![]() |
#101 |
![]() Ana muhalefet mahkemesi düzenlemeyi esastan görüşerek TBMM'nin yetkisini gasp etmiştir zira kanunlaşmamış bir düzenlemeyi iptal etmeli ayrı bir ironik durumdur hem de bu kararı alırken başörtüsü ve 367 garabetinde olduğu gibi '' değiştirilemez ilkelere '' gerekçe göstermesi tek parti dikdasından esinlenmiş olduğunu düşünüyorum.
Anamuhalefet mahkemesi genel itibari ile vesayet rejimini ve kast sistemine sürdürmek için demokratik reforma tırpanlar vursa da,AKpartiyi mağdur etmemek ve üyeleri hakkında çıkan ses kayıtlarından doğan çalkantılar yüzünden diğer maddelere dokunamamıştır. 80 yıllık cumhuriyet tarihinin en büyük reformu için 12 eylül tarihi Türkiye için ya var olma ya da yok olma günü olacaktır. Konu rıfat gökalp tarafından (07-08-2010 Saat 18:58 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#102 |
![]() Evet şöyle bir düşün savcılarda ve diğer hakimlerdende destek alıp mesala 4000'er oyla bütün atanacaklarını seçtiklerini .
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#103 |
![]() ANAYASA MAHKEMESİNİN YAPISI
HSYK'NIN YAPISI
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#104 |
![]() rıfat kardeşim benden önce davranmış.
şuan ki haliyle yargının kast sistemi devam ediyor demek mümkün değil. yamuk yumuk da olsa yargı bağımsızlığına devrim niteliğinde adımlar atılmıştır. Konu rizzelli tarafından (07-08-2010 Saat 19:20 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#105 |
![]() Anayasa Mahkemesine:
Sayıştay Genel Kurulu: 2 baro başkanları :1 Yargıtay : 3 danıştay :2 Askeri yargıtay :1 Askeri yüksek mahkeme :1 YÖK :3 Serbest avukalar 1. sınıf Hakimler : 4 Toplam : 17 Kırmızı olan kurumlardan statükocu olmayan üye çıkması imkansız gibi onların banko oy oranı 8 Diğerleri yarı yarıya paylaşılsa yine statüko Anayasa mahkemesinde çoğunlukta olacaktır |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#106 |
![]() ne şiş yansın ne kebab...tarzında bir karar olmuş..
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#107 |
![]() Kurtulmuş'tan çarpıcı benzetme!
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin almış olduğu iptal kararını eleştirerek, mahkemeyi kaldırılan 12 Eylül senatosuna benzetti. Mahkeme senato konumuna gelmiştir Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin anayasa değişikliği ile ilgili almış olduğu kısmı iptal kararını sert sözlerle eleştirdi. Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin almış olduğu bu kararla, 12 Eylül'de kaldırılan senatoya benzediğini söyleyerek, “Anayasa Mahkemesi fiilen 12 Eylül'de kaldırılan senatonun yerine geçmiştir. Yani kendisini mevcut parlamentonun üstünde bir senato konumuna getirmiştir” dedi. Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilen karara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, Türkiye'nin, 2010 yılında çağdaş, demokratik, ilerici bir yeni anayasayı değiştirebilmesini önemsediklerini belirterek, 12 Eylül ihtilalinin anayasasının yapıldığı günden itibaren bu millete dar geldiğini söyledi. “Bu zannediyorum ki yapılan 17'inci anayasa değişikliği yamasıdır. Bu elbisenin bütünüyle değiştirilmesi gerekir” diyen Saadet Lideri Kurtulmuş, mahkemenin vermiş olduğu kararı, bütün mevcut anayasa kuralları ihlal edilerek alındığını kaydetti. Kurtulmuş, “2007 yılında 411 milletvekilinin oyları ile gerçekleştirilen anayasa değişikliğine Anayasa Mahkemesi vermiş olduğu kararla hukuk sisteminde yeni bir durum ortaya çıkardı. Sadece 411 milletvekili değil, bütün parlamento bir yasayı değiştirseler bile Anayasa Mahkemesi fiilen 12 Eylül'de kaldırılan senatonun yerine geçmiştir. Yani kendisini mevcut parlamentonun üstünde bir senato konumuna getirmiştir” diye eleştirdi. TÜRKİYE'NİN BAŞKA YOLU KALMADI Anayasa Mahkemesi'nin milleti iradesini hiçe sayarak vermiş olduğu bu kararın aşmanın tek bir yolunun bulunduğunu söyleyen Kurtulmuş, daha önce yapmış oldukları öneriyi bir kez daha hatırlattı. Kurtulmuş, “Bunun tek yolu Türkiye'de dönüp millete, ‘Ey millet buyurun anayasayı kendiniz yapın' demektir. Bunun yolunu açmaktır. Türkiye'de halk tarafından seçilmiş, dar bölge iki turlu sistem ile seçilmiş olan 300 temsilciden oluşan yeni bir anayasa meclisi gerekir. Bu meclis sadece anayasa yapmakla ilgilenecek. Bir yıl içerisinde bu işi yapacak, sonra da yapmış olduğu bu anayasayı TBMM'ye referanduma gönderilmek üzere teslim edecek. Dolayısıyla halk, milletin temsilcisini doğrudan seçmiş olacak. Anayasa Mahkemesi'nin bu son kararından sonra Türkiye'nin başka bir yolu kalmamıştır. Eğer Türkiye ileri bir demokrasi olacaksa, mevcut kördüğümü açmanın ikinci bir yolu yoktur. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Türkiye bu noktaya gelecektir. İnşallah Saadet Partisi öncülüğünde önümüzdeki parlamentoda böyle bir yol açılacaktır” dedi. MAHKEME YASA YAPMIŞTIR Anayasa Mahkemesi'nin başından itibaren değişiklik paketini gündemine almaması gerektiğini de söyleyen Kurtulmuş, “Henüz yasallaşmamış bir metin zaten mahkeme tarafından değerlendirilmemesi gerekirdi. Anayasa Mahkemesi böyle bir görüşmeyi değerlendirmeye aldıysa bunu sadece şekil bakımından değerlendirebilirdi. Mevcut anayasaya göre bu yazılıdır. Bu karar ile birlikte Anayasa Mahkemesi sadece şekil şartları bakımından değil, bir yerindelik araştırması yapmıştır. Mecliste, milletin iradesi ile yapılan değişikliğin yerinde olup olmadığı konusunda karar beyan etmiştir. Mahkeme aslında tırnak içerisinde iki ifadeyi değiştirerek, yasa yapıcının murat ettiği şeyin tam zıttın da yeni bir yasa yapmıştır. Yani 11 kişi sadece bir yasayı değiştirmemiş, aslında yeni bir yasa yapmıştır” diye konuştu. HUKUKİ DEĞİL SİYASİ KARARDIR Kurtulmuş, mahkemenin vermiş olduğu kararın hukuki değil siyasi bir karar olduğuna da ifade ederek, “Mahkeme siyasi bir karar vermiştir. Hukuki bir karar vermemiştir. Bu kararla da mevcut siyasi dengeleri çok değiştirmeyecek, maddeleri iptal etmeyerek yeni bir siyasi tartışmanın önünü kapatmıştır. Bir orta yol bulmuştur. Siyaseten çok fazla kutuplaşmanın, gerginleşmenin olmayacağı bir siyasi karar vermiştir” dedi. EKSİK BULUYOR, ANCAK DESTEKLİYORUZ Anayasa değişikliği ile ilgili hükümete iki ayrı dosya sunduklarını da hatırlatan Kurtulmuş, ilk dosyada top yekün bir anayasa önerdiklerini söyledi. Kurtulmuş, “Hükümet yetkililerine iki ayrı dosya takdim ettik. Bir, anayasa top yekün nasıl değiştirilir. Bunu ‘biz olsak böyle yapardık' dedik. İkinci dosya da ise hiç olmazsa bu pakette olması gereken asgari maddelerin üzerinde durduk. Bunların önemli bir kısmı dikkate alınmadı. Bizim tekliflerimiz hükümetin meclise sunduğu anayasa değişikliğinin otuz yıl önündedir. Bu değişiklik Türkiye'ye göre geridir, dardır. Ancak mevcut anayasaya göre ileri bazı maddeler içerdiği için, Türkiye'de demokratikleşme yolunda hiç değilse ileri bir adımlar içerdiği için her halükarda bu teklife ‘evet' diyeceğimizi ilk günden itibaren söyledik” dedi. Kurtulmuş, son olarak da şunları kaydetti: “Sistemi elinde bulunduran siyasi elit tarafından hep şu şekilde bir algılama olmuştur. ‘Bu topraklarda yaşayan milletin fertleri, bu ülkenin kiracısıdır, biz elitlerde bu ülkenin sahibiyiz. Anayasayı yaparız, milletin önüne koyarız. Millete deriz ki; ‘Buyrun kira kontratınız budur' Hayır bu millet bu ülkenin kiracısı değil, ev sahibidir. Bunun yolu da milletin kendi başına yapacağı yeni bir anayasanın yolunu açmaktır. Vesayet rejiminin düzeneklerini değiştiren, millet egemenliğinin önünü açan adımı eksik ve hatalı bulsak da desteklemek durumundayız. Saadet Partisi mevcut anayasa değişikliğini eksik buluyor, ancak desteklemeyi de milletimize karşı bir sorumluluk olarak görüyor” http://www.habervaktim.com/haber/130..._benzetme.html Saadet pakete destek veriyor, BBP de destek vereceğini açıkladı. Hadi hayırlısı diyelim. Ben de bir saadetci olarak chpnin, mhpnin, bdpnin hayır diyeceği bir pakete EVET demenin hayırlı olacağını düşünüyorum ve oyumu EVET olarak açıklıyorum. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#108 |
![]() Kurtulmuş'tan çarpıcı benzetme!
