Anayasa Komisyonu, Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesini öngören Anayasa değişiklik teklifinden, '11. Cumhurbaşkanı' ifadesine yer verilen geçici 19. maddenin çıkarılmasına ilişkin teklifi kabul etti. Anayasa değişiklik teklifinin görüşmeleri sırasında tansiyon zaman zaman yükseldi.

AK Parti'nin, 21 Ekim'de referanduma sunulacak olan 5678 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 6. maddesiyle Anayasa'ya eklenen geçici 18 ve 19. maddelerin metinden çıkarılmasına ilişkin Anayasa değişiklik teklifi bugün Anayasa Komisyonu'nda ele alındı. Anayasa Komisyonu'nun Burhan Kuzu başkanlığındaki toplantısına ilgi büyük oldu. Toplantıya, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in yanı sıra komisyon üyesi olmayan AK Parti Grup Başkanvekilleri


Sadullah Ergin ve Bekir Bozdağ, MHP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı, DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül de katıldı. Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, yaptığı açış konuşmasında 21 Ekim'deki referanduma gelene kadar uzun bir süreç yaşandığına işaret etti. 5678 sayılı Yasa'nın geçici 19. maddesinde 11. Cumhurbaşkanı'nın seçileceği yönünde bir hüküm bulunduğuna dikkat çeken Kuzu, "Cumhurbaşkanı'na

numara verilir mi, onu da bilemiyorum. Bence bu değişikliğe gerek yok. Bu benim Burhan Kuzu olarak kanaatim" diye konuştu. Kuzu, buna karşın tartışmalı hale getirilen bu maddelerin değiştirilmesine ihtiyaç doğduğunu kaydetti.

Görüşmelere geçilmeden önce söz alan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Şırnak'taki hain saldırıda hayatını kaybeden askerlere Allah'tan rahmet diledi. Kart, hükümetin boş söylem ve vaatleri bir tarafa bırakarak, icazet arayışına girmeden terörle mücadelede üzerine düşeni yapması ve Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan meşru haklarını kullanması gerektiğini kaydetti.

"UZLAŞI SAĞLANAMASAYDI TUR ÜSTÜNE TUR BİNDİREN BİR SARMALIN İÇİNE GİRECEKTİK"

AK Parti Grup Başkanvekili Ergin, AK Parti'nin hazırladığı teklife ilişkin yaptığı konuşmada, 22. yasama döneminde yaşanan Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine işaret ederek, bu süreçte Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla Cumhurbaşkanı seçiminde 367 yeter sayısının zorunluluk haline geldiğini anlattı. Referanduma sunulan Yasa'nın bir ihtiyaca cevap vermek amacıyla hazırlandığını anlatan Ergin, bunun keyfi olarak getirilen bir yasa olmadığını vurguladı. Ergin, "Eğer bir uzlaşı sağlanamasaydı Türkiye Cumhurbaşkanlığı

seçiminde tur üstüne tur bindiren, seçim üstüne seçim yapılan bir sarmalın içine girecekti" şeklinde konuştu. 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Anayasa değişiklik teklifini referanduma götürdüğünü hatırlatan Ergin, halkoyuna sunulması için gereken 120 günlük sürenin 45 güne indirilmesini öngören kanun tasarısının ise Sezer tarafından geri gönderildiğini hatırlattı. Bu veto ile 22 Temmuz'da genel seçimlerle birlikte halkoylamasını yapma imkanının ortadan kalktığını kaydeden Ergin, geçici 19. maddenin

de böylece hükmünün kalmadığını bildirdi. CHP Genel Başkanı Baykal ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin, geçici maddeyle ilgili yaşanan tartışmaların sona erdirilmesine katkı vereceklerini açıkladıklarına işaret eden Ergin, buna duyarsız kalamayacaklarını düşünerek bu değişiklik teklifini hazırladıklarını söyledi. Bu teklifin, Türkiye'nin gerilmesi ve gereksiz enerji harcanmasının önlenmesi için hazırlandığını vurgulayan Ergin, "5678 sayılı Yasa'nın 6. maddesinde yer alan 19. madde hukuken ve fiilen mevcut

Cumhurbaşkanı'nı tartışılır kılmaz ama gereksiz enerji kaybına yol açmamak için biz bu teklifi hazırladık" diye konuştu.

Ergin'in ardından söz alan DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli, teklifte yer alan gerekçelerin hepsinin siyasi olduğunu, teklifin hukuki gerekçe içermediğini söyledi. Teklifin, Anayasa'nın eşitlik, demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkelerine aykırı olduğunu öne süren İçli, Anayasa değişiklik teklifinin halkoyuna sunulmasıyla yetkinin yasama organından yargı organına geçtiğini belirterek, "Bu kanun konusunda TBMM yetkili değildir. Bu kanunun virgülüne bile dokunamazsınız. YSK bu kanunu bütünüyle

halkoylamasına sunmuştur. Komisyon yetkisizdir. Maddelerine geçilmeksizin derhal reddedilmelidir" dedi.

