loneliness
08-19-2007, 13:24
Emre ile Ozan aynı liseden mezun oldu. ÖSS'ye birlikte hazırlandılar. Birlikte girdiler ve birbirine çok yakın puan aldılar. Emre'nin tercihleri tümüyle devlet üniversiteleriydi... Abbas Güçlü'nün yazısı...
Emre ile Ozan aynı liseden mezun oldu. ÖSS'ye birlikte hazırlandılar. Birlikte girdiler ve birbirine çok yakın puan aldılar. Emre'nin tercihleri tümüyle devlet üniversiteleriydi. En ücra illerdeki üniversiteleri ve sıradan bölümleri bile yazdı. Ozan'ın çıtası ise yüksekti. İlle de bilgisayar mühendisliği istiyordu. Oysa puanı, bırakın devlet üniversitelerinin bilgisayar mühendisliğini kazanmayı, önünden geçmeye bile yetmezdi. Ama o kararlıydı. Ailesinden vakıf üniversitelerini de seçebilirsin yönünde vize almıştı ve önünde seç, beğen, gir şeklinde onlarca vakıf üniversitesi vardı. Hepsini sıraladı. İkinci tercihine girdi. Şimdi Emre hiçbir yere girememenin ezikliğiyle evden dışarı çıkmazken, Ozan bilgisayar mühendisliğini kazanmanın keyfini sürüyor.
Hani eğitimde fırsat eşitliği vardı? Hani üniversiteye girişte adalet vardı? Aynı okuldan mezuniyet ve aynı puan. Sonuç: Biri bilgisayar mühendisliğinde, diğeri hiç.
Benzeri örnekler o kadar çok ki. Parayı bastıran tıbba da girdi, hukuka da, mühendisliğin envai çeşidine de. Buna rağmen vakıf üniversitelerinin kontenjanları dolmadı. Barajı aşan diğer öğrencilere de kapıları sonuna kadar açık. Ek yerleştirmede eminim onlar da dolar.
Meslek lisesi mezunlarının durumu ise daha da vahim. İçlerinde ilk bine girenler var. Ama katsayı inatlaşması yüzünden onlar bile açıkta. AKP iktidarı, umarız artık imam hatip sendromundan kurtulur ve bu öğrencilerin önünü açar.
Başbakan, Köşk'teki törende YÖK Başkanı'nın elini sıkmamış. Oh ne âlâ. Desenize YÖK ile hükümet arasındaki gerginlik daha uzunca bir süre devam edecek.
Peki bu sorunları kim çözecek? Fakirin fukaranın, ezilenlerin eli kolu, sesiyiz diye ikinci kez iktidara gelen AKP, bu kaosa daha ne kadar seyirci kalacak? İsmindeki "Adalet" kelimesini ne zaman hayata geçirecek?..
Puanlarda uçurum var
Devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerinin puanları arasında derin uçurumlar var. Vakıflar, her ne kadar sınırlı sayıdaki burslu öğrenci kontenjanlarına yüksek puanlı öğrenci de alsalar, genel ortalamaları çok düşük. Bu durum, elbette, devlet üniversitelerinin eğitim iyi de, vakıf üniversitelerinin kötü anlamına gelmiyor. Ama giriş puanlarında büyük farklılıklar olduğu ve üniversiteye girişte parası olanlar lehine önemli avantajlar sağlandığı bir gerçek. İşte bu yüzden, herkesin bu avantajlardan eşit oranlarda yararlanabilmesi için devletin de katkıda bulunacağı özel fonlar oluşturularak vakıf üniversitelerinde öğrenim görmek isteyen herkese, uzun vadeli, düşük faizli öğrenim kredileri sağlanmalıdır. Bu adım, en azından, gençler arasındaki hakkaniyet duygusunun hepten körelmesinin önünü kesecektir.
2007 ÖSS yerleştirme puanlarına bakıldığında ortaya çıkan puan dağılımı aşağıda. Bir puanda bazen 10 bin, bazen de 30 bin kişinin yer değiştirdiğini göz önünde bulundurarak incelemenizde yarar var. Bölümler ve taban puanları şöyle:
Bilgisayar Mühendisliği: Boğaziçi 368, ODTÜ 365, Ankara 350, Çukurova 344, Kocaeli 343, Sakarya 339, Bilkent 328, TOBB 323, Başkent 312, Bahçeşehir 277, Beykent 273, Atılım 272, Doğuş 240, Okan 251.
Endüstri Mühendisliği: Bağaziçi 371, Anadolu 342, Uludağ 341, Erciyes 332, Balıkesir 330, Çankaya 285, Doğuş 259.
Hukuk: GS 369, Ankara 349, Akdeniz 337, Erzincan 332, Dicle 331, Bilkent 315, Bahçeşehir 289, Atılım 288, Çağ 284.
Tıp: Hacettepe 370, Gazi 369, Kocaeli 354, Kafkas 352, Harran 352, Yeditepe 341, Maltepe 336, İstanbul Bilim 332.
Uluslararası İlişkiler: Ankara 338, Atılım 283, Bilkent 261, Beykent 229, Bilgi - yani 185'i aşan girebiliyor, Doğuş -, Okan - yani kontenjanı dolmadı.
