http://www.semerkandaile.com/DergiResimleri/f9db81e4a4dfaad8562.jpg

Kadriye BAYRAKTAR • Semerkand

Maviş Yıldız’ın elinde uç kısmı rengarenk simlerle süslenmiş çubuğa benzer bir şey vardı. “okus pokus” diyerek arkadaşlarının etrafında dönüyordu. Durum Aydede’nin dikkatini çekmişti. “Ne yapıyorsun Maviş Yıldız?” diye seslendi. Maviş Yıldız “Çizgi filimde seyretmiştim. Bir sihirbaz ‘okus pokus’ diyerek bir şeye dokununca onu istediği şeye çeviriyordu…” dedi. Aydede “Sihir denen şeyden çok etkilenmiş olmalısın. Bu konu hakkında sana bir şey anlatmamı ister misin?” diye sordu. Maviş Yıldız “evet” diyerek sevinçle yerinden zıpladı. Aydede gökyüzünün en güzel yerine oturmuştu. Bütün yıldızlar etrafına toplanmışken konuşmaya başladı:

“Mekke’den Medine’ye Müslümanlar göç etmişti. Onları rahat bırakmayan müşrikler, bütün gücüyle Müslümanların aleyhinde çalışıyordu. Yahudilerden bir gurup; ‘Biz Müslümanlara sihir yaptık çocukları olmayacak’ diyordu. Müslümanlar Medine’ye hicret edeli bir yıl olmuştu. Göç eden ailelerden hiçbirimin çocuğu olmamıştı. Ama bir sabah Kubalılar sevinç çığlıklarıyla uyandılar. Çünkü Kuba’da bir bebek sesi duyulmuştu. Müslüman ailelerden birinin bir bebeği dünyaya gelmişti. Annesi doğar doğmaz biricik yavrusunu emzirmeden Efendimiz’e (sav) götürdü. Efendimiz çocuğu kucağına alıp adını Zübeyir koyarak dua etti. Zübeyir 12 yaşındayken babasıyla birlikte Yermük Savaşı’na katıldı. Mescitte namaz kılmayı çok sevdiği için arkadaşları ona ‘mescit güvercini’ diyorlardı. Allah (c.c) onun doğumu vesilesi ile Yahudilerin sihirle ilgili sözlerini boşa çıkarmıştı.”