http://www.habervaktim.com/resim/resim237588_1.jpg?t=

Erdoğan, cami ve sureler üzerinden kendisini eleştiren Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin bugünkü grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu sert bir dille eleştirdi.

İşte Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'nun hedef alan o sözleri;

SULAR DERİN DEDİM AMA..

Kılıçdaroğlu'nu daha fazla terletmeyeyim o bize lazım diyorum ama kendisi öyle ifadeler kullanıyor ki es geçmek mümkün değil. Geçen hafta CHP'nin tarihini aklayacağım diye boğazına kadar suya battı. Ben ona 'Bu sular derin' dedim ama bizim söylediğimize kulak asmıyor.

KUNUT DUALARINI AYET SANIYOR

Geçen hafta 'Kitaplanan 2 yasaktan biri Türkçe Namaz sureleri kitabı. İçeriğine baktım. Namazda okuduğumuz Kunut dualarının eksik olduğunu görüyoruz. Ayeti eksik yazarsanız tahrifat yapmış olursunuz.' diyor. Belli ki sayın Kılıçdaroğlu Kunut dualarının ayet olmadığını bilmiyor. Siz Kuran'ı süs olarak duvara asarsanız Kunut dualarını da ayet sanırsınız.
DİNİ KONULARA MERAK SALDI

Kılıçdaroğlu son dönemde dini konulara merak saldı. Doğrusu şevkini kırmak istemiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu tekrar tavsiye ediyorum. Bilginiz olmayan bu sularda kulaç atmayın. İstismar uygulamadığın bir şeyi yaşıyor gibi gösterme gayretidir. Kuran'ın seçmeli olduğu bir dersi Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğini sanmam. Ee bakacağız. Yapacak mı yapmayacak mı?

ALLAH CHP'YE SABIR VERSİN

Tarihini açıklamaya kalkma. Hz. Ali cenklerinin yasaklatılmasına ne diyeceksin? Biz onları okuyup güç buluyorduk. Bakalım buna nasıl kulp takacaksınız
Böyle bir genel başkanla Allah CHP'ye sabır versin. Böyle bir CHP darbelere alkış tutmaya devam der.

KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinini geçen haftaki grup toplantısında Erdoğan'ın Konya'da yaptığı bir konuşmayı eleştirerek şu ifadelere yer vermişti: "İsmet İnönü'nün 1944 tarihinde iki din kitabını yasakladığını söyledi. Kararnameyi buldum. Cumhurbaşkanı olarak İsmet İnönü, doğru, iki kitabı yasaklatmış. 'Bu iki kitap nedir, neden yasaklanmış' diye araştırdık. İsmet İnönü ki dini siyasete alet etmeme konusunda son derece duyarlı bir insan. Bu iki kitaptan biri, Burdurlu Abidin Karaaslan'ın yazdığı Türkçe Namaz Süreleri isimli kitap. İçeriğine baktım. Namazda okuduğumuz Kunut dualarının eksik olduğunu görüyoruz. Ayeti eksik yazarsanız tahrifat yapmış olursunuz. Bir kutsal kitabın ayetini tahrif etmeye hiç kimsenin hakkı da yetkisi de yoktur. İnönü bunu görüyor. Bu sözde din kitabında 'Öbür dünyaya imansız gitmemek için üstadının sözünü tutacaksın' diyor. Buradan söylüyorum. Biber gazı hükümetinin Başbakanı duysun. Senin üstadın Erbakan'dı. Sen sözünü tuttun mu? Tutmadın. Şimdi bu kitap sana 'imansız' diyor."

Habervaktim

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin haftalık olağan grup toplantısında katılımcılara hitap etti.

http://www.habervaktim.com/resim/resim237615_1.jpg?t= AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin haftalık grup konuşmasında yaptığı konuşmada şunları söyledi;

Kutlu Doğum Haftası'nın milletimiz ve insanlık adına hayırlı olmasını diliyorum. Hz.Peygamber Efendimize Salat ve selamlarımı gönderiyorum.

Merhum Turgut Özal'ı rahmetle anıyor Türkiye'ye kazandırdıkları için şükranlarımı sunuyorum.

İŞSİZLİK RAKAMLARI

Dün ekonomimize ilişkin önemli bir veri açıklandı. İşsizlik! Ocak ayında geçtiğimiz yılın Ocak ayına göre 1,7 puan düştü. 10,2 olarak gerçekleşti. Dün ocak ayı işsizlik rakamları açıklandığında yıllık oranla kıyaslayarak kargaşa çıkarmaya çalıştılar. Aylık işsizlik oranları önceki yılın ya da yılların aynı ayının işsizlik oranlarıyla ilişkilendirilir.

2012 Yılı Ocak ayı işsizlik oranı son yıllarda elde ettiğimiz en düşük işsizlik oranıdır. Ocak ayında işsizlik 2007 yılında %11, 2008 yılında %11,6 2009 yılında %15,5 2010'da %14,5 2011 yılında da %11,9 olarak gerçekleşmiştir. Bu yıl bunların çok ozağında %10,2 gibi bir oranda gerçekleşti.

Yılın devamındada bu düşüşün devam edeceğini umuyor temenni ediyor ve bu yönde mücadelemizi sürdürüyoruz.

TEŞVİK SİSTEMİ

Son derece kapsamlı, en güçlü şekilde gözeten yeni sistemin işsizlikle mücadelemize önemli katkı sağlamasını bekliyoruz. 2009'da getirdiğimiz sistemin yatırım ve istihdam noktasında hedeflerimize ulaştık.

Daha az gelişmiş olan bölgelerdeki önceki teşvik sistemiyle yeni oran artış kaydetti. Yeni teşvik sistemiyle daha büyük hedefler koyduk. Yerel bölgesel yatırımları daha güçlü şekilde destekleyeceğiz.

KDV'den sigorta faaliyetlerine geniş bir yelpazede hem yerli hem uluslararası yatırımları cazip bir hale getiriyoruz. Bölgesel haritayı da farklı bir şekilde ele aldık. İl bazlı teşvik sistemine geçiş yaptık. İllerimizin konumları tamamen bilimsel verilerle tespit edilmiştir. Burada hiç bir siyasi kayırma siyasi öteleme yoktur. İllerimizin yerleri de statik değildir. Durumunda gerileme olursa ya da ilerleme olursa teşvik sırasındaki yerleri değişebilir. Yükselebilir ya da düşebilir.

Birileri çıkıyor diyor ki Tunceli neden 6. bölgede değil de 5. bölgede. Bunlar Tunceli'ye seçimden seçime gittikleri için orada nelerin değiştiğini bilmiyor.

Hiç bir ilimiz farklı gösterilmemiş farklı bir muameleye tabi tutulmamış tamamen istatistiksel rakamlarla belirlenmiştir.

Yeni teşvik sisteminin milletimiz ve ülkemiz adına hayırlı olmasını diliyorum.

YENİ AÇILIŞLAR

Önceki hafta önemli açılışlarımız oldu. 5 Nisan'da Danıştay ile Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığımızın yeni hizmet binalarını 7 Nisan'da Selçuklu Belediyemizin yeni binasını hizmete açtık.

Tekirdağ'da 333 milyon lirayı bulan tesislerin açılışını yaptık. TC Başbakanı olarak başkanı olduğum Darüşşafaka Cemiyetinin Toplantısına katıldım. 150 yıldır yetimlerin elinden tutan ve yetiştiren Darüşşafaka tüzük değişikliğiyle daha kapsayıcı kucaklayıcı bir şekle getirildi.

DARÜŞŞAFAKA'YA YENİ SİSTEM

Yetim veya öksüz her çocuğu veya her ikisini yitirmiş her çocuğu kabul edecek. Tüzükteki o günün şartları gereği Türk İslam koşununu kaldırdık. Bu 1,5 asır süren bir durum oldu. Böylece Darüşşafaka şimdi Üniversitesini de kuracak. İlköğretimden Üniversiteye kadar öğrencilerini yetiştirebilecek.

RESMİ GÖRÜŞMELER

Çin'e 5 günlük bir ziyaret gerçekleştirdik. Bakan arkadaşlarımız ve kalabalık bir heyetle birlikte önemli görüşmeler yaptık.

Bölgeyi ziyaret eden ilk TC Başbakanı olarak Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki kardeşlerimizin selamlarını buradan aziz milletimize iletmek istiyorum.