Komisyon Başkanı Kuzu, 22. dönemde çıkarılan bir yasa olduğuna işaret ederek, 23. dönem Meclisi'nin toplanarak o süreci durdurma imkanına sahip olduğunu söyledi. 'Tümünü çıkaran yarısını çıkaramaz mı' diyen Kuzu, Tayfun İçli'nin de üyesi olduğu 2001 yılında görev yapan Anayasa Komisyonu'nun, milletvekilli maaşlarıyla ilgili Anayasa'nın 81. maddesinde değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifinin Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülmesinin ardından bu teklifi geri çektiğini hatırlattı. Bu olayın

farklı olduğunu öne süren İçli ile Kuzu arasında kısa bir tartışma yaşandı.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin de yaptığı konuşmada Kuzu'nun söz ettiği 21. dönemdeki 34 maddelik Anayasa değişiklik teklifinin Genel Kurul'a getirildiğini hatırlatarak, bir maddedeki değişiklikle ilgili buna benzer bir uygulama yapıldığını vurguladı. Şahin, "Böyle bir teklifin görüşülmesinde bana göre bir mahsur, sakınca yoktur" diye konuştu. Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya da o dönemde Anayasa Komisyonu'nun, halkoyuna sunulması sürecini durdurduğunu hatırlatarak, "Yürürlüğe girinceye kadar Parlamento

bunu geri alabilir. Süreç bittikten sonra müdahale ettiğiniz şeye süreç bitmeden müdahale edememenin bir mantığı yok" dedi.

CHP Konya Milletvekili Kart, iktidarın, tamamen misilleme mantığıyla devleti yönetmeye çalıştığını öne sürdü. Geçici 19. maddenin çıkarılması halinde 21 Ekim'de farklı bir metnin oylanacağını kaydeden Kart, bunun, seçimin Anayasal teminatını yok eden bir düzenleme olduğunu ileri sürdü. Kuzu'yu da eleştiren Kart, "Kritik olaylarla kişisel görüşünüz hep farklı oluyor, kullandığınız oy farklı oluyor. Getirdiğiniz metnin hukuki tutarlılığı olup olmadığı yönünden bunu sorguluyorum" dedi. Burhan Kuzu, bunun,

partisinin getirdiği bir metin olduğunu belirterek, farklı kanaate sahip olmasının doğal olduğunu belirtti. Kart'ın, 'Şu aşamada Meclis'in iradesini ortadan kaldırma girişiminde bulunuyoruz' şeklindeki sözlerine sinirlenen Kuzu, 'Bu girişimde bulunan kim' diye sordu. Kuzu, bu sorunun çözümünün Anayasal bütünlük içinde konunun yeniden ele alınması olduğunu belirterek, referandumun durdurulmasının ve düzenlemenin yeni Anayasa içine eklenmesinin doğru olacağını ifade etti. Kart, Komisyon Başkanı Kuzu'nun,

'Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla ilgili tartışmalarda bunları söylemiyordunuz' şeklindeki sözleri üzerine, Kuzu'yu objektif ve tarafsız olmaya davet etti. Kuzu ise, "Ben TBMM Başkanı değilim. Tarafsız değilim, konuşurum" karşılığını verdi. CHP'li Kart, referandumdan evet çıkması halinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tesis ettiği tüm işlemler yönünden meşruiyet tartışması yaşanacağını söyledi.

CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü, referandumun maliyetinin 200 trilyon lira olduğundan söz edildiğini hatırlatarak, önümüzdeki 6-7 ay içinde halkın en az 4 defa sandığa gideceği düşünüldüğünde bunun maliyetinin 800 trilyonu bulacağını belirtti. Mengü, bu konuların Anayasa değişikliği içinde ele alınmasını ve bir defada konunun çözülmesini istedi. MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, Atilla Kart'ın, MHP'nin AK Parti'ye dayanak olduğu yönünde ifade kullandığını belirterek, Erdoğan'ı Başbakan yapan en

önemli unsurun, CHP'nin tavrı olduğunu belirtti. MHP'nin, uzlaşmazlığın tarafı olmayacağını vurgulayan Bal, yeni bir gerilim yaşanmaması için 2 öneri ortaya koyduklarını hatırlattı. AK Parti'nin Anayasa değişikliği çalışmaları içinde bu konunun ele alınmasının en doğalı olduğunu vurgulayan Bal, bu konuda uzlaşma olmazsa bugün gündeme getirilen çözüme de destek vereceklerini belirtti. Bal, bu çözümün sağlanamaması halinde farklı mecralarda arayışın başlayacağı ve Mayıs-Haziran'dakinden daha büyük bir kriz

riski doğacağı uyarısında bulundu. Bal, MHP'nin kimseye yaranma ihtiyacı duymadan hükümeti Türkiye'nin gerçek sorunlarıyla yüzleştirmek için bu sanal tartışmalardan Türkiye'yi kurtarmak istediğini belirtti.

