Ak_Kelebek
06-03-2008, 10:02
Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın gündem olan "Türkiye'de Müslüman çoğunluk da dini özgürlüklerle ilgili sorunlar yaşıyor" sözlerine her kesimden farklı tepkiler geldi. Esasında Babacan'ın açıklamasında haklılık payı yok değil! Üniversite kapılarında çıkarılan başörtülerinin yerine geçirilen perukları hiç kimse yok sayamaz herhalde! Lakin... Bu konuşmanın yapılacağı yer Avrupa Parlamentosu mudur? İşte tam da bu noktada Babacan'ı eleştiren muhalefet partileriyle ben de aynı görüşteyim.
Dışişleri Bakanı'na yakışmayacak bir gaftır bu ve eleştirilmeyi sonuna kadar hak etmektedir. Başbakan Erdoğan da eleştirilerin Avrupa Parlamentosu'nda dile getirilmesinin yanlış bir yaklaşım olduğunun farkında olmalı!
Yine de Babacan'a destek çıkmak adına "Bu ülkenin yüzde doksan dokuzunu oluşturan biz Müslümanların da sorunları var" demekten geri durmadı. İçeriği haklı bulan, açıklamanın yapıldığı mekanın yanlışlığını ise görmezden gelen politik bir değerlendirme başbakanın yaptığı...
Oysa başbakanın danışmanlarından birine göre Ali Babacan'ın Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı açıklamanın içeriği de boş. Hürriyet'e verdiği röportajda 'İnananların inançlarını yaşama konusunda bir zorlukla karşılaştıklarını düşünmüyorum' diyerek başbakanı yalanlayan bu danışmanı Reha Çamuroğlu'ndan başkası değil.
AKP'nin Alevi vatandaşlara yönelik açılım sağlamak için ümit bağladığı Çamuroğlu'nun Türkiye'de din ve vicdan özgürlüğünün önünde hiçbir engel yokmuş gibi beyanat vermesi enteresan doğrusu!
Hatta başbakanı yalanlamasından bile...
Reha Çamuroğlu yaptığı açıklamanın ardından başbakan ya da AKP içinden ne tür tepkiler aldı bilmiyorum ama sergilediği tavrın, hükümet ile aralarında köprü kurmaya çalıştığı Alevi vatandaşlar arasındaki uçurumu büyüttüğüne eminim! Tabi, inançlarını yaşama konusunda bir zorlukla karşılaşmadıklarını düşünenler hariç!
Ertuğrul Özkök'ün göremediği...
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün Ekrem Dumanlı'ya yaptığı ziyaretin ardından kaleme aldığı yazıyı okuduğumdan beri Zaman'ın 'akıllı binasını' merak eder, dururdum. Bu merakım hafta sonu Ekrem Dumanlı ile yaptığımız bina içi gezide son buldu. Özkök haklıymış. İnanılmaz güzellikte, modern bir binada mesai harcıyor Zaman çalışanları... Yine onun söylediği gibi çalışan kadınların çoğunluğu başörtülü, bazıları değil. Çalışanların yalnız dış görünüşlerini aktaran Özkök'ün atladığı bir şey var.
Oda, binanın değil, içindekilerin de akıllı olduğu. Manşetleri ayda ortalama 3-4 kez tekzip yiyen bir gazetenin genel yayın yönetmeni olarak bunu görmemiş(!) olması doğal.
Zaman'ın son bir yıllık arşivinde tekzip edilen tek bir manşeti yok. Sizce de binanın özelliklerinden daha önemli değil mi bu?
Erhan ÇELİK
Bugün
Dışişleri Bakanı'na yakışmayacak bir gaftır bu ve eleştirilmeyi sonuna kadar hak etmektedir. Başbakan Erdoğan da eleştirilerin Avrupa Parlamentosu'nda dile getirilmesinin yanlış bir yaklaşım olduğunun farkında olmalı!
Yine de Babacan'a destek çıkmak adına "Bu ülkenin yüzde doksan dokuzunu oluşturan biz Müslümanların da sorunları var" demekten geri durmadı. İçeriği haklı bulan, açıklamanın yapıldığı mekanın yanlışlığını ise görmezden gelen politik bir değerlendirme başbakanın yaptığı...
Oysa başbakanın danışmanlarından birine göre Ali Babacan'ın Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı açıklamanın içeriği de boş. Hürriyet'e verdiği röportajda 'İnananların inançlarını yaşama konusunda bir zorlukla karşılaştıklarını düşünmüyorum' diyerek başbakanı yalanlayan bu danışmanı Reha Çamuroğlu'ndan başkası değil.
AKP'nin Alevi vatandaşlara yönelik açılım sağlamak için ümit bağladığı Çamuroğlu'nun Türkiye'de din ve vicdan özgürlüğünün önünde hiçbir engel yokmuş gibi beyanat vermesi enteresan doğrusu!
Hatta başbakanı yalanlamasından bile...
Reha Çamuroğlu yaptığı açıklamanın ardından başbakan ya da AKP içinden ne tür tepkiler aldı bilmiyorum ama sergilediği tavrın, hükümet ile aralarında köprü kurmaya çalıştığı Alevi vatandaşlar arasındaki uçurumu büyüttüğüne eminim! Tabi, inançlarını yaşama konusunda bir zorlukla karşılaşmadıklarını düşünenler hariç!
Ertuğrul Özkök'ün göremediği...
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün Ekrem Dumanlı'ya yaptığı ziyaretin ardından kaleme aldığı yazıyı okuduğumdan beri Zaman'ın 'akıllı binasını' merak eder, dururdum. Bu merakım hafta sonu Ekrem Dumanlı ile yaptığımız bina içi gezide son buldu. Özkök haklıymış. İnanılmaz güzellikte, modern bir binada mesai harcıyor Zaman çalışanları... Yine onun söylediği gibi çalışan kadınların çoğunluğu başörtülü, bazıları değil. Çalışanların yalnız dış görünüşlerini aktaran Özkök'ün atladığı bir şey var.
Oda, binanın değil, içindekilerin de akıllı olduğu. Manşetleri ayda ortalama 3-4 kez tekzip yiyen bir gazetenin genel yayın yönetmeni olarak bunu görmemiş(!) olması doğal.
Zaman'ın son bir yıllık arşivinde tekzip edilen tek bir manşeti yok. Sizce de binanın özelliklerinden daha önemli değil mi bu?
Erhan ÇELİK
Bugün