selahattin_ay
12-24-2007, 08:23
Menemen olayının yıldönümü imiş bugün...
TBMMBaşkanı’ndan tutun Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a ve Genelkurmay Başkanı’na kadar devletin tepesindeki herkes mesaj yayınlamışlar..
Hem de bir gün öncesinden...
Nedir şu Menemen olayını bu kadar önemli kılan?
Devletin tepesindeki dört makamın da, mesaj yayınlama zorunluluğu hissettiği olayın özelliği nedir ki, bu olay unutulmuyor, unutturulmuyor!?
Hangi özelliği sebebi ile, 77 yıl sonra dahi, bu kadar büyük bir önemle hatırlanması gerekiyor?
Olayın özelliklerini irdeleyelim.
Benzer olaylarla kıyaslayalım..
önce Menemen’deki olayın bilançosuna bakalım.
Menemen’de yaşanan olayda kaç askerimiz öldürülmüştü?
Bir asteğmen ve iki bekçi.
çok mu büyük sayılar bunlar?
Yooo.. Son 20 yıllık PKK eylemlerinde şehid edilen subay ve er sayılarında, her olaya lokal olarak baksak bile, onlarca hatta yüzlerce daha büyük olaylar var yakın tarihimizde..
Bir defada 10 askerimizin, 15 askerimizin, hatta 30 askerimizin şehid edildiği olayları yaşadık biz..
Hiçbirisinde, olayın ertesi yılı bile bir mesaj yayınlanmıyor. Nerede kaldı 77 yıl sonra yayınlansın!
O halde, kaybedilen asker sayısı değil, Menemen’i farklı kılan!
Kaybettiğimiz askerlerin rütbeleri açısından mı bir farklılık var diye bakıyorum..
Hayır..
Menemen’dekilerin biri asteğmen. İkisi ise bekçi..
PKK saldırılarında ise, yüzbaşılar, binbaşılar, yarbaylar, hatta albaylar şehid edildi.. Fakat hiçbirisi, Menemen’in 77 yıl sonra hatırlanmasındaki gibi hatırlanmıyorlar!
PKK saldırıları sonrasında, şehid askerlerimiz için o gün ve haftalarda açıklamalar yapılıyor. Rütbesine göre, şehidler belki bir yıl sonra da anılıyorlar.. Ve unutulup gidiyor bu olaylar!
Farklı olan ne olabilir?
Devlet saygınlığının zedelenmesinde mi bir farklılık var diye bakıyorum. Olabilir, devletin saygınlığını temsil eden bir asteğmeni öldürüp, bir müddet kasabada hakimiyet kurmuş gibi görüntü verilmesi, farklı bir özellik olabilir Menemen için?!
Ama hayır; devletin saygınlığının bu tür olaylarla zaafa uğradığı bir gerçek ise de, yakın tarihimizde çok daha vahim olaylara defalarca şahit olduk biz... Teröristlerin, 12 askerimizi şehid ettikleri son Dağlıca baskınında, 8 askerimizi de kaçırmaları, az mı itibar kaybıdır? Düşünebiliyor musunuz, terörist geliyor, askerlerinizi şehid ediyor.. Bununla yetinmiyor, sizin topraklarınızda, bir manga askerinizi alıp götürüyor.. Götürebiliyor!
Ve eminim, gelecek sene hatırlanmayacaktır bile, bu vahim olay!
Devletin en tepesindeki dört makamı bırakın, biri bile hatırlamayacaktır bu olayı!
O değil, bu değil.. Nedir o halde, Menemen’i bu kadar önemli kılan?
Nedir, aradan 77 yıl geçmiş olmasına rağmen, o olayı bugün dahi diri tutmak isteyenlerin hedefi?
Nedir, yüzlerce, binlerce askerimizin şehid edildiği PKK teröründen bile önemli kabul edilen Menemen olayı?
“Menemen cinayetine sahip mi çıkıyorsun” diye itiraz edeceklerin varlığını tahmin edebiliyorum..
Menemen’deki cinayete, ne diye sahip çıkayım ki ben?
Sadece, Menemen’in önemli gösterilmesinin sebebini araştırıyorum..
Biliyorum; soruları biraz daha derinleştirmem, benim de yargısız infaza tabi tutulmam için yeter sebebdir!
Menemen’e akl-ı selimle yaklaşılmasının istenmesinin bile, hemen susturulduğu günümüzde, bir de PKK’lı teröristlerin ölülerine, nasıl sahip çıkıldığına bir bakın..
Evet, başsağlığı bir insani davranıştır.
Ama el insaf.. Eline silah almış, dağa çıkmış. Oradan devletin askerine kurşun sıkmış insanlar, devlet tarafından etkisiz hale getiriliyorsa, birinci derece akrabalarının bu PKK’lıların ölülerini gömmelerini anlarım da, DTP’li milletvekillerinin başsağlığı ziyaretlerini anlayamıyorum.
Resmen teröre destek değil midir bu fiiller?
Ama varsın; biz yaşadığımız PKKtehlikesi ile böyle birebir mücadele ederken bile, arada fırsatını bulup, 77 yıl önceki bir adi vakanın üzerinden, kamuoyu gündemini mütedeyyin insanlara çevirelim yine..
Olacak iş değil ama, her yıl tekrarlayalım biz bunu!
Bir yanda devleti çökertmek için en azılı eylemler. Bir yanda ise, ilgisiz eylemlerin bile mütedeyyin insanlara mal edildiği provokasyonlar..
Devletin en tepesindeki makamlar, bu gerçeğin farkında değil iseler, bu ülkenin geleceği için, biz nasıl umutlu olabiliriz?
