Scorpio
01-01-2008, 23:43
Türkiye'de 1950-1960 yılları arasında iktidar olan siyasi parti. Parti 29 Eylül 1960'ta kapatılmıştır. Partinin kısaltması "DP"dir.
Kuruluşu
2.Dünya Savaşı'nın bitmesiyle basında ve mecliste çok partili siyasal sistemi savunan bir anlayış oluştu. Buna CHP genel başkanı ve cumhurbaşkanı İsmet İnönü de yaptığı konuşmalarla destek verdi. Bunu takip eden gelişmelerde, meclisteki bütçe görüşmeleri sırasında, CHP içinde başını Adnan Menderes, Feridun Fikri Düşünsel, Yusuf Hikmet Bayur, Emin Sazak gibi bazı milletvekillerinin çektiği bir muhalefet oluştu. 11 Haziran'da kabul edilen Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu, parti içindeki muhalefetin güçlenmesine yol açtı. Bu yasanın görüşüldüğü sırada Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan, parti Meclis Grubu'na Dörtlü Takrir olarak bilinen bir önerge verdiler. Ülke ve parti yönetiminde liberal düzenlemeler yapılmasını isteyen bu önerge, 12 Haziran'da reddedildi. Bu gelişmelerden sonra Menderes, Köprülü ve Koraltan partiden çıkarıldı. Bayar ise önce vekillikten sonra partiden istifa etti.
DP, 7 Aralık 1945'te Dörtlü Takrir'e imza atanlar tarafından kuruldu. Parti genel başkanlığına Bayar getirldi. DP, ekonomi ve siyasette liberal düzenlemeleri savunuyordu. DP'nin kuruluşu iktidar tarafından önceleri hoş karşılandı. Ama partinin gelişmesi, tavrın değişikliğine ve baskıların yoğunlaşmasına yol açtı. İktidar muhalefeti ihtilalcilikle suçlarken, muhalefet ise iktidarı tek parti özlemcisi olarak niteledi. Muhalefetin yasalarda ve seçim sisteminde değişiklik isteğinin iktidar tarafından kabul edilmemesi, çatışmaları arttırdı.
Muhalefet dönemi
Demokrat Parti, 21 Temmuz 1946'da yapılan seçimlere hile karıştırıldığını ileri sürdü ve miting ve yayınlara girişti. Ama bu tür etkinlikler sıkıyönetimce yasaklandı. DP, 7 Ocak 1947'de 1.Büyük Kongre'de kabul edilen ve Hürriyet Misakı olarak bilinen raporunda demokratik olmayan ve anayasaya aykırı yasaların kaldırılmasını; seçimleri yargının denetlemesini; cumhurbaşkanlığı makamının parti liderliğinden ayrılmasını istedi.
DP'nin içinde de anlaşmazlıklar çıkmaya başladı. Özellikle İnönü'nün 1947'de yayımladığı 12 Temmuz Beyannamesi ile iktidar ve muhalefet arasındaki ilişkilerin yumuşaması, DP içindeki sertlik yanlısı grubu harekete geçirdi. Parti içindeki tartışmalar sonucunda Fevzi Çakmak, Yusuf Hikmet Bayur, Kenan Öner, Osman Bölükbaşı, Sadık Aldoğan ve Yusuf Kemal Tengirşenk öncülüğünde bir grup milletvekili partiden ayrılarak, 20 Temmuz 1948'de Millet Partisi'ni (MP) kurdu.
DP, 17 Ekim 1948'de ara seçimlere, seçime güven duymadığı için MP ile birlikte katılmadı. 16 Ekim 1949 ara seçimlerinde de bu tavrını sürdürdü. 16 Şubat 1950'de gizli oy, açık tasnif ve yargı denetimini kabul eden, Yargıtay ve Danıştay üyelerinden oluşan bir Yüksek Seçim Kurulu'nu öngeren seçim yasasının kabul edilmesinden sonra, 14 Mayıs 1950'de yapılan genel seçimlerde DP, 487 milletvekilliğinin 408'ini kazandı. 22 Mayıs 1950'de Menderes başkanlığında ilk DP hükümeti kuruldu ve Bayar cumhurbaşkanı seçilerek genel başkanlıktan ayrıldı.Sonuçlar;DP:408,CHP:76,Bağımsız:2,MP:1 vekillik kazandı.
