dildade
08-30-2007, 03:41
Denizlerin altında, hatta okyanusların ışık girmeyen derinliklerinde bile son derece kompleks özelliklerdeki canlılara rastlarız. Bu canlıların her birinde çok üstün bir aklın ve çok büyük bir ilmin açık delilleri görülmektedir. Bu aklın ve ilmin sahibi alemlerin Rabbi olan Allah ' tır. Denizlerin altında, hatta okyanusların ışık girmeyen derinliklerinde bile son derece kompleks özelliklerdeki canlılara rastlarız. Bu canlıların her birinde çok üstün bir aklın ve çok büyük bir ilmin açık delilleri görülmektedir. Bu aklın ve ilmin sahibi alemlerin Rabbi olan Allah ' tır. Yeryüzünde var olan tüm canlılar üremelerinden, korunmalarına, beslenme şekillerinden kendilerine inşa ettikleri yuvalara kadar sayısız üstün özelliklerle donatılmışlardır. Kimi bir mimar gibi yuvasını inşa eder, kimi bir kimyager gibi düşünerek en ideal ısıtmayı sağlar, kimi ise gerçek bir kamuflaj ustasıdır. Bu canlıların yaşantıları incelendiğinde ise, hem fiziksel özelliklerinin hem de davranışlarının birbiriyle ve yaşadıkları ortamla tam bir uyum içerisinde olduğu görülür. (Okur Yapımcılık, Denizlerdeki İhtişam- VCD) Bu durum elbette sadece karada yaşayan canlılar için geçerli değildir. Denizlerin altında, hatta okyanusların ışık girmeyen derinliklerinde bile son derece kompleks canlılara rastlarız. Burada üstün özelliklere sahip olan deniz canlılarından sadece birkaçını örnek olarak ele aldık. Bu canlıların her birinde çok üstün bir aklın ve çok büyük bir ilmin açık delilleri görülmektedir. Doğanın tamamında sergilenen bu akıl ve mükemmel uyum, evrendeki herşeyin Yaratıcısı olan Allah'a aittir. Akıl ve vicdan sahibi her insan Allah'ın yarattığı her canlıda O ' nun aklının, gücünün ve ilminin yansımalarını görecek ve böylelikle Allah'ın sonsuz ilmini ve gücünü daha iyi takdir edebilecektir. Allah bir ayette evrende yarattığı varlıklardan bazılarını belirttikten sonra bunların her birinin "içten Allah'a yönelen her kul için 'hikmetle bakan bir iç göz' ve bir zikir" olduğunu bildirmektedir. (Kaf Suresi, 8) Okyanustaki Antifrizli Balıklar Soğuk denizlerde yaşayan balıkların derileri ya da solungaçları buzla temas ederse vücut sıvıları hemen donmaya başlar ve sonunda balıklar ölür. Bunun nedeni vücut sıvılarında oluşan buz kristallerinin süratle artmasıdır. Bütün olumsuz koşullarına rağmen soğuk bölgelerde yaşayan pek çok balık türü vardır. Bu bölgelerdeki bazı türler deniz suyu sıcaklığının -1.80C olduğu derin sulara çekilerek donmaktan kurtulurlar. Ancak Antartika'da bu sıcaklık derecesinin çok altındaki sıcaklıklarda bile yaşayabilen balıklar da bulunmaktadır. Bunu Allah'ın kendileri için yaratmış olduğu özel vücut sistemleri sayesinde başarmaktadırlar. Bu balıkların kanlarının içinde bir araba radyatöründeki antifriz maddesi gibi işleyen kimyasal maddeler vardır. Bu kimyasallar Antartika Okyanusu'nun en düşük sıcaklıklarında bile balıkların vücutlarını donmaktan kurtarmaktadır. Derin Sularda Yaşayan Anglerfish Besinin az olduğu bölgelerde