AK Parti Grup Başkanvekili Ergin, referandumun 200 trilyona mal olacağı ifadesini hatırlatarak, bu rakamın doğru olmadığını vurguladı. YSK'nın açıklamasının maliyetin 103 trilyon lira olduğu yönünde olduğuna işaret eden Ergin, bu paranın bugüne kadar 30 trilyon lirasnının harcandığını belirtti. Ergin, referandumun yapılmasının maliyetinin 70 trilyon olacağını ifade etti. Referandum süresini kısaltan yasanın veto edilmesinin bugünkü tartışmaların ana nedeni olduğunu dile getiren Ergin, Atilla Kart'ın,

Başbakan Erdoğan ve AK Parti'nin sorumsuz ve öngörüsüz davrandığı yönündeki açıklamalarına da tepki gösterdi. Ergin, "Başbakan'ı ve AK Parti'yi sorumsuz ve öngörüsüz olarak değerlendirmek Sayın Kart'a düşmez. Bunun değerlendirmesini 22 Temmuz'da halkımız yaptı. Halkımız kriz takip edenlerle ilgili kararını da verdi" dedi.

Bu arada tartışmalar sırasında AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, 2001 yılında Anayasa Komisyonu'nun, söz konusu teklifi referanduma götürüldükten sonra ancak oylanmaya başlamadan önce geri çektiğini hatırlattı. DSP'li İçli, Bozdağ'ın sözlerine gönderme yaparken, 'Sayın Bürokrat' deyince salonda gülüşmeler yaşandı. Bekir Bozdağ, AK Parti Grup Başkanvekili olduğunu söyledi. İçli ise Bozdağ'dan özür dileyerek, "Tanışmış olduk" dedi.

"HER MESELEDE SİYASİ KAZANÇ VE KAYIP HESABI YAPMAYIN"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı, siyasette farklılıkların ortaya çıkmasının doğal olduğunu belirterek, bu meselede hukuki bir belirsizliğin söz konusu olduğunu kaydetti. Bu tartışmaların Türkiye'yi yeni bir gerginlik ve kutuplaşmaya götüreceği uyarısını yapan Paçacı, her meselede siyasi kazanç ve kayıp hesabı yapılmaması gerektiğini söyledi. Bu Yasa'da değişikliğin şart olduğunu vurgulayan Paçacı, bu konuda yapılacak düzenlemeye destek vererek Türkiye'yi gerginlik ve kutuplaşmalardan

uzaklaştırma iradesine sahip olduklarını dile getirdi.

AK Parti Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün ise halkın, referandum konusunda yeterli bilgi sahibi olmadığı yönündeki eleştirilere, "Göbeğini kaşıyan adam aslında Türkiye'nin gündemini çok iyi biliyor, takip ediyor. Yeri geldiği zaman doğrudan müdahale hakkını kullanıyor. Dolayısıyla referandumda nasıl davranacağını çok iyi biliyor" şeklinde cevap verdi. Akgün, 22. dönemde CHP'nin kriz çıkaran muhalefet anlayışıyla sürekli karşı karşıya kaldıklarını belirterek, MHP'nin bu dönemki yapıcı muhalefet anlayışını

takdirle karşıladıklarını bildirdi. Akgün, Anayasa Mahkemesi'nin 367 kararını ise, 'Züccaciye dükkanına fil sokulmasına' benzeterek, fil ileri geri oynadığında birşeylerin devrildiğini kaydetti. CHP'li Şahin Mengü ve MHP'li Bal ise Akgün'ün benzetmesine tepki gösterdi. Teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin ardından maddeler üzerindeki görüşmeler yapıldı. Görüşmelerin sonunda Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun'da Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi AK Parti ve

MHP'li komisyon üyelerinin oylarıyla kabul edildi. 2 maddeden oluşan teklif, 5678 sayılı Kanun'un 6. maddesiyle Anayasa'ya eklenen geçici 18. ve 19. maddelerin, 6. maddeyle birlikte metinden çıkarılmasını öngörüyor.

5678 sayılı Kanun'un 6. maddesinde yer alan geçici 18. maddede, 'Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 67. maddesinin son fıkrası, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılabilmesi için çıkarılması gereken kanun hükümleriyle seçim kanunlarında yapılacak değişiklikler bakımından dikkate alınmaz' ifadesi, geçici 19. maddede ise, "11. Cumhurbaşkanı seçiminin ilk tur oylaması, bu Kanun'un Resmi Gazete'de yayımını takip eden kırkıncı günden sonraki ilk Pazar günü, ikinci tur oylaması ise ilk tur oylamayı takip eden

ikinci Pazar günü yapılır" ifadesi yer alıyor.

(ZÇ-MAY-NÇ-Y) (İhlas Haber Ajansı)

hayırlı olsun istikrar ve güven için durmak yok ;)

hayırlı olsun..

durmak yok yola devam

Hayırlı olsun