Baykal, kapatma davasındaki fikrini değiştirdi. Dün katıldığı bir TV'de Baykal'ı duyanlar dondu kaldı!

CHP lideri Deniz Baykal'ı, ekranlarda izleyenler bir şeyi çok iyi farketmişlerdir. Geçtiğimiz hafta o tansiyonu yükselten Baykal gitmiş, yerine daha uzlaşkmacı bir kişilik sergileyen siyasetçi tiplemesi gelivermişti.Bu değişim ise akıllara Paksüt'le çekilmiş iki fotoğraf karesi Ankara kulislerine de yansıyan özel görüşmeleri getirdi.

Kapatma davası konusundaki sert tavrını yumuşatan Baykal, tansiyonu düşüren açıklamalar yaptı.

Bugün yaşananlar yüzünden kimsenin telaşa düşmemesini isteyen Baykal, Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla yeni bir Türkiye çıkacağını söyledi.Baykal, "Dava reddedilirse AKP ferahlayacak. Davayla (Ergenekon) hesaplaşma ihtiyacı ortadan kalkacak. Türkiye siyasetinin iç gerilimi ferahlayacak. Bugüne kadarki uygulamalarından ders alacaklar. Anayasa Mahkemesi'nin kararı ne olursa olsun gerekli katkımızı yaparız." dedi.

Demokrasi işlemezse bu bizim yenilgimiz olur
CHP lideri Baykal, dün akşam Habertürk'e önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan Aktaş'ın sunduğu Basın Kulübü'nde gazetecilerin sorularını cevaplandıran Baykal, kapatma davasını değerlendirirken, demokrasinin işlemesi gerektiğini kaydetti.

"Türkiye'de demokrasi işlemez hale gelirse bu, bizim için yenilgi olacaktır. İktidara gelemezsek değil, demokrasi projesi bizim projemizdir. 1950'lerde parçası olduğumuz siyaset çizgisi Türkiye'nin çağdaş bir ülke olması yolunda büyük adımdır." diyen Baykal, bu açıdan laik, demokratik cumhuriyetin korunmasının önemine değindi. Baykal, Ergenekon soruşturmasının kapatma davasına misilleme olarak hazırlandığını iddia ederken, "İstanbul'daki dava bu davadan bire bir etkileniyor. Kapatma olursa da olmazsa da İstanbul'daki dava etkilenir." ifadelerini kullandı.

"Başbakan savcıysa bende avukatıyım"
CHP lideri, bir soru üzerine, "Ergenekon'un avukatıyım" sözlerine de açıklık getirdi. Baykal, Başbakan'ın soruşturmada savcı gibi davrandığını ileri sürerek şöyle konuştu: "Muhalefet milletin temsilcisidir. Milletin başına gelecek her şeyin savunucusu elbette siyasetçilerdir. Kuddusi Okkır'ı izlerken üzülmüyor musunuz? Bunun elbette bir avukatıyız. Ben zaten halkın avukatı olduğumu iftiharla söylerim. Şimdi Mustafa Balbay için hukuk ihlal edilmedi mi? Ne olacak? Van'daki rektöre ne olduysa ona da o olacak. Adli bir olay mı bu? Elinizi vicdanınıza koyarak söyleyin. Burada da aynı olay. Bir ülkede başbakan davaların savcısıysa ben de o davaların avukatıyım. Darbe mi var? Nereden çıktı? Toplumu bu fikre hazırlıyorlar. Sanki darbe tehlikesi var. Kimmiş darbeyi yapacak? Emekli komutanlar. Niye görevdeyken yapmadılar? Neye dayandırdılar? Emekli komutanın günlüklerine. Siz onu çağırıp sordunuz mu?"

"Ben darbeci değilim"
"Darbeci" suçlamalarını kabul etmeyen CHP lideri Baykal, daima sivil, demokratik bir siyaset anlayışının içinde yer aldığını anlattı. CHP içinde yer alanların çoğunun 12 Mart ve 12 Eylül'ün mağdurları olduğunu dile getirdi. Baykal, "Askerlerle ilişki bakımından en büyük mağduriyeti biz yaşadık. Ama hiçbir zaman hesaplaşma içine girmedik. Onlar da işini yapacak, biz de. Herkes işini yapacak. Çok açık bir anlayış içindeyiz. Şu anda da CHP'nin halkın oyu dışında hiçbir iktidar arayışı yoktur." diye konuştu.

