O dönemle bugünü karşılaştırırsak eğer bugün kü dolar kuru en az
629,96/206.97=3.04 olması lazımdı yani eski parayla dolar bugün 3 milyonun üzerinde olacaktı.
para denilen şey kagıt ve murekkeptir. bana kagıt murekkep hesabı yapma
paranın degerini degiştirebilirsin. bana amerikanın dunyaya pompaladıgı kagıt murekkepleri anlatma istersen.
darphane oldugu surece para arzını arttırabilirsin..
altının darphanesi yok.
ayrıca kuranda zekat olçusu vs. para ile degil altına göre verilmiştir.
herhalde bir bildigi vardı degilmi
-1999 yılı- cumhuriyet altını 19.35 TL asgari ucret: 78.07 TL
yani 1999 yılında yaklaşık 3 tane cumhuriyet altınınından biraz fazla alınabiliyordu.
2011 yılı- cumhuriyet altını 474.00 TL ASGARİ UCRET =600.00 TL
2011 yılında ise 1 cumhuriyet altınından biraz fazla alınabiliyor yani
işçinin maaşı begenmedigimiz ecevit doneminde 3 kat daha fazlaymış
işte aradaki 2 altın fark patronların cebine giden bir artıdır bu yuzden sokaklarda mercedesler çogaldı.
Gel senle bir anlaşma yapalım 2011 yılında Askeri ücreti 1999 yılına göre karşılığı Altın olarak artan 1 tane ülke bul ben TKP'ye veya istediğin herhangi bir partiye oy vereceğim bulamazsan Sen AK Partiye oy vereceksin anlaştıkmı ? Uyanık ...
Alıntı:
EZEL Nickli Üyeden Alıntı
Nette bir konuyu araştırıken denk geldim sizlerle paylaşmak istedim .
YIL 2003 SİNAN AYGÜNÜN BAŞKANI OLDUĞU ANKARA TİCARET ODASI WEB SİTESİNDEN ASKERİ ÜCRETLE İLGİLİ BİR ARAŞTIRMASINI PAYLAŞIR ..
"TÜRKİYE'DE ASGARİ ÜCRETLİ OLMAK" ARAŞTIRMASI
ARAŞTIRMAYA GÖRE, ASGARİ ÜCRET KONUSUNDA DA AVRUPA'NIN FERSAH FERSAH GERİSİNDEYİZ...
ALDIKLARI ASGARİ ÜCRET KIYASLANDIĞINDA, 3 TÜRK 1 PORTEKİZLİ, 4 TÜRK 1 YUNANLI, 9 TÜRK 1 İRLANDALI, 10 TÜRK 1 FRANSIZ VE 11 TÜRK 1 LÜKSEMBURGLU EDİYOR.
ASGARİ ÜCRETİN MİKTARI, DÖRT KİŞİLİK BİR AİLENİN FERTLERİNİN BİR AY BOYUNCA SABAH KAHVALTISINDA, ÖĞLE VE AKŞAM YEMEKLERİNDE İKİŞER SİMİT YEMESİNE OLANAK VERİYOR.
"ASGARI ÜCRETLE ÇALIŞAN BİR İŞÇİNİN 1 KİLO KIYMA ALMAK İÇİN 11,5 SAAT, 1 KİLO PEYNİR ALMAK İÇİN 5,5 SAAT, 1 KİLO ZEYTİN ALMAK İÇİN 4.6 SAAT, 1 LİTRE SÜT ALMAK İÇİN 1 SAAT 9 DAKİKA, 1 EKMEK ALMAK İÇİN 22 DAKİKA ÇALIŞMASI GEREKİYOR."
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türkiye'de asgari ücretin "bitkisel hayat ücreti" olduğunu söyledi.
Dört kişilik bir aile için açlık sınırının 451 milyon 386 bin lira, yoksulluk sınırının ise 1 milyar 372 milyon lira olduğunu hatırlatan Aygün, "Şu anda 225 milyon lira olan asgari ücret 4 kişilik bir ailenin açlık sınırında beslenmesine bile yetmiyor. Açlık sınırının yarısı kadar olan bu rakam asgari ücret değil olsa olsa bitkisel hayat ücretidir" diye konuştu.
ATO'dan yapılan yazılı açıklamada, "Türkiye'de Asgari Ücretli Olmak" konulu araştırmanın sonuçlarına yer verildi. Araştırmaya göre, Türkiye'de bir asgari ücretli 225 milyon lira kazanırken Portekiz'de 630 milyon, Slovenya'da 782 milyon, İspanya'da 798 milyon, Yunanistan'da 892 milyon, Malta'da 959 milyon, İrlanda'da 1 milyar 948 milyon, İngiltere'de 1 milyar 990 milyon, Fransa'da 2 milyar 151 milyon, Belçika'da 2 milyar 183 milyon, Hollanda'da 2 milyar 238 milyon, Lüksemburg'ta 2 milyar 422 milyon lira kazanıyor.
Bir başka deyişle yaklaşık 3 Türk 1 Portekizli, 4 Türk 1 Yunanlı, 9 Türk 1 İrlandalı, 10 Türk 1 Fransız ve 11 Türk 1 Lüksemburglu ediyor. (Tablo-1)
Dünya Bankası, günlük 1 doların (1 milyon 510 bin lira) altındaki kazancı "uluslararası yoksulluk sınırı" olarak kabul ediyor. Türkiye'de asgari ücretli bir işçinin dört kişilik ailesinde, kişi başına günlük 1 milyon 875 bin lira düşüyor. Türkiye'de 5.5 milyon kişi asgari ücretle çalışıyor. Aileleriyle birlikte 22 milyon kişi, yani Türkiye nüfusunun üçte biri, uluslararası yoksulluk sınırının dibinde yaşıyor.
Asgari ücretin miktarı, dört kişilik bir ailenin fertlerinin bir ay boyunca sabah kahvaltısında, öğle ve akşam yemeklerinde ikişer simit yemesine olanak veriyor.
ÇOK ÇALIŞIP AZ KAZANIYORUZ
Türkiye'de asgari ücretli, çalışma süresi bakımından da dezavantajlı durumda... Çalışma süresi Fransa'da 1.561 saat, Almanya'da 1.666 saat, Norveç'te 1.703 saat, İtalya'da 1.718 saat, Belçika'da 1.722 saat, İspanya'da 1.743 saat, Yunanistan'da 1.744 saat, Avustralya'da 1.757 saat, İsveç'te 1.775 saat, İrlanda'da 1.779 saat iken Türkiye'de 2 bin 154 saat... Bir Türk, bir Fransız'dan 593 saat, bir Alman'dan 488 saat, bir Norveçli'den 451 saat, bir İtalyan'dan 436 saat, bir Belçikalı'dan 432 saat, bir İspanyol'dan 411 saat, bir Yunanistanlı'dan 410 saat, bir Avustralyalı'dan 397 saat, bir İsveçli'den 379 saat, bir İrlandalı'dan 375 saat daha fazla çalışıyor.
ATO BAŞKANI AYGÜN
Araştırma sonuçlarını değerlendiren ATO Başkanı Aygün, Asgari Ücret Yönetmeliği'nde asgari ücretin "işçinin GIDA, KONUT, GİYİM, SAĞLIK, ULAŞIM ve KÜLTÜR gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret" diye tanımlandığını belirterek, şunları söyledi:
"Asgari ücretli 225 milyon lirayla bunların hangisini karşılayabilir? Çadırda yaşasa, işine yürüyerek gidip gelse, mum ışığında otursa, battaniye altında ısınsa, su ve telefon kullanmasa, çocuklarını okula göndermese bile bu parayla karnını doyurması mümkün değil... Türkiye'de asgari ücretlilerden mucize gerçekleştirmeleri bekleniyor."
Aygün, kira, ulaşım, yakacak, elektrik, su, haberleşme, giyim, eğitim, sağlık, telefon ve kültür gibi temel ihtiyaçlar da dikkate alındığında dört kişilik bir ailenin geçinebilmek için en az 1 milyar 372 milyon liraya ihtiyacı olduğunu kaydetti.
Aygün, asgari ücret belirlenirken sadece işçinin değil bakmakla yükümlü olduğu ailesinin de dikkate alınması gerektiğini bildirdi. Asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını isteyen Aygün, "Bu yıldan başlayarak vergilerde kademeli bir indirime gidilebilir. 3 yıl içerisinde de vergiler tamamen kaldırılmalıdır. Bu hedef konulmazsa kimsenin bu konuya el atacağı yok. Vergilerin kaldırılmasının bütçeye yükü 4.5 katrilyon lira... Hükümet 22 milyon kişi için bu fedakarlığı yapmalı" dedi.
Aygün, asgari ücretle çalışan bir işçinin 1 kilo kıyma almak için 11,5 saat, 1 kilo peynir almak için 5,5 saat, 1 kilo zeytin almak için 4.6 saat, 1 litre süt almak için 1 saat 9 dakika, 1 ekmek almak için 22 dakika çalışması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Aygün, Türkiye'deki asgari ücret politikasının ILO sözleşmelerine de aykırı olduğuna dikkati çekerek, 131 sayılı ILO sözleşmesinin, asgari ücret belirlenirken "işçinin ve ailesinin gereksinimlerinin dikkate alınmasını" temel ilke olarak benimsediğini kaydetti. Avrupa Sosyal Şartı'nın da, tüm çalışanların "kendilerine ve ailelerine yeterli bir yaşam düzeyi sağlamak için adil bir ücret alma hakkına" sahip olduklarını belirttiğini hatırlatan Aygün, 4 Kasım'da toplanacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun Türkiye'nin de imzaladığı uluslararası sözleşmeleri ve Türkiye gerçeklerini dikkate almasını istedi.
