![]() |
#1 |
![]() AK Partili kibri nasıl olur? Üst üste üç dönemdir yaptıklarıyla ortada olan bir Başbakan var. Milletinin gönlünü kazanan bir lider. “Milletimin hizmetindeyim” diyen bir lider. Bir gecekondu evinde bağdaş kurup insanlarla yer sofrasında yemek yiyen bir lider. Kendi yaşadığı sıkıntılardan yola çıkıp sağlık sisteminden inşaatta, ekonomiden Kürt sorununa, duble yollardan fakir fukaraya TOKİ evlerine, sağlık sisteminden yargıdaki iyileştirmelere kadar demokratik, ekonomik ve sosyalalanda dev adımlar atan bir lider. Halid Meşal’in de deyimiyle “Sadece kendi ülkesinde değil İslam aleminde de lider!” "Yeryüzünde kibirle yürüyenler her zaman kaybetmiştir" diyen bir lider. Evet, Başbakan’a halkın bakışı böyle. Açıkçası benim bakışım da aynı. Lakin özellikle son dönemlerde bir “AK Partili kibri” diye söz tutturmuş gidiyorlar. Sizin de kulağınıza sıkça geliyordur. Evet kibir, insanın kendisinde olan bir özelliktir. Kurumsal kimliği olan bir partiye yafta gibi “Kibirli” damgası yapıştırmayı hem mantıkla hem de iyi niyetle bağdaştırmak zor. TDK sözlüğünde kibrin anlamı aynen şöyle: Kendini beğenme, başkalarından üstün tutma, büyüklenme, benlik, gurur. Tamamen kibrin insana has, kişisel bir şey olduğunu görüyoruz bu tanımlamadan. Dolayısıyla bu etiketi bilip bilmeden içinde bir çok kıymetli insanın da bulunduğu “hiçbir zümre, parti, cemaat veya bir kuruma mal etmek çok anlamsız. Mesela bir belediye başkanına eskiden danışmanlık yaptığım dönemde Başkan’a sürekli “yemekhanede çalışanlarla birlikte yemek yemesinin ne kadar önemli olduğunu” söylüyordum. Ve o kadar ısrar etmeme rağmen bir gün onu yemekhaneye indirememiştim. Belki sonra gitmiştir, bilmiyorum. Lakin bu kibirli davranışlarla zaman zaman ben de karşılaşmış olsam da “maya” sorunu der geçerim en fazla. “Koltuğa yeni yeni alışmanın acemiliğindendir” ve zamanla düzelecektir diye düşünürdüm hep. Ta ki geçen haftaya kadar… Bir vesile ile büyük bir şirketin Genel Müdürü olan bir bürokratla tanıştım. Genel Müdür, belli ki Bakan Bey’in sevdiği biri. Çünkü internette araştırdığımda o makama gelmesi için gerekli herhangi bir başarısına ya da “yüksek kariyer listesi”ne ulaşamadım. Ama adeta paçalarından kibir akıyordu “resmen”! Açıkçası kendi adıma da AK Parti adına da ciddi anlamda üzüldüm. Zira ben o bürokrata göre en fazla “hizmet sektöründen” biriydim. O tepeden bakışı iliklerime kadar hissettim. Tıpkı şimdiye kadar dindar insanlara tepeden bakan birinin bakışları gibiydi. Evet bu ülkede AK Parti çok iyi işler yaptı. Evet Başbakan’ın samimiyetine de güveniyor bu halk. Lakin “en büyük benim” diyenlerle uzun soluklu koşular yapmanın ne denli zor olduğunu bilen Başbakan, hücre yenilenmesi diyerek gördüğü “kibir abidelerini” eliyor, sürekli dönüşüm geçiren dinamik bir parti oluşturmaya gayret ediyor. Bu noktada sözü şair Bestami Yazgan’a bırakıyorum: Başın olsa da yüksek, gözün enginde gerek Kibirle yürüyerek yolu incitme gönül. Mevla verince azma, geri alınca kızma Tüten ocağı bozma külü incitme gönül. Dokunur gayretine, karışma hikmetine Sahibi hürmetine kulu incitme gönül… MERYEM GAYBERİ / ROTAHABER [email protected]
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Ablamız yanlış insanlarla karşılaşmış olabilir. Bu tür yanlış insanlar hayatımızın her safhasında mevcudiyetlerini koruyorlar maalesef. Ak parti %50 oy almış bir partidir ve her kesimden insan bulunuyor. Bu bazen avantaj bazende dezavantaj sağlayabiliyor. Bazı insanlar bu geleneğin bu davanın terbiyesini almamışlardır. Bazıları almalarına rağmen ne oldum delisi olmuşlardır. Ama bu ülkenin gerçekten çok mütevazi genel müdürleri bürokratları ve diplomatlarıda vardır. Şahsen tanışıyorum biliyorum görüyorum gözlemliyorum. Allah kibrine yenik düşenleri ıslah etsin yaşadığımız dünyanın fani olduğunu herkesin o 2.5 metrelik çukura gireceğini hatırlatsın.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
![]() Bütün bir Ak Parti kurgusunu şu saçma cümlesine dayandırmış.
