Hüdaverdi
05-02-2008, 19:08
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İçerisindeki Bir Oditoryumda Düzenlenen Sempozyuma Katılan Başörtülü Doktorlar, Güvenlik Müdürü Tarafından Dekan Prof.dr.halil Yanardağ'ın Emriyle Salondan Çıkarıldı. Konya'dan Türk Oftalmoloji Derneği'nin Sempozyumu İçin Geldiklerini Belirten İki Başörtülü Doktor, Toplantı Ortasında Dışarı Çıkarılmalarının Onur Kırıcı Olduğunu Söyledi.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi içerisindeki bir oditoryumda düzenlenen sempozyuma katılan başörtülü doktorlar, güvenlik müdürü tarafından Dekan Prof.Dr.Halil Yanardağ'ın emriyle salondan çıkarıldı. Konya'dan Türk Oftalmoloji Derneği'nin sempozyumu için geldiklerini belirten iki başörtülü doktor, toplantı ortasında dışarı çıkarılmalarının onur kırıcı olduğunu söyledi.
Türk Oftalmoloji Derneği'nin düzenlediği 31. Bahar Sempozumu'na katılmak üzere Konya'dan gelen 2 başörtülü doktor, daha önce hiç yaşamadıkları bir uygulamaya maruz kaldı. Göz doktoru olan ve daha önce defalarca aynı derneğin düzenlediği sempozyumlara katılan Selda Ulaşan ve Perihan Dinç, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu Oditoryumu'nda gerçekleştirilecek toplantı için kayıt yaptırdı. Özel hastanede görevli olan ve kendi alanlarıyla ilgili gelişmeleri daha yakından takip edebilmek için sempozyuma gelen Ulaşan ve Dinç, sabah saatlerinde konferans salonu girişinde durduruldu. Hastanenin güvenlik müdürü, sempozyuma doktorların başörtülü olarak giremeyeceklerini ve bunun Dekan Halil Yanardağ'ın talimatı olduğunu bildirdi. Kilometrelerce yoldan gelen iki doktor kendilerinin salona alınmamasına anlam veremediklerini ifade ederek, güvenlik müdürüne öğrenci, memur ya da asistan olmadıklarını söyledi.
Bu uygulama karşısında şok olan iki doktor hemen Türk Oftalmoloji Derneği Şube Başkanı'yla temasa geçti. Bunun üzerine şube başkanı dernek açısından başörtülü olarak sempozyumu takip etmelerinde herhangi bir sakınca olmadığını kaydetti. Sempozyuma uzun uğraşlar sonucu giren ve salonda konuşmaları takip eden iki doktor, bir süre sonra güvenlik müdürüyle yine karşı karşıya geldi. Toplantı devam ettiği sırada Ulaşan ve Dinç'in yanına gelen güvenlik müdürü, dekanın talimatı olduğunu ve oditoryum kurumsal alan olduğu için dışarı çıkmalarının gerektiğini iletti.
Sempozyumun ortasında onlarca meslektaşının gözleri önünde dışarı çıkarılan iki doktor, neye uğradıklarını şaşırdı. Dekanlığa yasalarda veya kanunda böyle bir yasak bulunup bulunmadığına dair yazılı bir dilekçe veren doktorlara bu sorunun cevabının 15 gün içinde verileceği duyuruldu. Başörtüsü yasağı mağduru doktorlar sempozyuma girememelerine rağmen sorunun çözüleceği umuduyla hastane bahçesinde beklemeye başladı.
Selda Ulaşan ve Perihan Dinç, uygulamanın herşeyden önce onur kırıcı olduğunu belirterek, "Daha öncede defalarca başörtülü olarak sempozyumlara katıldık. Bu toplantılar daha önce otellerde veya özel salonlarda yapıldığı gibi, üniversite konferans salonlarında da gerçekleşmişti. ODTÜ'de, Bilkent'te de sempozyumlar düzenlendi ve bizler sorunsuz şekilde katıldık. Hatta bir sene Harbiye Askeri Müze'de toplantı düzenlendi ve biz girebildik." şeklinde konuştu. Konya'da çalıştıkları özel hastanelerden bin bir güçlükle izin aldıklarını belirten doktorlar, "Dilekçemize 15 gün içinde dekanlıktan bir cevap verilecekmiş. Ancak sempozyum 3 gün sürüyor dolayısıyla biz katılamamış olacağız. Hakkımızı aramak için İl İnsan Hakları Komisyonu ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu'na dilekçeler vereceğiz. Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de konuyu taşıyacağız" şeklinde konuştu.
