Başörtü yasakçıları dansöze döndü! ( ALİ KARAHASANOĞLU ) - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

01-21-2008, 00:15

Başörtü yasağı konusu gündeme düşünce, basın toplantıları, açıkoturumlar, köşe yazıları hep aynı konuda.
Hemen hemen CHP dışındaki tüm partililer, öyle veya böyle yasağın anlamsızlığını dile getiriyorlar.
CHP sözcülerine sıra gelince, onlar bir kıvırıyorlar bir kıvırıyorlar ki, değme dansözlere taş çıkartıyorlar.
Yine, CHP’lilerin kafasındaki kartel kalemşörleri de hakeza aynı kıvırtmaya tam gaz devam ediyorlar..
Soruyorsunuz, başörtünün yasak olmasında ısrarcı mısınız?
Cevap veriyor solcu kafa: “önce başörtü yasağı demeyiniz. Türban yasağı. Başörtü değil.”
Daha ilk dakikadan gol atıyor beyefendi! İzleyici de sanıyor ki, adamın bir bildiği var!
Oysa adam, bir şey bildiğinden değil.. Hep kaostan, kafa karışıklığından nemalanmışlar.. Yine aynı taktiği sürdürüyor da onun için tartışmaya böyle giriyor!
Hemen karşı soruyu yöneltiyorsunuz: “O halde siz şimdi, başörtü yasağına değil türban yasağına destek verdiğinizi söylüyorsunuz öyle mi?”
Yasakçı kafa, kapana kıstırılmak üzere ama, utanma yok adamlarda..
Hiç sıkılmadan cevap veriyor size: “Tabi bizim söylediğimiz türban yasağı”.
Konuyu netleştirmek için tekrar soruyorsunuz: “Yani size göre, türban yasak olmalı ama, başörtü yasak olmamalı değil mi?”
Tam o noktada, muhatabınızda garip beden hareketleri başlıyor. Bazılarının gözleri kapanıp kapanıp açılıyor, bazılarının el kol hareketleri hızlanıyor.. Kimisinin göbeği, kimisinin tüm bedeni yerinden oynamaya başlıyor..
Kıvranmalar, sancılanmalar başlıyor. Dansöz gibi lafı uzatmalar, “efendim” diye başlayıp 35-40 kelimelik cümleler kurmalar!
Be adam, sorduğumuz soracağımız, “Türban ile başörtü farklı şeyler mi? Farklı ise başörtü için de yasak olmasını ister misiniz? Yoksa sadece türban mı yasak olsun?”
Yok, partilerinin en tepesindeki adamlarından, en alt figüranlarına kadar hiçbirisinde somut bir cevap yok!
Ancak dansöz gibi kıvırtıp duruyorlar!
Sadece parti sözcüleri mi?
Onların bir de karteldeki avukatları var!
Karteldeki yasakçı kafanın avukatı olan yazarlarda da aynı tavırlar..
Onlar da, “Yasağa ben de karşıyım da” diye başlayıp cümleye, sonrasında başlıyorlar ayak diretmeye ”Anayasa ile olmasın da, kanun ile olsun. Veya kanun hükmünde kararname ile olsun”
İnsanın öyle tepesini attırıyorlar ki; ne kadar fermuarı açılmamış küfür varsa savurup, arkasından “Ulan yasağı nasıl kaldırıyorsan kaldır. Buyur sen kaldır. İster yönetmelik değiştir. İster tüzük değiştir.İstersen hiçbir şey değiştirmeden kaldır. Ama kaldır. Kaldıramıyorsan, kaldırmıyorsan, bırak da kaldırmak isteyenler, nasıl kaldıracaklarsa kendileri kararlaştırsınlar!” diyeceği geliyor..
Gerçekten de, en sakin insanın bile tepesini attırıyorlar!
Sanırsınız ki; dün ilk defa karşılaşılan bir sorun ile ilgili bir tartışma yapıyoruz da, düşünülen değişikliğin en güzel nasıl yapılacağını, iyiniyetli katkılarla destek vermek istiyorlar!
Nerdeee!
10 senedir bu konuyu tartışıyoruz. Artık hepimize gına geldi. Hâlâ neyi tartışıyoruz biz?
Sonuçta istenilen şu: “Başörtü sebebi ile öğrencilerimiz üniversite kapısından geri çevrilmesin!”
Daha bunun ıncığını, boncuğunu ne karıştırıyorsunuz?
Anayasa ile olursa kavga olurmuş, kanun ile olursa, kavga olmazmış!
Haydi oradan sahtekâr yalancı!
Sen değil misin gazetende, “Şu üniversitede başörtülü öğrenciler kampuse giriyorlar” diye fotoğraf basıp hedef gösteren!
üç tane kız öğrenci; üniversiteye, başındaki örtü ile girdi diye birinci sayfadan haberini yapanların, “Biz de üniversitede yasağa karşıyız ama, diğer alanlara yaygınlaşmasına itiraz ediyoruz” diye söylemelerine, yazmalarına nasıl inanacağız ki?
Siz değil misiniz; bırakın üniversiteyi, çanakkale Şehitleri’ni anmak için şehitlikteki törene serbest giysileri ile katılan öğrencilerin bile, başındaki örtüyü birinci sayfadan haber yapanlar!
Okulu bile bırakın; tamamen özel bir gecede, kız çocuklarının başında örtü var diye, muhtıra yayınlatanlar siz değil misiniz?
Bu yasak başladığında, yasakçılar ve özgürlükçüler hemen hemen yarı yarıya idi..
O kadar gaddarca, o kadar insafsızca bir yasak uyguladınız ki, % 60’a % 40 oldu.. Ders almadınız, % 65’e % 35 oldu.. Hatta % 70’e %30 oldu..
Aynı kafayla devam ettiğiniz için, şimdi % 75’e % 25 oldu..
Ha gayret, siz yasakta ısrar ettikçe, arkanızdaki sayı azalıyor. Bir gün bakacaksınız, arkanızda kimse kalmamış.
öyle ki; bir yasak sebebiyle, “solculuğu” bile toprağa gömdünüz Türkiye’de..
Kimbilir; torunlarınız bile kafasını kaldırıp, “Ben solcuyum” diyemeyecek bu ülkede.. “Haa, bir zamanlar bu ülkede yasakçılığı savunanların zihniyeti mi?” diye gülümsemeyle karşılanacaklar, 30-40 yıl sonra bile..
Bir “başörtü yasağı”, bir ideolojiyi sildi-süpürdü ülkeden..
Kimbilir; belki de böylesi, daha hayırlı olmuştur!