İktidar dönemi
Demokrat Parti birinci iktidar döneminde (1950-54) liberalleşmede önemli adımlar attı. Yabancı yatırımlar desteklendi. Ezanın Arapça okunması ve radyoda dini program yapılması yasağı kaldırıldı ve okullara din dersi kondu. 1950 yılında Kore'ye asker göndererek NATO'ya girişin ilk adımı atıldı. 1954'te laiklikten uzaklaştığı gerekçesiyle MP kapatıldı. Dış politikada Batı'ya yakın duruldu. Kore'ye asker gönderilmesinden sonra 1952'de NATO'ya girildi. Türkiye 1953'te Balkan Paktı'na, 1955'te Bağdat Paktı'na katıldı. DP, kuruluş ve gelişiminde demokrasinin savunuculuğunu yapmasına rağmen iktidara geldikten sonra özgürlükleri kısıtlamaya, hükümeti eleştiren gazetelere ağır cezalar ve sansür uygulamaya başladı. DP'nin bu tutumu 10 yıllık iktidarı boyunca sürdü.
DP, 2 Mayıs 1954 genel seçimlerinde 541 milletvekilliğinin 503'ünü kazandı. İkinci iktidar döneminde (1954-57), iktidar ile muhalefet arası gerginleşti. Ekonomide olumsuz gelişmeler görüldü. İktidar baskılarını daha da arttırdı. Parti içindeki anlaşmazlıklar partinin bölünmesine ve 20 Aralık 1955'te Hürriyet Partisi'nin kurulmasına yol açtı. 27 Ekim 1957 genel seçimlerinde DP oyların yüzde 47,70'ini alarak 610 milletvekilliğinden 424'ünü kazandı. Bu seçimde muhalefetin oylarının toplamı iktidarın üzerine çıktı.
DP'nin üçüncü ve son iktidar dönemi (1957-60), iktidar ile muhalefetin yer yer sokağa taşan sert çatışmaları ile sürdü. DP iktidarı çeşitli baskı önlemleri aldı. Ekonomideki çıkmazları gidermek için 4 Ağustos Kararları olarak bilinen önlemler alındı. Vatan cephesi kurularak partinin gücü ülke çapında kanıtlanmaya çalışıldı. Muhalefetin etkinliklerinin soruşturulması için TBMM içinde Tahkikat Komisyonu kuruldu. Komisyon, CHP lideri İnönü'nün TBMM'deki konuşmasını yasakladı.
Yoğun baskılar karşısında 28-29 Nisan 1960'ta Ankara ve İstanbul'da üniversite öğrencilerinin olaylı protesto gösterilerini Harp Okulu'nun başkentte yaptığı gösteri yürüyüşü izledi (21 Mayıs). Başbakan Menderes radyoda yaptığı konuşmalarla kışkırtmalara kulak asılmamasını söyledi. Ege Bölgesi'ne giderek İzmir, Bergama ve Manisa'da CHP'yi eleştiren konuşmalar yaptı. 27 Mayıs 1960'ta silahlı kuvvetlerin yaptığı bir darbeyle hükümet devrildi. DP milletvekilleri ve parti yöneticileri tutuklandılar. Yüksek Adalet Divanı'nca yargilandılar. 15 kişi idama, 31 kişi ömür boyu hapse, 418 kişi değişik hapis cezalarına çarptırılırken 123 kişi de aklandı. Milli Birlik Komitesi'sinde idam, yönetim devri ve seçim tarihi konusunda görüş ayrılıkları çıktı. Bu gelişmelerden sonra daha sonra 14'ler olarak anılacak 14 subay yurt dışında çeşitli görevlerle sürgüne gönderildi. 14’ler olarak bilinen Milli Birlik Komitesi üyesi subayların yurtdışına sürgüne gönderilmeleriyle birlikte ordu içinde yaşanan ayrışma ilk kez açıkça ortaya çıkmış oldu. Bu grubun muhalefetine rağmen Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu idam edildi. Celal Bayar ve Refik Koraltan ile 11 kişinin idam cezası ömür boyu hapse çevrildi. DP, 29 Eylül 1960'da kapatıldı.