Nasıl?..
TBMMBaşkanı’ndan tutun Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a ve Genelkurmay Başkanı’na kadar devletin tepesindeki herkes mesaj yayınlamışlar..
Hem de bir gün öncesinden...
Nedir şu Menemen olayını bu kadar önemli kılan?
Devletin tepesindeki dört makamın da, mesaj yayınlama zorunluluğu hissettiği olayın özelliği nedir ki, bu olay unutulmuyor, unutturulmuyor!?
Hangi özelliği sebebi ile, 77 yıl sonra dahi, bu kadar büyük bir önemle hatırlanması gerekiyor?
Olayın özelliklerini irdeleyelim.
Benzer olaylarla kıyaslayalım..
önce Menemen’deki olayın bilançosuna bakalım.
Menemen’de yaşanan olayda kaç askerimiz öldürülmüştü?
Bir asteğmen ve iki bekçi.
çok mu büyük sayılar bunlar?
Yooo.. Son 20 yıllık PKK eylemlerinde şehid edilen subay ve er sayılarında, her olaya lokal olarak baksak bile, onlarca hatta yüzlerce daha büyük olaylar var yakın tarihimizde..
Bir defada 10 askerimizin, 15 askerimizin, hatta 30 askerimizin şehid edildiği olayları yaşadık biz..
Hiçbirisinde, olayın ertesi yılı bile bir mesaj yayınlanmıyor. Nerede kaldı 77 yıl sonra yayınlansın!
O halde, kaybedilen asker sayısı değil, Menemen’i farklı kılan!
Kaybettiğimiz askerlerin rütbeleri açısından mı bir farklılık var diye bakıyorum..
Hayır..
Menemen’dekilerin biri asteğmen. İkisi ise bekçi..
PKK saldırılarında ise, yüzbaşılar, binbaşılar, yarbaylar, hatta albaylar şehid edildi.. Fakat hiçbirisi, Menemen’in 77 yıl sonra hatırlanmasındaki gibi hatırlanmıyorlar!
PKK saldırıları sonrasında, şehid askerlerimiz için o gün ve haftalarda açıklamalar yapılıyor. Rütbesine göre, şehidler belki bir yıl sonra da anılıyorlar.. Ve unutulup gidiyor bu olaylar!
Farklı olan ne olabilir?
Devlet saygınlığının zedelenmesinde mi bir farklılık var diye bakıyorum. Olabilir, devletin saygınlığını temsil eden bir asteğmeni öldürüp, bir müddet kasabada hakimiyet kurmuş gibi görüntü verilmesi, farklı bir özellik olabilir Menemen için?!
Ama hayır; devletin saygınlığının bu tür olaylarla zaafa uğradığı bir gerçek ise de, yakın tarihimizde çok daha vahim olaylara defalarca şahit olduk biz... Teröristlerin, 12 askerimizi şehid ettikleri son Dağlıca baskınında, 8 askerimizi de kaçırmaları, az mı itibar kaybıdır? Düşünebiliyor musunuz, terörist geliyor, askerlerinizi şehid ediyor.. Bununla yetinmiyor, sizin topraklarınızda, bir manga askerinizi alıp götürüyor.. Götürebiliyor!
Ve eminim, gelecek sene hatırlanmayacaktır bile, bu vahim olay!
Devletin en tepesindeki dört makamı bırakın, biri bile hatırlamayacaktır bu olayı!
O değil, bu değil.. Nedir o halde, Menemen’i bu kadar önemli kılan?
Nedir, aradan 77 yıl geçmiş olmasına rağmen, o olayı bugün dahi diri tutmak isteyenlerin hedefi?
Nedir, yüzlerce, binlerce askerimizin şehid edildiği PKK teröründen bile önemli kabul edilen Menemen olayı?
“Menemen cinayetine sahip mi çıkıyorsun” diye itiraz edeceklerin varlığını tahmin edebiliyorum..
Menemen’deki cinayete, ne diye sahip çıkayım ki ben?
Sadece, Menemen’in önemli gösterilmesinin sebebini araştırıyorum..
Biliyorum; soruları biraz daha derinleştirmem, benim de yargısız infaza tabi tutulmam için yeter sebebdir!
Menemen’e akl-ı selimle yaklaşılmasının istenmesinin bile, hemen susturulduğu günümüzde, bir de PKK’lı teröristlerin ölülerine, nasıl sahip çıkıldığına bir bakın..
Evet, başsağlığı bir insani davranıştır.
Ama el insaf.. Eline silah almış, dağa çıkmış. Oradan devletin askerine kurşun sıkmış insanlar, devlet tarafından etkisiz hale getiriliyorsa, birinci derece akrabalarının bu PKK’lıların ölülerini gömmelerini anlarım da, DTP’li milletvekillerinin başsağlığı ziyaretlerini anlayamıyorum.
Resmen teröre destek değil midir bu fiiller?
Ama varsın; biz yaşadığımız PKKtehlikesi ile böyle birebir mücadele ederken bile, arada fırsatını bulup, 77 yıl önceki bir adi vakanın üzerinden, kamuoyu gündemini mütedeyyin insanlara çevirelim yine..
Olacak iş değil ama, her yıl tekrarlayalım biz bunu!
Bir yanda devleti çökertmek için en azılı eylemler. Bir yanda ise, ilgisiz eylemlerin bile mütedeyyin insanlara mal edildiği provokasyonlar..
Devletin en tepesindeki makamlar, bu gerçeğin farkında değil iseler, bu ülkenin geleceği için, biz nasıl umutlu olabiliriz?
Nasıl?..