Adilcevazı Alan, bölgeye hakim olmuş - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**SAHILL35** · 09-08-2007, 20:48

Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancak olak Adilcevaz Sancağı sınırları Ahlat, Tatvan, Malazgirt, Eleşkirt ve Erciş in bir bölümünü içerisine alıyormuş. Kayıtlara göre Ahlat Adilcevaz a bağlı bir nahiyeymiş.

--------------------------------------------------------------------------------

Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancak olak Adilcevaz Sancağı sınırları Ahlat, Tatvan, Malazgirt, Eleşkirt ve Erciş in bir bölümünü içerisine alıyormuş. Kayıtlara göre Ahlat Adilcevaz a bağlı bir nahiyeymiş.

Adilcevaz Sancağı 16. yüzyılda Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancaktır. Batıdan Muş ve Bitlis, kuzeyden Malazgird ve Eleşkird, doğudan Erciş güneyden ise Van Gölü ile çevrelenen Adilcevaz Sancağı’na bağlı 3 nahiye vardır. Bu nahiyeler Adilcevaz, Ahlat ve Sarusu Nahiyeleridir. Bunlardan Adilcevaz ve Ahlat köklü tarihe sahip olan birer merkez kasabaları bulunmasına rağmen, Sarusu Nahiyesi köy ve mezralardan müteşekkil coğrafi bir mekandır.

Van beylerbeyliğine bağlı bazı sancakların ocaklık suretiyle tasarruf edildiği bilinmektedir. Ancak Adilcevaz Sancağı devamlı olarak klasik Osmanlı Sancağı statüsünde kalmış ve Osmanlı ümerası tarafından yönetilmiştir. Bu da bize Adilcevaz Sanacağı’nda güçlü mahalli hanedanların olmadığını göstermesi bakımından önemlidir.

Adilcevaz Sancağı’nın sınırları dahilindeki yerlerin Osmanlı hakimiyetine girmesinden önceki dönem içerisinde birçok askeri taarruza maruz kaldığı Necmeddin Eyyub ve Celaleddin Harzemşah gibi yine Müslüman olan unsurların, buralardaki Müslüman nüfusu katliam denilebilecek derecede imha ettikleri tespit edilmektedir. Bölgenin Osmanlı hakimiyetine girmesinden sonraki dönem içerisinde yine yaklaşık 20 yıl süreyle (1534-1552) Safevilerin siyasi ve askeri baskısına maruz kaldıkları görülmektedir. 1552 yılında Ahlat şehri ve kalesi Safeviler tarafından tamamen yıkılmış, Adilcevaz ise şiddetli bir muhasara altında kalmıştır. Bölgenin bu baskılardan kurtulması ise ancak 1555 Amasya Muahedesi’nden sonra olabilmiştir. Amasya muahedesinden sonra yapılan tahrirde bölgenin adeta harabeye dönmüş halini görmek mümkündür. Öyle ki bu yılda Ahlat şehrinde ibadet yapılabilecek bir tek camii olup bu ise muhtemelen harab bir vaziyettedir. Ancak bir mescit ve zaviyeler bu görevi üstlenmektedir. Sancağın önemli şehirlerinden olan Ahlat 1552 yılında yaşadığı olaydan sonra eski kalenin bulunduğu yerden gölün kıyısına doğru taşınmış ve burada yeni bir kale yapılarak iskana açılmıştır.

Daha önce Müslüman halkın bulunduğu köyler ise adeta boştur. Ancak 1571 ve 1605 tarihli tahrirlerde bu durum değişti ve bu dönemde Ahlat’ ta iki caminin tamlandığını tespit edilmiştir. Aynı gelişmelerin Adilcevaz’ da da yaşandığı müşahede edilmektedir. Bunun yanı sıra köy sayısında da yaklaşık yüzde 50 oranında bir artış söz konusu olup tamamına yakın Türk ve Müslüman nüfus tarafından iskan edilmektedir.

Adilcevaz’ a bağlı Taşhun Köyü’nün 1556 tahririnde 8 nefer olan Müslüman vergi nüfusu 1571 tarihinde 21’ e çıkmıştır. Bunun yanı sıra 1556 tarihinde bir mezra olan Baba Merdan 1571 tahririnde köy olarak kaydedilmiş ve 9 Müslüman vergi nüfusu tarafından iskan edilmiştir. Bu tür örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür.

09-08-2007, 20:48	#1
Kullanıcı Adı SAHILL35	Adilcevazı Alan, bölgeye hakim olmuş Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancak olak Adilcevaz Sancağı sınırları Ahlat, Tatvan, Malazgirt, Eleşkirt ve Erciş in bir bölümünü içerisine alıyormuş. Kayıtlara göre Ahlat Adilcevaz a bağlı bir nahiyeymiş. -------------------------------------------------------------------------------- Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancak olak Adilcevaz Sancağı sınırları Ahlat, Tatvan, Malazgirt, Eleşkirt ve Erciş in bir bölümünü içerisine alıyormuş. Kayıtlara göre Ahlat Adilcevaz a bağlı bir nahiyeymiş. Adilcevaz Sancağı 16. yüzyılda Van Beylerbeyliğine bağlı bir sancaktır. Batıdan Muş ve Bitlis, kuzeyden Malazgird ve Eleşkird, doğudan Erciş güneyden ise Van Gölü ile çevrelenen Adilcevaz Sancağı’na bağlı 3 nahiye vardır. Bu nahiyeler Adilcevaz, Ahlat ve Sarusu Nahiyeleridir. Bunlardan Adilcevaz ve Ahlat köklü tarihe sahip olan birer merkez kasabaları bulunmasına rağmen, Sarusu Nahiyesi köy ve mezralardan müteşekkil coğrafi bir mekandır. Van beylerbeyliğine bağlı bazı sancakların ocaklık suretiyle tasarruf edildiği bilinmektedir. Ancak Adilcevaz Sancağı devamlı olarak klasik Osmanlı Sancağı statüsünde kalmış ve Osmanlı ümerası tarafından yönetilmiştir. Bu da bize Adilcevaz Sanacağı’nda güçlü mahalli hanedanların olmadığını göstermesi bakımından önemlidir. Adilcevaz Sancağı’nın sınırları dahilindeki yerlerin Osmanlı hakimiyetine girmesinden önceki dönem içerisinde birçok askeri taarruza maruz kaldığı Necmeddin Eyyub ve Celaleddin Harzemşah gibi yine Müslüman olan unsurların, buralardaki Müslüman nüfusu katliam denilebilecek derecede imha ettikleri tespit edilmektedir. Bölgenin Osmanlı hakimiyetine girmesinden sonraki dönem içerisinde yine yaklaşık 20 yıl süreyle (1534-1552) Safevilerin siyasi ve askeri baskısına maruz kaldıkları görülmektedir. 1552 yılında Ahlat şehri ve kalesi Safeviler tarafından tamamen yıkılmış, Adilcevaz ise şiddetli bir muhasara altında kalmıştır. Bölgenin bu baskılardan kurtulması ise ancak 1555 Amasya Muahedesi’nden sonra olabilmiştir. Amasya muahedesinden sonra yapılan tahrirde bölgenin adeta harabeye dönmüş halini görmek mümkündür. Öyle ki bu yılda Ahlat şehrinde ibadet yapılabilecek bir tek camii olup bu ise muhtemelen harab bir vaziyettedir. Ancak bir mescit ve zaviyeler bu görevi üstlenmektedir. Sancağın önemli şehirlerinden olan Ahlat 1552 yılında yaşadığı olaydan sonra eski kalenin bulunduğu yerden gölün kıyısına doğru taşınmış ve burada yeni bir kale yapılarak iskana açılmıştır. Daha önce Müslüman halkın bulunduğu köyler ise adeta boştur. Ancak 1571 ve 1605 tarihli tahrirlerde bu durum değişti ve bu dönemde Ahlat’ ta iki caminin tamlandığını tespit edilmiştir. Aynı gelişmelerin Adilcevaz’ da da yaşandığı müşahede edilmektedir. Bunun yanı sıra köy sayısında da yaklaşık yüzde 50 oranında bir artış söz konusu olup tamamına yakın Türk ve Müslüman nüfus tarafından iskan edilmektedir. Adilcevaz’ a bağlı Taşhun Köyü’nün 1556 tahririnde 8 nefer olan Müslüman vergi nüfusu 1571 tarihinde 21’ e çıkmıştır. Bunun yanı sıra 1556 tarihinde bir mezra olan Baba Merdan 1571 tahririnde köy olarak kaydedilmiş ve 9 Müslüman vergi nüfusu tarafından iskan edilmiştir. Bu tür örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür.

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)