İktisat: GS 351, Ankara 333, Marmara 315, Bilkent 269, Çankaya 245, Kadir Has -, Yeditepe-, Kültür -, Başkent -
Özetin özeti: Türkiye kısır tartışmalardan kurtulup da ne zaman en önemli sorunlarını konuşmaya başlayacak?
Emre ile Ozan aynı liseden mezun oldu. ÖSS'ye birlikte hazırlandılar. Birlikte girdiler ve birbirine çok yakın puan aldılar. Emre'nin tercihleri tümüyle devlet üniversiteleriydi. En ücra illerdeki üniversiteleri ve sıradan bölümleri bile yazdı. Ozan'ın çıtası ise yüksekti. İlle de bilgisayar mühendisliği istiyordu. Oysa puanı, bırakın devlet üniversitelerinin bilgisayar mühendisliğini kazanmayı, önünden geçmeye bile yetmezdi. Ama o kararlıydı. Ailesinden vakıf üniversitelerini de seçebilirsin yönünde vize almıştı ve önünde seç, beğen, gir şeklinde onlarca vakıf üniversitesi vardı. Hepsini sıraladı. İkinci tercihine girdi. Şimdi Emre hiçbir yere girememenin ezikliğiyle evden dışarı çıkmazken, Ozan bilgisayar mühendisliğini kazanmanın keyfini sürüyor.
Hani eğitimde fırsat eşitliği vardı? Hani üniversiteye girişte adalet vardı? Aynı okuldan mezuniyet ve aynı puan. Sonuç: Biri bilgisayar mühendisliğinde, diğeri hiç.
Benzeri örnekler o kadar çok ki. Parayı bastıran tıbba da girdi, hukuka da, mühendisliğin envai çeşidine de. Buna rağmen vakıf üniversitelerinin kontenjanları dolmadı. Barajı aşan diğer öğrencilere de kapıları sonuna kadar açık. Ek yerleştirmede eminim onlar da dolar.
Meslek lisesi mezunlarının durumu ise daha da vahim. İçlerinde ilk bine girenler var. Ama katsayı inatlaşması yüzünden onlar bile açıkta. AKP iktidarı, umarız artık imam hatip sendromundan kurtulur ve bu öğrencilerin önünü açar.
Başbakan, Köşk'teki törende YÖK Başkanı'nın elini sıkmamış. Oh ne âlâ. Desenize YÖK ile hükümet arasındaki gerginlik daha uzunca bir süre devam edecek.
Peki bu sorunları kim çözecek? Fakirin fukaranın, ezilenlerin eli kolu, sesiyiz diye ikinci kez iktidara gelen AKP, bu kaosa daha ne kadar seyirci kalacak? İsmindeki "Adalet" kelimesini ne zaman hayata geçirecek?..
Puanlarda uçurum var
Devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerinin puanları arasında derin uçurumlar var. Vakıflar, her ne kadar sınırlı sayıdaki burslu öğrenci kontenjanlarına yüksek puanlı öğrenci de alsalar, genel ortalamaları çok düşük. Bu durum, elbette, devlet üniversitelerinin eğitim iyi de, vakıf üniversitelerinin kötü anlamına gelmiyor. Ama giriş puanlarında büyük farklılıklar olduğu ve üniversiteye girişte parası olanlar lehine önemli avantajlar sağlandığı bir gerçek. İşte bu yüzden, herkesin bu avantajlardan eşit oranlarda yararlanabilmesi için devletin de katkıda bulunacağı özel fonlar oluşturularak vakıf üniversitelerinde öğrenim görmek isteyen herkese, uzun vadeli, düşük faizli öğrenim kredileri sağlanmalıdır. Bu adım, en azından, gençler arasındaki hakkaniyet duygusunun hepten körelmesinin önünü kesecektir.
2007 ÖSS yerleştirme puanlarına bakıldığında ortaya çıkan puan dağılımı aşağıda. Bir puanda bazen 10 bin, bazen de 30 bin kişinin yer değiştirdiğini göz önünde bulundurarak incelemenizde yarar var. Bölümler ve taban puanları şöyle:
Bilgisayar Mühendisliği: Boğaziçi 368, ODTÜ 365, Ankara 350, Çukurova 344, Kocaeli 343, Sakarya 339, Bilkent 328, TOBB 323, Başkent 312, Bahçeşehir 277, Beykent 273, Atılım 272, Doğuş 240, Okan 251.
Endüstri Mühendisliği: Bağaziçi 371, Anadolu 342, Uludağ 341, Erciyes 332, Balıkesir 330, Çankaya 285, Doğuş 259.
Hukuk: GS 369, Ankara 349, Akdeniz 337, Erzincan 332, Dicle 331, Bilkent 315, Bahçeşehir 289, Atılım 288, Çağ 284.
Tıp: Hacettepe 370, Gazi 369, Kocaeli 354, Kafkas 352, Harran 352, Yeditepe 341, Maltepe 336, İstanbul Bilim 332.
Uluslararası İlişkiler: Ankara 338, Atılım 283, Bilkent 261, Beykent 229, Bilgi - yani 185'i aşan girebiliyor, Doğuş -, Okan - yani kontenjanı dolmadı.
İktisat: GS 351, Ankara 333, Marmara 315, Bilkent 269, Çankaya 245, Kadir Has -, Yeditepe-, Kültür -, Başkent -
Özetin özeti: Türkiye kısır tartışmalardan kurtulup da ne zaman en önemli sorunlarını konuşmaya başlayacak?