04-28-2008, 15:23 | #1 |
Adak yaptığım hüznüm
kaybolacak hüznüm bir gün bu dağlarda
sözüm şu ki arkamdan ağıt yakacak kadınlara ben neden cenge tutuşmuştum çürümüş zamanla öğretin kuşlara aşk derdiyle avunanlara söylediğim antika türküleri saydıkca, sayıları tükettim tükenmedim rüzgar törpüledikce taze ümitlerimi şiirim dedim can versin ağıtlarınıza. Şen kızlardan dinlediğim truvaya aşık adamın köhne hikayesine şimdi de dağlarda sadalarca rastlamak ne kötü bakışlarıyla türküleri altın yaldızlı yapan adamın sömürüşü yamalı urbalı sevgilileri ne kötü yavrusunu yüreğine saran ananın yanında kutsanmış ezgilere feda edilen anaları görmek ölüm gecesinde mutluydu dedem, ölüpte gidince yaş bilmeyen gözlerim sel oldu dedi ninem uysal kasırgalara yaktığım türkülerden beni azad edin kapanmış yaraları depreştirmemi hoş görün tabiblerin yaşamaz dediklerini kara bulutlarda saklayışımı da şanlı suları zafer fermanlarını yakışımıda olacaksa af'sız kalacak tek şeyim bir gün bu dağlarda kaybolacak hüznüm. alıntı
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|