İŞÇİ DE İŞVEREN DE MEMNUN DEĞİL
ATO Başkanı Aygün, bir asgari ücretlinin işverene maliyetinin 427 milyon 275 bin 774 lira olduğunu belirterek, bu paranın sadece 225 milyon 999 bin lirasının çalışanın eline geçtiğini, geriye kalan 201 milyon 276 bin 774 lirasının da işçi ve işveren hissesi olarak vergi ve prime kesildiğini söyledi. (Tablo-2)
Kesintilerin asgari ücrete oranının yüzde 89'a, bazı işkollarında ise yüzde 95'e ulaştığını vurgulayan Aygün, bu oranın Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 24.4, OECD ülkelerinde yüzde 18.3, Almanya'da yüzde 22.1, İngiltere'de yüzde 23.5, Japonya'da yüzde 9.6, Meksika'da ise yüzde 1.4 olduğunu kaydetti.
İstihdam üzerindeki bu yükün işvereni kaçak işçi çalıştırmaya, işçiyi de daha yüksek ücret karşılığı kaçak çalışmaya ittiğini vurgulayan Aygün, "Şu anda çalışanların yüzde yarısı kayıtdışı istihdam ediliyor. Yani 6 milyon kişi kayıtdışı çalışıyor" dedi. kayıtdışı istihdam nedeniyle devletin 14 katrilyon liralık vergi ve prim kaybına uğradığının altını çizdi.
ATO'nun araştırmasına göre, 11 Avrupa ülkesinde asgari ücret ve alım gücü sıralamasında Türkiye en alt sırada bulunuyor:
para denilen şey kagıt ve murekkeptir. bana kagıt murekkep hesabı yapma
paranın degerini degiştirebilirsin. bana amerikanın dunyaya pompaladıgı kagıt murekkepleri anlatma istersen.
darphane oldugu surece para arzını arttırabilirsin..
altının darphanesi yok.
ayrıca kuranda zekat olçusu vs. para ile degil altına göre verilmiştir.
herhalde bir bildigi vardı degilmi
bu çocuk mal
cidden mal kamil ahmet yasin abinin verdiği örenek konuyu kapattı
işte amerikan dolarını belirli bir külçe altına bu yüzden denkleştirdiler...
paraya mürekkep diyor
paranın değeri olmasada b,r değer ölçütüdür mürekkep kağıt kullanmıyorsan istersen git bezelye kullan temsili bir değeri olduktan sonra fark etmez...
eğer altına göre asgari ücret hesabı hapıyorsan ki yapamazsın diğer bütün koşulları işin içine katacaksın... milletin satın alma gücü ortada bi tarafını yırtmana gerek yok ;) o örnek verdiğin dönemde yüzde 70 enflasyon vardı milletin parasının değeri yoktu be tosunum ;)
bu çocuk mal
cidden mal kamil ahmet yasin abinin verdiği örenek konuyu kapattı
işte amerikan dolarını belirli bir külçe altına bu yüzden denkleştirdiler...
paraya mürekkep diyor
paranın değeri olmasada b,r değer ölçütüdür mürekkep kağıt kullanmıyorsan istersen git bezelye kullan temsili bir değeri olduktan sonra fark etmez...
eğer altına göre asgari ücret hesabı hapıyorsan ki yapamazsın diğer bütün koşulları işin içine katacaksın... milletin satın alma gücü ortada bi tarafını yırtmana gerek yok ;) o örnek verdiğin dönemde yüzde 70 enflasyon vardı milletin parasının değeri yoktu be tosunum ;)
enfilasyon fazla olabilir onemli olan maaşları enfilasyona oranında arttırmak.
şimdi en filasyon dustu ama maaş artışlarıda dustu degişen ne?
enfilasyon fazla olabilir onemli olan maaşları enfilasyona oranında arttırmak.
şimdi en filasyon dustu ama maaş artışlarıda dustu degişen ne?
herhalde bana yüzde 70 maaş zammı yaptıklarını iddia etmiyorsun o zamanın hükümetinin
he şimdi ne oluyor zaten maaşlar beklenen enflasyona göre belirleniyor ve enflasyon fazla dahi gelse enflasyon farkı veriliyor bunu memurlar bilirde xfce senden daha mantıklı şeyler istiyoruz bize bi faydan olsun
valla xfce mallığın büyüğü burada işçilerde
sözcü olarak sçtikleri ankaraya gönderdikleri şemsinin altında jaguar var be tosunum
hiç düşünmüyormu bu insanlar
patronlar emeklerini sömürürken sendikalarda fikirlerini sömürüyor bu insanların...
ikiside çok adice...