05-11-2009, 07:54 | #1 |
Atatürk'ü Aleviler Öldürdü
Ergenekon, Alevi vatandaşlar üzerine derin oyunlar tezgahlamış. Veli Küçük'te çıkan belgeye göre Atatürk'ü aleviler öldürmüş.. Alevilere rol biçen derin yapı, ileride Aleviler'e giydirilmek üzere bir de sanal tarih tezgahladığı tespit edildi. Ergenekon'un yöneticisi olduğui iddia edilen Veli Küçük'ün bilgisayarından çıkan "13. Kabile" isimli şok belge oynanan kirli oyunu gözler önüne serdi... MEVLANA’YI BiLE MASON YAPTILAR Tarihi gerçeklerin ustalıkla çarpıtıldığı şok belgede, sufi inanışlar ve Alevi akımlar etrafında toparlanmış kitleleri kandırabilmek ve kullanabilmek amacıyla Mevlana ve Hacı Bektaş'a dahi akıl almaz iftiralar atıldı. Anadolu insanının gönlünde taht kurmuş bu iki gönül insanını 'Mason' yapacak kadar ileri giden Ergenekoncular, iftiraya belgede yer alan "Mevlana Celalettin Rumi ve Hacı Bektaş-ı Veli gibi isimlerin Anadolu topraklarına gelişleri, örgütlenişleri, felsefeleri, amaçları ve etkinlikleri ile günümüz dünyasının Masonik Bilderberg faaliyetleri ile Yahudi Protokolü olarak anılan prensip ve amaçlar dizilerinin aynı temelde oldukları çok açıktır" ifadelerini dayanak yaptılar. ‘ATATÜRK’ÜN ÖLÜMÜNÜN ARKASINDA ALEViLER VAR’ Aleviler’i sürekli yalan söyleyen kişiler olarak gösteren iftira belgesinde, Aleviler’in Türkiye'nin kaymağını Yahudilerle birlikte yiyen kişiler oldukları da iddia edildi. Ergenekon belgesinde TRT'nin Alevilerin arpalığına dönüştüğünü, Alevi sanatçıların aslında bir hiç olduğunu da savundular. DOKTORU ALEVİ İDİ Aleviler’in gerçek Atatürkçü olmadıklarının da iddia edildiği belgede, Alevilerin Osmanlı'dan intikam almak için Cumhuriyete ve Atatürk'e sahip çıktıkları iftirasına yer verildi. Belgedeki en akıl almaz iftiralardan biri de Atatürk'ün ölümünden Aleviler’in sorumlu olduğu iddiası oldu. Ergenekoncular buna gerekçe olarak da Atatürk'ün Doktoru Ragıp Erensel'in Alevi olmasını gösterdiler. “HUKUK SiSTEMLERi VAR” Şok belgede yer alan başka bir iftira da Aleviler’in kendi içlerinde ayrı bir hukuk sisteminin bulunduğu iddiası oldu. Dayanaktan yoksun bu iddiayı desteklemek için ise belgede şunlara yer verilmiş: "Alevi ve Bektaşi cemaati yüzyıllardır kendilerine has hukuk düzeni içinde yaşamaktadırlar. Alevi ve Bektaşi köylerinde polis, jandarma ile ilgili olay görülmemektedir. Bunun nedeni kendi aralarında mahkemeye başvurmamalarıdır. Birçok ilçe kaymakamları ve yargıçları Bektaşi ve Alevi yöresinde çok rahat ve memnun oluşlarını ifade etmektedirler. Ağır suçlar için (kardeşliğinin eşiyle ilişkiye girmek, sema töreni sırasında elle taciz gibi olaylar anlatılmaktadır.) 'yok edilme' cezası uygulanır. Bu ceza, domuz bağı ile bağlandıktan sonra yüksek bir yerden atılarak suçlunun intihar etmesiyle!' uygulanır." bugün
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|