5 Mayıs 2007 tarihinde DYP ve ANAP birleşerek kurdukları yeni partinin Demokrat Parti adını kullanacağını açıkladılar.Daha sonra çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle ANAP ayrılmayı tercih etti ve sadece DYP DP olmuş oldu
Kuruluşu
2.Dünya Savaşı'nın bitmesiyle basında ve mecliste çok partili siyasal sistemi savunan bir anlayış oluştu. Buna CHP genel başkanı ve cumhurbaşkanı İsmet İnönü de yaptığı konuşmalarla destek verdi. Bunu takip eden gelişmelerde, meclisteki bütçe görüşmeleri sırasında, CHP içinde başını Adnan Menderes, Feridun Fikri Düşünsel, Yusuf Hikmet Bayur, Emin Sazak gibi bazı milletvekillerinin çektiği bir muhalefet oluştu. 11 Haziran'da kabul edilen Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu, parti içindeki muhalefetin güçlenmesine yol açtı. Bu yasanın görüşüldüğü sırada Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan, parti Meclis Grubu'na Dörtlü Takrir olarak bilinen bir önerge verdiler. Ülke ve parti yönetiminde liberal düzenlemeler yapılmasını isteyen bu önerge, 12 Haziran'da reddedildi. Bu gelişmelerden sonra Menderes, Köprülü ve Koraltan partiden çıkarıldı. Bayar ise önce vekillikten sonra partiden istifa etti.
DP, 7 Aralık 1945'te Dörtlü Takrir'e imza atanlar tarafından kuruldu. Parti genel başkanlığına Bayar getirldi. DP, ekonomi ve siyasette liberal düzenlemeleri savunuyordu. DP'nin kuruluşu iktidar tarafından önceleri hoş karşılandı. Ama partinin gelişmesi, tavrın değişikliğine ve baskıların yoğunlaşmasına yol açtı. İktidar muhalefeti ihtilalcilikle suçlarken, muhalefet ise iktidarı tek parti özlemcisi olarak niteledi. Muhalefetin yasalarda ve seçim sisteminde değişiklik isteğinin iktidar tarafından kabul edilmemesi, çatışmaları arttırdı.
Muhalefet dönemi
Demokrat Parti, 21 Temmuz 1946'da yapılan seçimlere hile karıştırıldığını ileri sürdü ve miting ve yayınlara girişti. Ama bu tür etkinlikler sıkıyönetimce yasaklandı. DP, 7 Ocak 1947'de 1.Büyük Kongre'de kabul edilen ve Hürriyet Misakı olarak bilinen raporunda demokratik olmayan ve anayasaya aykırı yasaların kaldırılmasını; seçimleri yargının denetlemesini; cumhurbaşkanlığı makamının parti liderliğinden ayrılmasını istedi.
DP'nin içinde de anlaşmazlıklar çıkmaya başladı. Özellikle İnönü'nün 1947'de yayımladığı 12 Temmuz Beyannamesi ile iktidar ve muhalefet arasındaki ilişkilerin yumuşaması, DP içindeki sertlik yanlısı grubu harekete geçirdi. Parti içindeki tartışmalar sonucunda Fevzi Çakmak, Yusuf Hikmet Bayur, Kenan Öner, Osman Bölükbaşı, Sadık Aldoğan ve Yusuf Kemal Tengirşenk öncülüğünde bir grup milletvekili partiden ayrılarak, 20 Temmuz 1948'de Millet Partisi'ni (MP) kurdu.
DP, 17 Ekim 1948'de ara seçimlere, seçime güven duymadığı için MP ile birlikte katılmadı. 16 Ekim 1949 ara seçimlerinde de bu tavrını sürdürdü. 16 Şubat 1950'de gizli oy, açık tasnif ve yargı denetimini kabul eden, Yargıtay ve Danıştay üyelerinden oluşan bir Yüksek Seçim Kurulu'nu öngeren seçim yasasının kabul edilmesinden sonra, 14 Mayıs 1950'de yapılan genel seçimlerde DP, 487 milletvekilliğinin 408'ini kazandı. 22 Mayıs 1950'de Menderes başkanlığında ilk DP hükümeti kuruldu ve Bayar cumhurbaşkanı seçilerek genel başkanlıktan ayrıldı.Sonuçlar;DP:408,CHP:76,Bağımsız:2,MP:1 vekillik kazandı.
