fatih kısaparmak balon baskılı balon Çankaya yeter bize / Kâbe Arabın olsun.. İhsan Toy - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Çankaya yeter bize / Kâbe Arabın olsun.. İhsan Toy


Ak_Kelebek
09-15-2011, 12:46
İyi ki sokakta teşekkül eden bir “sokak vicdanı” var.
Her türlü devrimin olduğu kadar sosyal ve bürokratik değişimin de yön bakımından iki yol haritası vardır. Biri tabandan tavana, yani aşağıdan yukarıya diğeri ise tavandan tabana yani yukarıdan aşağıya doğru yaşanır.
Günümüzde değişimin yol haritasını sokak belirliyor. Onun sevmediği, benimsemediği ve yol vermediği liderlerin ayakta kalma, uygulamaların ise hayata geçme şansı kalmıyor.
Sokak deyip de küçümseyenlerden olmayın sakın. Hani televizyonlarda yayınlanan sokak röportajlarında, dünyanın en basit sorularına en saçma cevapların verildiği sokak var ya, işte tam da o kastettiğim. Günümüzün sokağı eski “sokak”tan çok farklı. Sosyolojisi cehaletten, fakirlikten, dedikodudan ve zaruretten değil tam tersine ortak bilinçten besleniyor artık.
Orada sorulara absürt cevaplar veren, bazen tek düzgün cümle bile kuramayan her bireyin, karar vermeden önce konuştuğu, danıştığı akil insanlar var yakın çevrelerinde ve paralel evren internette. Orada ortak menfaatler “ortak bilinci” yoğuruyor. Efkâr-ı umumiye de (kamuoyu) bu tür istişarelerden sadır oluyor.
Güç elitlerin avuçlarından kayıp sokağın “ortak aklının” eline geçiyor. Çünkü bu yüzyılın sokağı çıkmazların duvarlarını yıkıp, ara yolları ana arter, karanlık ve izbe yolları ise aydınlık hâle getirmenin iradesine, ötesinde imkânına sahip. Ve sokak iradesini artık paylaşmayacak gibi görünüyor.
Çünkü sokağın verdiği kararlar, elitlerin alıp da uyguladığı kararlardan daha masum ve daha adildir. Elitlerin uygulamaları ise hem sokağı, hem ülkelerini ve hem de dünyayı hep çıkmazlara sokmuştur.
***
İletişim imkânları geliştikçe sokağın güdülenip güdülmesi zorlaşıyor. Yaygın iletişim, sokağa empoze edilen kara propagandaların yüzündeki kara maskeyi çok kısa sürede düşürüp arkasındaki siyah yüzün açığa çıkmasına yol açıyor.
Ülkelerin ve toplamda dünyanın geleceğini, sokağın dezenformasyondan arınmış “ortak akıl” ile verdiği kararlar belirleyecek. Batıda da Doğuda da yeni norm artık bu. Göreceksiniz, Avrupa sokakları bir iki yıl içinde seçimlerle liderlerini, sonbahar yaprakları gibi tek tek dökecekler.
***
Bu kadar soyut yeter, sözü somuta getirelim;
Arap sokağında neredeyse yüz yıldır at izi iti izine karıştırıldı. Türkler sömürgeci ve dinsiz olarak lanse edildi. Kuzey Afrika’da köleliği başlatanların Osmanlılar olduğu yayıldı. İsrail sayesinde sokağın –istemese de- diktatörler etrafında kenetlenmesi sağlandı...
Türkiye sokağında ise Cumhuriyet şairi Kemalettin Kamu eliyle;
“Ne mucize ne efsun
Ne örümcek ne yosun
Çankaya yeter bize
Kâbe Arap’ın olsun...” şiirleri eşliğinde,
“ülkemizin dört bir yanı düşmanla çevrilidir”, “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” anlayışı okutuldu (buradaki argo anlamıyla okutmak).
Birileri bir asırdır Türkiye sokağına gelip
“Araplar senin için şöyle böyle diyor haberin olsun...” dedikten sonra gidip,
“bir dost” diye imzaladıkları
“Türkler senin için ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü demekte...”
notlarını Arap sokağındaki kapı önlerine çaktırmadan bırakıyorlardı.
Arap sokağı kadar Türkiye sokağı da bir zamanlar elitin ayağının basamayacağı kadar çamurlu(!) idi.
***
Doğulu genleri ile Batıya kodlanmış aidiyetin sözcüsü olan seçkin; ayaklarının basamadığı yerin empatisini yapamaz.
Batıya kiraladığı Doğulu dudakları ile Doğunun sokağının hayrına tek cümle kuramaz.
Cilalı ruganlarıyla çamurun ortasında dikilip çevresine ve dünyaya oradan, sokağın gözüyle bakamaz.
Sokağın kültürüne yabancıdır o. Üstelik şehrin villalarının/lojmanlarının bulunduğu yer kadar, hatta Batının metropollerinde sahip olduğu sırça köşkler kadar da uzaktır sokaktan.
***
Sokağın kanını emen diktatörlere artık Arap mahkemeleri sokak adına hesap soruyor.
Sahi Türk mahkemelerinde de şu sıralar sistemin rutininden kaynaklanmayanfazla mesai yapılıyordu değil mi?
***
Arap sokakları kendisi için “bahar”a talip olurken süregelen düzenin köşelerinde istihkâm kurmuş bürokratik seçkinler, onun önüne set çekmeye çalışacaktır. Çünkü sokağın, seçerek kendi adına hareket yetkisi ile donattığı seçilmişle getireceği bahar, bürokrasinin oligarkları ve piyasanın elitlerine kışı yaşatacaktır. Tıpkı Türkiye sokağında olduğu gibi.
Ellerindeki imkânlar gasp edilip çaresiz bırakılan “sokak çocukları”, ipin ucunu yakaladı ve Arap sokağının çocukları olmanın gereğini yerine getiriyorlar.
***
Yazıyı bitirdiniz mi?
Şimdi başa dönün ve nerde “sokak” geçiyorsa yerine “halk”ı ikame edin ve bir de o gözle okuyun.

İhsan Toy - Haber 7
ihsantoy@tasam.org

xhidayet
09-15-2011, 15:44
Arab halkları bilinçlenip..kendi içlerinde "korku imparatorluklarını" yıktılar elh.