AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 04-15-2009, 03:08   #1
Kullanıcı Adı
Necip Fazıl
Standart Başbuğ'un, 'ulusalcıları' kızdıran cümlesi... Fikri AKYÜZ - Takvim
Dün Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ bir "ilk"e imza atarak dedi ki: "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir".
Atatürk'e ait olan bu sözü İlker Başbuğ daha da açıyor ve şunu diyordu:
"Eğer Atatürk'ün sözü 'Türkiye halkı' yerine 'Türk' ifadesiyle yazılırsa işte o zaman etnik ayrımcılık olur.."
Oysa bu cümle bir "tabu" idi; çünkü aynı cümleyi Türkiye'de özgürlükçü demokrat kalemler söylediğinde yer yerinden oynuyordu.
O kadar ki Yargıtay 8. Dairesi, Baskın Oran ve İbrahim Kaboğlu'nun azınlıklar ile ilgili raporundaki "üst kimlik-alt kimlik" sözünden dolayı Oran ve Kaboğlu'yu hapse mahkum etmişti.
Daire üyesi Hamdi Yaver Aktan'ın katılmadığı kararın gerekçesinde şöyle bir cümle yer alıyordu:
"Alt kimlik-üst kimlik ayrımı yapılmak suretiyle eleştiri ve düşünce özgürlüğü sınırları aşılmış, böylece toplumsal tehlike boyutlarına ulaşılmıştır.. Halk kin ve düşmanlığa tahrik edilmiştir.."
Kararın devamında şu da vardı:
"Rapor, uzun bir çalışma süresi sonunda hazırlanmış; düşünülerek, istenilerek ve bilinçli olarak yapılmıştır.."
Tabii akla şu gelmiyor değil.. Diyelim ki yerel mahkeme, Oran ve Kaboğlu'nun raporunda suç unsuru var mı yok mu diye bir "bilirkişiden rapor tanzim etmesini" istemiş olsun.. Ki, istemiştir.
Böyle bir durumda bilirkişi, raporunu "uzun bir çalışma yaparak", "düşünerek", "isteyerek" ve "bilinçli" bir şekilde tanzim etmişse bu rapor da usule aykırı bir rapor değil midir?!
Demek ki rapor düzenlerken "az çalışma yapacaksın", "düşünmeden yazacaksın", "istemeden kaleme alacaksın"..
Bu da yetmez; "bilinçsizce", şuursuzca yazacaksın.. Aksi halde, hayatın "alt-üst" olur!
Evet 8. Daire, anılan kararında bir kimsenin kalkıp "Bu memlekette Türk de vardır, Kürt de.. Bunları bir arada tutan unsur Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.." diyemeyeceğini belirtiyordu.
Ama "biri" kalkıp bunu bir başka üslupla dedi; üstelik bu "biri" halen genelkurmay başkanlığı yapan ve millilik vasfını kimsenin tartışamayacağı bir isim..
Konu dağıldığı için Başbuğ'un cümlesini tekrar edelim: "Eğer Atatürk'ün sözü 'Türkiye halkı' yerine 'Türk' ifadesiyle yazılırsa işte o zaman etnik ayrımcılık olur.."
Hah, işte geldik bir başka meseleye.. İçinde "halk" olan bir cümle kurulabilir mi kurulamaz mı meselesine..
Allah rahmet eylesin; Gündüz Aktan, entelektüel bir isimdi, fikirlerinin pek çoğuna katılmazdım ama yazıları kaçırılmayacak derecede ciddiye alınması gereken bir isimdi.. İşte merhum Aktan'ın Radikal'de iken Neşe Düzel ile yaptı bir röportajı arşivime almıştım. (Radikal.. 09.07.2007)
Aktan diyordu ki: "Millet olarak herkes Türk'tür. Ama etnik grup olarak isteyen istediğini söyler. Kürt, kendisine etnik olarak ben Kürdüm diyorsa, bunu diyebilmeli. Kürt, 'Ben Türküm, aynı zamanda Kürdüm' diyecek.."
Neşe Düzel ise, ancak kafası çalışan bir insanın sorabileceği bir soru soruyor ve diyordu ki: "Türk de bir etnik kimlik. Türk ne diyecek? 'Ben Türküm, aynı zamanda Türküm' mü diyecek?"
Aktan'ın cevabı netti: "Tabii ki.."
İşte röportajdaki bu "Tabii ki.." cevabından sonra epey gülmüştüm.
Hatta Aktan röportajın bir yerinde "halk" sözcüğünü kullanmanın bölücülük olduğunu belirtiyordu.
(İroniye bakınız ki "bölücü"lerin yargılandığı maddenin başlığında "HALKI kin ve düşmanlığa tahrik.." ibaresi yer alıyor!)
Evet insanları "azınlık-çoğunluk", "bizdenondan" diye ayırıma tabi tutmaya son vermenin zamanı artık gelmiştir.
Bir insan bir coğrafi bölgede yaşıyorsa, o insan ya "vatandaştır" ya "turisttir" ya da "geçici çalışan"dır..
Ya da Ankara'da mukim bir Yahudi konsolos, ne turisttir ne de vatandaş..
(Bazı mahkeme kararlarında "yerli yabancı" tamlaması bile geçiyor ki, yorumda bulunmak bile zuldür..)
Dolayısıyla, biz bunları tartışacak iken, kalkıp "Ben Kürdüm, aynı zamanda Türküm" ya da "Ben Türküm aynı zamanda Türküm.." gibi garabet timsali lafların tartışmasını yapıyoruz..
Evet neticede bu yazıda suç işlediğimi düşünenler olacaktır, biliyorum..
Zira bu yazı "kısa sürede" yazıldı, "düşünmeden" yazıldı, "istemeye istemeye" yazıldı..
Ve çok şükür ki "bilinçsizce" yazıldı!

 

Necip Fazıl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi