![]() |
#1 |
![]() Abdullah Gül ve Rifat Hisarcıklıoğlu
Uluslararası politikada, önemli meselelerde inisiyatif almak; ortaya pozitif tavırlar koyabilmek; ihtilafların giderilmesine katkı yapan jestler yapmak, tarafları birbirine yaklaştıracak objektif ve kararlı duruş göstermek; ülkelerin imajı açısından çok önemlidir... Bu çerçevede, Türkiye’nin teşvik ve arabuluculuğu ile, İsrail ve Filistin devlet başkanlarının Ankara’da bir araya gelmesi çok anlamlı bir olaydır. Her ikisinin Büyük Millet Meclisi’nde yaptıkları konuşma ile; burada Türk halkına, kendi halklarına ve bütün dünyaya verdikleri mesajların, barış sürecinin yeniden canlandırılması çabalarına kazandırdığı ivme açıktır. Bu mesajlar, beynelmilel arenada da ciddi yankılar uyandıracak niteliktedir. Zira Filistin-İsrail ihtilafı, tam altmış yıldır devam eden; dünyadaki en uzun süreli ve en karmaşık meselelerinden biridir. Böylesine kritik bir meselede olumlu ve yapıcı rol almak, alabilmek her halükarda takdir toplayacak bir davranıştır. Şimdi bir an için düşünelim; Çankaya Köşkü’nde Ahmet Necdet Sezer ve TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) un başında da mesela Fuat Miras bulunuyor olsaydı; acaba bu önemli uluslar arası etkinlik gerçekleşebilir miydi? Görev süresi yakın zamanda sona erdiği için; Sayın Sezer’in, diplomasi anlayışı ile iş adamlarına ve iş dünyasına yaklaşım biçimi henüz hafızalarda tazeliğini korumaktadır. Bırakınız İsrail ve Filistin işadamlarını birbirine yakınlaştıracak bir projeye katkı yapmak; Türk İşadamlarının en haklı ve meşru taleplerine bile kayıtsız kaldığı unutulmuş olamaz. Fuat Miras ismini de, rast gele buraya yazmadım. Kendisi malum, 28 Şubat Döneminde TOBB başkanı idi. Ve o sürecin sivil kanat harekatını yürüten ve bazılarının “Beşli Çete” diye tanımladığı oluşumun (TOBB, TİSK, TESK, TÜRK -İŞ ve DİSK’in o dönemdeki başkanları) içinde idi... On yıl önceki (1997) TOBB ile on yıl sonraki (2007) arasında ne fark var? Cevap: Önceki, ülkeyi siyasi bunalıma sürükleyen post modern bir askeri darbeye destek verme gayretinde idi!.. Şimdiki ise, Türkiye’nin ve Türk İş aleminin uluslar arası arenada imajını parlatacak ve bölge barışına büyük katkı yapacak dev bir projeye imza atıyor... İşte aradaki fark! Abdullah Gül ve Rifat Hisarcıklıoğlu... Bu iki ismi, Kayserili iki hemşehri oldukları için yazının başlığına çıkarmadım. Elbette ikisi de Kayseri’nin yetiştirmiş olduğu önemli kişilerdendir. Ama burada bizi ilgilendiren, Sayın Gül ve Sayın Hisarcıklıoğlu’nun; görevleri ve konumları ile mütenasip olarak, ülkemiz yararına, önemli projelere ve başarılara imza atmış olmalarıdır. Bu arada Başbakan Tayyip Erdoğan’ın; “Ankara Forumu” nun hedefe ulaşması için verdiği siyasi desteği de hatırlatalım... Elbette, Hükümetin siyasi destek ve teşviklerinin kararlı bir şekilde bu projenin arkasında olması, bugünkü sonucu meydana getirmiştir. Sayın Gül, daha önce deruhte etmiş olduğu Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı görevlerinde; “devlet politikası” icabı olarak AB ile bütünleşme hedefine ulaşma noktasında başarılı bir performans sergiledi. Aynı şekilde Sayın Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki TOBB; Türkiye’nin ekonomik alanda, Avrupa Birliği müktesebatına uyum sağlayabilmesi ve Avrupa iş aleminin standartlarını yakalayabilmesi yolunda çok önemli aktivitelere imza attı. Türk ekonomisinin yüzde seksenini bünyesinde barındıran TOBB’un; birikim ve enerjisini, doğru istikametlere yöneltmesi şüphesiz önemlidir. Filistin’de kurulacak olan ve ilk etapta en az on bin Filistinliye iş imkanı sağlayacak olan sanayi bölgelerine öncülük eden TOBB, uluslar arası camiada Türkiye’nin yüz akı olacak ve Orta Doğu Barışına yönelik bir sembol niteliğindeki bir büyük projeye imza atıyor. Bu hakikaten takdire şayan bir gayret. Başta Sayın Hisarcıklıoğlu olmak üzere, TOBB Yönetimini bu faydalı ve başarılı faaliyetinden dolayı tebrik etmeliyiz... Noktalar İsmail Kapan
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|