fatih kısaparmak balon baskılı balon Tarihte bugün - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Tarihte bugün


ultrAstribun
06-04-2008, 22:14
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/4hazB.jpg

04 Haziran 1939


FENERBAHÇE’Yİ BİR KEZ DAHA 4-3 YENDİK

1931 ile 1948 yılları arasında o dönemin en prestijli ligi olan İstanbul Ligi’nde şampiyonluklardan uzak kalan Galatasaray için tek teselli mükafatı niteliğindeki şampiyonluk 1939 yılında kazanılan Milli Lig şampiyonluğu olmuştu.

Zorlu pek çok maçı kazanarak şampiyonluğa giden Galatasaray, İstanbul Ligi’nde o sezon ancak 3. olabilmişti. Milli Küme maçlarında İstanbul Ligi şampiyonu Beşiktaş’ın ardından ligi 2. sırada bitiren, Fenerbahçe’yi ilk devrede 4-3 yenen Galatasaray, 4 Haziran 1939 günü oynanan ikinci maçı da aynı skorla kazanarak şampiyonluk yolunda çok önemli bir avantaj sağlayacaktı. Galatasaray’ın bu maçtaki gollerini ise Nikolaos (2) Cemil Gürgen ve Musa Sezer atacaktı.

Devamlı güncellenecektir.

ultrAstribun
06-06-2008, 00:06
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/5hazB.jpg
05 Haziran 1983


GALATASARAY: 4 - FENERBAHÇE: 4

Galatasaray 1982-1983 sezonuna Özkan Sümer’in teknik direktörlüğünde girmiş ve o sezon boyunca oynadığı göze hoş gelen futbolla da dikkatleri üzerine çekmişti. Ligin ilk yarısını 2. sırada bitiren Galatasaray ikinci yarının ilk haftalarında liderliğe yükselmiş ancak sonraki haftalarda beklenmedik puan kayıplarıyla 2. sıraya düşmüştü.

İşte ligin bitimine 3 hafta kala Ali Sami Yen Stadı’nda oynanan Fenerbahçe maçı en azından Galatasaray’ın zirveyi yeniden yakalaması için bir umut olmuştu. Bunun bilinciyle maça çıkan ve rakibi karşısında çok etkin bir futbol sergileyen Galatasaray maçın ilk devresinde Mirza Seydiç, Tarık Hociç, Bülent Alkılıç ve Sinan Turhan golleriyle 4-1 öne geçmişti.

Herkesin ikinci yarıda farkın artmasını beklediği ya da en azından Galatasaray’ın sahadan galibiyetle ayrılmasını ümit ettiği maç yenilen çok kötü gollerle 4-4 berabere bitmişti. Böylece o sezona yönelik umutlar da sönmüştü. Bu maç, Galatasaray-Fenerbahçe maçlarında pek de rastlanılmayan ilginç skoru kadar Galatasaray’ın tarihi bir farkı yakalayacağı maçta berabere kalmasıyla da kayıtlara geçecekti.

Kafes
06-06-2008, 00:08
cok guzel bir calisma baslatmissiniz bir Besiktaskli olarak bu fikrinizi tebrik ederim :-* +

kayısıkentli44
06-06-2008, 03:00
gerçekten güzel çalışma...emegine saglık....

ultrAstribun
06-06-2008, 08:50
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/haz6B.jpg
06 Haziran 1986


GALATASARAY ALTAY’A 8 ATTI


1985-1986 sezonunda Galatasaray ligi namağlup olarak ikinci sırada tamamlamıştı. O sezon ayrıca Türkiye Kupası’nın yarı finalinde Altay’a hem de İstanbul’da 1-0 yenilerek elenmişti.
Çok iyi bir performans sergilenen sezonun sonunda ise kazanılan tek kupa Başbakanlık Kupası olmuştu. O zamanki prosedüre göre lig ikincisi ile kupa ikincisini karşı karşıya getiren Başbakanlık Kupası bu yönü itibarıyla bir teselli mükafatı olmaktan öteye anlam ifade etmiyordu.
Ancak 6 Haziran 1986 günü Ankara 19 Mayıs Stadı’nda oynanan maç hiç kimsenin beklemediği ve tahmin etmediği bir şekilde Galatasaray’ın 8-1’lik üstünlüğü ise sona erecekti. Altay karşısında sezon sonu olmasına ve ortada çok da fazla iddiayı gerektirecek bir durum olmamasına rağmen Galatasaray adeta bütün sezon yaşadığı kayıpların hıncını alırcasına oynayacak ve maçı 8-1 kazanacaktı. Bu arada Erdal Keser de attığı 5 golle maçın kahramanı olacaktı. Bu maçtaki diğer gollerse Raşit Çetiner, Cevat Prekazi ve Erhan Önal’dan gelmişti.

