|
07-08-2013, 02:33 | #1 |
Anarşist Laikçiler, Başörtülü Kadını Aralarına Alıp Tencere Tavayla Kafasına Vurdular
Taciz mağduru başörtülü, Ayşe Arman'a konuştu!
Hürriyet gazetesi yazarı Ayşe Arman, Gezi Parkı tanıklarından Yeşim Sönmez ile röportaj yaptı. Yeşim Sönmez yaşadıklarını anlattı. Gezi protestolarının ülkeyi sarstığı günlerde başörtülü kadınlara karşı taciz ve saldırıların yaşandığı yönündeki iddialara odaklanan Hürriyet yazarı Ayşe Arman, Kabataş'ta uğradığı saldırıyla gündemde olan Z.D. ile röportaj yapamadı; ama bir başka mağdurla görüşmeyi başardı. Arman, kızıyla birlikte evine giderken bir grup protestocunun tacizine uğrayan ve kafasında tencere tava çalınan Yeşim Sönmez ile çarpıcı bir röportaja imza attı. Yaşadıklarını ve kendi hikâyesini anlatan Sönmez, Gezi protestolarına bakışını da paylaştı. SIRF ERDOĞAN'A DUYDUKLARI NEFRET YÜZÜNDEN Yaşadıklarım beni sarstı. O gün sadece kafamda tencere çaldılar; ama ben o gün anladım ki, sadece başörtülü olduğu için daha kötü şeylere de mâruz kalabilirmişim bu ülkede. Sırf Erdoğan'a duydukları nefret yüzünden beni tartakladılar. Çünkü onlar, kafadan, başörtüsüne karşılar. *Oysa ben, onlara bir şey yapmadım, bir şey söylemedim, sadece kızımla yolda yürüyordum... *O gün ne oldu? - O gün, Mevlid Kandili'ydi. Kızım Zeynep, "Balık yemeye gidelim anne." dedi. "Tamam." dedim, "Önce Maltepe Camii'ne gidelim akşam namazını cemaatle birlikte kılalım, sonra da balığımızı yeriz. İstersen sana dondurma da alırız!.." Çok güzel bir gündü, ana-kız birlikte şahane vakit geçirdik. El ele yürüyerek eve dönüyorduk. Baktım, karşıdan geliyorlar... Kimler? - Protestocular. Tedirgin oldum ama 9 yaşında bir çocuk var yanımda, ne yapacaklar. Kapalı tek kadın da ben değilim. Benden bir sürü var bu ülkede. Ne olduğunu bile anlayamadan, Kızılderililer gibi etrafımızı sardılar, bizi ortaya aldılar. Kızım Zeynep, korku içinde elimi tutuyordu. Ellerinde de tencere ve tava vardı. Kontrolden çıkmışlardı. Bana duydukları nefreti ve öfkeyi hissettim. Oysa ben, onlara bir şey yapmadım, bir şey söylemedim, sadece kızımla yolda yürüyordum... Sonra ne oldu? - Çekiştirdiler, ittiler. Derken o protestoculardan biri, elindeki tencereyle kafama vurmaya başladı. Ondan güç alan üç beş densiz de tavalarla vurdu. Biri omzuma, biri kafama... Siz ne yapıyorunuz? - Öylece duruyoruz. Ne yapmam gerektiğini bilemedim çünkü. Korktum. Sıkı sıkı Zeynep'in eline tutuyorum. Daha kötü bir şey olmaması için dua ediyorum. Bir sürü insan saldırdı, tartakladı, aşağıladı. Sonra da gittiler... Kızım, tirtir titriyordu. Sadece "Anne gidelim, anne gidelim." diyordu. Gittik bir yerde oturduk, ona su verdim, sakinleşsin diye. O anda ne hissettiniz? - Evet, beni TOMA ezmedi, gözüm çıkmadı, gaz yemedim, coplanmadım ama kafama tencere yedim. Ve inanılmaz derece aşağılandım. Ne için? Sadece kapalı olduğum için. Ben başımı örtüyorum diye taraf olmak zorunda değilim. Bugüne kadar da değildim, bir kere bile Erdoğan'a oy vermemiştim ama o gün beni taraf ettiler. Ortada kalamıyorsunuz bir tarafı seçmek zorunda kalıyorsunuz. Ben ne yapacağım? Kafama tencereyle vuranların tarafını mı tutacağım? Bundan sonra kime oy vereceksiniz? - Bir sürü söylemini onaylamasam da AK Parti'ye. İnsanım ben ya. Ve size hiçbir şey yapmamışım. Eylemde filan karşı karşıya gelmemişiz, biz namaz kılmışız, balık yemişiz evimize dönüyoruz. Kızım diyor ki, "Ellerinde bayrak vardı, üzerlerinde Atatürk tişörtleri. Niye sana vurdular?" Atatürk bilinciyle büyüyen bir kızım var benim, bayramlarda bayrak asarız. 23 Nisan'lar, 19 Mayıs'lar, 29 Ekim'ler bizim için önemlidir. E peki ben ne anlatayım şimdi kızıma? "Başörtülüyüm diye kafama tencereyle vurdular" mı diyeyim? Kaynak Gazeteciler 06.07.2013
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|