Mustazaf-derin Türküye genelinde başlattığı zulme karşı imza kampanyası büyük bir teveccühle karşılık buluyor.

AĞRI- Mustazaflar ile Dayanışma Derneği'nin Türkiye genelinde başlattığı "Tesettür Seferberliği" imza kampanyaları ile devam ediyor. Ağrı Mustazaf Der Şubesi yaptığı tesettür seminerleri ve açtığı imza stantlarıyla desteklerine destek kattı.
Bu amaçla Cumhuriyet Caddesi PTT binası önünde açılan imza standı beklenenin üzerinde ilgi görünce stant genişletildi. Kampanyaya halkın yanı sıra İHH Ağrı Şubesi, Mazlum Der Ağrı şubesi, Altı Nokta Körler Derneği ve çeşitli kadın dernekleri gibi birçok STK'dan da büyük destek olduğu gözlendi.

STK 'lar adına konuştuğumuz Altı Nokta Körler Derneği Başkanı Tahir Aydemir;"Yıllardır devam eden bu zulümlerin bitmesini istediklerini, buna binaen Mustazaf Der'in yapacağı bütün çalışmalarda kendilerine destek vereceklerini yaptığı imza kampanyası süresince ulaşabildikleri herkese bu kampanyaya destek vermelerini isteyeceklerini" bildirdi.
Mustazf- Der Ağrı Şubesi yöneticilerinden Rıfat Yılmaz ise "Bizler toplumun yozlaşmışlığı ve yıpranmışlığı karşısında duyarsız kalamayız. Rabbimizin "hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?" ayeti sırrınca, büyük bir mesuliyet altında olduğumuzu, sorumluluğumuzun sandığımızdan daha ağır olduğunu unutmamalıyız" diyerek sözlerine şöyle devam etti :" Başörtüsünün ev ve sokaklara hapsedilmeden her yerde özgürlüğe kavuşmasını istiyoruz. Meseleye tesettür seferberliği dememizin nedeni, konunun sadece bir başörtüsü sorunu değil, genel anlamda ahlaki çöküş ve dinden uzaklaşma olmasıdır. Bu seferberlikten muradımız tesettürün ve güzel ahlakın yaygınlaşması, başörtüsünün asıl manasıyla doğru olarak algılanıp hak ettiği değere kavuşmasıdır."

Şeyh Said ve 47 dava arkadaşı başta olmak üzere bölgemizde ve Türkiye'de İstiklal Mahkemelerinin dindar halka karşı yaptığı soykırımlar, cinayetler ve katliamların ve o dönemde devletin işlemiş olduğu cinayetlerin, gizlenen resmi evrakların kamuoyu ile paylaşılmasını da istediklerini söyleyen Yılmaz, "Şahadetlerinden sonra bu insanların kabirlerinin ortadan kaldırılmasını acziyet olarak değerlendiriyoruz. Kabirlerinin biran önce ortaya çıkarılması ve ziyarete açılması Şeyh Said ve arkadaşlarının iade-i itibarlarının bir an önce temin edilmesi gerekir." şeklinde konuştu. (Hamza Yılmaz -İLKHA)