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin almış olduğu iptal kararını eleştirerek, mahkemeyi kaldırılan 12 Eylül senatosuna benzetti. Mahkeme senato konumuna gelmiştir Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin anayasa değişikliği ile ilgili almış olduğu kısmı iptal kararını sert sözlerle eleştirdi. Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin almış olduğu bu kararla, 12 Eylül'de kaldırılan senatoya benzediğini söyleyerek, “Anayasa Mahkemesi fiilen 12 Eylül'de kaldırılan senatonun yerine geçmiştir. Yani kendisini mevcut parlamentonun üstünde bir senato konumuna getirmiştir” dedi. Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilen karara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, Türkiye'nin, 2010 yılında çağdaş, demokratik, ilerici bir yeni anayasayı değiştirebilmesini önemsediklerini belirterek, 12 Eylül ihtilalinin anayasasının yapıldığı günden itibaren bu millete dar geldiğini söyledi. “Bu zannediyorum ki yapılan 17'inci anayasa değişikliği yamasıdır. Bu elbisenin bütünüyle değiştirilmesi gerekir” diyen Saadet Lideri Kurtulmuş, mahkemenin vermiş olduğu kararı, bütün mevcut anayasa kuralları ihlal edilerek alındığını kaydetti. Kurtulmuş, “2007 yılında 411 milletvekilinin oyları ile gerçekleştirilen anayasa değişikliğine Anayasa Mahkemesi vermiş olduğu kararla hukuk sisteminde yeni bir durum ortaya çıkardı. Sadece 411 milletvekili değil, bütün parlamento bir yasayı değiştirseler bile Anayasa Mahkemesi fiilen 12 Eylül'de kaldırılan senatonun yerine geçmiştir. Yani kendisini mevcut parlamentonun üstünde bir senato konumuna getirmiştir” diye eleştirdi. TÜRKİYE'NİN BAŞKA YOLU KALMADI Anayasa Mahkemesi'nin milleti iradesini hiçe sayarak vermiş olduğu bu kararın aşmanın tek bir yolunun bulunduğunu söyleyen Kurtulmuş, daha önce yapmış oldukları öneriyi bir kez daha hatırlattı. Kurtulmuş, “Bunun tek yolu Türkiye'de dönüp millete, ‘Ey millet buyurun anayasayı kendiniz yapın' demektir. Bunun yolunu açmaktır. Türkiye'de halk tarafından seçilmiş, dar bölge iki turlu sistem ile seçilmiş olan 300 temsilciden oluşan yeni bir anayasa meclisi gerekir. Bu meclis sadece anayasa yapmakla ilgilenecek. Bir yıl içerisinde bu işi yapacak, sonra da yapmış olduğu bu anayasayı TBMM'ye referanduma gönderilmek üzere teslim edecek. Dolayısıyla halk, milletin temsilcisini doğrudan seçmiş olacak. Anayasa Mahkemesi'nin bu son kararından sonra Türkiye'nin başka bir yolu kalmamıştır. Eğer Türkiye ileri bir demokrasi olacaksa, mevcut kördüğümü açmanın ikinci bir yolu yoktur. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Türkiye bu noktaya gelecektir. İnşallah Saadet Partisi öncülüğünde önümüzdeki parlamentoda böyle bir yol açılacaktır” dedi. MAHKEME YASA YAPMIŞTIR Anayasa Mahkemesi'nin başından itibaren değişiklik paketini gündemine almaması gerektiğini de söyleyen Kurtulmuş, “Henüz yasallaşmamış bir metin zaten mahkeme tarafından değerlendirilmemesi gerekirdi. Anayasa Mahkemesi böyle bir görüşmeyi değerlendirmeye aldıysa bunu sadece şekil bakımından değerlendirebilirdi. Mevcut anayasaya göre bu yazılıdır. Bu karar ile birlikte Anayasa Mahkemesi sadece şekil şartları bakımından değil, bir yerindelik araştırması yapmıştır. Mecliste, milletin iradesi ile yapılan değişikliğin yerinde olup olmadığı konusunda karar beyan etmiştir. Mahkeme aslında tırnak içerisinde iki ifadeyi değiştirerek, yasa yapıcının murat ettiği şeyin tam zıttın da yeni bir yasa yapmıştır. Yani 11 kişi sadece bir yasayı değiştirmemiş, aslında yeni bir yasa yapmıştır” diye konuştu. HUKUKİ DEĞİL SİYASİ KARARDIR