Necip Fazıl
11-07-2012, 22:07
http://www.habervaktim.com/resim/resim271656_1.jpg (http://www.habervaktim.com/haber/271656/siklasan_saflarda_bekaroglunun_yeri.html)
Mehmet Bekaroğlu, kendisine bir türlü yer bulamadı. Daha önce Mehmet Metiner de çeşitli ideoloji, fırka ve meşrep değiştirmiş, bir ara Kürtçü sosyalistlerin partisine girmiş, nihayet gittikçe güçlenen ve gelecek vaat eden Ak Parti'ye kapak atmıştı.
Mehmet Bekaroğlu da aynı yolun yolcusu oldu. Çeşitli partileri gezerken, birbirinden farklı fikir ve davaların savunucusu oldu. Bir ara Sosyalist Müslüman gibi bir sıfatı denedi. Komünistlik gibi bir şeydi bu. Müslüman olmak yetmemişti her halde.
Bekaroğlu, Has Parti'nin kapanmasından duyduğu rahatsızlık içerisinde şimdi de Apocularla birlikte cezaevlerindeki teröristlerin grevlerine destek için meydanlara inmiş. Müslümanları olumsuz eleştirmiş. Elbette Müslümanları eleştirecekti, kendi yanında saf tutan ateist Marksistleri tenkit edecek hali yoktu ki!
Bekaroğlu, şu anda kendisini sivriltecek parti arayışı içinde. CHP, İP hiç fark etmez! Herkesin teklifine açık bir pozisyon sunuyor. Bana kalırsa, eninde sonunda onun gideceği yer BDP'dir. BDP, bunu görmeli ve fırsatı kaçırmamalı. Altan Tan'la yetinmemeli. Hiç olmazsa, Müslüman Kürtleri kandıramama histerisini biraz gidermiş olur. Mehmet Bekaroğlu'na yeni hayat sisteminde başarılar dileriz. Allah onu yoldaşlarından ayırmasın…
Yener Dönmez, şu sıralar safların birleştiğini söylüyor. Evet, saflar birleşti. Aslında başlangıçtan beri birleşik olan saflar, şimdilerde sıklaştırıldı. Şimdi bu ayyuka çıkan birliktelikleri formüle edelim: CHP, BDP, İP, ÖDP, TKP, EMEP aynı ideolojiye sahip, aynı yolun yolcusu olan partilerdir. Bunların çıkarları, korkuları, umutları, hayalleri belki de aşkları bile birbirinin aynısıdır. Genelde jakobendirler. Halkın çok azı onlara pirim verir. CHP vitrinde durduğu için ve de takiyye yaptığından biraz sempati görür o kadar.
Aslında "tek parti" olan bu tüzel kuruluşların STK alanındaki uzantıları da ADD, ÇYDD, TTB, ÇEV, DİSK, KESK, TGB gibi dernek, vakıf, meslek birliği ve sendikalardır. Bunlar da adı geçen partilerin sosyal alandaki en büyük yardımcılarıdır. Bunlar mitingler organize ederek siyasîlere zemin hazırlar. Bütün üyeleri mitinglere katılır. Zaten bunların bütünü bu mitingler için toplananlardan ibarettir. Birbirlerinin mitinglerine giderler.
Gelelim bunların medyadaki uzantılarına veya medyadaki seslerine! Hangi yayın organlarıdır bunlar? Cumhuriyet, Sözcü, Aydınlık, Özgür Gündem, Ulusal Kanal, Halk TV.
Bu aralar Sözcü ile Aydınlık arasında tiraj pastasını paylaşma konusunda küçük bir rekabet de göze çarpıyor. Manşetlerindeki şiddette yarış yaparak rekabeti kızıştırmışlar gibi.
Peki, birçok legal yapının bir de illegal destekçileri olur. Bunları da şöyle sıralayabiliriz: ETÖ üst çatısı altında dhkp-c, pkk, mlkp, tikko.
Şimdi tek hedefe doğru adım adım ilerliyorlar. AKP hükümetini devirmek ve eskiye geri dönmek. Yeniden ABD ile barışmak, danışıklı dövüş yapmak ve eski günlerdeki gibi yola devam etmek. Bir nevi irtica anlayacağınız. Nereden nereye!..
