09-08-2007, 20:57 | #1 |
ADİLCEVAZ'IN COĞRAFİ YAPISI
ADİLCEVAZ'IN COĞRAFİ KONUMU Adilcevaz, Doğu Anadolu Bölgesinin Van Bölümünde yer alan Bitlis iline bağlı bir ilçedir. İlçe,Van Gölünün kuzeybatısında yer alır. Adilcevaz ilçesinin; doğusunda Erciş, kuzeyinde Patnos, kuzeybatısında Malazgirt, batısında ise Ahlat bulunmaktadır. İlçe merkezinin kuzeydoğusunda Türkiye'nin en yüksek ikinci dağı olan Sûphan Dağı(4058) bulunmaktadır. Süphan Dağı eteklerinde, Van Gölünün kuzeyinde üç tarafı tepelerle çevrili bir vadide yer alan, eski ve yeni tarihinin iç içe yaşadığı, Urartu,Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin bütün izlerini taşıyan Adilcevaz; maddi ve manevi zenginliklerle her geçen gün daha da gelişip güzelleşen bir ilçedir. ADİLCEVAZ'IN YAPI VE YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ Jeolojik yapı araziyi oluşturan taş ve tabakaların durumu incelenir.Adilcevaz ilçesine ait olan araziler Neojen-Miosen döneminden kalma volkanik arazilerdir. Süphan Dağındaki volkanik hareketler IV. Zaman başlarına kadar devam etmiştir. Süphan Dağından çıkan Andezit, Tüf, Bazalt Adilcevaz ilçesinin arazisinin büyük kısmını oluşturur. Adilcevaz ilçesinin güneydoğusunda ve Hekesor deresinin boylarında IV. Zamana ait alüvyal araziler oluşmuştur, günümüzde gelişimini sürdürmektedir. Adilcevaz'a genel olarak bakıldığı zaman güneydoğusu hariç,yüksek ve engebeli bir yapıya sahiptir. Adilcevaz da yer şekillerinin yüksek ve eğimli olmasının sebebi, Anadolu'nun Orojenik ve epirojenik hareketlerle yükselmesi ve Tersiyer volkanizması sonucunda çıkan önemli miktardaki mağma'nın kabuk üzerinde birikmesi ile ilgilidir. Van Gölü doğusundaki II. ve III. Zaman depolarından yapılı dağlar, yerini gölün batısında geniş lav sahalarına ve taze tek başına yükselen volkanlara terk etmiştir. Adilcevaz ilçesinin çevresi neojeni kesilmiş bir peneplenin yarılması ile meydana gelmiş bir platodur. Neojen kalkerlerden oluşmuş Adilcevaz çevresinde; lapya alanları, mağaralar, karstik kaynakları ve sularını yeraltından Van Gölüne gönderen polye gibi karstik şekillere rastlanır. Bu lav platosuna , Van Gölü ile Murat ırmağı arasında, su bölümü çizgisi rolünü gören taze volkan konileri oturmuştur. Bunlar; Nemrut, Süphan ve Tendürek dağlarıdır. Değerli hemşehrilerim bitlishaber.net ailesine yeni katılmış bir köşe yazarı hemşehriniz olarak öncelikle herkese merhabalar diyorum.Bundan sonra kendi uzmanlık alanım olan ilimizin coğrafyası ile ilgili sizleri geniş bir şekilde bilgilendirecem.İlimizin bir doğa harikası olan Adilcevaz ilçesinin coğrafi yapısıyla ilgili şimdi ve önümüzdeki süreçte sizleri bilgilendirecem daha sonra diğer ilçelerimiz ve ilimiz ile ilgilide sizlere ayrıntılı olarak bilgiler sunmaya çalışacam.Umarım beğenirsiniz şimdiden teşekkür ederim.Herekese sevgi ve saygıllarımı sunarım. Değerli Bitlisli hemşerilerim saygıdeğer okurlarım geçen ay sizlere doğa harikası güzel ilçemiz Adilcevaz’ın coğrafi konumu, tarihi gelişimi, yapısı ve yeryüzü şekilleri ile ilgili kısaca bilgiler verdim. Bu ay ise sizlere Adilcevaz’ın dağları, platoları, ovaları, vadileri, karstik yer şekilleri, iklimi ve sıcaklığı ile ilgili kısa kısa bilgiler vermeye çalışacağım. Ben aslında Mutkiliyim fakat Adilcevaz’ında