fatih kısaparmak balon baskılı balon Peki Başörtülü Kızlar Kiminle Evlenecek? - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Peki Başörtülü Kızlar Kiminle Evlenecek?


vaktileyl
03-19-2010, 16:46
Yirmibeşi aştıktan sonra evlenmek zordur. Kimseyi beğenmiyorsun. Vakit çok geç olmadan taliplerinden birini kabul et. Bak söylemedi deme yoksa evde kalacaksın!

Bu günlerde annem aynı nakaratı diline dolamış, temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp önüme sürüyor. Eee yaş yirmibeşe yaklaştı ya, bizim için de alarm kurulmuştu artık.İyi güzel de sanki evlenecek biri vardı, ben evlenmiyordum. Bahsettiği taliblere gelince... Hepsi birbirinden muhteşem, seç beğen al! Hangisinden başlasam?

Sırasıyla gideyim en iyisi. Muhasebeci olan annesini görevlendirmiş, kendisine iyi bir eş seçsin diye. Anne, tavsiye ile geldi gördü. İyi hoş geleneklerimiz böyle. Ertesi akşam istemeye geldiler. Münasib bir dille evlenmeyi düşünmediğimi ilettim. Ertesi akşam tekrar geldiler, aynı cevap. İnanmayacaksınız ertesi akşam tekrar... Ve bu süre zarfında damat adayı bir kez dahi teşrif etmediler. Ya bu mesele onun için çok sıradan basit meseleydi, ya da kendisine eş değil annesine gelin aranıyordu. Hani biz başörtülüyüz ya! Neyimize gerek görüntü, muhabbet, fikir birliği... Evlilik mi, evlilik işte.

Doktor adayı olan genç görmüş beğenmiş, talib oldu. Yaşam biçimleri tamamen farklıydı. Beni beğenmesi ilginçti. Fakat onun niyeti de kazara ağızlarından kaçtı. Fiziksel güzelliğimden etkilendiğini söylemiş, başörtümü evlendikten sonra çıkaracakmışım! Ne sakat bir mantık Yarabbi! Onca başörtüsüz varken sen gel... Başörtülü eşini yanında gururla taşıyamayacak olan birisi neden ona talib olur ki? Sanki onun için örtündüm de, onun için vazgeçeceğim. Tövbe tövbe...

Birde şu teknisyen vardı. Evlenirsek bilmem kaç tane bilezik takacağını, nasıl altın setler alacağını referans olarak sunan. Acaba erkekler kadınları, mal mülkle gözlerini boyayıp satın alacakları bir meta olarak mı görüyorlar?

Bıktırıcı ısrarlar sonucunda yüzyüze görüşmeyi kabul ettiğim ilk ve son aday macerası ise tam bir şenlikti. Ne büyük sıkıntı Yarabbi, ne konuşacağım bu zatla? Benim için en makul soru, sevdiği yazarlar, okuduğu kitaplar, önemsediği fikir insanlarını, sordum. Kitapların, fikirlerin o kadar önemli olmadığını söylemez mi! Bunun üzerine bir tartışma başladı. Benim dünyama o kadar yabancı, cehaleti inanılmaz ki... Ama çok zenginmiş! Ardımdan çok ukala olduğumu söylemiş. Amenna... Bu macera da böyle alnımın akıyla sonuçlandı.

Bu yaşadıklarım karamsarlığımın en hafif etkenleri aslında. Tereddütlerimin en vahim, en çekinceli sebebi, çevremde şahit olduğum evlilik örnekleri. Bir ömür,( inancıma göre ebedi ömrümde de) onunla birlikte yürüyeceğim yolda ki engeller, kazalar, hatta uçurumlar korkutuyor gözümü. Kesiyor dizlerimdeki takatı. Öyle manzaralar var ki önümde hiç bu yola çıkmadan ölesim geliyor.

Pür tesettür bir genç kızken, evlendikten birkaç yıl sonra kocasının kariyer hırsı sebebiyle manken edasıyla dolaşan arkadaşımdan mı bahsetsem?

Severek evlendikten sonra geçen yıllarla birlikte karısını artık beğenmeyip genç bir kızı bekar olduğuna inandırıp, ikinci eş olarak almaya uğraşan ilahiyatçı abiden mi bahsetsem?

Bir zamanlar imanla, inançla dünyalar kurup dünyalar yıkan mücahide ablaların akademisyen ya da siyasetçi eşlerine halel gelmesin diye sıradanlaşıp o gün senin bu gün benim gezip köhnemelerinden mi dem vursam?

Evlenene kadar kendisiyle aynı cephedeymiş gibi görünüp, her arzusuna boyun eğen kocasının evlendikten sonra ki hayatıyla şoke olan biçareyi hiç anlatmasam mı? Aklına dahi gelmeyecek günahların şahidi şimdi o. Baba evi dul kadını istemez, evde ki hayat çekilesi değil. Bir de omuzunda masum yavrunun yükü...

