Sadece küfürlerin sahibi olan o savcı mı soruşturulması gereken?
Hayır, sadece o savcı değil.
Ona destek çıkan herkes soruşturulmalı..
Adalet Bakanı, devlet erkanına ağır hakaretler içeren cümleleri sarf ettiği ileri sürülen savcı hakkında soruşturma başlatmış.
Başlatmış ama, bu soruşturmanın sonucunda gerçekten yapılması gerekenin yapıldığı kanaatine varabilmemiz için, o savcıya destek çıkanlar da soruşturulmalıdır.
Hatta bence, cümlelerin sahibi olan savcıdan önce, ona destek çıkanlar soruşturulmalıdır.
İşe bakın siz!
Başbakan’a, devletin valisine, valiliğe, birçok kişiye hakaretler içeren cümleleri, bir savcının kendi sesinden internet sitelerinde yayınlanıyor.

İlgili savcı daha “Benim kouşmamdır/ değildir” açıklaması yapmadan, YARSAVBaşkanı ömer Faruk Eminağaoğlu meydan okuyan açıklamasını yapıyor: “Belirli davalarda görevlerini yapan yargıç ve savcılar hakkında, yasal olmayan yöntemlere dayalı ve özel konuşma ve görüşmeleri olarak sunulan açıklamaların kamuoyuna duyurulması da, bu kişilerin görevlerini yerine getirirken nasıl bir kuşatma altında tutulduğunu gösteren ibret verici olaylardır.”
Vay canına sayın seyirciler..
İlgili savcı açısından henüz kabul veya red olmadığı için, onun aleyhinde bir şey demiyorum. Ama YARSAV Başkanı, o konuşmaların doğru olduğunu varsayarak açıklama yaptığına göre, bizzat Eminağaoğlu’nun kendisine eleştirimi yöneltiyorum..
Bir savcı Başbakan’a hakaret edecek, sonra da Yargıtay Başsavcılığı’nda memur olan bir başka savcı, ona sahip çıkıp, “özel konuşmadır, bunun kamuoyuna duyurulması, savcıların görevini yapmaması amacıyla gerçekleştirilmiş bir kuşatmadır” diyecek!
Bu nasıl bir ülkedir, söyler misiniz beyler?
Nasıl bir ülkede yaşıyoruz, nasıl bir hukuk devleti bu?
Hani neredeyse, “Savcı çok güzel söylemiş. Biz de oradaki küfürlere katılıyoruz” demediği kalmış!
Ne diyorsunuz siz sayın savcı?

Bir devlet görevlisinin, Başbakan’a (özel görüşmede olsun, kamuya açık görüşmede olsun) hakaret hakkı olabilir mi?
Devletin valisine sövme hakkı olabilir mi? Valiliğe küfretme hakkı olabilir mi?
Polisler için, “şöyle beş on tane gitse abi” diyebilir mi?
Bir kişiye söylemiş, abisine söylemiş, şuna söylemiş, buna söylemiş.. kendi savunmasını kendisi yapacaktır.
Ama benim hayret ettiğim husus, böyle bir konuşmanın, 900’den fazla yargı mensubunu temsil eden YARSAVBaşkanı’nın mazur görücü açıklaması!
YARSAV’a üye olan Danıştay’daki hakimlere, savcılara soruyorum.. YARSAV’a üye olan Yargıtay’daki hakimlere savcılara soruyorum. YARSAV Başkanı’nın yaptığı bu açıklamayı destekliyor musunuz?
Sessiz kalarak da olsa, tasvip ediyor musunuz?
Sizin adınıza konuşan Eminağaoğlu, tüm yargı mensuplarının itibarını korumak için, o savcının derhal görevden el çektirilmesini isteyeceğine, bir de kalkmış, “kuşatma altındayız” diye sahip çıkıyorsa, siz o dernekte daha ne kadar kalacaksınız?
El insaf beyler el insaf!

Van Savcısı, vazifesi gereği hazırladığı iddianame gerekçe gösterilerek soruşturma geçirirken, YARSAV böyle bir açıklama yapmadı! “Savcılar kuşatma altındadır” demiyordu.
Şimdi ise, bir savcının devletin tepesindeki insanlara saygısızca ifadelerini savunup, “savcılar, hakimler kuşatma altındadır” deniliyor!
Yani, “Bazı savcıların, küfür etme hakları vardır” mı diyorsunuz?
Ne diyorsunuz sayın Eminağaoğlu! Ne diyorsunuz YARSAVüyesi hakimler, savcılar!
Buyrun net olarak açıklayın da, biz de net olarak bilelim görüşünüzü!
Evet, sadece kendi adına konuşmuyor sayın Eminağaoğlu.. YARSAVunvanı altında yapıyor açıklamasını.. Kendi başına, kimseye danışmadan.
Daha bir gün önce çıktı o konuşmalar piyasaya.. Bir günde, Eminağaoğlu kimle görüştü ki, YARSAVadına açıklama yapıyor?
Vazife Adalet Bakanı’nda..
Sadece ilgili savcı değil, YARSAVBaşkanı da soruşturulmalı..
Vazife YARSAV üyelerinde..
Ya kendileri adına açıklama yapan Eminağaoğlu’na, yetkisini aştığını hatırlatmalılar, ya da o dernekten ayrılmalılar!


Ali Karahasanoğlu - Vakit
08 Mart 2008 Cumartesi