AK Gençliğin Buluşma Noktası
Film Tanıtım ve Fragmanları Film Tanıtım ve Fragmanları bu bölümde paylaşıyoruz.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 09-23-2011, 03:33   #1
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Thumbs up American History X- Geçmişin Gölgesinde | 1998



uzun metrajlı film ABD . Tür: Dram
Süre: 127 dk Yapım yılı: 1998

Özet: Babasının katilini bulup öldürme hırsıyla dolu olan Derek, tüm şiddetini dışarıya yansıtır. Oturduğu bölgede kurulan beyaz hareketin lideri olur. Son derece zeki olan Derek, bu zekasını kasabayı karıştırmak için kullanmaktadır. Bir gün başına fena bir dert alır; birini öldürür ve hapse girer.


Beyazperde eleştirisi
Misafir Koltuğu
Öyle oyuncular vardır ki oynadıkları filmin önüne geçer ve filmin ilerde bile kendi adıyla anılmasını sağlar... İlk karşılaşmanızda rolü büyük veya küçük olsun sizi yıdırım gibi çarpar ve "geliyorum!" diye haykırır adeta. Siz onu unutamaz, bir sonra karşılaşacağınız anı merakla ve gün sayarak beklersiniz. Daha önce adı sanı duyulmamış bir aktörün bir filmi bir anda böylesine vurucu yapması, performansıyla izleyiciyi böylesine etkilemesi, sinema adına yaşanabilecek en güzel sürprizlerdendir.

American History X'te, bana sinema perdesinden bir ırkçı bakıyordu. Tişörtünü çıkarmasıyla birlikte göğsündeki gamalı haçın göründüğü anki yüz ifadesi, hâlâ gözlerimin önünden gitmiyor. Sanki oyuncu değil de, kendini oynayan bir dazlaktı karşımdaki. Yalnızca anlatım dili ya da senaryosunun gücü ve hatta Elliot Gould, Beverly D'angelo ve Stacy Keach gibi oyunculara yer vermesi ile bu denli sarsıcı olamazdı film. Edward Norton adeta parlıyordu American History X'te. Ulaşılan gişe başarısının altında, Oscar adaylığından daha fazlasını hakeden bu özel performans yatıyordu.

Norton'ın altından kalkmayı başardığı, çifte bir rol idi aslında... Birincisi, beynini kemiren kinle gözünü kırpmadan cinayet bile işleyebilen Neo-Nazi; diğeri ise hapisten çıktıktan sonra fikirleri değişen, ve kendisine özenen kardeşini bu bataktan kurtarmaya çalışan bir ağabey. Aynı filmde taban tabana zıt bu iki karakteri aynı kişinin, hem de hakkını vere vere canlandırmak, her oyuncunun harcı değildir şüphesiz.

Norton'ın ikinci çarpıcı filmi, Fight Club oldu. Baştan sona şaşırtıcı, sarsıcı bir yapım...Sinema dünyasına gireli bu kadar kısa süre olmasına rağmen, Keeping the Faith ile yaptığı yönetmenlik denemesi, yeteneğinin sadece oyunculukla sınırlı olmadığının da sinyallerini verdi. Yeni filmi The Score'da ise Robert de Niro ve Marlon Brando gibi kendi jenerasyonlarının belki de en yetenekli iki süperstarına, onlar gibi olmaya aday Edward Norton'ın eşlik etmesi merak uyandırıyor kuşkusuz.

Geleceğin nelere gebe olacağı bilinemese de, gerek oyunculuk gerekse yönetmenlik kariyerinin henüz başlarında duran Edward Norton'ınki şimdilik parlak gibi görünüyor.

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi