AK Gençliğin Buluşma Noktası
Star ve HaberTurk "Star" ve "HaberTurk" gazetesi köşe yazıları.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 04-02-2010, 08:28   #1
Kullanıcı Adı
siyah gül 07
Standart ‘Doğrudan Demokrasi’ için ‘Halk Girişimi’... (Mehmet ALTAN)


Birçok Avrupalı... Avrupa Birliği ve kurumlarını kendilerine uzak, bürokratik ve anlaşılmaz olarak görüyormuş...

Avrupa Parlamentosu üyelerini kendilerinin belirliyor olması bile...

...Üye ülke vatandaşlarının bu düşüncesini değiştirmeye yetmiyormuş.

Avrupa Birliği de, üye ülke vatandaşlarını yasama sürecine aktif şekilde dâhil ederek bu bakış açısını aşmayı hedeflemekte.

İşte bu nedenle...

“Halk Girişimi” adı verilen uygulamayla yasama sürecine AB vatandaşlarının katılımının artırılması hedefleniyor.

Buradaki “yasama sürecine” ibaresine dikkat ettiniz mi?

AB halkı, parlamento sürecine nasıl katılabilir acaba?

***

Aslında...

AB Anayasa’sı yerine geçen Lizbon Anlaşması’nın getirdiği yeniliklerden biri de halkın yasama sürecini düzenlemesi.

Avrupa Komisyonu’na bir yasa teklifi götürebilmek için girişimcilerin 27 üye devletin en az dokuzundan bu teklifi savunan en az bir milyon kişinin imzasını toplaması gerekiyor.

İmzaların internet ortamında da toplanması mümkün. Uygulamanın yıl içinde yürürlüğe gireceği tahmin ediliyor.

Avrupa Komisyonu’nun eğitim, öğretim, kültür ve gençlik konularından sorumlu üyesi Maros Sefcovic uygulamayı şu sözlerle açıklıyor:

“Halk Girişimi’nin, Avrupa Birliği’nin demokratik yaşamında çok önemli bir adım olacağını düşünüyorum. Bu şekilde Avrupa’yı vatandaşlarına yakınlaştırmak için yeni bir imkân yaratıyoruz. Bu sayede Avrupa’nın gündemini belirleyebilecekler.”

***

AB, “doğrudan demokrasiye” geçiş için alıştırma yaparken, bizde 12 Eylül rejimine “kısmi tadilat” girişimi bile hem toz duman, hem de gürültü çıkarmaya devam etmekte...

Durumu netleştirmek için “anayasa paketinin” meclise sunulmasının hemen ardından, Salı gecesi AB’nin yaptığı ve dünkü bazı gazetelerde kısmen yer alan açıklamaya daha dikkatlice göz atmakta fayda var. Acaba “kendisi doğrudan demokrasiye” geçmeye çalışan AB, bize nasıl bakıyor?

***

Avrupa Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle’nin anayasa reform paketine ilişkin açıklaması şöyle:

“- Demokratik standartları, insan haklarını ve hukukun üstünlüğünü genişleterek Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarını iyileştirmeyi amaçlayan bir dizi kilit reformun yapılabilmesi için Türkiye’de Anayasa değişikliğine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amacın günümüzde Türk toplumunun ve siyasi yelpazenin büyük bir kesiminde kabul görmesinden dolayı memnuniyet duyuyorum.

- Dolayısıyla, Komisyon, hükümetin çalışmalarını bu yönde sürdürme istekliliğini memnuniyetle karşılamaktadır.

- Türk Hükümeti 22 Mart tarihinde bir Anayasa reform paketi sunmuştur. Bu paket Komisyon birimleri tarafından ayrıntılı bir şekilde incelenmektedir. Söz konusu paketin içeriğine ilişkin ilk değerlendirmelerimize göre, teklif edilen reformlar doğru yönü işaret etmektedir.

- Bununla birlikte, söz konusu reformların ülkenin geleceği açısından taşıdığı temel önem dikkate alındığında, tüm siyasi partilerin ve sivil toplumun katılımıyla bir diyalog ve uzlaşma ruhu içinde mümkün olan en kapsamlı istişarelerin yürütülmesi de aynı derecede önem taşımaktadır. Böylelikle, her türlü görüş ve hassasiyet dile getirilebilir ve tüm Türkiye bu büyük çaplı reform için fazlasıyla ihtiyaç duyulan mutabakata katkıda bulunabilir.”

***

AB’nin “doğrudan demokrasi” aranışlarının çok uzağında...

Yaşamımızın çerçevesini belirleyen 12 Eylül rejiminin otuzuncu yılında...

“Statükonun yeminli sözcüleri” veya “siyasal iktidarın kanlı düşmanları” dışında kalanlar açısından, bünyesinde barındırdığı yanlışlıklara, eksikliklere ya da siyasal kurnazlıklara rağmen bu süreci doğru okumak, doğru yönde değiştirmeye çalışmak için AB’nin yaptığı açıklama önemli bir pusula niteliğinde. Keşke biz de 12 Eylül rejimini tümüyle ortadan kaldırmış, demokrasimizi de “halk iradesinin yasama sürecine” fiilen de katılacağı noktalara taşımış olabilseydik...

Ama mevcut antidemokratik rejimi top yekûn hedef alan ilkeli bir siyaset kurumunun eksikliği, 2010 yılında bile bizi kör topal, ağır aksak yürütmekte...

Ne ki, çok daha radikal, tutarlı, sistemli ve ilkesel bir iradenin eksikliğine rağmen aynı AB gibi bizler de bu değişiklikleri önemseyip, destekliyoruz...

Çünkü bu önemli adım, hepimizin özlediği o gerçek demokrasiye giden yolda atılıyor.


02.04.2010 Cuma

 

siyah gül 07 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 04-02-2010, 12:10   #2
Kullanıcı Adı
Ukbâ
Standart
AB gider mersine , biz gideriz tersine , Türk milletinin kendisi kadar , kendi halkına eziyet eden bir başka millet göstermek hakikaten güç , Ab diyoruz ahlaksız diyoruz , diğer dinleri ötekileştiriyor diyoruz ama kendi halkına sunduğu demokratik yaşam standartları bizden hayli insanı yazık hakikaten yazık , bizi hakikaten kim yönetiyor halın kendisinin ve değerlerinin dışarda kaldığı bastırılmaya çalışıldığı bir sistemi Türk milleti kabu edebilirmi , ediyor işte yazık.
Ukbâ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi