AK Gençliğin Buluşma Noktası
Darbeler ve Darbe Girişimleri Darbeler ve darbe girişimleri hakkında bütün haber ve duyuruları bu bölümde paylaşalım.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 10-20-2009, 07:25   #1
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart Babası 'söyle' diye bağırdı ama bombayı kimden aldığını açıklamadı
Danıştay saldırganı Alparslan Arslan, birinci Ergenekon davası kapsamında dün çapraz sorguya alındı. Arslan, Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalar konusunda Osman Yıldırım'ın verdiği ifadeleri doğruladı. Ancak bombaları kimden aldığını babasının "söyle" ısrarına rağmen açıklamadı.

Danıştay saldırganı Alparslan Arslan, Ergenekon davasında dün çapraz sorguya alındı. Daha önce deli hareketleri yaparak mahkeme salonunda olay çıkaran Arslan, bu kez eline mikrofonu alıp uzun süre konuştu. Ancak savcıların sorularına kaçamak cevaplar verdi. Osman Yıldırım'ın Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalarla ilgili ifadelerini doğrularken, bombaları kimden aldığı konusunda çelişkili sözler söyledi. Savcı Nihat Taşkın'ın "Kimden aldın, söyle." diye ısrar etmesi üzerine izleyici sıralarında oturan babası, "Söyle oğlum?" diye bağırdı. Uzun süre düşünen Arslan, "Hayır." karşılığını verdi. Sorgu sırasında Ergenekon sanığı Muzaffer Tekin de gündeme geldi. "Hiçbir zaman Alparslan Arslan'la tanışmadım, konuşmadım." diye ifade veren Tekin'i, Danıştay saldırganı yalanladı. Arslan şunları söyledi: "Muzaffer Tekin'le olaydan 1 yıl önce tanıştım. Ofisine 3-5 defa gittim. Kendisiyle vatan millet din, Sakarya... sohbetleri yaptık."

Birinci Ergenekon davasının 116. duruşmasına emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve İşçi Partisi Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar katıldı. Mahkeme heyeti, Danıştay davası sanıklarından Osman Yıldırım'ın savunmasını almak istedi. Yıldırım, yeni avukat tuttuğunu belirterek savunma için süre istedi. Bu nedenle Danıştay saldırganı Alparslan Arslan'a geçildi. Ancak sanık Arslan, "Çay içip sohbet edeceksek edelim. Yoksa konuşacak bir şeyim yok." dedi. Arslan, savunma yapmayacağını belirtince, mahkeme sanığın sorgusuna geçti.

İlk sözü alan savcı Mehmet Ali Pekgüzel, sorguya "Danıştay saldırısını neden yaptınız?" sorusuyla başladı. Arslan'ın cevabı "Emir gelmişti. Yukarıdan gelmişti." oldu. "Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atasın diye mi emir geldi?" sorusu üzerine de "Başörtüsünü biliyoruz. Allah'tan utanmayan insanla benim işim olmaz. Başörtüsü takmayan insandan utanırım. Vesilelerle 1.70-180 m boyundaki bir mahluk, Allah'tan utanmayan insanlara cezayı verdi." dedi.

Savcı Pekgüzel, daha sonra kronolojik sıraya dikkat çekerek, Danıştay'ın başörtüsü yasağına ilişkin kararının Aralık 2005'te alındığını, Cumhuriyet gazetesinde 'başörtüsü giymiş domuz karikatürünün bundan sonra yayımlandığını vurguladı. Ardından "Madem öyle, neden önce Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba attınız?" diye sordu. Arslan, bu soruyu ilgisiz şeyler anlatarak geçiştirdi.

Savcı Nihat Taşkın ise Arslan'a, Ankara'da gözaltına alındıktan sonra bombaları veren kişiyi ancak 35 gün sonra "Süleyman Esen" olarak beyan ettiğini, sonra da aynı celsede bunun yalan olduğunu söylediğini hatırlattı. Ve bombaları kimden temin ettiğini söylemesini istedi. Arslan'ın bu soruya uzun bir süre cevap vermemesi üzerine izleyici bölümünde bulunan babası İdris Arslan, "Söyle oğlum!" diye bağırdı. Araya giren Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, "Cevap verecek misin?" deyince Arslan, "Hayır." dedi.