ultrAstribun
06-07-2008, 23:44
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/7haziranb.jpg
07 Haziran 1987


14 YIL SONRA...

Galatasaray futbol takımının profesyonel lig tarihinde oynadığı belki de en zor ve en önemli maçlardan biriydi 7 Haziran 1987 günü oynanan Eskişehirspor maçı. Tam 14 sezondur şampiyon olamayan Galatasaray için tarihi bir fırsat ayağına kadar gelmişti. Bu maçın kazanılması halinde 14 yıllık hasret sona erecekti.
Gerçi o noktaya kolay gelinmemişti. Daha bir kaç hafta öncesinde Rize deplasmanında alınan bir mağlubiyet sonrasında yine kaçtığı düşünülen şampiyonluk sonraki iki haftada Beşiktaş’ın kaybettiği beklenmedik puanlarla yeniden yakalanmıştı.
7 Haziran günü Eskişehirspor’la oynanacak olan bu maç için taraftarlar günler önceden gelin gibi süslenen Ali Sami Yen’i hınca hınç doldurmuştu. Güneşli bir yaz günüydü. Ve sahaya çıkan takım daha ilk dakikadan itibaren sonuca gitmek için rakibinin üstüne gitmeye başlamıştı. 16. dakikada Prekazi’nin muhteşem frikiğinden gelen golle öne geçen Galatasaray, Muhammet Altıntaş’ın 55. dakikada topuğuyla attığı golle ikinci yarıda skoru 2-0’a getirmişti. Ancak ilerleyen dakikalarda Eskişehir’in golüne mani olamamıştı. Son dakikalar biraz sıkıntılı geçse de sonuçta sahadan 2-1 galip ayrılan Galatasaray 7. şampiyonluğunu kazanıyordu. Başta stattaki 35 bin taraftar olmak üzere tüm Galatasaraylılar da tıpkı bu sene olduğu gibi sevinçten çıldırıyordu. Çünkü Galatasaray şampiyondu.

ultrAstribun
06-09-2008, 23:15
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/8hazb.jpg
İSPANYOLLAR TURGAY’I GEÇEMEDİ

Türk milli takımı daha bir hafta öncesinde Ankara’da kendi seyircisi önünde İsviçre’ye hiç ummadığı bir şekilde 5-1 yenilerek herkesi hayal kırıklığına uğratmıştı. Bu maçın olumsuz etkisiyle 8 Haziran 1952 günü İstanbul Dolmabahçe Stadı’nda çıkılan İspanya milli maçının da benzer bir şekilde sonuçlanacağı düşünülmekteydi.
İspanya milli takımının başında teknik direktör olarak o zamanlar için gelmiş geçmiş en iyi kalecilerden biri olarak kabul edilen Zamora vardı. Kadrosu da yine o dönemin üst düzey futbolcularından oluşmaktaydı.
İtalyan hakem Carpani’nin yönettiği maçta milli takımın kalesini Galatasaraylı Turgay Şeren korumaktaktaydı. 1952 yılında henüz 20 yaşında olan Turgay Şeren, yaşının genç olmasına rağmen edindiği tecrübesiyle o günde harika maç çıkartarak Türkiye’nin kazanamasa bile en azından sahadan bir beraberlikle çıkmasını sağlayacaktı.
Maçtan sonra Turgay Şeren’i kutlayan İspanyol Teknik Direktör Zamora bile böyle iyi bir kaleciniz varken siz İsviçre’ye nasıl öyle farklı yenildiniz demekten kendisini alamayacaktı. Evet, maç 0-0 bitmiş akıllarda ise yine bir çok maçta olduğu Turgay Şeren’in muhteşem performansı kalmıştı. Fotoğrafta genç Turgay Şeren ile birlikte Zamora görülüyor.