doğasına aşık bir Bitlis’li olduğum için yazılarıma Adilcevaz’ı işleyerek başlamak istedim oda yaklaşık beş sayı sürecek umarım sıkılmazsınız. DAĞLAR Süphan Dağı(4058): Süphan yanardağı, pliyo-kuvaterner yaşlı olup ülkemizde strato-volkan tipindeki yanardağların en büyüklerindendir. Erciş, Adilcevaz, Malazgirt ve Patnos ilçeleri arasında yer alan Süphan dağı Türkiye'nin ikinci en yüksek dağıdır. Andezit ve bazaltlardan yapılı genç bir konidir. Zirvesinde takriben 400 m. çapında bir krateri vardır. En yüksek zirvesi kraterin kuzeydoğusundadır. Yüksekliğin fazla olması nedeniyle IV. Zaman buzullaşmasına sahne olmuştur. Bu devre ait buz yataklarından ikisi dağın kuzey yamacında ve 3200 m. yüksekliğindedir. Bu buzullardan biri, kraterin güneyine bakan yüzünden başlayıp bir gedikten faydalanarak kuzeydoğu ya yönelmekte ve 3400 m. de sons ermektedir. Boyu 1,5 km. kalınlığı 100 m.den fazladır. Dağ'ının 3600 m.nin üstündeki yerlerde Alp tipi buzullar vardır. Dağ yamaçlarındaki sirk içinde bir sirk gölü bulunur(Güngördü, 2000, 29–30). Diğer Dağlar: Adilcevaz ilçesinde birçok dağ bulunmaktadır. En önemli dağlar; Adilcevazın kuzeyinde Kafı dağı(2329), batısında Somkar dağı(2300) ve Manikor dağı(2420) bulunmaktadır. Dağlar en çok Süphan Dağı'nın etrafında bulunmaktadır.Süphan Dağı'nın;kuzeyinde Medo(3109) ve Ruto dağı, doğusunda Ahta dağı(3100)- Kız dağı(3096), güneyinde Şıhşıh dağı(2681), batısında ise Ahürat dağı(2480) en önemli dağlarıdır. PLATOLAR Plato, çevresine göre yüksekte kalmış ve akarsular tarafından derin olarak yarılmış geniş düzlüklerdir. Volkanik faaliyetler sonucu Süphan dağının çevresinde geniş düzlükler oluşmuştur. Bu düzlükler akarsular tarafından aşınarak günümüzdeki platolar oluşmuştur. Adilcevaz ilçesinde platolar genellikle 1700-2300 m. yükseltileri arasında yer alır. Süphan dağının çevresinde ve Adilcevaz ilçesinin kuzeyinde geniş plato sahaları yer almaktadır. OVALAR Ovalar, çevresine göre alçakta kalmış akarsular tarafından yarılmış olan düzlüklerdir. İlçede oldukça geniş ovalık alanlar bulunmaktadır. Adilcevaz ilçesinin doğusunda bulunan Gülistan(Filistan) ovası ve batısında yer alan Sute ovası hirer tektonik ovadır. Adilcevaz ilçesinin arazisi III. ve IV. Zaman başlarında tektonik hareketlerden etkilenmiş soma topyekün yükselmiştir. Bu yükselme sonucu arazinin çok engebeli olmasına yol açmıştır. Bu çukurluklar akarsuların taşıdığı alüvyonla dolmuştur. Süphan dağı ile Van gölü arasında geniş düzlükler yer almaktadır. Adilcevaz'ın tarım deposu olan Gülistan ovası burada bulunmaktadır. VADİLER Volkanik faaliyetler sonucu çıkan materyaller çıkış noktasının etrafında birikerek yükselmiştir. Süphan Dağı genç bir volkanik bir dağ olduğu için üzerindeki akarsuların araziyi derine doğru aşındırması sonucu bir çok kertik vadi oluşmuştur. Kertik vadiler genellikle Süphan dağının eteklerinde başlayıp ovalık alanlara kadar uzanmaktadır. Adilcevaz ilçesindeki akarsuların debileri yüksek ve sürekli olmadığı için ovalık alanlarda vadiler görülmemektedir. En önemli vadisi ilçenin doğusunda bulunan Hekesor deresinin içinden geçtiği geniş tabanlı vadi yer almaktadır. KARSTİK YER ŞEKİLLLERİ Van Gölü doğusundaki II. ve III. zaman depolarından yapılı dağlar yerini gölün