Haber Editör
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi içerisindeki bir oditoryumda düzenlenen sempozyuma katılan başörtülü doktorlar, güvenlik müdürü tarafından Dekan Prof.Dr.Halil Yanardağ'ın emriyle salondan çıkarıldı. Konya'dan Türk Oftalmoloji Derneği'nin sempozyumu için geldiklerini belirten iki başörtülü doktor, toplantı ortasında dışarı çıkarılmalarının onur kırıcı olduğunu söyledi.
Türk Oftalmoloji Derneği'nin düzenlediği 31. Bahar Sempozumu'na katılmak üzere Konya'dan gelen 2 başörtülü doktor, daha önce hiç yaşamadıkları bir uygulamaya maruz kaldı. Göz doktoru olan ve daha önce defalarca aynı derneğin düzenlediği sempozyumlara katılan Selda Ulaşan ve Perihan Dinç, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu Oditoryumu'nda gerçekleştirilecek toplantı için kayıt yaptırdı. Özel hastanede görevli olan ve kendi alanlarıyla ilgili gelişmeleri daha yakından takip edebilmek için sempozyuma gelen Ulaşan ve Dinç, sabah saatlerinde konferans salonu girişinde durduruldu. Hastanenin güvenlik müdürü, sempozyuma doktorların başörtülü olarak giremeyeceklerini ve bunun Dekan Halil Yanardağ'ın talimatı olduğunu bildirdi. Kilometrelerce yoldan gelen iki doktor kendilerinin salona alınmamasına anlam veremediklerini ifade ederek, güvenlik müdürüne öğrenci, memur ya da asistan olmadıklarını söyledi.
Bu uygulama karşısında şok olan iki doktor hemen Türk Oftalmoloji Derneği Şube Başkanı'yla temasa geçti. Bunun üzerine şube başkanı dernek açısından başörtülü olarak sempozyumu takip etmelerinde herhangi bir sakınca olmadığını kaydetti. Sempozyuma uzun uğraşlar sonucu giren ve salonda konuşmaları takip eden iki doktor, bir süre sonra güvenlik müdürüyle yine karşı karşıya geldi. Toplantı devam ettiği sırada Ulaşan ve Dinç'in yanına gelen güvenlik müdürü, dekanın talimatı olduğunu ve oditoryum kurumsal alan olduğu için dışarı çıkmalarının gerektiğini iletti.
Sempozyumun ortasında onlarca meslektaşının gözleri önünde dışarı çıkarılan iki doktor, neye uğradıklarını şaşırdı. Dekanlığa yasalarda veya kanunda böyle bir yasak bulunup bulunmadığına dair yazılı bir dilekçe veren doktorlara bu sorunun cevabının 15 gün içinde verileceği duyuruldu. Başörtüsü yasağı mağduru doktorlar sempozyuma girememelerine rağmen sorunun çözüleceği umuduyla hastane bahçesinde beklemeye başladı.
Selda Ulaşan ve Perihan Dinç, uygulamanın herşeyden önce onur kırıcı olduğunu belirterek, "Daha öncede defalarca başörtülü olarak sempozyumlara katıldık. Bu toplantılar daha önce otellerde veya özel salonlarda yapıldığı gibi, üniversite konferans salonlarında da gerçekleşmişti. ODTÜ'de, Bilkent'te de sempozyumlar düzenlendi ve bizler sorunsuz şekilde katıldık. Hatta bir sene Harbiye Askeri Müze'de toplantı düzenlendi ve biz girebildik." şeklinde konuştu. Konya'da çalıştıkları özel hastanelerden bin bir güçlükle izin aldıklarını belirten doktorlar, "Dilekçemize 15 gün içinde dekanlıktan bir cevap verilecekmiş. Ancak sempozyum 3 gün sürüyor dolayısıyla biz katılamamış olacağız. Hakkımızı aramak için İl İnsan Hakları Komisyonu ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu'na dilekçeler vereceğiz. Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de konuyu taşıyacağız" şeklinde konuştu.
Haber Editör