yaşayan canlılar son derece ilginç özelliklere sahiptir. Bunlardan bir tanesi olan Anglerfish, denizlerin zorlu şartlara sahip karanlık kanyonları için gerekli olan tüm özelliklere sahiptir. Allah anglerfishi de diğer tüm canlılar gibi, ihtiyacı olan her türlü özellikle birlikte yaratmıştır. Örneğin derin sularda yaşayan Anglerfish daha küçük balıkları avlamak için bir olta ipine ve bu ipin uç kısmında, kıvrılan solucana benzeyen bir organa sahiptir. Ucunda sahte yemi olan bu olta, yakınlardan geçen balıkların dikkatini çekmektedir. Anglerfish'in tuzak oltasını yem zannederek yaklaşan balıklar, oltanın ipi tarafından sarılır ve bu sayede kolay bir av olurlar. Anemon Bitkileri ve Balıkları Anemon bitkileri duyargalarının üzerinde bulunan çok sayıdaki yakıcı kapsül, kendilerine herhangi bir şey dokunduğu veya sürtündüğü anda hemen açılır ve etkisi çok güçlü olan bir zehir salgılar. Bu, çoğu zaman zehiri alan canlının felç olarak ölmesine sebebiyet verecek kadar güçlü bir sıvıdır. Ancak Anemon bitkilerinin etki etmediği canlılar da vardır. Örneğin Anemon balıkları, bu tehlikeli bitkilerin yakıcı kapsüllerinin arasında yaşayabilen nadir canlılardandır. Anemon balıklarının üzerinde bulunan "saydam madde", bitkideki bu yakıcı kapsülleri durdurabilecek niteliktedir. Bitkiye yaklaşan balık, gövdesini yavaş yavaş Anemonlara değdirmeye başlar. Üzerindeki saydam madde sayesinde zehirden çok fazla etkilenmeyen Anemon balığının amacı yakıcı kapsüllerin üzerinde patlamasını sağlamaktır. Anemon balığı birkaç denemenin sonunda zehire bağışıklık kazanır ve bitkinin dokunaçlarının arasına yerleşir. Yeni doğan ve Anemon bitkilerine karşı hiçbir bağışıklığı bulunmayan balıklar da, diğerlerinin geçtiği aşamalardan tek tek geçer. Anemon balıkları bu denemeleri tesadüfen yapmaya karar vermiş olsaydı neler olurdu? İlk seferde ya da daha sonraki denemelerinde balık patlatacağı kapsül sayısını tutturamayacağı için fazla zehir alıp ölebilirdi. Oysa böyle olmamıştır. İlk ortaya çıktıklarından beri Anemon bitkileri ve balıkları birlikte kusursuz bir uyum içinde yaşamaktadır. Çünkü Allah yarattıklarını en iyi bilendir, koruyandır. Dört Yüzgecinin Üzerinde Yürüyen Balık Kırmızı dudaklı yarasa balığı dünyadaki dört yüzgecinin üzerinde yürüyen tek balıktır. Yürümek için tasarlanmış yüzgeçleri, tuhaf görünüşlü burnu ve büyük kırmızı dudakları ile balığın son derece ilginç bir görünümü vardır. Yarasa balıklarının kumun üzerinde bir insanın yürümesi gibi dolaşabilmelerini sağlayan organları göğüs yüzgeçleridir. Bu yüzgeçlerini kullanarak yarasa balıkları okyanus zemininde rahatça ayakta durabilir ve yüzgeç uçlarının üzerinde yürürler. Fener balıklarında olduğu gibi yarasa balıklarının da burunlarının altında, diğer balıkları kandırmak için olta olarak kullandıkları küçük deri parçaları vardır. Yarasa balıkları etçil hayvanlardır. Bu oltayı kullanarak diğer balıkları, yengeçleri, kurtçukları ve deniz taraklarını yerler.
Mercek s.08/Şubat 2002
Mercek s.08/Şubat 2002