batısında geniş lav sahalarına ve tek başına yükselen volkanlara terk eden gölün batı kısmı lav alanlarının yanı sıra Adilcevaz çevresinde neojeni kesmiş bir peneplen yarılması ile meydana gelmiş bir platodur. Neojen kalkerlerinden oluşmuş Adilcevaz çevresinde; lapya alanları, mağaralar, karst kaynakları ve suları yer altında Van Gölüne gönderen polye gibi Karstik şekillere rastlanır (Güngördü, 2000, 29). ADİLCEVAZ İLÇESİNİN İKLİMİ Genel olarak ülkemiz Akdeniz ikliminin etkisindedir. Doğu Anadolu Bölgesinin genellikle her tarafında olduğu gibi Adilcevaz'da da yazlar sıcak ve kurak kışlar uzun ve soğuktur. Karasal iklim hâkimdir. SICAKLIK Adilcevaz ilçesinde sıcaklığın dağılışını etkileyen çok çeşitli faktörler vardır. Yükseltinin fazla olması ve Van Gölü kıyısında olması ilçe sıcaklığını etkileyen en önemli faktörlerdir. En yüksek sıcaklık Temmuz ayında görülmektedir. (tablo 1) Yazın ölçülen en yüksek sıcaklık 35 °C'dir. ADİLCEVAZ, AHLAT, ERCİŞ VE MALAZGİRT İLÇELERİNİN AYLIK ORTALAMA SICAKLIK DEĞERLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI En düşük sıcaklıklar Ocak ayında görülmektedir. Kışın ölçülen en düşük hava sıcaklığı -30 °C'dir. Van Gölü havzasında Van Gölünün iklim üzerine yapmış olduğu olumlu etki nedeniyle, göl kıyısında bulunan Adilcevaz ve diğer yerleşim yerleri göl etkisinden uzak olan yerlere göre sıcaklık farkı daha azdır. YAĞIŞ Adilcevaz'ın yağış rejimine bakıldığı zaman en fazla yağış ilkbaharda ondan sonra sonbaharda yağmaktadır.Yağışların en az olduğu ay ise yaz dönemidir.Adilcevaz yöresi ve çevresinde bazı ilkbahar sonbahar aylarında sağanak yağışlar çok şiddetli olduğundan büyük hasarlara neden olmaktadır. Van Gölü sahilinde bulunan yerleşim yerlerini etkileyerek adeta deniz havasını estirmektedir. BİTKİ ÖRTÜSÜ Doğu Anadolu'da dağlarda genellikle ormanlık alanlar bulunur. Fakat Süphan dağı ve çevresinde ormanlık alanlar yoktur. Çünkü buralar volkanik arazilerle kaplıdır. Plato ve ovalarda yağışlar yetersiz olduğu için bozkırlar(step) Yağış ve sıcaklık koşullarının ağaç yetişmesine yeterli olmadığı yerlerde küçük çalılar, dikenli bitkiler ve otsu bitkiler yetişir.Step otlarmm özelliği ilkbahar başlangıcında yağışların yağması ve havanın ısınmasıyla yeşermeye başlar ve çiçek açar. Yaz sıcaklığında sıcaklık fazla, nem az olduğundan otlar korur. Bitki örtüsü bakımından fakir bir ilçemizdir. Sulamanın yapıldığı yerlerde meyve bahçeleri oldukça yaygındır. Özellikle ceviz ağaçları daha fazladır. Bunun dışında stepin hakim olduğu bir yerdir. TOPRAK ÖRTÜSÜ Toprak, yeryüzünü kaplayan, taşların ayrışması sonucu oluşan içinde çeşitli organik ve inorganik maddeler bulunduran ince bir örtüdür(Şahin,2000, 91). Doğu Anadolu Bölgesinde genel olarak hakim toprak türü kestane renkli topraklardır. Fakat Adilcevaz'da en çok kireçsiz kahverengi topraklar hakimdir. Adilcevaz arazileri oluşturan toprak grupları 1. Kireçsiz kahverengi topraklar : 30582 ha 2. Regosoller : 17837 ha 3. Alüvyal topraklar : 13055 ha 4. Kestane renkli topraklar : 7595 ha S. Kahverengi topraklar : 5922 ha Adilcevaz'da Görülen Toprak Tipinin Özellikleri Kireçsiz kahverengi topraklar: Süphan dağı ve eteklerinde özellikle doğu tarafında hakimdir. Bu topraklar ana materyalin, andezit bazaltın