Baykal'ın eleştirilerinden, parti hesaplarında trilyonluk usulsüzlük tespit eden Anayasa Mahkemesi de nasibini aldı. Mahkeme'nin her sene yaptığı denetimde bu kez rutin dışına çıktığını savunan Baykal, "10 senemize baktılar. Özel bir uzman getirdiler. Sen Maliye Bakanlığı mısın?" dedi.


internethaber

Bay gerici

Siyaseti germe konusunda adeta uzman olan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Ergenekon soruşturmasını ‘kapatma davasına misilleme’ ve ‘rövanş’ olarak yorumlaması tepki çekti

Çetecilikten sorgulanan zanlılara sürekli destek veren Baykal'ın, Ergenekon soruşturmasının kapatma davasından önce başladığını unutması ise 'gericiliğini' perçinledi
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonu, “Kapatma davasına karşı hükümetin misillemesi” olarak yorumlaması kafa karıştırdı. Katıldığı bir televizyon programında ilginç açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ergenekon operasyonuyla tutuklananları savunarak, “Hükümet açılan davaya karşı misillemede bulunuyor” dedi. Baykal'ın sözleri, “Yargıtay Başsavcısı, Ergenekon üyesi mi ki misilleme olsun” şeklinde tepkilere neden oldu. Katıldığı televizyon programında ilginç açıklamalarda bulunan Baykal, avukatlıkta ısrar edeceği sinyallerini de verdi. Ergenekon operasyonundan, AK Parti'nin kapatılmasına kadar geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulunan Baykal, kapatma davasının hukuka uygun bir şekilde yürütüldüğünü öne sürdü.


OPERASYONLAR KAPATMA DAVASININ RÖVANŞIYMIŞ!

Hükümetin Ergenekon operasyonuyla yargıyla hesaplaştığını ifade eden Baykal, “Anayasa Mahkemesi'ne açılan davayla ilgili olarak Başbakan'a, sessiz kalamazsın sende elindeki olanaklarını kullan, gücünü kullan, hedefe doğru yürü şeklinde telkinde bulundular. Türkiye'de hiçbir dava bu kadar siyasetle içli dışı olmamıştır. Bu hesaplaşma Türkiye'de hukuk dışı devlet dışı yapılanmaların kökünü kazıyalım anlayışıyla ilgili değildir. Bu hesaplaşma kapatma davasına misilleme niteliğinde planlanmış ve o nedenle yapay bir şekilde kapsamı, çerçevesi, düzeyi yükseltilmiştir. İntikam alma, haddini bildirme arzusuyla, siyasi tercihlerle yönlendirilmiştir. Ergenekon operasyonu kapatma davasının rövanşıdır” şeklinde konuştu. Baykal, AK Parti hakkındaki kapatma davasının Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonlardan 9 ay sonra açıldığını hatırlamak istemedi.


“MAĞDURLARIN AVUKATIYIM” DEDİ BAŞÖRTÜLÜ MAĞDURLARI UNUTTU

Başbakanın hukuk sürecini yönlendirdiğini iddia eden Baykal, “Benim anlayışıma göre Başbakan savcı gibi davranıyor. Anlaşılıyor ki, savcı Başbakan. Bir defa herkesin şunu iyi bilmesi lazım, demokrasilerde muhalefet halkın avukatıdır. Biz milletin temsilcisiyiz. Mağdurların, mazlumların yanındayız. Halkın avukatıyız” diyerek laiklik ezberini bozmadı. Türkiye'de başörtüsü taktıkları gerekçesiyle mağdur edilen, mazlum durumda olan milyonların avukatlığına soyunmayı aklının ucundan geçirmeyen Baykal'ın, “Mağdur ve mazlumların yanındayım” şeklinde yaptığı açıklamalar komik bulundu. Baykal gözaltına alınanların ortak özelliklerini şu şekilde sıraladı. “Bu insanların tümü AKP'ye karşı, Başbakana karşı. Hepsi Türkiye'de bu iktidarın uygulamalarına karşı. AKP'nin Türkiye'yi tehlikeli bir istikamete sürüklediğini cumhuriyetin kazanımlarını tehdit ettiğini, laik cumhuriyete zarar verdiğini düşünüyor, yazıyor söylüyorlar.”

--------------------
AK PARTİ SONRASI BAYKAL'IN KEHANETLERİ
Kapatma davasının hukuka uygun bir biçimde işlediğini iddia eden CHP lideri Baykal, AK Parti kapatıldıktan sonra toz pembe bir tablo çizdi. Baykal “AK Parti kapatılırsa ortaya çıkacak kadroların eski etkilerin, alışkanlıkların, zihniyetlerin ötesinde taze bir başlangıç yapması Türkiye için yararlı olacaktır. Biz de elimizden gelen desteği veririz” dedi. AK Parti'nin kapatılması durumunda, parlamento aritmetiğini değerlendiren Baykal, “Kapatma kararı çıkarsa Parlamento çoğunluğu değişmeyecek. AKP'nin parlamento çoğunluğu nasıl bir siyasi yapılanma içerisinde çıkacak sorusu akıllar gelecek. Tabii AKP kadrosu bütünlüğünü koruyabilirse” değerlendirmesinde bulundu.

Vakit