Kurtulmuş, mahkemenin vermiş olduğu kararın hukuki değil siyasi bir karar olduğuna da ifade ederek, “Mahkeme siyasi bir karar vermiştir. Hukuki bir karar vermemiştir. Bu kararla da mevcut siyasi dengeleri çok değiştirmeyecek, maddeleri iptal etmeyerek yeni bir siyasi tartışmanın önünü kapatmıştır. Bir orta yol bulmuştur. Siyaseten çok fazla kutuplaşmanın, gerginleşmenin olmayacağı bir siyasi karar vermiştir” dedi. EKSİK BULUYOR, ANCAK DESTEKLİYORUZ Anayasa değişikliği ile ilgili hükümete iki ayrı dosya sunduklarını da hatırlatan Kurtulmuş, ilk dosyada top yekün bir anayasa önerdiklerini söyledi. Kurtulmuş, “Hükümet yetkililerine iki ayrı dosya takdim ettik. Bir, anayasa top yekün nasıl değiştirilir. Bunu ‘biz olsak böyle yapardık' dedik. İkinci dosya da ise hiç olmazsa bu pakette olması gereken asgari maddelerin üzerinde durduk. Bunların önemli bir kısmı dikkate alınmadı. Bizim tekliflerimiz hükümetin meclise sunduğu anayasa değişikliğinin otuz yıl önündedir. Bu değişiklik Türkiye'ye göre geridir, dardır. Ancak mevcut anayasaya göre ileri bazı maddeler içerdiği için, Türkiye'de demokratikleşme yolunda hiç değilse ileri bir adımlar içerdiği için her halükarda bu teklife ‘evet' diyeceğimizi ilk günden itibaren söyledik” dedi. Kurtulmuş, son olarak da şunları kaydetti: “Sistemi elinde bulunduran siyasi elit tarafından hep şu şekilde bir algılama olmuştur. ‘Bu topraklarda yaşayan milletin fertleri, bu ülkenin kiracısıdır, biz elitlerde bu ülkenin sahibiyiz. Anayasayı yaparız, milletin önüne koyarız. Millete deriz ki; ‘Buyrun kira kontratınız budur' Hayır bu millet bu ülkenin kiracısı değil, ev sahibidir. Bunun yolu da milletin kendi başına yapacağı yeni bir anayasanın yolunu açmaktır. Vesayet rejiminin düzeneklerini değiştiren, millet egemenliğinin önünü açan adımı eksik ve hatalı bulsak da desteklemek durumundayız. Saadet Partisi mevcut anayasa değişikliğini eksik buluyor, ancak desteklemeyi de milletimize karşı bir sorumluluk olarak görüyor” http://www.habervaktim.com/haber/130..._benzetme.html Saadet pakete destek veriyor, BBP de destek vereceğini açıkladı. Hadi hayırlısı diyelim. Ben de bir saadetci olarak chpnin, mhpnin, bdpnin hayır diyeceği bir pakete EVET demenin hayırlı olacağını düşünüyorum ve oyumu EVET olarak açıklıyorum. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#109 | |
![]() Alıntı:
AYM'de vesayetçi anlayışı '' kırmızı olarak çizdiğin '' üyelerin sürdüreceğinde hemfikiriz fakat diğer müesselerden gelecek adayların yarı yarıya dağılacağını inanmak yanlıştır. TBMM-sayıştay'dan seçeceği 2 üye Cumhurbaşkanı-YÖK'de görev alan öğretim elemanlarında 3 üye seçecek Cumhurbaşkanı- 4 üye'yi de serbest avukatlar,1. sınıf hakim ve savcılar ile en az 5 yıl raportörlük yapmış adayı seçecek Anayasa mahkemesi için fire verilmeyeceğini ve 9'a karşı 8 oylar milli irade'nin çoğunluğu sağlayacağını ümit ediyorum HSYK ise hayati öneme sahip çünkü davalara istedikleri gibi müdahale edebiliyorlar.(balyoz,kafes,ferhat sarıkaya vs) Yargıtay ve Danıştay'ın kompoziyonunu HSYK belirliyor. Cumhurbaşkanı-YÖK'ün hukuk dalında ve avukatlar arasından 4 üye seçecek Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulu- 1 üye seçecek Adli ve idari hakim ve savcılarının üye seçimi çok kritik olacak umarım adalet bakanımız gerekliği titizliği gösterirse aydınlık bir gelecek görürüz. Adli yargı hakim ve savcılarınca kendileri arasında 7 üye İdari yargı hakim ve savcıları kendi arasında 3 üye seçecek |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#110 | |
![]() Alıntı:
|
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|