Katade
03-25-2012, 15:46
Bu yazı başlığıyla beraber arşivden förtletilmiştir! Yazının üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen küfür güncelleyen adamlık ekranı kararmışlara yeniden okutmak istememin sebebini Efelendikçe ufalananlar düşünsün!
Toprağın diş ağrısına taze ölü basarsın geçer! Rüzgarı katleden güneşin vakitsiz doğuşudur vaktini beklersin, senin saatini tahtasıyla yağma eder, tabut denilen ruh çamurluğu atlarsın geçer!
Kılıcını kötü park edersen sapladığının yabancısı olursun, tanıyana kadar beklersin geçer!
Ortada kalmış aylak bir besmele göremezsin, çekecek Müslüman bulursun geçer!
Onur, Rabbin bahşişidir üstünü tamamlayıp ölürsün, geçer!
Geçici olduğunu göçücü olduktan sonra anladığında taşları kafana sıkan ebabillerin deve kuşlarından daha yüce olduğunu bilirsin, bildiğinde de vaat edilen anı beklemeyen ahmağın ta kendisisindir.
Cahillerin elinde büyüyen alkışsındır, ucundan tutarsın, şeytanın bile elinde kalırsın, ucuzluğuna paha biçecek tüccar ağızlarda öğütülürsün, dikliğin sindirilir dalkavuk midelerce, çiğnenmeden yutulursun!
Geriye doğru sayılır, dibe vurdukça sevilirsin, satılana kadar üç kuruşluk adamsındır, alındığında hafızın kitabında sadakallahülaziym gibi altın vuruşsundur, dahasını bilmek istersen duhalar sana yeter!
Yetmiyorsa yediğimiz tokadı bölüşürüz, zanda birleşiriz bu kadarı da fazla diyorsan azgınlığımızın belini bükecek, arsızlığımızı talan edecek bir ayetin bizi utandırmasını bekle!
“Peygamberin hoş çakalı”, veda hutbesidir, veda ettiği Müslüman sensen ve birbirimize emanet edilmişsek ihanetinle dağıttığını cehaletinle servis etme!
Ebuzer, ağzınla mırıldandığın taşları küfür inşaatına harç ettiğini görseydi çektiği yalnızlığın bedelini Rabbinden geri isterdi! “İsterdi” diyorum çünkü siz hani 28 Şubat’ın mağdur koçları, “kol kırılsın yen içinde sabahlasın” diyen otelci radikal muhafızlar, “Müslümanlar kardeştir” dedikten sonra, iftar gerillaları gibi ezanla yumruk devşiren yakıcı güruh! Sizin yarattığınız vicdani mağduriyet cuntacıların bile hızına yetişemeyeceği edepsizliğin zirvesindedir..
Milli görüşünüzü, bakışınızı, hassasiyetinizi eleştirmek benim haddim değil daha o kadar milli olamadık! Aynı görüşte olmak zorunda olmayışımıza hamd ederek bir soru sormak isterim! Biz aynı besmelenin evlatları değil miyiz?
Biz bu alınları aynı secdenin kucağına bırakan emanetçiler değil miydik? Daha düne kadar “bacı manifestosu” çekerek mitinglerde hava boşluğu olan ellerinizi aynı zulüm üzerine havalandırmadınız mı? Öyleyse eğer bel altından uçkura kürek çektiren ağır küfürleri ben kimden yedim!
Esra Elönü Haber 7 /
Toprağın diş ağrısına taze ölü basarsın geçer! Rüzgarı katleden güneşin vakitsiz doğuşudur vaktini beklersin, senin saatini tahtasıyla yağma eder, tabut denilen ruh çamurluğu atlarsın geçer!
Kılıcını kötü park edersen sapladığının yabancısı olursun, tanıyana kadar beklersin geçer!
Ortada kalmış aylak bir besmele göremezsin, çekecek Müslüman bulursun geçer!
Onur, Rabbin bahşişidir üstünü tamamlayıp ölürsün, geçer!
Geçici olduğunu göçücü olduktan sonra anladığında taşları kafana sıkan ebabillerin deve kuşlarından daha yüce olduğunu bilirsin, bildiğinde de vaat edilen anı beklemeyen ahmağın ta kendisisindir.
Cahillerin elinde büyüyen alkışsındır, ucundan tutarsın, şeytanın bile elinde kalırsın, ucuzluğuna paha biçecek tüccar ağızlarda öğütülürsün, dikliğin sindirilir dalkavuk midelerce, çiğnenmeden yutulursun!
Geriye doğru sayılır, dibe vurdukça sevilirsin, satılana kadar üç kuruşluk adamsındır, alındığında hafızın kitabında sadakallahülaziym gibi altın vuruşsundur, dahasını bilmek istersen duhalar sana yeter!
Yetmiyorsa yediğimiz tokadı bölüşürüz, zanda birleşiriz bu kadarı da fazla diyorsan azgınlığımızın belini bükecek, arsızlığımızı talan edecek bir ayetin bizi utandırmasını bekle!
“Peygamberin hoş çakalı”, veda hutbesidir, veda ettiği Müslüman sensen ve birbirimize emanet edilmişsek ihanetinle dağıttığını cehaletinle servis etme!
Ebuzer, ağzınla mırıldandığın taşları küfür inşaatına harç ettiğini görseydi çektiği yalnızlığın bedelini Rabbinden geri isterdi! “İsterdi” diyorum çünkü siz hani 28 Şubat’ın mağdur koçları, “kol kırılsın yen içinde sabahlasın” diyen otelci radikal muhafızlar, “Müslümanlar kardeştir” dedikten sonra, iftar gerillaları gibi ezanla yumruk devşiren yakıcı güruh! Sizin yarattığınız vicdani mağduriyet cuntacıların bile hızına yetişemeyeceği edepsizliğin zirvesindedir..
Milli görüşünüzü, bakışınızı, hassasiyetinizi eleştirmek benim haddim değil daha o kadar milli olamadık! Aynı görüşte olmak zorunda olmayışımıza hamd ederek bir soru sormak isterim! Biz aynı besmelenin evlatları değil miyiz?
Biz bu alınları aynı secdenin kucağına bırakan emanetçiler değil miydik? Daha düne kadar “bacı manifestosu” çekerek mitinglerde hava boşluğu olan ellerinizi aynı zulüm üzerine havalandırmadınız mı? Öyleyse eğer bel altından uçkura kürek çektiren ağır küfürleri ben kimden yedim!
Esra Elönü Haber 7 /