Kırmızı bir gül Gözleri görmüyor ama hayatı görenlerden daha iyi görüyor...
Geçen dönem TBMM de yaptığı esprilerle gündemden düşmeyen AK Parti İstanbul eski milletvekili Lokman Ayva katıldığı televizyon programında kendisine; hayatta en çok neyi görmek istiyorsunuz? diye sorulunca;
- Çocuklarımın bakışını çok merak ediyorum, onları görmek isterdim. Çünkü onlar dokunarak hissedebileceğiniz şeyler değil. Bir de gülü görmek isterdim. Bunların dışında görülecek bir şey yok!
İşte dünyanın gelip dayandığı nokta... Bundan daha güzel tarif olabilir mi? Demek ki; dünyayı o kadar çirkinleştirmişiz ki, gözleri görmeyen insan bile gülden başka görülecek bir şeyin kalmadığını söylüyor!...
Ne acıdır değil mi?
*
Keşke, kulakları duymayan veya konuşamayanlara da benzeri soru sorulsaydı...
Acaba, duymayanlar, en çok neyin sesini ve hangi sözü duymak isterdi? Ya da konuşamayanlar en çok hangi kelimeyi konuşmak isterdi?
Lokman Ayva’nın sözleri ve isteklerine benzer şeyler söyleyeceklerinden eminim...
Çünkü, konuşacak ve duyulacak başka bir şey bırakılmadı...
Günlük hayatta konuşulanları veya edilen küfürleri duysalardı sağır hallerine şükür ederlerdi...
*
Hayatın içerisinde ne kadar güzel şey varsa hemen hepsini hoyratça tüketmişiz... Birbirimize o kadar düşmanca davranmışız ki, yaşanacak bütün güzel duyguları, kirletmiş ve yok etmişiz...
Ki, gözleri görmeyen insanlar bile kırmızı bir gülden başka bir şeyi görmenin hayalini dahi kurmuyor...
Dışarıda gürül gürül akan bir dünyada başka bir şeyi görmek için merak dahi etmiyor...
Ne gazetelerin manşetlerini, ne televizyonun reyting rekoru kıran dizilerini, ne denizi, ne gemileri, ne trenleri ve ne de dağları görmek istemiyorlar...
Kimse avuçlarında kırmızı bir gülden başka bir şeyi görmek istemiyor...
Bir de evlatların bakışı...
Birbirini sabahtan akşama kadar görenler birbirinin kıymetini bilmedikleri, dost olabilmeyi unuttukları için bu noktaya gelindi!
Birbirini gören insanlar birbirine kurşun sıktığı için hayat çekilmez hale geldi...

Paylaş (http://www.facebook.com/sharer.php?u=http%3A%2F%2Fwww.turkiyegazetesi.com% 2Fmakaledetay.aspx%3Fid%3D489082&t=T%C3%BCrkiye%20Gazetesi&src=sp)

Gözleri görmüyor ama hayatı görenlerden daha iyi görüyor...
Geçen dönem TBMM de yaptığı esprilerle gündemden düşmeyen AK Parti İstanbul eski milletvekili Lokman Ayva katıldığı televizyon programında kendisine; hayatta en çok neyi görmek istiyorsunuz? diye sorulunca;
- Çocuklarımın bakışını çok merak ediyorum, onları görmek isterdim. Çünkü onlar dokunarak hissedebileceğiniz şeyler değil. Bir de gülü görmek isterdim. Bunların dışında görülecek bir şey yok!
İşte dünyanın gelip dayandığı nokta... Bundan daha güzel tarif olabilir mi? Demek ki; dünyayı o kadar çirkinleştirmişiz ki, gözleri görmeyen insan bile gülden başka görülecek bir şeyin kalmadığını söylüyor!...
Ne acıdır değil mi?
*
Keşke, kulakları duymayan veya konuşamayanlara da benzeri soru sorulsaydı...
Acaba, duymayanlar, en çok neyin sesini ve hangi sözü duymak isterdi? Ya da konuşamayanlar en çok hangi kelimeyi konuşmak isterdi?
Lokman Ayva’nın sözleri ve isteklerine benzer şeyler söyleyeceklerinden eminim...
Çünkü, konuşacak ve duyulacak başka bir şey bırakılmadı...
Günlük hayatta konuşulanları veya edilen küfürleri duysalardı sağır hallerine şükür ederlerdi...
*
Hayatın içerisinde ne kadar güzel şey varsa hemen hepsini hoyratça tüketmişiz... Birbirimize o kadar düşmanca davranmışız ki, yaşanacak bütün güzel duyguları, kirletmiş ve yok etmişiz...
Ki, gözleri görmeyen insanlar bile kırmızı bir gülden başka bir şeyi görmenin hayalini dahi kurmuyor...
Dışarıda gürül gürül akan bir dünyada başka bir şeyi görmek için merak dahi etmiyor...
Ne gazetelerin manşetlerini, ne televizyonun reyting rekoru kıran dizilerini, ne denizi, ne gemileri, ne trenleri ve ne de dağları görmek istemiyorlar...
Kimse avuçlarında kırmızı bir gülden başka bir şeyi görmek istemiyor...
Bir de evlatların bakışı...
Birbirini sabahtan akşama kadar görenler birbirinin kıymetini bilmedikleri, dost olabilmeyi unuttukları için bu noktaya gelindi!
Birbirini gören insanlar birbirine kurşun sıktığı için hayat çekilmez hale geldi...
Mehmet Soysal

Paylaş (http://www.facebook.com/sharer.php?u=http%3A%2F%2Fwww.turkiyegazetesi.com% 2Fmakaledetay.aspx%3Fid%3D489082&t=T%C3%BCrkiye%20Gazetesi&src=sp)