Urunçi'nin ardından Pekin'e geçtik. Birebir ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdik. Türkiye'li ve Çin'li işadamlarımıza hitap etme şansı bulduk.

Geçtiğimiz hafta Çin'den döner dönmez Riya'da resmi bir ziyarette bulundum. Kral Abdullah ile bölgesel meseleleri görüştük. Suriye'deki son gelişmeler gündemimizde önemli bir yer aldı.

SURİYE'DEKİ GERİLİM

Annan planı çerçevesinde Suriye'nin asker sevkiyatını durdurması ağır silah kullanımını durdurması gerekiyor. Suriye yönetimi bunlarıgerçekleştirdiğini söylesede sivil halka saldırılar devam ediyor.

Suriye'ye denetleme amaçlı bir heyet gönderiliyor. 200'ün üzerinde sayıyla destekleneceği güvenlik konusunda ne tedbirler alınacağı şuanda soru işareti. Suriye'ye çağrıda bulunmak sonuç getirmiyor. Ülke genelinde gazeteciler başta olmak üzere serbest dolaşım hakkının sağlanması önem arzediyor. Halen iki Türk gazeteci Suriye'nin elindedir. Halen bırakmadılar.

Bunun cevabını Suriye'nin vermesi gerekir. Çoğulculuğu hedefleyen Anayasa talebi de karşılanmalıdır. Suriye yönetimi şuanda zamana oynamaktadır. Ateşkes için ne kadar umutsuz olsak ta kamuoyunun dikkatinmi Suriye'ye çekmeye devame deceğiz.

AK PARTİ İL KONGRELERİ

Kasım ayında İstanbul'da görüşmeler çekilmiş rafa kaldırılmıştır. Yoğun baskımız sayesinde taraflar konuyu tekrar ele aldı. BÜtün bu yoğun program içinde önceki hafta Pazar günü Konya'da önceki gün de Tekirdağ'da kongre gerçekleştirdik. Partimizin 28. İl kongresini gerçekleştirdik. KOngremiz büyük bir huzur içinde tamamladık. Allah huzurumuzu bozmasın. Bizim kongrelerimize makam hırsı öfke ve tartışma değil havada uçuşan sandalyeler değil kardeşlik muhabbet damgasını vuruyor.

Biz siyaseti birileri gibi rant aracı olarak görmüyoruz. Siyaset ülkeye hizmetin aracıdır. Siyaset yıllarca kirletilmiştir. Biz ancak daha fazla hizmet etmek için birbirimizle rekabet içine gireriz. Biz il kongrelerinde nasıl bir manzara sergilendiğini görüyoruz.

CHP'Lİ AKAYDIN'IN İDDİALARI

Kendi il belediyelerinde birbirlerini itham edenler bunu perdelemek için bize çamur atıyorlar.

Bugünki gazetelerde Antalya Belediye Başkanı'nın açıklamalarını duydunuz. Harcamalarda usulsüzlük yapanlar utanmadan bize haksızlık iftirasını atıyorlar. Birbirleriyle rant kavgasında olanlar bize çamur atıyorlar.

Fatih Projesi, daha öncede ifade eettim. Biz projeye baktığımız zaman orada kaliteli bir eğitim görüyoruz. Bilgisayarlı akıllı tahtalı son derece modern bir eğitim sistemi görüyoruz. Biz projeye bakınca aydınlık yüzlü aydınlık evlatlarımızın aydınlık istikbalini görüyoruz.

Yolsuzlukların egemen olduğu esir aldığı bir AK Parti olsaydı soruyorum Eğitimde bu 170 bin dersliği yapmak mümkün olur muydu? Bir milyona yakın bilgisayar ki biz geldiğimizde okullarda bilgisayar yoktu. Bu olur muydu? Ülkemizde bilgisayar sayısı 75'ti. Şuanda ülkemizde 170 üniversite var.

SAĞLIK ALANINDAKİ GELİŞMELER

Sağlıkta Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir devrim görülüyor. Ben insanım bana insanca muamele ediliyor denilen bir dönem yaşıyoruz.

Haftasonu bir hasta ziyareti için Çapa'ya uğradım. Oradaki ilgi ve alaka hastalar ve hasta yakınları bize sadece hamd etmeyi bıraktılar.

Herşeyimiz yüzde yüzlük diyemiyorum ama eksiklerimizi süratle gidereceğiz.

Bugüne kadar sağlıkta görülmeyecek adımlar attık. Biz bunları gördük. İnsanların köylerden mezralardan getirilirken öldüğünü biliyoruz. Doğum yapan kadının yolda ne çileler çektiğini biliyoruz.

Helikopter ambulanstan jet ambulansa kadar kar kış demeden dağlara tepelere çıkarak hastalarımızı hastaneye taşıdık. Önce insan dedik ya bu bunun ispatıdır.

Birileri laf üretir biz iş üretiriz. Şuanda 81 vilayetimizin her birinde hastanelerimizi daha güzel hale getiriyoruz. İnşallah açılan tıp fakülteleriyle buralardan yetişecek doktorlarımızla tıpta bir rekabet alanı oluşacak. Bu hastanelerimizin doktor hemşire sağlık memuru noktasında dünyayla yarışıyoruz zaten de ciddi anlamda yarışacağız.

CHP SUSUZ KALDI GÖRDES'İ YAPTIK

Yolsuzlukların olduğu bir iktidar olsa bunlardan hangisi yapılabilir? CHP'nin kıyısından kenarından ortak olduğu iktidarlarda ne yaptınız? Sadece Cumhuriyet tarihinde ulaşım için 6 bin kilometre bölünmüş yol yapmışken 15 bin kilometre bölünmüş yol yaptık.

Bunlar eşantiyondan olmadı. Ankara Eskişehir bitti. Şimdi Eskişehir İstanbul yapılıyor. Ankara Sivas aynı şekilde yapılıyor. BÜtün bunları yok mu farzedeceksin? 2013 boğazın altında derinliği de baya derin. Girme boğulursun! Buna çok dikkat et. Bunlar yolsuzlukların olduğu bir iktidarda olur muydu?

Geçen gün raylı sistemle ilgili bir açılış yapıyorlardı. 2 kilometreymiş. Nasıl gürlüyordu. Siz yürümeyen yürüyemeyen bir raylı sistem için bizden destek istediniz. Biz de ulaştırma bakanlığımızla birlikte olaya dahil olduk. Sana kalsa bunlar bitmezdi. Biz burası CHP'li belediye demedik. Susuz kaldınız Gördes Barajını bitirdik İzmir'e su verdik. Yolsuzlukların olduğu bir iktidar bunları yapabilir mi?

Ucuz siyaset yapıyor. Bu kara siyasettir. Karalama siyasetidir. Borçlanmada nerelerden nerelere geldik. %74 faizle borçlanan bir ülkeyken şimdi 8,5. Nereden nereye geldik. Bizden önceki iktidarın hali ortada. Ondada kendi esintileri olan bir partinin ortağıydı. Ziraat Bankası batıyordu. Halk Bankası Batıyordu. Vakıf Bankası batıyordu. Şimdi hepsi çok iyi yerlerde. Bunlar nasıl oldu? Yolsuzlukların olduğu bir iktidar olsaydı Amerika'da şurda burda bankalar batarken bizimkilerde batardı. Hamdolsun hiç bir bankamız batmadı.

MECLİS'İN KURULMASI

TBMM bundan 92 yıl önce 23 Nisan 1920'de bir Cuma günü merasimle açılmış. O tarihten itibaren Meclis milli iradenin tecelligahı olmuştur.

Atatürk'ün çektiği Telgraf;
Namazdan sonra Peygamberimizin mübarek sakalı şerifi ve mübarek sancak alınarak Meclis'in toplanacağı yere gidilecektir. Toplantı yerine gidilmeden bir kurban kesilecek. 23 Nisan'ın kutsiyetini tescil için vali beyefendinin düzenleyeceği organizasyonla Hatmi şerif okunacak teberrüken Cuma günü namazdan sonra Meclis'in önünde okunup bitirilecektir. Münasip surette mevlidi şerif okunacaktır.