İktidar dönemi
Demokrat Parti birinci iktidar döneminde (1950-54) liberalleşmede önemli adımlar attı. Yabancı yatırımlar desteklendi. Ezanın Arapça okunması ve radyoda dini program yapılması yasağı kaldırıldı ve okullara din dersi kondu. 1950 yılında Kore'ye asker göndererek NATO'ya girişin ilk adımı atıldı. 1954'te laiklikten uzaklaştığı gerekçesiyle MP kapatıldı. Dış politikada Batı'ya yakın duruldu. Kore'ye asker gönderilmesinden sonra 1952'de NATO'ya girildi. Türkiye 1953'te Balkan Paktı'na, 1955'te Bağdat Paktı'na katıldı. DP, kuruluş ve gelişiminde demokrasinin savunuculuğunu yapmasına rağmen iktidara geldikten sonra özgürlükleri kısıtlamaya, hükümeti eleştiren gazetelere ağır cezalar ve sansür uygulamaya başladı. DP'nin bu tutumu 10 yıllık iktidarı boyunca sürdü.
DP, 2 Mayıs 1954 genel seçimlerinde 541 milletvekilliğinin 503'ünü kazandı. İkinci iktidar döneminde (1954-57), iktidar ile muhalefet arası gerginleşti. Ekonomide olumsuz gelişmeler görüldü. İktidar baskılarını daha da arttırdı. Parti içindeki anlaşmazlıklar partinin bölünmesine ve 20 Aralık 1955'te Hürriyet Partisi'nin kurulmasına yol açtı. 27 Ekim 1957 genel seçimlerinde DP oyların yüzde 47,70'ini alarak 610 milletvekilliğinden 424'ünü kazandı. Bu seçimde muhalefetin oylarının toplamı iktidarın üzerine çıktı.
DP'nin üçüncü ve son iktidar dönemi (1957-60), iktidar ile muhalefetin yer yer sokağa taşan sert çatışmaları ile sürdü. DP iktidarı çeşitli baskı önlemleri aldı. Ekonomideki çıkmazları gidermek için 4 Ağustos Kararları olarak bilinen önlemler alındı. Vatan cephesi kurularak partinin gücü ülke çapında kanıtlanmaya çalışıldı. Muhalefetin etkinliklerinin soruşturulması için TBMM içinde Tahkikat Komisyonu kuruldu. Komisyon, CHP lideri İnönü'nün TBMM'deki konuşmasını yasakladı.
Yoğun baskılar karşısında 28-29 Nisan 1960'ta Ankara ve İstanbul'da üniversite öğrencilerinin olaylı protesto gösterilerini Harp Okulu'nun başkentte yaptığı gösteri yürüyüşü izledi (21 Mayıs). Başbakan Menderes radyoda yaptığı konuşmalarla kışkırtmalara kulak asılmamasını söyledi. Ege Bölgesi'ne giderek İzmir, Bergama ve Manisa'da CHP'yi eleştiren konuşmalar yaptı. 27 Mayıs 1960'ta silahlı kuvvetlerin yaptığı bir darbeyle hükümet devrildi. DP milletvekilleri ve parti yöneticileri tutuklandılar. Yüksek Adalet Divanı'nca yargilandılar. 15 kişi idama, 31 kişi ömür boyu hapse, 418 kişi değişik hapis cezalarına çarptırılırken 123 kişi de aklandı. Milli Birlik Komitesi'sinde idam, yönetim devri ve seçim tarihi konusunda görüş ayrılıkları çıktı. Bu gelişmelerden sonra daha sonra 14'ler olarak anılacak 14 subay yurt dışında çeşitli görevlerle sürgüne gönderildi. 14’ler olarak bilinen Milli Birlik Komitesi üyesi subayların yurtdışına sürgüne gönderilmeleriyle birlikte ordu içinde yaşanan ayrışma ilk kez açıkça ortaya çıkmış oldu. Bu grubun muhalefetine rağmen Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu idam edildi. Celal Bayar ve Refik Koraltan ile 11 kişinin idam cezası ömür boyu hapse çevrildi. DP, 29 Eylül 1960'da kapatıldı.
5 Mayıs 2007 tarihinde DYP ve ANAP birleşerek kurdukları yeni partinin Demokrat Parti adını kullanacağını açıkladılar.Daha sonra çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle ANAP ayrılmayı tercih etti ve sadece DYP DP olmuş oldu