Ali KARAHASANOĞLU / VAKİT 20/01/2008

01-21-2008, 00:15	#1
Kullanıcı Adı CeVHeR	Başörtü yasakçıları dansöze döndü! ( ALİ KARAHASANOĞLU ) Başörtü yasağı konusu gündeme düşünce, basın toplantıları, açıkoturumlar, köşe yazıları hep aynı konuda. Hemen hemen CHP dışındaki tüm partililer, öyle veya böyle yasağın anlamsızlığını dile getiriyorlar. CHP sözcülerine sıra gelince, onlar bir kıvırıyorlar bir kıvırıyorlar ki, değme dansözlere taş çıkartıyorlar. Yine, CHP’lilerin kafasındaki kartel kalemşörleri de hakeza aynı kıvırtmaya tam gaz devam ediyorlar.. Soruyorsunuz, başörtünün yasak olmasında ısrarcı mısınız? Cevap veriyor solcu kafa: “önce başörtü yasağı demeyiniz. Türban yasağı. Başörtü değil.” Daha ilk dakikadan gol atıyor beyefendi! İzleyici de sanıyor ki, adamın bir bildiği var! Oysa adam, bir şey bildiğinden değil.. Hep kaostan, kafa karışıklığından nemalanmışlar.. Yine aynı taktiği sürdürüyor da onun için tartışmaya böyle giriyor! Hemen karşı soruyu yöneltiyorsunuz: “O halde siz şimdi, başörtü yasağına değil türban yasağına destek verdiğinizi söylüyorsunuz öyle mi?” Yasakçı kafa, kapana kıstırılmak üzere ama, utanma yok adamlarda.. Hiç sıkılmadan cevap veriyor size: “Tabi bizim söylediğimiz türban yasağı”. Konuyu netleştirmek için tekrar soruyorsunuz: “Yani size göre, türban yasak olmalı ama, başörtü yasak olmamalı değil mi?” Tam o noktada, muhatabınızda garip beden hareketleri başlıyor. Bazılarının gözleri kapanıp kapanıp açılıyor, bazılarının el kol hareketleri hızlanıyor.. Kimisinin göbeği, kimisinin tüm bedeni yerinden oynamaya başlıyor.. Kıvranmalar, sancılanmalar başlıyor. Dansöz gibi lafı uzatmalar, “efendim” diye başlayıp 35-40 kelimelik cümleler kurmalar! Be adam, sorduğumuz soracağımız, “Türban ile başörtü farklı şeyler mi? Farklı ise başörtü için de yasak olmasını ister misiniz? Yoksa sadece türban mı yasak olsun?” Yok, partilerinin en tepesindeki adamlarından, en alt figüranlarına kadar hiçbirisinde somut bir cevap yok! Ancak dansöz gibi kıvırtıp duruyorlar! Sadece parti sözcüleri mi? Onların bir de karteldeki avukatları var! Karteldeki yasakçı kafanın avukatı olan yazarlarda da aynı tavırlar.. Onlar da, “Yasağa ben de karşıyım da” diye başlayıp cümleye, sonrasında başlıyorlar ayak diretmeye ”Anayasa ile olmasın da, kanun ile olsun. Veya kanun hükmünde kararname ile olsun” İnsanın öyle tepesini attırıyorlar ki; ne kadar fermuarı açılmamış küfür varsa savurup, arkasından “Ulan yasağı nasıl kaldırıyorsan kaldır. Buyur sen kaldır. İster yönetmelik değiştir. İster tüzük değiştir.