Gazi Mustafa Kemal bu telgraftan bir gün sonra bir başka telgraf çekmiş;
22 Nisan 1920 ve altındaki önem şu, dakika tehir edilmeyecektir. Bütün illerle bağımsız sancaklara kolordulara Nazilli'de Albay Nefet beyefendiye Bursa'da 56. Tümen Komutanı'na Allah'ın inayetiyele Cuma günü TBMM açılacağından bütün sivil ve asker makamların başvuracağı en yüksek merci TBMM olacaktır. Bilgilerinize sığınır heyeti temsiliye adına Mustafa Kemal.

İşin gerçeği bu. Anlamayanlar için "23 Nisan 1920'den sonra bütün sivil ve askeri makamların başvuracağı en yüksek merci TBMM olacaktır" Yani darbeler değil milletin iradesi olacaktır. Olay bu.

TBMM böyle bir iman üzerine kurulmuştur. TBMM Kurtuluş Savaşı'nın kahramanlıkla idare edilmesini sağlamıştır. Mİllet iradesinin tecelli ettiği yer olmuştur.

"Hiç bir güç hiç bir kurum hiç bir makam TBMM'nin ve millet iradesinin üzerinde değildir"

TBMM'yi ve millet iradesini küçültmek kimsenin haddine değildir. 28 Şubat'ta TBMM'yi yok sayanlar kendi iradelerini millet iradesinin üzerinde görenler bu millete kötülüklerin en büyüğünü yapmışlardır. Bu millet 7'sinden 70'ine bu zulme katlanmıştır. BU darbe ileri değil yıllarca geriye götürmüştür. Bunun bedelinide yoksul halk çocukları ödemiştir.

Mustafa Kemal'in adını kullanarak rant elde etmeye çalışıyorlar. AK PArtİ'nin reformları sayesinde bu ülkede artık kimsenin yaptığı yanlış yanına kar kalmayacaktır. 27 mayıs müdahalesi sanık sandalyesine oturmasa bile mahşeri mahkemeye mahkum olmuştur. 12 Eylül müdahalesi bugün sanık sandalyesindedir. 28 Şubat bugün sanık sandalyesindedir.

Anamuhalefetin genelbaşkanı çıkmış diyorki AK Parti bu darbelerden ne zarar gördü? Önce benim milletim zarar gördü! Ben cezaevine o talimatlarla girdim. Aksi takdirde bir şiirden doalyı bir belediye başkanı hapse atılır mı? Herşey açık net ortada. Talim terbiye kurulu kararı vermiş bizi bundan doalyı içeri attılar.

Bu oralardan gelen talimatla oldu. Nereye kadar bu işin ucu dayanır bunları zaman gösterir. Türkiye'de hukuk güç kazanmıştır. Türkyie'de son 12 Eylül'de olduğu gibi üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğü egemen olmuştur. 92 Yıl önce ilan edilen gerçek 92 yıl sonra AK Parti hükümetinde gerçekleşmiştir.

Atatürk'ün şu sözünü hatırlatmak istiyorum:
"Bütün sivil ve askeri makamların başvuracağı en yüksek merci TBMM'dir"

Defalarca yumruklarımızı sıktık dudaklarımızı ısırırdık. Hep ya sabır derdik. Allah mazlumun yanındadır dedik. Bİliyorduk ki türkiye genelinde niceleri yumruklarını sıktı. Ama büyük bir netle sabrettik. Başörtülü kızlar sabrettiler. Anadolu'nun sanayicileri iş adamları sabrettiler. Hepsi fişlenmişti. Aydınlar Kanaat önderleri de sabrettiler.

Hakkımızda karalama kampanyaları yürüten emirle yazı yazanlara netle sabrettik. Brifinglerde ayakta 10 dakika alkış tutan hakkımızda jet hızıyla karar veren o yargıya sabrettik. Mİlletin ülkenin kaynaklarını hortumlayanlar karşısında da sabrettik. Bugün mazlumun ahının aheste aheste çıktığı gündür. Bugün demokrasinin de milli iradeninde TBMM'nin de anlam ve güç kazandığı gündür.

AK Parti grubundan Türkiye'nin gençlerine sesleniyorum. 23 Nisanı kutlayacak çocuklarımıza sesleniyorum.