Mustafa Durdu / Habervaktim.com
Mehmet Bekaroğlu, kendisine bir türlü yer bulamadı. Daha önce Mehmet Metiner de çeşitli ideoloji, fırka ve meşrep değiştirmiş, bir ara Kürtçü sosyalistlerin partisine girmiş, nihayet gittikçe güçlenen ve gelecek vaat eden Ak Parti'ye kapak atmıştı.
Mehmet Bekaroğlu da aynı yolun yolcusu oldu. Çeşitli partileri gezerken, birbirinden farklı fikir ve davaların savunucusu oldu. Bir ara Sosyalist Müslüman gibi bir sıfatı denedi. Komünistlik gibi bir şeydi bu. Müslüman olmak yetmemişti her halde.
Bekaroğlu, Has Parti'nin kapanmasından duyduğu rahatsızlık içerisinde şimdi de Apocularla birlikte cezaevlerindeki teröristlerin grevlerine destek için meydanlara inmiş. Müslümanları olumsuz eleştirmiş. Elbette Müslümanları eleştirecekti, kendi yanında saf tutan ateist Marksistleri tenkit edecek hali yoktu ki!
Bekaroğlu, şu anda kendisini sivriltecek parti arayışı içinde. CHP, İP hiç fark etmez! Herkesin teklifine açık bir pozisyon sunuyor. Bana kalırsa, eninde sonunda onun gideceği yer BDP'dir. BDP, bunu görmeli ve fırsatı kaçırmamalı. Altan Tan'la yetinmemeli. Hiç olmazsa, Müslüman Kürtleri kandıramama histerisini biraz gidermiş olur. Mehmet Bekaroğlu'na yeni hayat sisteminde başarılar dileriz. Allah onu yoldaşlarından ayırmasın…
Yener Dönmez, şu sıralar safların birleştiğini söylüyor. Evet, saflar birleşti. Aslında başlangıçtan beri birleşik olan saflar, şimdilerde sıklaştırıldı. Şimdi bu ayyuka çıkan birliktelikleri formüle edelim: CHP, BDP, İP, ÖDP, TKP, EMEP aynı ideolojiye sahip, aynı yolun yolcusu olan partilerdir. Bunların çıkarları, korkuları, umutları, hayalleri belki de aşkları bile birbirinin aynısıdır. Genelde jakobendirler. Halkın çok azı onlara pirim verir. CHP vitrinde durduğu için ve de takiyye yaptığından biraz sempati görür o kadar.
Aslında "tek parti" olan bu tüzel kuruluşların STK alanındaki uzantıları da ADD, ÇYDD, TTB, ÇEV, DİSK, KESK, TGB gibi dernek, vakıf, meslek birliği ve sendikalardır. Bunlar da adı geçen partilerin sosyal alandaki en büyük yardımcılarıdır. Bunlar mitingler organize ederek siyasîlere zemin hazırlar. Bütün üyeleri mitinglere katılır. Zaten bunların bütünü bu mitingler için toplananlardan ibarettir. Birbirlerinin mitinglerine giderler.
Gelelim bunların medyadaki uzantılarına veya medyadaki seslerine! Hangi yayın organlarıdır bunlar? Cumhuriyet, Sözcü, Aydınlık, Özgür Gündem, Ulusal Kanal, Halk TV.
Bu aralar Sözcü ile Aydınlık arasında tiraj pastasını paylaşma konusunda küçük bir rekabet de göze çarpıyor. Manşetlerindeki şiddette yarış yaparak rekabeti kızıştırmışlar gibi.
Peki, birçok legal yapının bir de illegal destekçileri olur. Bunları da şöyle sıralayabiliriz: ETÖ üst çatısı altında dhkp-c, pkk, mlkp, tikko.
Şimdi tek hedefe doğru adım adım ilerliyorlar. AKP hükümetini devirmek ve eskiye geri dönmek. Yeniden ABD ile barışmak, danışıklı dövüş yapmak ve eski günlerdeki gibi yola devam etmek. Bir nevi irtica anlayacağınız. Nereden nereye!..
Mustafa Durdu / Habervaktim.com