Alıntı:
Kibirli genel müdür Ak Parti'nin sevdiği kibirli adam. Böyle bir saçmalığı Ak Parti üzerinden anlatmak kadar komik bir şey olamaz.Bende rotahaber'i birşey zannederdim. Böylesine toplumsal bir konuyu iktidar partisine mal etmek çok komik. On yıl önce yok muydu bu kibir? Ya da eski hükumetlerin yerleştirdikleri adamlar çok mu mütevazi? Dikkat çekmek için yazılmış zırvalıktan başka bir yazı değil. Konu Yıldırım tarafından (10-08-2012 Saat 15:47 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() 12 Haziran 2011 Genel Seçiminde AK Parti'ye kaç vatandaşımız oy verdi? 21.399.082 vatandaşımız AK Parti'ye oy verdi. Misal olarak oy kullananları 4 kişilik bir çekirdek ailenin ana-babaları olarak değerlendirdiğimizde 18 yaşını doldurmayan 2 çocukları olduklarını varsayarsak 21.399.082 X 2 = 42.798.164 AK Partili vatandaşımız olabilir denilebilir. Yok eğer oy kullanamayan 1 çocuk üzerinden hesaplarsak ve 10.699.541 kadar 18 yaşını dolduramadığı için AK Parti'ye oy veremeyen vatandaşımız var diye misallendirirsek, 21.399.082 + 10.699.541 = 32.098.623 AK Partili vatandaşımız olabilir denilebilir. 18 yaşını doldurmadığı için oy kullanamayan ama AK Partili olan vatandaşlarımızı da dahil edersek, her halükârda en az 30.000.000 AK Partili vatandaşımız vardır diyebiliriz. 30.000.000 civarındaki AK Partili vatandaşımız arasında 1 kibirli AK Partili'nin ya da 10 kibirli AK Partili'nin ya da 100 kibirli AK Partili'nin ya da 1.000 kibirli AK Partili'nin ya da 10.000 kibirli AK Partili'nin ya da 30.000 kibirli AK Partili'nin bulunması AK Partililerin kibirli olduklarını göstermez. Çünkü varsayalım ki 30.000 AK Partili kibirli insanlar olsa bile 30.000.000 civarındaki AK Partili arasındaki o kibirli 30.000 AK Partili %0,1 (binde bir) oranına tekabül eder ve binde bir oranı da bir grubu temsil edemeyecek kadar çok düşük bir orandır. Hatta varsayalım ki 300.000 AK Partili kibirli olsa bile bu rakam, 30.000.000 civarındaki AK Partili arasında % 1 (yüzde bir) oranına tekabül eder ve yüzde bir oranı da bir grubu temsil edemeyecek kadar düşük bir orandır.
![]() Konu Cihannur tarafından (10-08-2012 Saat 16:21 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
![]() şu yalama tayfasından bir kurtulsa ak parti işi götürecekte maalesef olmuyor...
ikincisi torpilden... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() Akpartiye birşey vermemiş aksine Akpartiden almış insanların hataları Akpartinin hanesine yazılıyor..
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
![]() 30.000.000 civarında AK Partiliden 1 kişinin kibirli olmasının deryada bir damla misali olduğunu göstermekle işin birinci boyutuna temas etmiş oldum.
İşin ikinci boyutu da şudur: AK Parti iktidarda olduğu, genelde ve yerelde girmiş olduğu tüm seçimleri kazandığı ve Türk Siyasi Tarihi'nin gelmiş geçmiş en güçlü siyasi partisi olduğu için bazı AK Partililier kibre kapılıyor olabilirler maalesef. Ama yine de kibre kapılanların sayısının çok olmadığını tahmin ediyorum. Çünkü hem AK Parti klasik bir merkez sağ parti değil, dindar ağırlıklı bir merkez sağ partidir hem de başta AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuryeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AK Parti'yi kuran ve bugünlere getiren merkezî kadro dindar ve mütevazi insanlardan oluşmaktadır. Eğer iktidarda AK Parti yerine Demokrat Parti, Adalet Partisi ya da Anavatan Partisi gibi klasik bir merkez sağ parti olsaydı, kibre kapılan o partilerden insan sayısı kibre kapılmış AK Partili insan sayısına göre çok daha fazla olurdu büyük ihtimalle. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
![]() ne otuzu abi naptın sen...
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
![]() Kibir nefsi bir tezahürdür.
Milyonlarca üyesi olan siyasi bir partinin herbir üyesinden partinin yetkili kurumlari sorumlu tutulamaz. Parti misyonu bundan dolayi sorgulanamaz...ancak hizmetlerinden sorumludurlar. Ak parti bünyesinde kibirden öte zihinsel faciaya ugramis insanlarin varligini gördük. Bu tür insanlarin önüne ve arkasina AK parti ismini koyarak yaftalamak pek hos durmuyor acikcasi. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|