Bombaları, çanta içinde evindeki yatağının altında sakladığını ifade eden Arslan, sonra bombaları el çantasına koyduğunu, bunlardan ikisin i Osman Yıldırım'a verdiğini, birinin kendisinde kaldığını kaydetti. Yıldırım'a, "Bugün atılsın, olmazsa yarın muhakkak atılsın." diye tembihte bulunduğunu belirten Arslan, ''Atılınca patlamadı. Sonra ben gittim attım, patladı.'' diye konuştu. Arslan, savcının "El bombalarını nereden biliyorsun?' yönündeki sorusunu şöyle cevapladı: ''Pimi çekip atmak lazım, diye söylendi. Pimi çekilecek atılacaktı. Ben patlayıp patlamayacağı konusunda şüpheliydim. Bombalar çok sağlıklı değildi. Biraz yıpranmıştı. Uzun süreden beri bulunduğu belliydi. Öldürmek kastım olsaydı, girer içeriye atardım. İnsanlara para karşılığı eylem yaptırmadım. Yaptığım işin parayla bir alakası yok.''

Danıştay saldırganı Alparslan Arslan, ayakta duramadığı gerekçesiyle sorulara oturarak cevap verdi. Mikrofondan uzak durduğunu için sesi duyulmayan Arslan'a, el mikrofonu verildi.


Muzaffer Tekin'i yalanladı: Kendisiyle sohbet ettik
Danıştay saldırısının kilit ismi emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin, Ergenekon davasındaki savunmasında Alparslan Arslan'la aynı ortamda bulunmuş olabileceğini ancak hiç konuşmadıklarını beyan etmişti. Arslan ise dünkü savunmasında Tekin'i yalanladı. Arslan, "Muzaffer Tekin'le bu olaydan 1 yıl önce tanıştım. Kendisinin Kadıköy'deki ofisine 3-5 defa gittim. Gitmeden önce kendisini telefonla arayıp müsait olup olmadığını sormak için arardım. Kendisiyle siyasi sohbetler, vatan millet din, Sakarya... sohbetleri yaptık." dedi. Arslan, Veli Küçük'ü basından tanıdığını ifade etti. Savcı Pekgüzel, Tekin'le 30'a yakın telefon görüşmesi olduğunu söylemesi üzerine Arslan, "Hatırlamıyorum." dedi. Arslan, Tekin'le son görüşmesini ne zaman yaptığını hatırlamadığını ve Fikri Karadağ'ı da Tekin'in ofisinde tanıdığını anlattı. Hüseyin Görüm'ü avukatı olduğu için tanıdığını ve Maltepe'deki toplantılara katıldığını belirtti.

Asıl hedef Mustafa Birden'di

Danıştay tetikçisi Alparslan Arslan, 17 Mayıs 2006'daki saldırıda asıl hedefinin Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Birden olduğunu da söyledi. Arslan, olay gününü şöyle anlattı: ''Bahçede uzun süre oturdum. Bir ara yukarı çıktım, salon kapalıydı. Salon açık olsaydı silahı alıp gelip saldırıyı yapacaktım. Çaycı geldi, dosyam var dedim binadan ayrıldım. Ertesi sabah arkadaşlar otelde uyurken çıktım gittim. Silah çantamdaydı. Güvenlik noktasında öttü. Kimliğimi gösterdim. Avukat olduğum için yukarı çıkmama izi verdiler. Salona girdim. Başta Mustafa Birden olmak üzere 3-4 el ateş ettim. Bayanlar da vardı. Böyle bir şey yasak olamaz, bitsin dedim. Çaycı geldi, seni öldürürüm dedim, kaçtı gitti. Aşağıya indim, polislerle karşılaştım. Sakince yürümeye devam ettim. Polisler anladılar, koluma girmeye çalıştılar, ben de silahımla duvara ateş ettim. Beni götürdüler.''

Asıl hedefinin Birden olduğunu söyleyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mustafa Birden, ilk gün odasından çıkmayınca ben de evinde vurmayı düşündüm. Evini aradım, 'Yavuz Birden'den kargo var, adres verin' diye söyleyecektim. Dışarı çıkınca takip edecektim. Asker kıyafeti giyip, elime dosyalar alıp, Genelkurmay'dan geliyormuş gibi gösterecektim. Özel bir durum falan deyip. Ancak dışarı çıkmayınca ben de Danıştay'a gittim." dedi.

Alparslan Arslan, bir ara 12 Eylül dönemindeki cezaevi koşullarından söz etmeye başladı. İzleyiciler bölümünde bulunan babası İdris Arslan, "Sana mı kaldı. 4 yıldır yok olduk oğlum.'' diye tepki gösterdi. Arslan da, babasına bağırarak, ''Ben Allah'ın fedaisiyim.'' diyerek küfürlü konuştu. Ardından mahkeme heyeti başkanı Köksal Şengün, Arslan'ın babasına ''Yönlendirmenizin anlamı nedir?'' diye sordu. Bunun üzerine Arslan'ın annesi Porsor Arslan, ''Sağlıklı mı acaba?" diye bağırdı. Başkan Şengün, "Sağlıklı olup olmadığına siz karar veremezsiniz. Hissiyatınıza saygılı olabiliriz ama onun da ölçüsü var.'' uyarısında bulundu. BÜŞRA ERDAL İSTANBUL


Perinçek ve Apo'yu seviyorum İlhan Selçuk iyi insan
Alparslan Arslan, dünkü sorgusu sırasında ilginç ifadeler kullandı. "Kürt'üm ancak ülkücüyüm." diyen Arslan, Abdullah Öcalan için "Adam 10 yıldır orada yatıyor. Türkiye'ye iade edildikten sonra Kur'an dedi. Zaten imam-hatip kökenli. Bende de sempati oluştu. Abdullah Öcalan'ı severim." diye konuştu. Arslan, İlhan Selçuk ve Turhan Selçuk için "Medyadan tanırım. Hissiyatta da tanıyorum, iyi insanlar." ifadelerini kullanırken duruşma salonunda bulunan İşçi Partisi Başkanı'nı göstererek, şöyle devam etti: "Mesela burada Doğu Perinçek var. Adamı seviyorum kardeşim. Haslet işte." Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan 3 el bombasını kimden aldığının sorulması üzerine Arslan, bunu açıklamaya ve bu konulara girmeye gerek olmadığını söyledi. Savcı Pekgüzel'in "Bombaları nereden aldığınız konusunda çelişkili ifadeniz var. Mesela birisinde Süleyman Esen'den aldığınızı söylüyorsunuz. Bunları açıklarsanız bu davayı ancak böyle bitirebiliriz." demesi üzerine tutuklu sanık Doğu Perinçek, "Böyle mi bitecek bu dava?" diye tepki gösterdi. Pekgüzel de olayı aydınlatmaya çalıştıklarını söyledi.


Osman Yıldırım'ın tanık ifadelerini doğruladı
Savcı Nihat Taşkın, daha sonra Osman Yıldırım'ın Ankara'da cezaevinde tanık olarak verdiği ifadeyi hatırlattı. Alparslan Arslan, Osman Yıldırım'la Danıştay saldırısı öncesi Ümraniye, Ataşehir ve Üsküdar'da buluşup konuştuklarını itiraf etti. Ancak Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalara ilişkin çelişkili ifade verdi. Osman Yıldırım, bombaların Ataşehir'de bir evde kendisine verildiğini anlatmıştı. Savcı Osman Yıldırım'ın bu ifadelerini hatırlatırken, Arslan, "Muzaffer Tekin'in ilgisi yok." diye bağırdı. Savcı Taşkın bu konuyu sormayacağını belirtti. Yıldırım'ı 27 Nisan 2006'da Ataşehir'e çağırdığını belirten Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bombaları Ataşehir'de yolda giderken arabada Osman Yıldırım'a verdim. Üsküdar'daki evimden aldıktan 1 saat sonra verdim. Süleyman Esen Üsküdar'daki evime getirdi. Esen'in nerden bulduğunu bilmiyorum. Ya emniyet, ya jandarma, ya da korucu tanıdıkları vardır. Esen'in bu tür insanlarla ya akrabalığı ya da hısımlığı vardır. Bulabilir miyiz, diye sordum. Bir hafta, 3-5 gün içinde getirdi. Esen'e 3 bomba için 1,5 milyar lira elden verdim. Esen bombaları ne yapacağımı sormadı."


