12-13-2009, 16:37 | #1 |
Aziz ÜSTEL "Partiler mezarlığına DTP de gömüldü "
Bugüne kadar herhalde otuza yakın siyasi parti kapatıldı Türkiye’de. Ve bu partiler, ad değiştirerek yeniden siyaset sahnesinde yerlerini aldılar bi süre sonra. Yani siyasi parti kapatmak hiç bi işe yaramıyor; sadece partiler mezarlığının sakinleri artıyor sayıca. Bu kapatma kararında, DTP’nin içinde, yanında, ardında kimileri “ne olur bizi kapatın!”diye ellerinden geleni yaptı; bunu da inkar etmemek gerek. Ama beni asıl şaşırtan şu oldu: Her zaman sükûnetten, barıştan yana olan Ahmet Türk nasıl siyaset dışı bırakıldı da, ağzını açtı mı iki kelimesinden biri Öcalan ya da PKK olan Emine Ayna’ya devam denildi? Daha son konuşmasında “Kürt kimliğimi PKK ve Öcalan’dan öğrendim” diyerek, en azından Kürt kimliği ve etnik yapısı açısından ne denli bilinçsiz, Öcalan’la PKK’ya alkış tutma konusunda da ne kadar hünerli olduğunu, bilmem kaçıncı kez kanıtlayan Ayna siyaset yapacak! Ama halk onu sandıkta tasfiye edecektir ve böylesi de daha hayırlı olacaktır. Sayın Haşim Kılıç beş yıl süreyle siyasi yasaklı durumuna düşen, bir çok kişinin adını sayarken “beyan ve eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olan..” siyasiler damgasını vurdu bu kişilere. Ama Emine Ayna, bunların en çok ağzı durmayanı, her türlü eylemin kışkırtıcısı, listede yok! Neden? Bunu galiba iyi sıhatte olsunlara sormak gerek! Ya da Emine Hanım’ın kendisine?! Batasuna neydi ve nasıl kapatıldı Anayasa Mahkemesi Başkanı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin İspanya’da kapatılan Batasuna Partisi’yle ilgili verdiği kararı örnek gösterdi. DTP’nin kapatılma kararını açıklarken. İspanya’nın, Bask bölgesinin bağımsızlığı için silahlı mücadele yürüten ETA terör örgütünün siyasi koluydu Batasuna. İspanya Yüksek Mahkemesi, 2003 yılında, Batasuna’yı kapattı. Parti, ilk aşamada, konuyu İspanya Anayasa Mehkemesi’ne taşıdı. Ancak bu mahkeme de, itiraz başvurusunu geri çevirdi. Bunun üzerine Batasuna, AİHM’e gitti. Ve AİHM, haziran ayında, parti kapatma kararına onay verdiğini açıkladı. Batasuna bu karara itiraz etti. Strasbourg’daki mahkeme, bu itirazı da geri çevirerek, Batasuna’nın siyasi mücadelesine son noktayı koydu. AB, parti kapatmalarına hiç de olumlu bakmıyor. Hele de Demokra tik Açılım tartışmalarının sürdüğü ve dünyanın desteğini aldığı bir dönemde, DTP’nin kapatılmasına AB’nin tepki gösterdiğine tanık olursak hiç şaşırmayalım. Ancak, AB’de parti kapatmak yasak değil. AB, demokratik kriterlerin korunabilmesi için bazı koşullar belirlemiş: 1. Kapatılan partinin, söz konusu ülke Anayasası’nda belirtilen hak ve özgürlüklerin, devletin yapısı, bekası ve düzeninin ihlali için şiddete baş vurmaması gerekir. 2. Siyasi partinin, açıkca şiddet kullandığı ve demokratik düzen için tehlike oluşturduğu kanıtlanmalı. 3. Irkçı ve yabancı düşmanlığı, şiddet eylemleriyle bir tutulmaktadır. Siyasi partinin kapatılabilmesini sağlayan eylemlerle bağlantı kurulması şarttır. Şimdi bu Venedik Kriterleri olarak da bilinen koşullara bakın, ve DTP’nin kapatılma kararının sizce doğru olup olmadığına karar verin. YASAKLI LİDERİN OĞLU ASKER OLURSA “Türkiye sancılı bir süreci yaşıyor, buna rağmen Türkiye, bir gün barışı yakalayacak.” Kapatılan DTP’nin, artık ‘eski’ genel başkanı ve beş yıl siyasi yasaklı Ahmet Türk bunları söyledi, gözleri dolu dolu, parti merkezinin kapısında. Ahmet Türk’ün bir hüznü daha var, oğlu Ejder Türk dün Adapazarı’nda birliğine teslim olarak askerlik görevine başladı. Türk’ün evine akın akın gelen milletvekilleri, çıkışta “parti kapatmasını konuşmaya değil, Ahmet Bey’in oğlunu askere uğurlamaya geldik” dediler. İnşallah hayırlısıyla görevini bitirir ve ailesinin yanına döner. Ve işte bu Ahmet Türk siyasi yasaklı, “taban dağa çıkma istiyor” diyen Emine Ayna sen hiç durma, salvoya devam!
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|