Bunca menfi örnek gözünüzün önündeyken gelin de evlenin şimdi. Birşey değil, adım "kendini beğenmişe" çıktı, kimseyi beğenmiyormuşum! Oysa istediğim çok şey değil, anlatamıyorum. Ne mal, mülk; ne ün, kariyer... O kul ki:

Gönülden Hak desin, gönlünü Hakka versin.

Hani bir ağabey soruyor ya: Başörtülü kızlarla kim evlenecek diye,

Bence mesele başka: Başörtülü kızlar kiminle evlenecek?

Serpil Kendir

isimsiz
03-19-2010, 22:37
ben bu yazıdaki kadar karamsar düşünmüyorum. Rabbim herkesin kaderine birini yazmıştır. herkesin bir dengi vardır. siz Ayşe (R.A) gibi olma yolunda ilerlerseniz sizi Muhammed (S.A.V) gibi olma yolunda ilerleyen biri bulur ALLAH ın izniyle.

Cihan_ŞümuL
03-19-2010, 22:41
o kişinin başı açık da olsa kapalı da olsa evlenecegi kişi aynıdır değişmez.

Kur'ânTalebesi
03-19-2010, 23:17
"Kader"in yaninda irade oldugunu unutmayin. Her halükarda evlenecegimiz kisi ayni olacaktir demek, kendimizi mahkûm etmek olur; hiçbir tesirimiz olmayan kaderin yaninda birde irademize bagli olan kadar vardir.

Denge ve denklik meselesine gelince, etrafiniza bir bakinin, o kadar dinden uzak insan var ki, birakin kendinize uygun bir düsünce içinde olani, dogru dürüst dinini yasayan insanlar bulmak zorlasiyor. Bir cemaatin/tarikatin içinde olmak sizi bunlardan koruyabiliyor, fakat dünya o cemaatle/tarikatle kisitli degil maalesef.

vaktileyl
03-20-2010, 01:09
yorumlar için şükran arkadaşlar :çiçek:

Seyyah
03-20-2010, 03:32
o kişinin başı açık da olsa kapalı da olsa evlenecegi kişi aynıdır değişmez.
Yeterli cevap. ;;)

çalıkuşu
03-20-2010, 16:01
;1yazıyı okurken acaba yazarı benmiyimki dedim;1
evlenmek önemli değildir devam ettirebilmek daha önemli bunada kocamaaan bi yürek ve sabır lazım.

Erhan KARACA
03-20-2010, 16:03
evlenmek önemli değildir devam ettirebilmek daha önemli bunada kocamaaan bi yürek ve sabır lazım.

(: ++++

EZEL
03-20-2010, 18:26
İmanın ve takvanın göstergesi başörtüsü değildir . Bu yüzden başörtülü kız yerine başka birşey olmalıydı .

Şu görücü usülüde bence saçmalık piyangodan ne çıkarsa işte..

vaktileyl
03-20-2010, 19:09
İmanın ve takvanın göstergesi başörtüsü değildir . Bu yüzden başörtülü kız yerine başka birşey olmalıydı .

Şu görücü usülüde bence saçmalık piyangodan ne çıkarsa işte..

Görücü usulü evlenmeyenleride gördükk Mevla cümlemize İslam ahlakına göre yaşamayı nasip etsin teşekkürler yorumlar için

Kur'ânTalebesi
03-20-2010, 22:19
Durum biraz da "görücü usulü evlilik"ten ne algilandigina bagli; ailelerin daha önce tanismasi veya tavsiye üzere talip olunmasi ne tanismayi, ne sözü, nede nisanliligi ortadan kaldiriyor. "Flört" adi altinda birçok kisiyle dogru kisiye bulmak üzere gönül eglendirmektense, "görücü usulü" daha sagliklidir. Ki, çogu kez flörtler evlilik niyetiyle baslar, baska niyetlerle devam eder...

vaktileyl
03-20-2010, 22:44
Flört hakkında Evlenecek gençlerin flört denilen bir arkadaşlığa asla ihtiyaçları yoktur. Hatta flörtün birçok sakıncası da vardır:

Flörtte bir tuzak vardır. Flörtte çok defa kız erkek tarafından kandırıldıktan sonra terk edilir. Flört gençlerde gafilce tecrübelere yol açar. Bu tecrübelerin çoğu kötü şekilde sonuçlanır. Tecrübe için insan cebine barut koyup kendini tehlikeye atmaz. Ateşle barut bir arada durmaz. Yılan acaba nasıl sokar diye yılanla oynanmaz.

