Necip Fazıl
01-18-2010, 03:03
Erken seçim isteğinde bulunan CHP Türkiye seçimlerinden önce kolları sıvadı. Sandıkta başarıdan önce CHP nerede seçimlere müdahalede bulunuyor? Bu müdahale ne kadar yasal?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu,
Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak
İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel.
Otokent Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Akın
Buca Esnaf Odaları Birliği Başkanı
Marangozlar Odası Başkan adayı Hıdır Dağ,
İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkan adayı Hümmet Metin
Ve diğerleri..
Son bir hafta haftada yüz yüze görüşüp, söyleşi yaptığım başlıca isimler..
İzmir Esnaf e Sanatkârlar Odaları Birliğine bağlı 131 esnaf odası seçime gidiyor.
Her meslek kuruluşunda CHP’nin doğrudan yada psikolojik baskısını gördüm.
Daha doğrusu CHP İzmir Milletvekili M.Ali Susam’ın müdahalesi konuşuluyor. Susam İzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği başkanlığını sıçrama tahtası gibi kullanarak Milletvekili seçildi. Ancak bu durum ona yetmedi.
Daha fazlasını istiyor..
Bir eli Ankara’da diğeri Birlik Plazadaki Esnaf odasında..
CHP’li diğer vekiller, bazı il ve ilçe başkanları da parti kökenliler için açık seçik seçim kampanyası yürütüyorlar.
Sadece ve sadece İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu bu konuya kesinle müdahale etmiyor.
Aziz Başkanla 90 dakika boyunca röportaj yaptım.
‘’Bu kentteki bütün esnafın, meslek oda temsilcilerinin, seçilenlerin, seçileceklerin ve aday olanların belediye başkanıyım. Çoğu arkadaşım, meslektaşım hepsiyle eşit mesafedeyim. Kim seçilerse seçilsin, kapım onlara açık, sorunlarını çözmek için buradayım’’
Aziz başkanı yakından tanıyanlar zaten bu sözlerin ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Kocaoğlu partizanlığı sevmez “senin adamın benim adamım’’ hesaplarını yapmaz.
Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak’la da görüştüm.
‘’Ak Parti İzmir’de meydanı CHP’ye bıraktı, Oda seçimlerine çiçek bile göndermiyor’’eleştirisini sordum.
Kabak’ta Kocaoğlu gibi düşünüyor ancak, CHP’nin bu konudaki baskısından da rahatsız.
“CHP İktidar olmadığı halde esnafa bu kadar baskı yapıyor ve orantısız güç kullanıyor. İktidar olduklarında tek parti dönemi gibi bir uygulama başlatır, oda başkanlarını da kendileri tayin ederler. Meslek kuruluşlarına siyasetten müdahale etmek, etik değildir. Yasalarımızda da suçtur. Lütfen İzmir esnafını serbest bıraksınlar’’ diyor.
CHP’nin, daha açıkçası M.Ali Susam’ın hedefinde olan isim olan Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel ise çok yalnız bırakıldı.
Güzel’in rakiplerine CHP basın danışmanları, iletişim uzmanları ve imajmaker göndermiş. Seçim ofisleri kurdurmuş, medya desteği sağlıyormuş.
Benzer yakınma ve iddiaları başka oda başkanlarından da dinledim. CHP’ye yakınlığıyla bilinen bir ajans partinin kazanmasını isteği adaylara profesyonel destek sunuyor. Kentin büyük gazetelerinde haberlerinin çıkmasını sağlıyor.
CHP’li vekillerin yaptıkları doğru mu değil mi tartışılır ancak İktidar partisinin bütün bu olanları, esnafa yapılanları görmezden gelmesini, bunlara sessiz kalmasını ilginç buldum.
Cafesiyaset
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu,
Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak
İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel.
Otokent Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Akın
Buca Esnaf Odaları Birliği Başkanı
Marangozlar Odası Başkan adayı Hıdır Dağ,
İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkan adayı Hümmet Metin
Ve diğerleri..
Son bir hafta haftada yüz yüze görüşüp, söyleşi yaptığım başlıca isimler..
İzmir Esnaf e Sanatkârlar Odaları Birliğine bağlı 131 esnaf odası seçime gidiyor.
Her meslek kuruluşunda CHP’nin doğrudan yada psikolojik baskısını gördüm.
Daha doğrusu CHP İzmir Milletvekili M.Ali Susam’ın müdahalesi konuşuluyor. Susam İzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği başkanlığını sıçrama tahtası gibi kullanarak Milletvekili seçildi. Ancak bu durum ona yetmedi.
Daha fazlasını istiyor..
Bir eli Ankara’da diğeri Birlik Plazadaki Esnaf odasında..
CHP’li diğer vekiller, bazı il ve ilçe başkanları da parti kökenliler için açık seçik seçim kampanyası yürütüyorlar.
Sadece ve sadece İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu bu konuya kesinle müdahale etmiyor.
Aziz Başkanla 90 dakika boyunca röportaj yaptım.
‘’Bu kentteki bütün esnafın, meslek oda temsilcilerinin, seçilenlerin, seçileceklerin ve aday olanların belediye başkanıyım. Çoğu arkadaşım, meslektaşım hepsiyle eşit mesafedeyim. Kim seçilerse seçilsin, kapım onlara açık, sorunlarını çözmek için buradayım’’
Aziz başkanı yakından tanıyanlar zaten bu sözlerin ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Kocaoğlu partizanlığı sevmez “senin adamın benim adamım’’ hesaplarını yapmaz.
Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak’la da görüştüm.
‘’Ak Parti İzmir’de meydanı CHP’ye bıraktı, Oda seçimlerine çiçek bile göndermiyor’’eleştirisini sordum.
Kabak’ta Kocaoğlu gibi düşünüyor ancak, CHP’nin bu konudaki baskısından da rahatsız.
“CHP İktidar olmadığı halde esnafa bu kadar baskı yapıyor ve orantısız güç kullanıyor. İktidar olduklarında tek parti dönemi gibi bir uygulama başlatır, oda başkanlarını da kendileri tayin ederler. Meslek kuruluşlarına siyasetten müdahale etmek, etik değildir. Yasalarımızda da suçtur. Lütfen İzmir esnafını serbest bıraksınlar’’ diyor.
CHP’nin, daha açıkçası M.Ali Susam’ın hedefinde olan isim olan Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel ise çok yalnız bırakıldı.
Güzel’in rakiplerine CHP basın danışmanları, iletişim uzmanları ve imajmaker göndermiş. Seçim ofisleri kurdurmuş, medya desteği sağlıyormuş.
Benzer yakınma ve iddiaları başka oda başkanlarından da dinledim. CHP’ye yakınlığıyla bilinen bir ajans partinin kazanmasını isteği adaylara profesyonel destek sunuyor. Kentin büyük gazetelerinde haberlerinin çıkmasını sağlıyor.
CHP’li vekillerin yaptıkları doğru mu değil mi tartışılır ancak İktidar partisinin bütün bu olanları, esnafa yapılanları görmezden gelmesini, bunlara sessiz kalmasını ilginç buldum.
Cafesiyaset