12-14-2010, 21:07 | #1 |
AKİF'in saklı şiiri
74. vefat yıldönümünü nedeniyle 27 Aralık'ta anacağımız Mehmet Akif Ersoy'un bilinmeyen ve hiçbir yerde yayımlanmayan bir şiirini, 1453 İstanbul Kültür ve Sanat Dergisi 10. sayısında okurlarıyla paylaştı. Gazeteci-yazar Yusuf Çağlar'ın arşivinde bulunan ve Âkif'in dostlarından Ispartalı Hakkı'ya gönderdiği şiirin yayımlanmamış olması yanında, yazılış tarihi itibariyle ilk şiir örneklerinden olması da dikkat çekici… Şiirin orjinali ise adı pek çok kez şiirle anılan bir isme armağan edilmiş: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a… Mehmet Akif'in, ''1453İstanbulKültür ve Sanat Dergisi''nde okurlarla paylaşılan bilinmeyen şiiri şöyle: ''Feyz-i rebiiye bak Zümrüde dönmüş türab Bulmuş o tesir ile Köhne cihan ab ü tab Bizde neden var fakat Yok yere bir ıztırab? Zulmet-i ati ise Ruha veren *** ü tab Ah ne müdhiş hata Ah ne yanlış hesab! Mübhem olan an içün Doğru mu çekmek azab Sen demiyor muydun ey Yar-ı beliğu'l-hitab! Hiz ü ganimet şumar Fursat-ı ahd-i şebab Tekye ber-eyyam nist Ta diger ayed behar'' ŞİİRİN ORJİNALİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN İSTİKLAL MARŞINA TELİF İSTENMESİ BİLİNMEYEN GERÇEKLERİ ORTAYA ÇIKARDI Son haftalarda Almanya'da bir meslek örgütü tarafından Türk okullarında okutulan İstiklal Marşı için telif istenmesi, bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Devlet, İstiklal Marşı ile ilgili herhangi bir kamulaştırma çalışması yapmamış. İstiklal Şairimiz Mehmet Âkif'le ilgili bilinmeyen daha pek çok hususun olduğunu gün geçtikçe ve yeni belge, bilgi ortaya çıktıkça fark edilyor. 1453'te yayımlanmamış şiiri dışında Âkif'in Darülfünun muallimliği ile ilgili pek çok bilgi ve belgeye de yer veriliyor. HATIRA-I CEMİYET FOTOĞRAFINDA KİMLER YOK Kİ! Mehmet Âkif'in 1908'den 1913'e kadar devam eden Darülfünun edebiyat muallimliği hakkında bilinen en çarpıcı belgelerden birisi 1911 yılına ait Darülfünun mezunlarını gösteren hatıra-i cemiyet fotoğrafı. Fotoğraf dönemin meşhur mecmualarından Şehbal'in 28 Haziran 1911 tarihli nüshasında yayımlanıyor. Fotoğrafın ön sırasında Mehmet Âkif'le birlikte yer alan muallimler aynı zamanda dönemin fikir ve edebiyat hayatına tesirleri olmuş meşhur simalar: “Şehbenderzade (Filibeli Ahmed) Hilmi, Hüseyin Daniş (Pedram), Namık Kemal Beyzade Ali Ekrem (Bolayır), Ahmet Hikmet (Müftüoğlu), Darülfünun Edebiyat Şubesi müdürü (İzmirli) İsmail Hakkı, Ahmed Midhat Efendi, (Babanzade Ahmed) Naim Bey… FOTOĞRAFIN ORJİNALİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN ISPARTALI HAKKI'YA GÖNDERILEN MEŞHUR MEKTUP Mehmet Âkif'in 1912'de Ispartalı Hakkı'ya yazdığı bir mektubun içeriği de bizlere Darülfünun muallimliği hakkında ipuçları veriyor: “İki gözüm Hakkı, Dün sabah Darülfünun'a gittim. İsmail Hakkı Bey'den işi anladım: Benim dediğim gibi imiş. Münhal olan muallimlik benim geçen sene okuttuğum derstir ki ona iki hafta evveli bizim Ferid [Kam] beyi intihab etmiş idik. Ancak henüz Nezaret'ce tevcih olunmamış. Bu Pazar günü Encümen-i Muallimîn tekrar toplanacak. Tabiidir ki karar-ı sabıkında ısrar ile yine Ferid'i intihab edecek. Artık nasip değilmiş diyerek başka bir işe bakmalıyız. Hem ben senin mebus olacağını kavi surette tahmin ediyorum. Olmasan bile senin için iş çoktur: Zift gibi malın olsun Erzincan'dan kel çeker!! MEKTUBUN ORJİNALİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN ISPARTALI HAKKI'NIN FOTOĞRAFINI GÖRMEK İÇİN TIKMAYIN TALEBESİ REŞAT NURİ'NİN GÖZÜNDEN AKİF'İN İLK DERSİ Ünlü şairin1909'da Darülfünun edebiyat muallimi olarak girdiği ilk dersi, talebesi Reşat Nuri (Güntekin) Tan Gazetesi'nin, 2 Kanunusani 1939 tarihli nüshasında şu satırlarla aktarıyor: “Sahne meşhur Zeynep Hanım Konağı'nda büyük salon… Zaman Meşrutiyet'in ikinci senesi… Görünüşte burası yediden demiyelim de on yediden yetmişe kadar her yaşta ve her sınıfta insanın toplandığı herhangi bir içtima salonu, bir tiyatro veya mahkemedir. Fakat hakikatte Darülfünun Edebiyat şubesinin birinci sınıfındayız. Ön sıralarda idadilerden gelmiş tüysüz çocuklar, kenarlarda sarıklı sakallı medreseliler, arkada samîler denen kalabalık bir grup… Meşrutiyet inkılabı hapishane kapılarından sonra Darülfünun kapılarını açmıştır. Antre serbest ve meccanidir. Yalnız elinde tahsil vesikası olmayanlar samî adıyla içeriye girerler ve sene sonunda o seneki derslerden imtihan vererek aslî talebe hakkını kazanırlar. (Adamcağızın belki kılık kıyafetine bakılarak uydurulmuş bir yalandır. Fakat samî talebeden birinin sırık arabacılığından geldiğine dair dahi bir rivayet vardı.) Derken kapı açılıyor; içeriye orta boylu kara top sakallı kalender bir zat giriyor: Şemsiyesiyle lastiklerini kapının arkasına bıraktıktan sonra talebe sıralarına gideceği yerde muallim kürsüsüne doğruluyor. O zaman yanımdaki arkadaştan öğreniyorum ki bu zat bizim edebiyat muallimimiz şair Mehmet Âkif'dir. Hiç unutmam Âkif o gün bize Muallim Naci'nin bir tevhidini yazdırdı ve ders sonuna kadar bunun izahı ile uğraştı. Koskoca bir Darülfünun'da bize manzume yazdırılsın! Bu muamele fena halde haysiyetimizi kırmıştı. Benim gibi ukalalıktan buram buram öten birkaç çocuk bu eski kafalı hocayı protestoya karar verdik ve dediğimizi yaptık. Âkif'in son günlerde hasta yatağında çekilmiş resmine bilmem dikkat ettiniz mi? Harabe halindeki çehrenin gözlerinde o kadar harikulade bir ateş ve nur güzelliği vardı ki insana adeta şairin ruhun ebediliği hakkındaki kanaatini kabul ettirecek gibi olur. Hocamız işte o aynı gözlerle bizi dinledikten sonra: - Bakalım görürüz, dedi ve ertesi derste bize Namık Kemal'den, Ekrem'den, hatta Fikret'ten bazı mısralar okutarak manalarını istedi. Tabiî hepimiz fena halde rezil olduk. O zaman: - Çocuklar, bu halle siz nazariyeyi ne yapacaksınız? dedi. Ben zaten nazariyeci herif değilim (kelime kendisinindir). Siz bugün Sahaflar çarşısından yüzer paraya bir Terkib-i Bend ile bir Terc-i Bend alıp getirin de onu size okutayım. Bütün senemiz edebiyatımızın, eski ve yeni şiirlerini okumak, manalarını anlamakla geçti. Aradan geçmiş bunca seneden sonra anlıyorum ki Âkif o zaman bizim için yapılabilecek şeylerin en iyisini yapmıştır." MEHMET AKİF'İN MUALLİMLİK BELGESİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN HABERVAKTİM.COM
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
12-14-2010, 21:51 | #2 |
|
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|