![]() |
#1 |
![]() Kardeşim, hastalığı ben kendim istedim. Hatta yıllar boyu istedim.
Bin bir kere istedim. Duam kabul oldu. Şimdi hastayım. Hastalığı nasıl istedim? Dua ettim: “ ![]() Hastalık insanı her türlü mekruhtan, haramdan geri çeker. Hasta odasındadır. Birisine rica eder: “Lütfen lambayı söndürün.” Karanlık oda mezara ne kadar benziyor. “Şimdi mezardayım…” diye düşünür insan. ![]() Hastalıklara sabredilirse durmadan sevap akar. Amel defteri sevaplarla dolar. Böylece insan cennete girmeye liyakat kazanır. İnsan cennete girmeye uygun yaşamalıdır ki cennete girsin. Her hastalık ölümü hatırlatır. “Kulum beni nasıl bilirse ben ona öyle muamele ederim.” buyuruyor ![]() Biz ![]() Ölüm güzel olmasaydı ölür müydü peygamber? ![]() Dünyaya geldik, hatalar, günahlar işledik. Hastalıklar silgi gibidir. Günahları siler. Günahları silen hastalık ne kadar güzel. Hastalık mutlaka bize sıkıntı veriyor, içimiz daralıyor. “ ![]() ![]() güzel… Asr Sûresi’nde Cenab-ı Hakk, “Hakkı tavsiye edenler ve sabredenler kurtulur.” diyor. Dikkat edilirse gülün içinde diken yok. Dikenlerin içinde gül var. Hilkatin böylesini seven bülbül var. Gül ağacı ne kadar dikenlidir.. O haşin dikenlerin içinde goncanın, gülün olması ne büyük hikmettir. Gülün dibine gübre dökmüşler, bir gübrenin pisliğine baktım; bir de gülün temizliğine. Aman ya Rabbi! Nelerden neler yaratıyorsun!... Hastalığın çirkin yüzünde rahmet çiçekleri açılıyor, görmek gerek. Ne kadar hasta insan varsa bakın, dinine bağlıdır. Hastalığa isyan eden talihsizdir. Bir insanın kader inancı gelişmemişse, sevk-i İlahi’yi anlamamışsa hastalıktan perişan olabilir. Sevk-i İlahi’yi ‘iyi anlayan’ “Senden hoştur bana gelen Ya gonca gül yahut diken Ya hayattır ya da kefen, Narın da hoş, nurun da hoş Kahrın da hoş, lütfun da hoş” der, rahat eder. ![]() ![]() hastalığa sevinmez mi? Hayır hiçbir şikâyetim yok. Sadece sabır istiyorum. Bu organları bana ![]() Şimdi de kolumu ve ayağımı felç etti. Demek ki ![]() oluyor. Hastalık veriyor, alıyor, şifa veriyor, alıyor… Sağlık veriyor, alıyor… Bunlar alışveriş. Şikâyetimiz yok. Tahammül gücü istiyoruz. Sabır ile koruk üzüm bal gibi olur. Sabır dünyalar kadar kıymetli. Sabreden her felaketin üstesinden gelir. Her şey gelip geçicidir. Gök gürültüsünden korkmamak lazım, rahmet yağacak. “Hangi meşhura kaldı ki dünya, Bastığın yer belki kralların kalbidir, Gururlanma ey insan değmez, İnsan neyin sahibidir?” Ey hasta sen başıboş değilsin. Kalbini çalıştıran, damarlarında kanı dolaştıran ![]() ![]() Ebedi saadetin yolunu açmış. Bu yolda, hastalık gibi bir taş varsa, o da önemli değil, atlar geçeriz. Hastalığı vereni bulduksa sefa içinde sefadır. Organlarımızın hakiki sahibi ![]() adam uzman, kalbine sahip çıksa ya! Tüm kâinatın hakiki sahibi ![]() ![]() ![]() Her olayda, her hadisede insan “Bu hastalıkla ![]() diye düşünmeli. Kur’an-ı Kerim ![]() ![]() Her olay ikaz-ı İlahi’dir. Ey hastalık sen ne güzelsin ki senden ![]() sığındım. Gemi fırtınaya tutulunca liman arar. Hastalık da vücut gemisi fırtınaya tutulunca liman arar. Hastalıkta vücut gemisi fırtınaya tutuldu. Sünnet-i seniyye limanına girersek kurtuluruz. ![]() Dünyanız da ahiretiniz de cennet olsun… HEKİMOĞLU İSMAİL
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() EyvaAllah, mânidar bir makale
![]() Ne güzel ifâde etmis yazar; "Gülün dibine gübre dökmüşler, bir gübrenin pisliğine baktım; bir de gülün temizliğine. Aman ya Rabbi! Nelerden neler yaratıyorsun!... Hastalığın çirkin yüzünde rahmet çiçekleri açılıyor, görmek gerek." Hastaliklar, musibetler bizlerin olgunlasmasina, törpülenip hakiki müslüman olmamiza vesile olabiliyor. Bizleri cehennem atesinden kurtaran hastalik olacaksa, rizâ göstermek gerekir elbet... |
|
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Tefekkür ve şükretmeyi hatırlatan yazıları için büyüğümüzden Allah razı olsun.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|