suskun_prenses
09-10-2007, 22:21
http://img512.imageshack.us/img512/6276/cicekow2bj0.jpg
Nasıl anlayacaktık Rabbimizin bizden razı olduğunu?
Dönüp bakacaktık kalbimize, biz ondan razı mıydık? Haşa! Ne haddimizeydi ki O’ndan razı olmamak…
Peki neden isyanlardaydı insan… neden nisyandı kökü?
Şükretmek, hamdetmek.. Aklından gidiverirdi de sık sık, unutuverirdi işte.. Pürkusurdu da, Rabbi öyle şefkatli öyle merhametliydi ki, ayetler göndermişti, yollar çizmişti.. günde 5 kere huzuruma gel ki beni hatırla demişti… Beni an, bana şükret, bana hamd et.. Yalnız bana sığın, yalnız benden yardım dile..fanisin, faniden faniye derman olmaz…ilacın bende, bu kapıda..
Sonra Habibiyle -herbir harfine dünyalar feda olsun- Beyan’ını göndermişti kullarına..
” Öyleyse siz Beni zikredin ki Ben de sizi anayım.Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin..”(bakara,152) demişti..
Ne çok şey vardı azıcık düşününce; hemen şunlar geliverdi aklıma..
kar tanelerini beyaz,
suyu berrak şeffaf,
kuşları minik ve sevimli,
elmayı dahi üç ayrı renkte yaratan Rabbime şükürler olsun..
bize taşıyamayacağımız yük yüklemeyen,
hiç bi zaman darda ve çaresiz bırakmayan,
insan olarak yaratan ve muhatap alan
Tahiyyatı bize okutan
Hz.Muhammed(asm)’i nebi olarak bize layık gören
Müslüman yaratan
konuşmayı yürümeyi
gülmeyi bilmeyi
hatırlamayı unutmayı
nimet diye yaratan Rabbime şükürler olsun..
gökyüzünü masmavi, beyaz bulutlarla süsleyen,
gündoğumunda ayrı günbatımında ayrı enfes tablolar çizen,
günde beş vakit huzuruna çağıran,
beni muhatap alan Rabbime şükürler olsun…
Bana verdiklerini yine bana verdiğin gözle gördüm, akılla farkettim, elimle hissettim, kulaklarımla duydum.. verdiğin neyi haketmiştim ki.. Hangisi bana aitti ki…
Binlerce kez sana şükürler olsun Rabbim.. Bana lütfettiğin her bir zerre için.. Bana bunları hissettirdiğin için.. Şükürler olsun.. Şükürler olsun..
http://img252.imageshack.us/img252/2082/duaoo0el3.jpg
Nasıl anlayacaktık Rabbimizin bizden razı olduğunu?
Dönüp bakacaktık kalbimize, biz ondan razı mıydık? Haşa! Ne haddimizeydi ki O’ndan razı olmamak…
Peki neden isyanlardaydı insan… neden nisyandı kökü?
Şükretmek, hamdetmek.. Aklından gidiverirdi de sık sık, unutuverirdi işte.. Pürkusurdu da, Rabbi öyle şefkatli öyle merhametliydi ki, ayetler göndermişti, yollar çizmişti.. günde 5 kere huzuruma gel ki beni hatırla demişti… Beni an, bana şükret, bana hamd et.. Yalnız bana sığın, yalnız benden yardım dile..fanisin, faniden faniye derman olmaz…ilacın bende, bu kapıda..
Sonra Habibiyle -herbir harfine dünyalar feda olsun- Beyan’ını göndermişti kullarına..
” Öyleyse siz Beni zikredin ki Ben de sizi anayım.Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin..”(bakara,152) demişti..
Ne çok şey vardı azıcık düşününce; hemen şunlar geliverdi aklıma..
kar tanelerini beyaz,
suyu berrak şeffaf,
kuşları minik ve sevimli,
elmayı dahi üç ayrı renkte yaratan Rabbime şükürler olsun..
bize taşıyamayacağımız yük yüklemeyen,
hiç bi zaman darda ve çaresiz bırakmayan,
insan olarak yaratan ve muhatap alan
Tahiyyatı bize okutan
Hz.Muhammed(asm)’i nebi olarak bize layık gören
Müslüman yaratan
konuşmayı yürümeyi
gülmeyi bilmeyi
hatırlamayı unutmayı
nimet diye yaratan Rabbime şükürler olsun..
gökyüzünü masmavi, beyaz bulutlarla süsleyen,
gündoğumunda ayrı günbatımında ayrı enfes tablolar çizen,
günde beş vakit huzuruna çağıran,
beni muhatap alan Rabbime şükürler olsun…
Bana verdiklerini yine bana verdiğin gözle gördüm, akılla farkettim, elimle hissettim, kulaklarımla duydum.. verdiğin neyi haketmiştim ki.. Hangisi bana aitti ki…
Binlerce kez sana şükürler olsun Rabbim.. Bana lütfettiğin her bir zerre için.. Bana bunları hissettirdiğin için.. Şükürler olsun.. Şükürler olsun..
http://img252.imageshack.us/img252/2082/duaoo0el3.jpg