![]() |
#1 |
![]() Tarihte ilk kez Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerinde ipler kopma noktasına gelirken bu yaşananlarda Bakü Büyükelçisinin rolü neydi? Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliğinde skandal üzerine skandal yaşanıyor. Ülkemizin Bakü Büyükelçisi Hulusi Kılıç’ın kimi faaliyetleri ulusal çıkarlarımızı tehdit edecek boyutlara ulaştı. Gerek ülkemizin itibarı gerekse Türkiye-Azerbaycan ilişkileri Büyükelçinin davranışları nedeniyle büyük zarar görüyor. Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Hulusi Kılıç’ın özellikle Türkiye-Ermenistan ilişkileri bakımından Türkiye Cumhuriyetinin politikalarını bir kenara iterek Azerilerle işbirliği yaptığı iddia ediliyor. Bayan Azeri Milletvekillerini Türk Büyükelçisi mi Gönderdi? Bilindiği gibi, bir grup Azeri bayan milletvekili geçtiğimiz Nisan ayında Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi sürecinde Türk kamuoyunu etkilemek amacıyla Türkiye’ye gelerek bir dizi temaslarda bulunmuş, Başbakan Erdoğan ise AKP grup toplantısında Azeri milletvekillerini “yalan yanlış haberlerle ortalığı karıştırmakla” suçlamıştı. Erdoğan’ın 13 Mayıs 2009 günü Azerbaycan’a yaptığı ziyaretin ardından Star gazetesinde geçtiğimiz günlerde yayımlanan bir haberde işe, Erdoğan’ın Aliyev’le yaptığı görüşmede “bayan Azeri milletvekillerinin Türkiye’de derin bağlantılar içerisinde olduğunu öğrendiğini’” dile getirdiği, Aliyev’in ise karşılık olarak “bundan kendilerinin de rahatsız olduğunu” belirttiği öne sürülmüştü. Bununla birlikte, bu haber Bakü Büyükelçiliği tarafından yalanlanmış, hemen ardından Azerbaycan Cumhurbaşkanlığından da bir tekzip yayımlanmıştı. Haber her ne kadar yalanlansa da Erdoğan’ın Azeri milletvekillerinin ziyaretine ilişkin rahatsızlığını Aliyev’e bir şekilde aktardığı görüşü hakimdir. Oysa bu ziyaret konusunda Erdoğan suçluyu yanlış yerde aramaktadır. Başta Ganire Paşayeva olmak üzere, Türkiye’yi ziyaret eden heyette yer alan Azeri kadın milletvekilleri ziyaret öncesinde Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliğinde Büyükelçi Hulusi Kılıç ile defalarca görüşmüş, ziyaret sırasında yapılabilecekler hakkında konuşmuşlardır. Diğer bir deyişle, Azeri milletvekillerinin Türkiye ziyareti bizatihi Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliği’nde planlanmıştır. Dahası, ziyaretin ardından da kadın milletvekilleri Türkiye Büyükelçisiyle yine defalarca görüşmüşlerdir. Azeri Milletvekilleri Gerçeği Açıklayalabilirler Öte yandan, Ganire Paşayeva başta olmak üzere Azeri bayan milletvekillerinin bu şekilde hedefe oturtulmaktan ve Başbakan Erdoğan tarafından devamlı olarak eleştirilmekten son derece rahatsız oldukları ve tenkitlerin sürmesi halinde kendilerini bizzat Türk Büyükelçisinin yönlendirdiğini açıklayabilecekleri konuşulmaktadır. Azeri Milletvekillerinin çevrelerine çeşitli vesilelerle bu husustaki rahatsızlıklarını anlattıkları ve gerekirse resmi bir açıklama bile yapabilecekleri ifade edilmektedir. Büyükelçi Kılıç, Erdoğan’ın En Yakınındaydı İşin en ilginç tarafı ise Büyükelçi Kılıç’ın Başbakan’ın protokol müdürü iken 2008 yılında Bakü’ye Büyükelçi olarak atanmış olmasıdır. Büyükelçi Kılıç, Gizli Belgeleri İfşa Etti Üstelik skandallar bununla da bitmiyor. Büyükelçi Hulusi Kılıç, Azerbaycan’daki önde gelen Türk vatandaşlarını 29 Nisan 2009 günü Büyükelçiliğe davet ederek Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde görülen yumuşamanın Türkiye-Azerbaycan ilişkilerindeki yansımaları hakkında bir konuşma yaptı. 50 civarında vatandaşın katıldığı toplantıda Büyükelçi Kılıç, vatandaşlara Cumhurbaşkanı Gül ile Cumhurbaşkanı Aliyev’in telefon görüşmelerinin tutanaklarını içeren çok gizli belgeleri okumuş, içeriği asla açıklanmaması gereken ve yalnızca özel yetkili memurların okumaya yetkili olduğu bilinen belgeleri böylece ifşa etmiştir. Büyükelçinin bu davranışı toplantıya katılan vatandaşlar tarafından bile son derece yadırganmıştır. Toplantıya katılan vatandaşlardan bu hususun teyit edilmesi mümkündür. Gizli Görüşmelerin İçeriğini Basına Verdiği İddia Ediliyor Bakü Büyükelçisinin marifetleri bununla da sınırlı değil. Bilindiği gibi, tam da Türk-Azeri ilişkilerinin çok gerginleştiği 19 Nisan 2009 günü “hurriyet.com.tr” internet sitesinde Metehan Demir imzasıyla bir haber yayımlanmıştı. Haberde, Bakü’de 2008 yılının Aralık ayında eski Dışişleri Bakanı Babacan ile Azerbaycan Başbakanı Artur Rasizade arasında yapılan çok gizli bir görüşmenin detayları yer almaktaydı. Habere göre, Başbakan Rasizade, Türk Bakana “Azerbaycan, Türk-Ermeni ilişkilerinden rahatsızdır. Bu şekilde devam ettiği takdirde, Türk-Azeri ilişkileri halihazırdaki Türkiye-Özbekistan ilişkilerinden daha kotü hale gelecektir.” demişti. Metehan Demir, haberinde, içeriğini “çok güvenilir kaynaklardan” öğrendiği bu görüşmeye “birçok kişinin tanık olduğunu” söyleyerek haber kaynağını gizlemeye çalışıyordu. Oysa bu görüşme son derece kısıtlı bir katılımla gerçekleşmiş, bu nedenle de o günlerde medyada görüşmenin içeriği hakkında hiç bir bilgi yer alamamıştı. Metehan Demir’in “oldukça güvenilir kaynağının” yine bizzat o görüşmelere katılan Büyükelçi Hulusi Kılıç olup olmadığı merak konusudur. Bunun gerçekliğini öğrenmek için Büyükelçi Kılıç’ın Metehan Demir’i yakından tanıyıp tanımadığı ve o günlerde Metehan Demir’le telefon görüşmeleri yapıp yapmadığı gibi hususların araştırılması yeterlidir. Hariciye mensuplarının halktan kopuk oldukları ve milletimizin çıkarlarını korumakta yetersiz kaldıkları şeklinde eleştiriler her zaman yapılır. Bunların büyük bir kısmı haksızlık şeklinde nitelendirilebilir. Ancak kendi devletinin poltikaları aleyhine çalışan Büyükelçi Kılıç’ın durumu bu bakımdan bir ilk olmalı. Stratejikboyut Özel
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|