Özel Harpçi ifadesi ağzımdan kaçtı
Savcı Nihat Taşkın da müdahil olan Cumhuriyet Gazetesi avukatlarının Ergenekon davasında yaptıkları açıklamada "Alparslan Arslan, Danıştay davasında bombaları Süleyman Esen'in Özel Harpçi bir arkadaşından aldığını söyledi. Ancak bu zabıtlara geçmedi." dediğini hatırlatarak bu konuda bir açıklama yapmasını istedi. Arslan'ın bu soruya ise "Tahmin ettim, öylesine aklıma geldi. Cezaevine konulmuşum. Aradan bir yıl ya da 6 ay geçmiş. Kimse ile irtibatım yok. O şekilde ağzımdan kaçtı. Bu doğru bir şey değil. Sadece ağzımdan çıktı." cevabını verdi.


Oğuztan, Ölmez ve Şahin'e tahliye
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 1. Ergenekon Davası'nın dünkü duruşmasında Erol Ölmez, Kahraman Şahin ve Ümit Oğuztan'ın tahliyelerine karar verildi. Diğer 27 sanığın ise tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi. Ancak, ara kararda mahkeme başkanı Köksal Şengün'ün, tutuklu sanıklardan terör örgütü üyesi olmak suçundan yargılanan Emin Gürses, Kemal Kerinçsiz, Hayrettin Ertekin, Hüseyin Görüm, Erkut Ersoy, Muhammet Yüce ve Selim Akkurt'un yattıkları süreler, haklarında isnat olunan suçların vasıflarının değişme ihtimali, tutukluluktaki makul sürenin aşılmış olması ve toplum içerisindeki konumları da dikkate alındığında bu aşamadan sonra kaçma ve saklanma şüphelerinin bulunmadığı gerekçesiyle tahliye edilmeleri yönünde oy kullandığı belirtildi. Kararda, mahkeme başkanının muhalefetine karşılık iki üye hakimin tutukluluk yönünde görüş bildirmesi üzerine bu sanıkların oy çokluğuyla tutukluluk hallerinin devamına karar verildiği bildirildi.


Öcalan'ın Ergenekon'la ilişkisi MİT'e sorulacak
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ayrıca Abdullah Öcalan'ın eski Ankara 1 No'lu DGM'de yargılandığı dava dosyasının istenmesine karar verdi. Mahkeme, PKK terör örgütünün MİT tarafından kurulduğuna, teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın iddia olunan Ergenekon terör örgütü üyesi olduğuna ilişkin iddiaların Genelkurmay Başkanlığı, MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nden sorulmasına, Alparslan Arslan'ın MİT görevlisi olup olmadığının MİT'ten sorulmasına karar verdi.










ZAMAN

 

Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 10-20-2009, 07:25   #2
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart
Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 10-20-2009, 07:27   #3
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart Danıştay hala kördüğüm

Danıştay tetikçisi Alparslan Arslan, dünkü çapraz sorgusunda; “bomba”ları kimin verdiği, kendisini kimlerin yönlendirdiği gibi cinayet düğümünü çözecek sorulara cevap vermek yerine, “profesyonel bir figüran” gibi davrandı ve işine gelen konularda açıklama yaptı.



KENAN KIRAN'ın haberi...

Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılara ilişkin dava ile birleştirilen birinci “Ergenekon Terör Örgütü” davasının 116. duruşması tamamlandı. Danıştay saldırısının tetikçisi Alparslan Arslan'ın, 78 gün sonra ifadesi alındı. Arslan, çapraz sorguda kilit sorulara cevap vermedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan dünkü duruşmaya, tutuklu sanıklardan Selim Akkurt, Hayrettin Ertekin ve Kahraman Şahin katılmadı.
Duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ve Osman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 27 tutuklu sanık geldi. Duruşmada, tutuksuz yargılanan Güler Kömürcü Öztürk ile İbrahim Benli de hazır bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, ifadesinin alınması için kürsüye çağrılan tutuklu sanık Osman Yıldırım, daha önce Baro tarafından atanan Avukat Ramazan Zeybek'in, cezaevine gelip kendisiyle görüşemediğini, bu nedenle savunmasını hazırlayamadığını ifade etti.