İstersen hiçbir şey değiştirmeden kaldır. Ama kaldır. Kaldıramıyorsan, kaldırmıyorsan, bırak da kaldırmak isteyenler, nasıl kaldıracaklarsa kendileri kararlaştırsınlar!” diyeceği geliyor.. Gerçekten de, en sakin insanın bile tepesini attırıyorlar! Sanırsınız ki; dün ilk defa karşılaşılan bir sorun ile ilgili bir tartışma yapıyoruz da, düşünülen değişikliğin en güzel nasıl yapılacağını, iyiniyetli katkılarla destek vermek istiyorlar! Nerdeee! 10 senedir bu konuyu tartışıyoruz. Artık hepimize gına geldi. Hâlâ neyi tartışıyoruz biz? Sonuçta istenilen şu: “Başörtü sebebi ile öğrencilerimiz üniversite kapısından geri çevrilmesin!” Daha bunun ıncığını, boncuğunu ne karıştırıyorsunuz? Anayasa ile olursa kavga olurmuş, kanun ile olursa, kavga olmazmış! Haydi oradan sahtekâr yalancı! Sen değil misin gazetende, “Şu üniversitede başörtülü öğrenciler kampuse giriyorlar” diye fotoğraf basıp hedef gösteren! üç tane kız öğrenci; üniversiteye, başındaki örtü ile girdi diye birinci sayfadan haberini yapanların, “Biz de üniversitede yasağa karşıyız ama, diğer alanlara yaygınlaşmasına itiraz ediyoruz” diye söylemelerine, yazmalarına nasıl inanacağız ki? Siz değil misiniz; bırakın üniversiteyi, çanakkale Şehitleri’ni anmak için şehitlikteki törene serbest giysileri ile katılan öğrencilerin bile, başındaki örtüyü birinci sayfadan haber yapanlar! Okulu bile bırakın; tamamen özel bir gecede, kız çocuklarının başında örtü var diye, muhtıra yayınlatanlar siz değil misiniz? Bu yasak başladığında, yasakçılar ve özgürlükçüler hemen hemen yarı yarıya idi.. O kadar gaddarca, o kadar insafsızca bir yasak uyguladınız ki, % 60’a % 40 oldu.. Ders almadınız, % 65’e % 35 oldu.. Hatta % 70’e %30 oldu.. Aynı kafayla devam ettiğiniz için, şimdi % 75’e % 25 oldu.. Ha gayret, siz yasakta ısrar ettikçe, arkanızdaki sayı azalıyor. Bir gün bakacaksınız, arkanızda kimse kalmamış. öyle ki; bir yasak sebebiyle, “solculuğu” bile toprağa gömdünüz Türkiye’de.. Kimbilir; torunlarınız bile kafasını kaldırıp, “Ben solcuyum” diyemeyecek bu ülkede.. “Haa, bir zamanlar bu ülkede yasakçılığı savunanların zihniyeti mi?” diye gülümsemeyle karşılanacaklar, 30-40 yıl sonra bile.. Bir “başörtü yasağı”, bir ideolojiyi sildi-süpürdü ülkeden.. Kimbilir; belki de böylesi, daha hayırlı olmuştur! Ali KARAHASANOĞLU / VAKİT 20/01/2008

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)