olduğu yerde gelişme gösterir. Genellikle besin maddelerin yönünden fakir olup hafıf asit reaksiyon göstermektedir. Toprakların kireçsiz olmasının nedeni, ana maddenin serbest karbonatlar yönünden eksikliğinden gelmektedir horizonlu topraklardır. Regosoller: Çok genç topraklardır. Bu topraklarda horizon gelişimi henüz tamamlanmamıştır. Çoğunluğu kum boyutunda olan asit volkanik dağlar üzerinde volkanik regosoller bulunmaktadır. Düz alanlarda bile toprağın çok sığ olması, ana materyalin asit olması ve kumlu olan malzemeden yağış suların kısa sürede süzerek uzaklaşmasından ileri gelmektedir. Derinliği fazla olmasına rağmen besin maddesi açısından fakirdir. Üzüm bağları ve patates yetişmesi için elverişli topraklardır. (Atalay 1997,282). İşlemeleri kolay topraklardır. Adilcevaz ilçe merkezi ve Harmankaya köyünün doğusunda Yıldız köyünün güneyinde Yolçatı köyüne kadar olan topraklar ve Kavuştuk köyünden Akçıra köyüne uzanan bir çizginin doğusunda kalan kısımlar Regosoller topraklarıyla kaplıdır. Alüvyal Topraklar: Bu topraklar, akarsular tarafmdan taşıp depolanır. Materyaller üzerinde oluşan A, C profılli genç topraklardır. Alüvyal topraklar derin, geçişken ve besin maddesi yönünden zengindir. İşlemeye elverişli ziraat yapmaya uygun yerlerdir. Adilcevaz ilçesinde Murda deresinin getirmiş olduğu materyallerin birikmesiyle oluşan ova alüvyonlarla kaplıdır. En çok ise Arin gölü çevresi Erikbağı köyünden Erciyes' a uzanan kanyonun güney tarafında alüvyal topraklar görülür. Kestane Renkli Topraklar: Yıllık yağışın 400 mm'nin üzerinde olduğu yerlerde yüksek boylu çayırlar, meşe ormanları ve çalılıkların altında oluşan tepelerdir. (Şahin 2000,99). Bu topraklar sulandığı zaman verimli duruma gelirler. Bu toprakların üst horizonlan çok koyu kahverengi ve ince tabaka halindedirler. Bu topraklarda süreyle rüzgar erozyonu artar. Özellikle Adilcevaz ilçesinin batısında bulunur. Kahverengi Topraklar: Bozkır alanda bulunmaları ve renkleri dikkate alınarak, bunlara kahverengi bozkır toprakları da denir. (Şahin,2000,99) ABC horizonlan görülür. Doğal dirençleri iyidir. Genellikle ilçe merkezinin batısında yer alır. Hidrometrik Alüvyol Topraklar: Bu toraklar taban suyu seviyesinin yüksek olduğu toprakların azot süzlü su altında kalmaları ile oluşur. Bu sahalarda, genellikle suyu seçen ot, saz ve kamışlarla kaplidır. Bu topraklar Şile Gölü çevresi ve ilçe merkezinin güneyinde rastlanmaktadır. Çıplak Kayalık Arazileri: Üzerinde toprak örtüsü bulunmayan, parçalanmamış veya kısmen parçalanmış serf kaya ve taşla kaplı sahalardır. Genellikle bitki örtüsünden yoksundur. Süphan dağı zirvesinde ilçe merkezinin kuzey ve batısında küçük alanlar şeklinde Aşağı Süphan köyünün batısında Göl üstü köyünü kuzeyinde rastlanmaktadır. HİDROGRAFYA Adilcevaz ilçesi su kaynaklan bakımından zengin değildir. İlçe de belli başli akarsu olarak, ilçe merkezinden geçen dere çayı(Çalağan çayı) bulunmaktadır.Bu çayın üzerinde ilçenin üst kısmında bir hidroelektrik santralı kurulmuş, ayrıca ilçenin hem içme suyu ihtiyacını hem de ilçe içerisindeki bahçelerin sulama suyu ihtiyacını karşılamaktadır.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
adİlcevaz'in, coĞrafİ yapisi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|