Bizim ülkemizde isimler çok önemlidir. Gerçeğin, isimlerle verilmek imajın tam tersi olduğunu düşüneceksiniz. Örnek olarak: Bir özel kreş vardır. İsminde ‘’ şefkat ‘’ kelimesi olduğunu var sayalım. Bu kreşte mutlaka çocuklara çok kötü davranılmaktadır. Rahmetli Bülent Ecevit’in kurduğu partinin ismi ne idi ? Demokratik Sol Parti. Karı koca Ecevit’lerin egemen olduğu bu siyasi kuruluşta Demokrasi hiç olmadı.
Bizim bir Halk Partimiz var. Yani Cumhuriyet Halk Partisi.
Halkın bu Parti’nin içinde olduğunu söyleyebilir misiniz ? Veya bu siyasi kuruluşumuzun halka yakın olduğunu, ya da halktan yana olduğunu. Bu siyasi kuruluşumuz kendini aydın zanneden ve halkı küçümseyen bir zümrenin partisidir. Yani halktan kopuk bir Halk partisi.
Şimdi de bu partimizin halktan korktuğu meydana çıktı.
Biliyorsunuz Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir sivil Anayasa yapılması gündemde. İktidar Partimiz AKP bu Anayasayı meclisten geçirmenin zorluğunu biliyor ve referandum ile kanunlaştırmayı hedefliyor.
Referandum nedir ? Halk oyuna baş vurmaktır. Yani halk temsilcileri aracılığı ile değil doğrudan reyi ile sonucu tayin edecektir. Eğer rejim ‘’ demokrasi ‘’ ise, referandum demokratik sisteme en uyumlu bir oylama sistemidir. Halk doğrudan oyu ile sonucu belirleyecek yani Anayasayı kabul veya reddedecektir.
Ama Halk Partimiz, yani CHP buna şiddetle karşı çıkmaktadır.
Sebep ? Halk Parti yetkilileri halka güvenmemektedir.
Yukarıda değindiğim gibi, halkı cahil kabul etmekte, böyle önemli ve ciddi bir konu ile ilgili oylamada doğru tercih yapamayacağına inanmaktalar.
Bu güvensizliğin sonucu da halktan ve onun tercihlerinden korkmaktadırlar.
İşte yeni yapılacak Anayasa’nın referanduma götürülmesine bu sebepten karşı çıkmaktadırlar.
Şimdi şöyle bir soru akla gelebilir.
Eee madem kendilerine ve halka güvenmiyorlar. Neden erken seçim itiyorlar ?
El cevap: Meclisten erken seçim kararı çıkaramayacaklarını biliyorlar. Amaçları normal seçim sürecine kadar siyasi ortamı, kamuoyunu böyle bir konu ile sarsmak, oyalamak. Ergenekon ve darbe planları üzerine yoğunlaşan dikkatleri başka yönlere çekmek ve bu arada yeni Anayasanın çıkmasını ve yeni Anayasa ile oluşacak askeri vesayetler ve Ergenekonlar karşıtı ortamı önlemek.