılacak çocuklarımızı tolere edilecek bir altyapılarının olduğunu söyleyerek “Hatta yer yer hayırseverlerin yaptırdığı okullar, bakanlığının merkez bütçeden yaptırdığı okullar, il özel idaresinin okulları ve bir de bakanlığımızın bir genelgesiyle Türkiye'de 11 bin kullanılmayan ya da müdürlerin kullandıkları derslikler eğitim ve öğretime kazandırıldı. Bu bir planlamadır, kamu kaynaklarını verimli kullanmaktır. Biz bakanlık olarak altyapıda hazırdık zaten” diye konuştu. Şu anda İstanbul'da derslik başına düşen ortalama ile geçen yılki ortalamanın aynı olduğunu vurgulayan Yıldız, “Biz iddia edildiği gibi hiçbir şekilde geri gitmedik, hatta bazı yerlerde daha da iyi durumdayız. Ama ortalamaya bakarsak geçen yılki ortalama ile eğitim ve öğretime devam ediyoruz” dedi. İstanbul 39 ilçeden oluşan devasa bir kent, burası bir ülke gibi” diye konuşan Yıldız, dolayısıyla da bir ilçenin diğerine uymayabileceğini, örneğin Kadıköy'ün imkanları ile bir Bağcılar, Sultangazi, Sultanbeyli, Arnavutköy, Başakşehir ilçeleri ile eşit olmadığını aktardı. Sistem değişikliğinden de en çok etkilenen ilçelerin bunlar olduğunu belirten Yıldız, “Örneğin, yaşı öne çektiğimiz zaman Kadıköy'den daha fazla öğrenci gelmiyor yine Sultangazi'den daha fazla öğrenci geliyor. Sultangazi'de hanede ortalama 6 çocuk varken Kadıköy'de bir ya da 2 çocuk oluyor. Dolayısıyla da biz asıl sorunlarımızı bu göç alan yeni yerleşim yerlerinde nispeten nüfusun yoğun olduğu ilçelerde yaşıyoruz. Tabii biz de bu noktada ilimizin yatırımlarını buralara kaydırıyoruz” şeklinde konuştu.

“OKULLARIMIZIN YÜZDE 24'ÜNDE SINIF MEVCUDU 20-30 KİŞİ”

Bir aylık süre içerisinde de herhangi bir sorun yaşamadıklarını özellikle 1. sınıflarda öğrenci artışı olduğu için diğer sınıflarda öğrenci sayıları aynı kaldığını söyleyen Yıldız, “Dolayısıyla biz bu yoğunluğu diğer sınıflara dengeledik. Yeni derslikler kazandırdık ve dengeli bir dağılım ortaya koyduk. Biz 1. sınıflar üzerinde yaptığımız bir projeksiyonda şunu gördük ki, bizim İstanbul'umuzda okullarımızın 1. sınıflarının yüzde 24'ü 20 ile 30 kişilik sınıflardan oluşuyor. Ve bunların sayısı da 393. Yani bizim İstanbul genelinde Kadıköy'dür, Şişli'dir, Beyoğlu'dur, Bakırköy'dür gibi ilçelerimizde görüyoruz ki 1. sınıf mevcutlarımız 20 ile 30 kişi arasında” diye konuştu.

“KADEMELİ VE YUMUŞAK BİR GEÇİŞ UYGULUYORUZ”

Birbirlerine çok yakın olan okullarımızın birisini ilkokul diğerini ortaokul olarak planladıklarını da anlatan Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla da A okula biz ilkokul dediysek 4. Sınıftan 5. Sınıfa geçen öğrencileri B okuluna yönlendirdik. Yanlış şurası son derece önemlidir ki biz bütün bu değişiklikleri kademeli olarak yapıyoruz.
Çünkü öğrenci başladığı yerde okulunu bitirmek ister veliler bunu tercih eder, biz bir taciz olmasın, velilerimiz tedirgin olmasın diye yumuşak bir geçiş uyguluyoruz. İstanbul üzerinden gerçekleştirilen kötü senaryoların hiçbiri gerçeklemedi.”

“125 İMAM HATİP OKULUNDAN SADECE 2 TANESİNE YETERLİ TALEP YOK”

İstanbul'da şu anda toplam 125 tane imam hatip ortaokulu, 65 tane de imam hatip lisesi olduğunu aktaran Yıldız, “İstanbul'da üç imam hatip okuluna yeterli talep olmadı. Bunlardan iki tanesi Ümraniye'de, bir tanesi de Büyükçekmece'de. Büyükçekmece coğrafya olarak çok dağınık bir yer, Ümraniye'deki imam hatip okuluna ise zaten güçlendirme yapıyoruz, İstanbul'da İSMEK kapsamında Dünya Bankası'ndan temin edilen kredilerle 1999 depreminden önce yapıla okulların güçlendirmesi yapılıyor. Dolayısıyla bir okulu yıktığınız zaman öğrencileri başka okula taşıyoruz. Yoksa buranın da öğrencisi var. Düşünün ki 125 tane okuldan sadece üç okulda sıkıntımız var onun da bir tanesini çıkarırsanız sadece 2 okulda sıkıntımız var” dedi. Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, imam hatip ortaokulu olarak 95 tane okul dönüştürdüklerini belirterek bunların yanında bir de imam hatip liseleri bünyesinde açtıklarının da olduğunu söyledi. Yıldız, “Biz bu dönüşümleri yaparken gerçekten şuna çok dikkat ettik. İlkokullar da bizim okulumuz, imam hatipler de bizim okulumuz, öğrenciler de bizim öğrencilerimiz, dolayısıyla bu dengeyi iyi kurmak lazım. İstanbul çok büyük bir şehir, gerçekten bölgesel anlamda bir sıkıntı yaşanabilir de ama almış olduğumuz tedbirler yapmış olduğumuz çalışmalar isabetli sonuçlar gösterdi” diye konuştu.

“RAPOR ALANLARIN BİR KISMI VAZGEÇTİ”

Yeni düzenleme ile birlikte okula gitmesi gereken 60 ile 66 aylık çocuklarını okula göndermeyen rapor alan velilerin peyderpey azaldığını ifade etti. Yıldız, “Çocuklarını başlangıçta kaydettirmeyen veliler yavaş yavaş kayıt için gelmeye başladılar. İlk anda bir kaygı vardı, endişe vardı. Biz Özel Okullar Birliği ile beraber 1. sınıflarda uyum programının analizi” diye bir çalıştay yaptık. O çalıştayda öğretmenler ve veliler vardı. Hakikatten bu programın mükemmel bir program olduğunu gördüler. Veliler de bunu görünce, çocuklarını çok rahat şekilde okula göndermeye başladılar. İstanbul'umuzda yüzde 3'e yakın bir oranda rapor alarak çocuklarını bu sene okula göndermeyen aile var. Sanıyorum bu da 8 bine tekabül ediyor. Yani 66 ayı doldurduğu halde okula devam edemeyen çocuklarımız var. Bunun yanında 60 ay ile 66 ay arasında 40 bin çocuğumuz da okula devam ediyor” şeklinde konuştu.

“ÖĞRETMEN SIKINTIMIZ YOK”

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, hiçbir şekilde öğretmen sıkıntılarının olmadığını da söyleyerek hiçbir dönemde olmadığı kadar öğretmen kadrosuna sahip olduklarını dile getirdi. Yıldız, “Çünkü son atamalarda Türkiye genelinde 40 bin öğretmen atandı ve bize 6 bin 500 öğretmen verildi. Bu İstanbul tarihinde bir rekordu. Öğretmen konusunda il genelinde bir denge sağladık, öğrencilere fırsat eşitliğini sağlamış olduk” dedi.

“2 MİLYON 600 BİN ÖĞRENCİMİZİ 110 BİN ÖĞRETMENLE EĞİTİYORUZ”

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, “İstanbul'umuzda; anaokulu, anasınıfı, ilkokul, ortaokul, ve liselerin tüm türleri olmak üzere 4545 okulumuz var. Bu okullarımızda 110 bin öğretmenimizle ders yapıyoruz. 60 bin derslikle 2 milyon 600 bin yavrumuzu sevgiyle büyütmeye, eğitmeye çalışıyoruz. Bizim öğrenci sayımız birçok Avrupa Birliği ülkesinin nüfusundan fazla. Biz dönüşümü radikal bir kopuş yaşatmadan yaptık. Burada hareket noktamız insanları incitmemek, tedirgin etmemek oldu. Kademeli bir geçiş yapalım dedik. Sürece çok iyi hazırlandık, insanların haklı olarak endişeleri vardı. Ama biz velileri her türlü bilgilendirdik” açıklamasında bulundu.

Yeni Akit

10-22-2012, 11:58	#1
Kullanıcı Adı Necip Fazıl	188 İmam Hatip okulu dolup taştı Kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen ve zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunla eğitim sisteminde başlayan yeni dönemin üzerinden bir ay geçti. Geçen bir aylık süreyi Akit Gazetesi'ne değerlendiren İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, yeni eğitim sisteminin temel amacının toplumun ortalama eğitim süresini yükseltmek olduğunu vurguladı. Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran ve kamuoyunda 4+4+4 eğitim sistemi olarak bilinen düzenleme sonrasında okul zilleri sorunsuz bir şekilde çaldı. Birçok kimsenin üzerinden felaket senaryoları ürettiği yeni eğitim sisteminin gidişatını 2 milyon 600 bin öğrencinin bağlı olduğu İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız'dan dinledik. Yeni eğitim sisteminin somut olarak yansımalarını Akit'e anlatan Yıldız, bu sisteme yapılan eleştirilen kendilerini daha çok kamçıladığını, bu yüzden de daha çok çalıştıklarını söyledi. Yıldız, yaptıkları yeni derslikler, hızlandırdıkları altyapı çalışmaları ile hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını ve okullarda hiçbir şekilde ne öğretmen ne de hizmetli konusunda eksikliklerinin olmadığını kaydetti. Yeni sisteme göre ilkokul, ortaokul, lise arasında yumuşak ve kademeli bir geçiş yaptıklarını da aktaran Yıldız, birçok ilçede sınıf mevcutlarının 20-30 kişi civarında olduğunu belirterek imam hatip okullarına da yoğun bir talebin olduğunu da ifade etti. YILDIZ: BİZ ZATEN 68 AYLIK ÇOCUKLARI OKULA ALIYORDUK Yıldız, zorunlu eğitim süresinin uzatılması noktasında en çok tartışmanın ilköğretime başlama yaşı konusunda olduğunu dile getirerek, “Daha önce 72 aylık çocukları alıyorduk ama sonra bu kanunla birlikte bunu 60 aya çektik. Daha sonra ise kamuoyundaki tartışmalar da dikkate alınarak bu süre 60 ayla 66 ay arasında düzenlendi. Yani yönetmeliklerle mevzuatlarla düzenleyerek esnek hale getirildi ve velilerin inisiyatifine bırakıldı” dedi. Aslında fiili olarak okula 68 aylık başlattıkları çocukların başlama yaşını 66 aya çekmiş olduklarını ifade eden Yıldız, şunları kaydetti: “Çünkü bir önceki yasada da 72 aylık çocuklar okula kabul edilirken velinin isteğine bağlı olarak 68 aylık çocuklarımız da okula alınıyordu. O yüzden bu tartışmalar sırasında sıralar hazır mı, tuvaletler bu çocuklar için uygun mu soruları gündeme geldi. İyi de zaten 68 aylık çocuklarımızı biz okullara alıyoruz. Bu anlamda teorik tartışmalar yapıldı ama bunlar karşılığı olmayan hususlardı.” “BU SENE 4 BİN 905 YENİ DERSLİK YAPTIK” 17 Eylül'de eğitim ve öğretim zilini sorunsuz bir şekilde çalması için yaz döneminde sayın bakanımız başta olmak üzere bakanlık merkez teşkilatının, bütün il müdürlüklerinin ve okul müdürlüklerinin hummalı bir çalışmanın içerisinde olduklarını dile getiren Yıldız, “Sorunları asgariye indirmek ve problemlerle karşılaşmamak için ciddi hazırlıklar yapıldı. Biz İstanbul'umuzda daha önceki eğitim ve öğretim yılında altyapıda olmayan 4905 yeni derslikle bu eğitim öğretim yılına başlamış olduk” dedi. Yıldız, oransal olarak bakıldığında normalde bu sisteme yeni kazandırılacak çocuklarımızı tolere edilecek bir altyapılarının olduğunu söyleyerek “Hatta yer yer hayırseverlerin