Murat Eke'yi kendisine avukat olarak tuttuğunu belirten Osman Yıldırım, savunmasını hazırlayabilmek için tekrar ek süre verilmesini istedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün, “Neden savunmanı yapmıyorsun. Bak senin ifade vermememen nedeniyle duruşmalarda ilerleme olmuyor” demesi üzerine, Yıldırım, “Bir an önce ben de kurtulmak istiyorum. Hiçbir art niyetim yok” dedi.

Bunun ardından da Köksal Şengün, tutuklu sanıklardan Alparslan Arslan'ı ifade vermesi için sanık kürsüsüne çağırdı. Sanık Alparslan Arslan konuşacak bir şeyi olmadığını belirterek, savunma yapmayacağını söyledi. Daha sonra Arslan'ın çapraz sorgusuna geçildi.

Danıştay saldırısının tetikçisi Alparslan Arslan, çapraz sorguda kilit sorulara cevap vermedi. Arslan, Doğu Perinçek'i sevdiğini, Genelkurmay eski Başkanı Yaşar Büyükanıt ve Hurşit Tolon'u ellerinden öpüp alnına koyacağını söyledi.

ALPARSLAN ARSLAN, KİLİT SORUYA CEVAP VERMEDİ
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, savunmasını yapmak istemeyen Alparslan Arslan'ın çapraz sorgusuna geçme kararı alarak Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'e söz verdi.

Pekgüzel, Danıştay saldırısından bir gün önce Alparslan Arslan'ın, saldırıda kilit rol oynayan kişiye mesajlar gönderdiği 0536 733 01 95 numaralı telefonun babası İdris Arslan'ın üzerine kayıtlı olduğunu açıkladı.
Pekgüzel, Alparslan Arslan'ın, 16 Mayıs 2006 tarihinde, (Danıştay saldırısından bir gün önce) 0536 733 01 95 numaralı kişiye; saat 02.00'de “Tarkan işinize yarar mı?” (Avukat Tarkan Toper'i kastediyor), sabah saatlerinde Danıştay binasının önüne gelen Alparslan Arslan'ın, saat 09.37'de “Bekliyorum..”, saat: 10.40'da “Bir eksiğin var mı?”, saat: 10.43'de “İçeride mi dışarıda mı?”, saat: 10.46'da “Eksiğin var mı?”, saat: 10.48'de “Bilmiyorum yolcuyu görmeli miydim?”, saat 11.19'da, “Yanlış mı doğru mu?”, saat 12.12'de “Akşam yolcunun..”, saat 12.53'te “Uygun yer mi?”, saat 12.57'de “Uygun galiba..”, saat 16.05'de “Neyi eksik yapıyorum?”, saat 16.06'da “İçeride mi?”, saat 17.50'de “Yolda o zaman” ve son mesajında “Tekrar dönmek için geleyim mi?” şeklinde mesaj gönderdiğini hatırlattı.

Savcı Pekgüzel, Alparslan Arslan'a, söz konusu telefon mesajlarını hatırlatarak bunların ne anlama geldiğini sordu. Arslan da “Açıklanacak bir şey yok. Sadece sorulan sorulara cevaplar var. Başka bir şey yok” dedi.

ARSLAN: HABERİN VAKİT GAZETESİNDE YAYINLANDIĞINDAN HABERİM YOKTU
Alparslan Arslan, Savcı Nihat Taşkın'ın, “Danıştay'ın başörtüsüne yönelik kararını ne zaman aldınız?” sorusuna, “Danıştay saldırısından 1 ay önce haberdar oldum” dedi.

Taşkın, Danıştay'ın başörtüsü kararının Vakit gazetesinin 13 Şubat 2006 tarihinde “İşte o üyeler” başlığıyla yayınladığını hatırlatması üzerine, “Haber yayınlandığında haberim yoktu. Bu saldırı bir aylık süreç” dedi. Alparslan Arslan'ın bu sözleri, Danıştay saldırısını Vakit gazetesinden etkilenerek yaptığına yönelik ilk ifadesini yalanlıyor.