ultrAstribun
06-09-2008, 23:18
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/9hazirann.jpg

09 Haziran 1976


TRABZONSPOR’A FİNALDE KAYBETTİK


1975-1976 sezonunda şampiyonluğu hiç kimsenin beklemediği bir takım kazanarak kelimenin tam anlamıyla süpriz yapmıştı. Bu takım Trabzonspor’du. Birinci lige çıktıktan bir sonraki sezonda şampiyon olan Trabzonspor, o sene kupanın finalinde de Galatasaray’la oynamıştı. Penaltılara kalan maçta Galatasaray rakibine üstünlük sağlayarak kupayı kazanan taraf olmuştu.
Ve bu iki takım o dönemlerde bir prestij kupası olan Cumhurbaşkanlığı Kupası için 9 Haziran 1976 günü Ankara 19 Mayıs Stadı’nda karşı karşıya gelmişlerdi. Sahaya Yasin, Müfit, Fatih, Ali, K. Mehmet, K. Bülent, B. Bülent, B. Mehmet, Mustafa, Serdar ve Şevki 11’i ile çıkan Galatasaray, Hüseyin’in gollerine mani olamayarak iki farklı geriye düştüğü maçta Şevki’nin ayağından bir gol bulmuşsa da sahadan 2-1 mağlup ayrılmaktan kurtulamamıştı. İki hafta önce Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor’a yaptığını bu kez tekrarlayamamıştı. Cumhurbaşkanlığı Kupası Trabzonspor’undu. İlk kez...

ultrAstribun
06-10-2008, 09:08
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/10hazb.jpg

10 Haziran 1959


METİN OKTAY AĞLARI DELDİ


1959 yılı Profesyonel liglerin başladığı ilk sezondu. O güne değin amatörlükle profesyonelliğin içiçe yürüdüğü futbol artık tamamen profesyonel bir hale gelmişti. Ve bu lig mücadelesinin ilk etabı iki gruba ayrılan takımların mücedelesiyle başlamıştı.
Galatasaray, Kırmızı Grupta birinci olurken Fenerbahçe ise Beyaz Grupta birinci olmayı başaracaktı.
O günkü statüye göre gruplarında birinci olan takımların iki maç üzerinden oynadıkları final sonrasında şampiyon belirlenecekti. İki takım 10 Haziran 1959 günü Dolmabahçe Stadı’ında ilk maç için karşı karşıya geliyorlardı. Tıklım tıklım tribünler önünde oynanan maçın 37. dakikasında Metin Oktay’ın çok sert bir şutu Fenerbahçe kalecisi Özcan Arkoç’u geçtikten sonra ağlara gidiyordu. Ancak bir müddet sonra topun kalenin arkasından dışarı çıktığı görülecekti. Gol mü aut mu diye herkes birbirine bakarken topun ağları delerek dışarıya çıktığı anlaşılacaktı. Ve bu golle Galatasaray maçı 1-0 kazanacaktı. Metin Oktay ise spor yaşamı boyunca attığı pek çok golü aşan bir gole bu maçta imza atmış olacaktı. Fenerbahçe ağlarını delerek...

ultrAstribun
06-11-2008, 08:38
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/11hazB.jpg
11 Haziran 1972


CUMHURBAŞKANLIĞI KUPASINI 3 GOLLE ALDIK

70’li yılların başında Brian Birch ile üstüste 3 şampiyonluk kazanan Galatasaray’ın o yıllardaki kupa mücadelesinde karşısına çıkan takım genellikle Ankaragücü olmuştu. 1972 senesi de işte böylesi sezonlardan biriydi.
Galatasaray lig şampiyonu olmuş, sonraları ünlü hakemlerinden biri olan Erman Toroğlu’nun da kadrosunda yer aldığı Ankaragücü Türkiye Kupasını kazanacaktı. Ve iki takım 1972 yılının Haziran ayında Cumhurbaşkanlığı Kupası için karşı karşıya gelecekti.
Galatasaray Ankara’daki bu maçı Gökmen Özdenak’ın (2) ve Ahmet Akkuş’un golleriyle 3-0 kazanarak kupayı alan taraf olacaktı. Bu kupa Galatasaray’ın tarihinde kazandığı üçüncü Cumhurbaşkanlığı Kupası’ydı.

akgenclik56
06-11-2008, 10:35
paylaşım için teşekkür ederiz. :-*


her zaman her yerde en büyük cimbom :-*

ultrAstribun
06-13-2008, 21:37
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/12hazB.jpg
12 Haziran 1966


FENERBAHÇE’Yİ ELEDİK: 3-1

1962-1963 sezonunda oynanmaya başlanan Türkiye Kupası’nın ilk yıllarında kelimenin tam anlamıyla bir Galatasaray hegemonyası söz konusudur. Bu süreçte Galatasaray kupayı üstüste 4 kez kazanır. Karşısına çıkan rakibi kim olursa olsun Galatasaray sahadan maçı kazanan ve sonunda turu geçen taraf olarak ayrılır.
Başarısız bir sezonun yaşandığı 1965-1966’da da durum değişmez. Galatasaray ligdeki performansının aksine kupada başarılı bir grafik çizer .Çeyrek finalde Ankaragücü’nü eledikten sonra yarı finalde Fenerbahçe ile karşılaşır. 4 Haziran’da oynanan ve golsüz biten maçın ardından 12 Haziran gün oynanan rövanş maçını Galatasaray 3-1 kazanır.
Maçın normal süresi 1-1 berabere bitmiştir. Üstelik Galatasaray’ın golünü de Fenerbahçeli Şeref kendi kalesine atmıştır. Ve uzatma bölümünde oyuna ağırlığımı koyan Galatasaray Metin Oktay ve Uğur Köken’in golleriyle sahadan 3-1 galip ayrılarak finale adını yazdırır. Sonrasında final maçında Beşiktaş’ı da yenerek kupayı 4. kez kazanan taraf olur.

ultrAstribun
06-13-2008, 21:38
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/13hazB.jpg
13 Haziran 1945


CEZMİ OR’U KAYBETTİK

Türk atletizminin ve Galatasaray’ın gelmiş geçmiş en büyük sürat koşucularından biri olan Cezmi Or, 13 Haziran 1945 günü henüz 24 yaşındayken yakalandığı tifo hastalığından kurtulamayarak aramızdan ayrıldı.
1921 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Cezmi Or, atletizme Galatasaray Lisesi’nde öğrenciyken başlamıştı. 50 ve 100 metre yarışlarında kırdığı rekorlar ve kazandığı yarışlarla dikkatleri üzerine çekti. Birçok kez İstanbul ve Türkiye şampiyonluğu kazanmış, genç yaşına rağmen milli formayla yarışlarda koşmuştu.
Türk atletizmine yapacağı pek çok hizmet olan Cezmi Or ne yazık ki, spor yaşamının en verimli döneminde yakalandığı hastalıktan biraz da o günlerin yetersiz koşulları nedeniyle kurtulamamıştı. Adı sonraki yıllarda anısına düzenlenen yarışlarda yaşatılacaktı. Saygı ve rahmetle anıyoruz...

ultrAstribun
06-15-2008, 10:29
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/14hazB.jpg
14 Haziran 1987


KUPAYI UZATMADA ALDIK: 3-2

1986-1987 yılında tam 14 yıl aradan sonra lig şampiyonu olan Galatasaray Cumhurbaşkanlığı Kupası finali için Gençlerbirliği ile karşı karşıya geliyordu. Gençlerbirliği o sezon tarihinde ilk kez Türkiye Kupası’nda final oynamış ve kupayı kazanmıştı.
14 Haziran günü Ankara 19 Mayıs Stadı’nda oynanan maçta Galatasaray, 41. dakikada İlyas Tüfekçi’nin golüyle 1-0 öne geçmişti. Gençlerbirliği 65. dakikada beraberliği sağlamışsa da bu gole Galatasaray 71. dakikada Uğur Tütüneker’le cevap vermişti. 2-1. Ancak maçın son dakikasında aynı Uğur’un hatalı geri pasından Geçnlerbirliği bir gol bularak maçı uzatmaya taşımıştı. 2-2.
Uzatma bölümünde ise Galatasaray yine Uğur Tütüneker’in kaydettiği golle 3-2 öne geçmiş ve kupayı kazanan taraf olmuştu. Bu arada çok gerilimli geçen maçta Gençlerbirliği’nden iki oyuncu kırmızı kart görmüş, Cumhurbaşkanı Kenan Evren de kötü tezahürat nedeniyle maçı terk etmişti.

ultrAstribun
06-15-2008, 10:30
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/15hazb.jpg
15 Haziran 1911


GALATASARAY’DA İZCİLİK TEŞKİLATI KURULUYOR

Galatasaray Spor Kulübü ilk etapta futbol takımıyla ortaya çıkmış ama kulübün kuruluşunun ardından diğer spor branşlarında da yarışmacı takımlar oluşturulmasıyla gerçek anlamda bir spor kulübüne dönüşmüştür.
O günlerde henüz A.B.D ve Avrupa’da bile çok yeni olan spor branşlarında şubeler oluşturulmuş, yarışmalar hatta düzenli lig organizasyonları oluşturulmuştu. Bu arada o günkü adıyla Keşşaflık (İzcilik) örgütü kurulması için de girişimlerde bulunulmuştu.
Batı ülkelerinde bile henüz çok yeni olan İzcilik’in amacı gençleri sportif etkinliklerle fiziksel ve ruhsal olarak geliştirmek, bu yolla ülkesi için yararlı vatandaşlar olarak yetiştirmekti. Bu gerçekten hareketle Ali Sami Yen konuyu en yakın arkadaşlarına açmış ve onlarında destek vermesiyle Türkiye’deki ilk İzci Örgütünü Galatasaray bünyesinde oluşturulmuştu.
Elimizdeki bu tarihi fotoğraf, Ali Sami Yen’in anılarında belirttiği üzere Beykoz’a yaptıkları bir gezide İzci Teşkilatı kurma kararı aldıkları günün anısını ölümsüzleştiriyor. Fotoğraftakiler (soldan sağa) Ahmet Robenson, Mithat, Ali Sami ve Hasan Fuat.

ultrAstribun
06-16-2008, 21:06
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/16hazb.jpg
16 Haziran 1962


İLK ŞAMPİYONLUK...


1959’da başlamıştı profesyonel futbol ligi. Şimdilerde adı sponsor firmanın unvanıyla birlikte Süper olan bu lige, uzun yıllar boyunca 1. Lig denilmişti. Ve 1961-1962 sezonu başladığında Galatasaray’ın henüz bu lig maratonunda kazanılmış bir şampiyonluğu da yoktu.
Bir önceki sezonda sondan bir önceki haftada İstanbulspor karşısında alınan yenilgi takımın şampiyonluğu kaçırmasına yol açmıştı. 1961-1962 sezonunda da son haftaya lider olarak giren Galatasaray, şampiyon olabilmek için son maçında yine İstanbulspor’un karşısındaydı. Tarihler 16 Haziran 1962’yi göstermekteydi.
Gündüz Kılıç’ın teknik direktörlüğünü yaptığı Galatasaray bu kez işi sıkı tutacak ve çok üstün bir futbol sergilediği maçın sonunda sahadan 4-1 galip ayrılacaktı. Bunun anlamı Galatasaray’ın 1961-1962 sezonunda şampiyon olmasıydı. Galatasaray, İstanbulspor karşısında 4-1 kaazanırken golleri ise Ayhan Elmastaşoğlu (2), Uğur Köken ve Talat Özkarslı atıyordu.

oguzdesouza
06-16-2008, 21:29
6 Kasım'ı iple çekiyorum :D

politikaci
06-16-2008, 21:29
17 mayıs süperdi gs tv ya heleki 5-1 lik maç ;D

ultrAstribun
06-19-2008, 01:50
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/17hazb.jpg
17 Haziran 1951


MİLLİ TAKIMIN BERLİN ZAFERİ: 2-1

Türk milli takımı sahaya Turgay Şeren, Naci Özkaya, Müjdat Yetkiner, Eşref Özmenç, Ali İhsan Karayiğit, Hüseyin Saygun, Erol Keskin, Gündüz Kılıç, Lefter Küçükandonyanidis, Recep Adanır, Faruk Sağnak 11 ile çıkmıştı.
O zamanki adıyla Batı Almanya savaştan yeni çıkmış olsa da geçmişi çok uzun yıllara dayanan bir spor ve özellikle de futbol geleneğine sahipti. Berlin’in 1936 Olimpiyat oyunları için yapılan o meşhur stadında Türkiye karşısına Almanya favori olarak çıkmıştı.
Herkesin beklentisi Almanya’nın bu maçı fazla zorlanmadan hatta farklı bir skorla kazanacağı yönündeydi. Ne var ki, o gün sahada çok başka bir Türkiye vardı. Özellikle kaledeki oyunuyla Turgay Şeren maçın kazanılmasındaki en büyük etken oluyordu.
Türkiye bu maçı 2-1 kazanırken gollerini Recep Adanır ve oyuna sonradan giren Muzaffer Tokaç atacaktı. Bu galibiyet Türk futbolunun unutulmaz zaferlerinden biri olarak tarihe geçecekti.

ultrAstribun
06-19-2008, 01:50
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/18hazb.jpg
18 Haziran 2002


JAPONYA’YI ELEDİK: 0-1

Yer Japonya’nın Miyagi kenti. Kentle aynı adı taşıyan statta Türkiye, evsahibi Japonya ile karşılaşıyor. Türkiye, Brezilya, Kostarika ve Çin ile aynı grupta mücadele etmiş ve gurptan ikinci çıkarak, evsahibi Japonya’nın rakibi olmuştu.
18 Haziran günü oynanan maça Türkiye, Rüştü Reçber, Fatih Akyel, Bülent Korkmaz, Alpay Özalan, Hakan Ünsal, Tugay Kerimoğlu, Ümit Davala, Yıldıray Baştürk, Ergün Penbe, Hasan Şaş ve Hakan Şükür onbiriyle çıkmıştı. İlerleyen dakikalarda Nihat Kahveci, Tayfur Havutçu ve İlhan Mansız da kadroya dahil olmuşlardı. Maçı ise ünlü İtalyan hakem Pierluigi Collina yönetmişti.
Türkiye çok da fazla zorlanmadığı maçın 12. dakikasında Ümit Davala’nın kornerden gelen topa vurduğu kafayla 1-0 öne geçmiş ve bu skorla da çeyrek finale çıkan taraf olmuştu. Bir anlamda evsahiplerini kupadan eleme geleneğinin bir başka adımı, tam 48 yıl sonra katıldığımız bu dünya kupasında da vizyondaydı

ultrAstribun
06-19-2008, 01:51
http://www.galatasaray.org/images/tarihtebugun/19hazB.jpg
19 Haziran 2000


ÇEYREK FİNALDEYİZ

İlk kez 1996 yılında katıldığımız Avrupa Futbol Şampiyonası’na 2000 yılında da katılmaya hak kazanmıştık. Bu kez hedef gruptan çıkabilmekti. İtalya mağlubiyeti ile turnuvaya başlayan Türkiye ardından da İsveç ile berabere kalmıştı. Evsahibi Belçika ile oynanacak olan maç kader maçıydı.
Bu kiritk maç, 1985 yılında 40’tan fazla İtalyan taraftarın öldüğü Liverpool ile Juventus arasındaki Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası finaliyle meşhur olan bir zamanların Heysel, şimdilerdeki adıyla Kral Bouduoin Stadı’nda oynanacaktı. Hakem Danimarkalı Kim Milton Nielsen’di.
Türkiye maça Rüştü Reçber, Ogün Temizkanoğlu, Fatih Akyel, Alpay Özalan, Okan Buruk, Tugay Kerimoğlu, Tayfun Korkut, Suat Kaya, Abdullah Ercan, Arif Erdem ve Hakan Şükür onbiriyle çıkmıştı.
Ortada giden maçın ilk devresi bitmek üzereyken orta alandan gelen uzun bir topu ısrarla kovalayan Hakan Şükür deyim yerinde ise bir kule gibi yükselerek muhteşem bir kafa vuruşuyla Belçika kalecisi Filip De Wilde’yi gafil avlayacaktı.1-0.
İkinci yarıda Belçika beraberliği sağlamaya çalışmışsa da Hakan Şükür bir kez daha sahneye çıkmış ve attığı golle Türkiye sahadan 2-0 galip ayrılmıştı. Aynı zamanda bu galibiyet Türkiye’nin çeyrek finale de çıktığı anlamına geliyordu