Biz demokrasiye milli iradeye nasıl sahip çıktıysak, siz de öyle sahip çıkacaksınız. Biz nasıl diklenmediysek siz de diklenmeyeceksiniz. Darbeye çanak tutanları değil şapkasını alıp gidenleri değil mili iradeyi savunanları örnek alacaksınız.

Türkiye artık böyle karanlık dönemler yaşamayacaktır. Demokratik rejime kastededenler bundan sonra er ya da geç sanık sandalyesine oturacaklarını bilecek ve bu millete kötülük yapamayacaklardır.

Biz hesaplaşma duygusu içinde değiliz. Hukukun son derece tabi bir biçimde tecelli etmesine intikam diyerek çamur atmak isteyenler çelişki içindedir. Bİlinçaltındaki darbeyi teşhir edenler bu sefer Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere dönemin yöneticilerini itham etmeye başladılar.

Kılıçdaroğlu diyor ki, MGK kararlarına imza atanlar arasında CUmhurbaşanı da var. Heralde Cumhurbaşkanı da ifade verecektir diyor.

Cumhurbaşkanı dün açıkladı. MGK'lara katılmadım dedi. Bu kararlar Bakanlar Kurulu'na getirilmedi! MGK karar almaz. Tavsiye kararı alır.

Bunu da bilmiyor ki bunları söylüyor. Kılıçdaroğlu'nun SSK'yı nasıl batırdığı buradan belli oluyor. SSK'yı bırakın dönemin siyasetini bile takip etmemiş. Sen 28 Şubat'ın mağduru değil görevinden alındığın halde 28 Şubatçılar tarafından yeniden görevine atanan bürokratsın. Görevine atandığında SSK personeline ne zulümler yaptığını herkes çok iyi biliyor. Siz busunuz. Siz mağdur olduğunuz darbeye şikayet eder işinize gelenlere kol kanat gerersiniz.

Ben CHP'nin geçmişini hatırlatınca küplere biniyor. Genelbaşkan yeni ama zihniyet eski. Kılıçdaroğlu'nu daha fazla terletmeyeyim o bize lazım diyorum ama malesef kendisi öyle ifadeler kullanıyor ki es geçmek mümkün değil.

CHP'nin geçmişini aklayacak diye yine sular altında kaldı. Ben dedim bu sular seni aşar diye. Kitapların neden yasaklandığını anmlatmaya çalışıyor.

Yasaklanan iki kitaptan biri Türkçe Namaz duaları isimli kitaptır. Namazda okuduğumuz kunut dualarının eksik olduğunu görüyoruz diyor. Ayeti eksik yazarsanız tahribat yapmış olursunuz diyor. Bir kutsal kitabı tahrib etmeye kimsenin hakkı ve yetkisi yoktur diyor. Kılıçdaroğlu Kunut dualarının ayet olmadığını bilmiyor.

Siz Kur'anı süs olarak duvara asarsanız Kunut dualarını ayet zannedersiniz.

Bu yıl kurban bayramı hac mevsimine rastladı diyor. Böyle haber yapıyorlar. Bazılarının Cuma namazını kaza ediyorum demesi gibi. Kılıçdaroğlu son dönemde dini konulara merak sardı. Şevkini kırmak istemiyorum. Kılıçdaroğlu tekrar tavsiye ediyorum bilginiz olmayan bu sularda kulaç atmayın. Bize istismarcı diyorsun istismar uygulamadığın yaşamadığnı bir şeyi yaşıyormuş gibi göstermedir.

Habervaktim

ahh be kılıçdaroğlu :(

Bazıları başbakanı çok alaycı buluyormuş???
Kardeşim hiç dönüp baktınızmı şu Kılıçtaroğluna:w: Komik durmuyormu???
Pehlivanın karşısına çıkarttığınız adama bak...

http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/392398_351112501603523_188879191160189_890830_1078 319715_n.jpg

Asrın komedyeni kılıcdaroglu :)

Zorlama önüne konulan şeyleri okuma gibi durumlar adamı perişan etti . Samimiyetsizlik insana sürekli kusur işlettirir.

http://www.hurriyet.com.tr/_np/9370/13039370.jpg

Bu Da Videosu :) (http://www.facebook.com/video/video.php?v=3350894369439&saved)