yaptırdığı okullar, bakanlığının merkez bütçeden yaptırdığı okullar, il özel idaresinin okulları ve bir de bakanlığımızın bir genelgesiyle Türkiye'de 11 bin kullanılmayan ya da müdürlerin kullandıkları derslikler eğitim ve öğretime kazandırıldı. Bu bir planlamadır, kamu kaynaklarını verimli kullanmaktır. Biz bakanlık olarak altyapıda hazırdık zaten” diye konuştu. Şu anda İstanbul'da derslik başına düşen ortalama ile geçen yılki ortalamanın aynı olduğunu vurgulayan Yıldız, “Biz iddia edildiği gibi hiçbir şekilde geri gitmedik, hatta bazı yerlerde daha da iyi durumdayız. Ama ortalamaya bakarsak geçen yılki ortalama ile eğitim ve öğretime devam ediyoruz” dedi. İstanbul 39 ilçeden oluşan devasa bir kent, burası bir ülke gibi” diye konuşan Yıldız, dolayısıyla da bir ilçenin diğerine uymayabileceğini, örneğin Kadıköy'ün imkanları ile bir Bağcılar, Sultangazi, Sultanbeyli, Arnavutköy, Başakşehir ilçeleri ile eşit olmadığını aktardı. Sistem değişikliğinden de en çok etkilenen ilçelerin bunlar olduğunu belirten Yıldız, “Örneğin, yaşı öne çektiğimiz zaman Kadıköy'den daha fazla öğrenci gelmiyor yine Sultangazi'den daha fazla öğrenci geliyor. Sultangazi'de hanede ortalama 6 çocuk varken Kadıköy'de bir ya da 2 çocuk oluyor. Dolayısıyla da biz asıl sorunlarımızı bu göç alan yeni yerleşim yerlerinde nispeten nüfusun yoğun olduğu ilçelerde yaşıyoruz. Tabii biz de bu noktada ilimizin yatırımlarını buralara kaydırıyoruz” şeklinde konuştu. “OKULLARIMIZIN YÜZDE 24'ÜNDE SINIF MEVCUDU 20-30 KİŞİ” Bir aylık süre içerisinde de herhangi bir sorun yaşamadıklarını özellikle 1. sınıflarda öğrenci artışı olduğu için diğer sınıflarda öğrenci sayıları aynı kaldığını söyleyen Yıldız, “Dolayısıyla biz bu yoğunluğu diğer sınıflara dengeledik. Yeni derslikler kazandırdık ve dengeli bir dağılım ortaya koyduk. Biz 1. sınıflar üzerinde yaptığımız bir projeksiyonda şunu gördük ki, bizim İstanbul'umuzda okullarımızın 1. sınıflarının yüzde 24'ü 20 ile 30 kişilik sınıflardan oluşuyor. Ve bunların sayısı da 393. Yani bizim İstanbul genelinde Kadıköy'dür, Şişli'dir, Beyoğlu'dur, Bakırköy'dür gibi ilçelerimizde görüyoruz ki 1. sınıf mevcutlarımız 20 ile 30 kişi arasında” diye konuştu. “KADEMELİ VE YUMUŞAK BİR GEÇİŞ UYGULUYORUZ” Birbirlerine çok yakın olan okullarımızın birisini ilkokul diğerini ortaokul olarak planladıklarını da anlatan Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla da A okula biz ilkokul dediysek 4. Sınıftan 5. Sınıfa geçen öğrencileri B okuluna yönlendirdik. Yanlış şurası son derece önemlidir ki biz bütün bu değişiklikleri kademeli olarak yapıyoruz. Çünkü öğrenci başladığı yerde okulunu bitirmek ister veliler bunu tercih eder, biz bir taciz olmasın, velilerimiz tedirgin olmasın diye yumuşak bir geçiş uyguluyoruz. İstanbul üzerinden gerçekleştirilen kötü senaryoların hiçbiri gerçeklemedi.” “125 İMAM HATİP OKULUNDAN SADECE 2 TANESİNE YETERLİ TALEP YOK” İstanbul'da şu anda toplam 125 tane imam hatip ortaokulu, 65 tane de imam hatip lisesi olduğunu aktaran Yıldız, “İstanbul'da üç imam hatip okuluna yeterli talep olmadı. Bunlardan iki tanesi Ümraniye'de, bir tanesi de Büyükçekmece'de. Büyükçekmece coğrafya olarak çok dağınık bir yer, Ümraniye'deki imam hatip okuluna ise zaten güçlendirme yapıyoruz, İstanbul'da İSMEK kapsamında Dünya Bankası'ndan temin edilen kredilerle 1999 depreminden önce yapıla okulların güçlendirmesi yapılıyor. Dolayısıyla bir okulu yıktığınız zaman öğrencileri başka okula taşıyoruz. Yoksa buranın da öğrencisi var. Düşünün ki 125 tane okuldan sadece üç okulda sıkıntımız var onun da bir tanesini çıkarırsanız sadece 2 okulda sıkıntımız var” dedi. Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, imam hatip ortaokulu olarak 95 tane okul dönüştürdüklerini belirterek bunların yanında bir de imam hatip liseleri bünyesinde açtıklarının da olduğunu söyledi. Yıldız, “Biz bu dönüşümleri yaparken gerçekten şuna çok dikkat ettik. İlkokullar da bizim okulumuz, imam hatipler de bizim okulumuz, öğrenciler de bizim öğrencilerimiz, dolayısıyla bu dengeyi iyi kurmak lazım. İstanbul çok büyük bir şehir, gerçekten bölgesel anlamda bir sıkıntı yaşanabilir de ama almış olduğumuz tedbirler yapmış olduğumuz çalışmalar isabetli sonuçlar gösterdi” diye konuştu. “RAPOR ALANLARIN BİR KISMI VAZGEÇTİ” Yeni düzenleme ile birlikte okula gitmesi gereken 60 ile 66 aylık çocuklarını okula göndermeyen rapor alan velilerin peyderpey azaldığını ifade etti. Yıldız, “Çocuklarını başlangıçta kaydettirmeyen veliler yavaş yavaş kayıt için gelmeye başladılar. İlk anda bir kaygı vardı, endişe vardı. Biz Özel Okullar Birliği ile beraber 1. sınıflarda uyum programının analizi” diye bir çalıştay yaptık. O çalıştayda öğretmenler ve veliler vardı. Hakikatten bu programın mükemmel bir program olduğunu gördüler. Veliler de bunu görünce, çocuklarını çok rahat şekilde okula göndermeye başladılar. İstanbul'umuzda yüzde 3'e yakın bir oranda rapor alarak çocuklarını bu sene okula göndermeyen aile var. Sanıyorum bu da 8 bine tekabül ediyor. Yani 66 ayı doldurduğu halde okula devam edemeyen çocuklarımız var. Bunun yanında 60 ay ile 66 ay arasında 40 bin çocuğumuz da okula devam ediyor” şeklinde konuştu. “ÖĞRETMEN SIKINTIMIZ YOK” İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, hiçbir şekilde öğretmen sıkıntılarının olmadığını da söyleyerek hiçbir dönemde olmadığı kadar öğretmen kadrosuna sahip olduklarını dile getirdi. Yıldız, “Çünkü son atamalarda Türkiye genelinde 40 bin öğretmen atandı ve bize 6 bin 500 öğretmen verildi. Bu İstanbul tarihinde bir rekordu. Öğretmen konusunda il genelinde bir denge sağladık, öğrencilere fırsat eşitliğini sağlamış olduk” dedi. “2 MİLYON 600 BİN ÖĞRENCİMİZİ 110 BİN ÖĞRETMENLE EĞİTİYORUZ” İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, “İstanbul'umuzda; anaokulu, anasınıfı, ilkokul, ortaokul, ve liselerin tüm türleri olmak üzere 4545 okulumuz var. Bu okullarımızda 110 bin öğretmenimizle ders yapıyoruz. 60 bin derslikle 2 milyon 600 bin yavrumuzu sevgiyle büyütmeye, eğitmeye çalışıyoruz. Bizim öğrenci sayımız birçok Avrupa Birliği ülkesinin nüfusundan fazla. Biz dönüşümü radikal bir kopuş yaşatmadan yaptık. Burada hareket noktamız insanları incitmemek, tedirgin etmemek oldu. Kademeli bir geçiş yapalım dedik. Sürece çok iyi hazırlandık, insanların haklı olarak endişeleri vardı. Ama biz velileri her türlü bilgilendirdik” açıklamasında bulundu. Yeni Akit

Seçenekler
Yazdırılabilir şekli göster Sayfayı E-Mail olarak gönder
Stil
Normal gösterime geğ Hybrid-Şeklinde gösterime geç Ağaç şeklinde

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)