Flört akıl mantık hislerini alt üst eder. Flörte alışan sık sık arkadaş değiştirir. Kızı kandırıp terk eden erkek hain kandırılan kız da maskara durumuna düşer. Flörtte çok defa iffet elden gider. Namuslu bir kız için bundan büyük felaket olamaz. Flört birçok gençleri serseri müsrif ve perişan eder. Gençler arasında aşağılık kompleksi kıskançlık kin nefret karamsarlık düşmanlık anarşi ve çeşitli ruhi bunalımlar doğurur.

Flört arzusu tenhada buluşmaya davet eder. Sonunda birçok gencin başı belaya girer. Bu arkadaşlıkta iş eğlenceye dökülünce genç erkeğin güveni sarsılır. Önce kızı zorlar arzusuna kavuşunca da kızı ayıplar ahlaksız diye ona hakaret eder. Yüzüne demese bile gencin artık ona olan güveni kalmamıştır başkalarıyla da böyle yapmadığı nerden malum diye düşünür. Genelde bu hissi eğlencelerden sonra hep soğukluk olur.

Genç erkek kokladığı çiçekten hemen doyar sonra başka bir renk başka bir çiçek arar. Artık bu sahne onu avutmaz ondaki esrar onu çeken cazibe bağ ve düğümler çözülmüştür. O artık başka bir cazibe daha esrarlı bir düğüm ister başka eğlenceleri kovalar. Bu bakımdan flört hususunda kız veya kadın çok hassas olmalıdır.

Başından böyle işler geçmemiş bir gence bunlar anlamsız gelir. Çünkü birisine gönlünü kaptıran genç kendisine verilecek nasihati deli saçması kabul eder. Onun için Peygamber efendimiz (Sevgi insanı sağır ve kör eder) buyurdu. Sağıra ne anlatsanız duymaz. Köre bütün renkleri gösterseniz birini diğerinden ayıramaz. Seven kimsenin de gözüne bir şey görünmez. Morfinman gibi olur. Her bakımdan yanlış da olsa yine onunla evlenmeyi ister.

Atalarımız da demişler ki:
Aşık ile delinin farkı biri gülmez biri ağlamaz.
Aşk başta karar etse akıl firar eder.
Aşk bir deryadır dalmayan bilmez.
Bir yiğit ne kadar kahraman olsa sevdiğine yenilir.
Sevda geçer yalan olur sonu sokar yılan olur.

Flört sonucu evlenen gençlerin çoğu sonunda pişman olur. Bu bakımdan salih ana babanın tavsiyelerine mutlaka uymalıdır! Ana baba oğlunun veya kızının evleneceği kişiye evlatlarının gözü ile bakmaz. Acı tecrübelerin verdiği firasetle bakar. Atalarımız (Ulu sözü dinlemeyen uluya kalır) demişlerdir.

Gönül iyiyi de kötüyü de sevebilir. Bu bakımdan sevdiğimiz kimse ile değil iyi kimse ile evlenmek önemlidir. Sevdiğimiz kimse kötü de çıkabilir. (Seven yanılmaz) demek çok yanlıştır. Hislerden meydana gelen sevgi bir ölçü değildir. Buna sevgi denmez heves denir. Gençler akıllı olmalı sevgi ile hevesi karıştırmamalıdır.

Kur'ânTalebesi
03-20-2010, 22:48
Sanirim "Yılan acaba nasıl sokar diye yılanla oynanmaz" cümlesi yeterince açik :)

ALmi´
03-21-2010, 09:11
Evlilik kimi katılır , kimi katılmaz ama kumara benzer biraz da. Senelerce tanırsın , güvenirsin ama evlendikten sonra işler değişir ; hiç tanımazsın görücü usulüyle evlenirsin yine aynı sonla biter evliliğiniz... Ya da tam tersi işte. Ölene kadar mutlu olursun vs..

O yüzden bu şans oyununda dilerim cümlemiz önce Hakka sonra da eşine bağlı biri ile sürdürür ömrünü..

BlueMoon
03-21-2010, 13:06
başörtülü kardeşlerimize asla kimse 2. sınıf insan veya sıradan insan muamelesi yapmasın yıllarca okullara kamu kurumlarına alınmadılar başları kapalı diye. bu bizim büyük ayıbımızdır. devlet olarak. oysa ki başı kapalı hanımlar diğerlerine göre daha akıllı, daha sadık ve sözüne güvenilir olur. ama başını zorla kapatan, gösteriş olsun diye kapatan veya aile baskısı ile kapatıp sağda solda erkeklerle uygunsuz şekilde gezenleri görünce bütün kapalıları "işte bunların hepsi böyledir" gibi göstermeye çalışanlara çok sinir oluyorum. bu provokasyonlara asla gelmeyelim.