“MUSTAFA BİRDEN'İ EVİNDE ÖLDÜRECEKTİM”
Arslan, Danıştay saldırısından 1 gün önce Danıştay Başkanı Mustafa Birden'e, Danıştay 2. Daire Başkanı olduğu dönemde evinde suikast yapmayı planladığını da açıkladı. Arslan, “Mustafa Birden'e Danıştay'dan kendisine ulaşmak istedim. Hatta Danıştay'ı aradım ve kargo şirketinden ‘Yavuz Birden'den kargo var' dedim. Adresine ulaşmak istedim. Mustafa Birden'in adresini internetten tespit etmiştim. Mustafa Birden'in evine gitmek düşüncesi vardı. Osman Yıldırım'dan Mustafa Birden'in araç plakasını öğrenmesini istedim. Araç plakasından adres bilgilerine ulaşılıyordu. Mustafa Birden'in evine de telefon açtım. Mustafa Birden'i asker kıyafeti giyerek öldürmeyi düşündüm” dedi.

İNTERNET ORTAMINDA ADRES BULUNMUYOR!
Alparslan Arslan'ın, Mustafa Birden'in adresini internetten bulduğuna ilişkin açıklamaları gerçeği yansıtmıyor. Mustafa Birden'in ev adresi, internet ortamında bulunmuyor!

================
İŞTE ARSLAN'IN İLGİNÇ BAZI AÇIKLAMALARI
- Tarkan Toper'i şarjım bitik olduğu için bir bakkala gidip, paralı telefondan aradım.
- Doğu Perinçek'i seviyorum. Yaşar Büyükanıt ve Hurşit Tolon'u ellerinden öpeceğim.
- Bombaları Süleyman Esen'den 1.5 milyar ödeyerek aldım ve 1 hafta evde tuttum. Esen, bombaları ne yapacağımı sormadı.
- Cumhuriyet'e atılan bombaları, Ataşehir'de yolda giderken arabada Osman Yıldırım'a verdim. Bombaların pimini çekip atmak lazım diye söylendi. Ben patlayıp patlamayacağı konusunda şüpheliydim. Bombalar çok sağlıklı değildi. Biraz yıpranmıştı.
- Cumhuriyet'e bombalar, domuza türban takılarak çizilen karikatürden dolayı atıldı.
- ‘Erkekler yarışıyor' adlı yarışmadan dolayı ATV'yi kurşunlayacaktım, ya da kurşunlatacaktım...

DURUŞMADAN NOTLAR
- Alparslan Arslan savcının sorularını cevapladığı sırada, yanında güvenlik için bulunan jandarma erlerinden birisi, fenalık geçirerek olduğu yere yığıldı. Jandarma askeri, arkadaşları tarafından adliye bahçesinde bekleyen ambulansa götürülerek tedavi altına alındı.
- Savcının ‘bombaları kimden aldın, nereden temin ettin' sorusu karşısında uzun süre sessiz kalan Arslan'a, babası İdris Arslan, “Söyle oğlum..” diye bağırdı.
- Duruşmada laubali hareketler sergileyen Arslan, savcıya, “Çay kahve içeceksek geleyim. Yoksa anlatacak bir şey yok” cevabını verdi.

================

“MUZAFFER TEKİN'LE GÖRÜŞÜRDÜK”
Danıştay saldırısının tetikçisi Alparslan Arslan, Danıştay saldırısının azmettiricisi olduğu iddia edilen Muzaffer Tekin hakkında ilginç açıklamalarda bulundu. Arslan, Muzaffer Tekin'in “Kendisini tanımıyorum” ifadelerini yalanladı.Alparslan Arslan, Muzaffer Tekin ile 3-5 defa yüzyüze görüştüğünü açıkladı. Arslan, Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın'ın, Muzaffer Tekin ile 30'u aşkın telefon görüşmesi hatırlatması üzerine, Muzaffer Tekin'i telefonla aramasının, kendisiyle görüşmek için müsait olup olmadığını öğrenmek için olduğunu söyledi. Arslan, “Muzaffer Tekin'i, olaylardan 1 yıl önce avukatı olduğum Doğuş Factoring'te tanıdım. ‘Komutan..' diye adı geçiyordu. Saygı duyulan birisiydi. Ayhan Parlak vasıtasıyla tanıdım. Telefonla aradıktan sonra yüzyüze görüşürdüm. Memleket meseleleri hakkında konuşuyorduk. Kendisi vatansever biriydi. ‘Ne yapmak lazım..' diye konuşuyorduk” dedi.


Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 10-20-2009, 07:27   #4
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart
Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi