"Gördüğüm tablo bölücülük tablosudur"
Baykal: "Hükümet dün etnik ayrışmanın düğmesine bastı"

14.11.2009 12:00CHP Genel Başkanı Baykal, terkettiği TBMM genel kurulunda Başbakan Erdoğan'ın konuşmalarına Burdur'dan cevap verdi. Baykal, "Bir Türk vatandaşının şehit cenazesi gelse diye bir bekleyiş içerisinde olabileceğini düşünmek için insanı ruhsal dengesini kaybetmiş olması gerekir. İktidar
etkin ayrımcılık için düğmeye basmıştır" dedi.

Yusuf DALAMAN-Özgür ÖNDER/ BURDUR (AHT)

TBMM'de dün demokratik açılım konusunda yapılan genel kurulu terk eden CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, iktidarın etnik ayrımcılık için düğmeye bastığını söyledi. Başbakan Erdoğan'a Burdur'un Karamanlı İlçesi'nde cevap veren Baykal, "Türkiye'yi devlet düzeninde farklılaştırmak, etnik ayrışmayı resmileştirmek, etnik ayrışmaya katkı vermeyi kabul etmek, dünkü açıklamalardan ortaya çıkan sonuçtur" dedi.

Baykal, Akdeniz Bölgesi'ndeki CHP'li belediye başkanları ve milletvekilleri ile birlikte geldiği Burdur'da yoğun ilgi gördü. Parti otobüsü ile sevgi gösterileri arasında belediye binasına giren Baykal, hükümetin resmen devlet eliyle bölücülük sürecini başlattığını söyledi. Türkiye'nin bugüne kadar kaynaşmaya birleşmeye çalıştığını belirten Baykal, "Bütün cumhuriyet tarihimiz bizim kaynaşma birleşme tarihimizdir, şimdi ilk kez devlet eliyle ayrıştırma dağıtma ve bölme süreci bu iktidar tarafından yürürlüğe konmuştur" dedi.

"DEVLET ELİYLE ETNİK AYRIMCILIK BAŞLAMIŞTIR"
Bu durumun çok sakıncalı olduğunu belirten Baykal, "1920'de TBMM'in açılışından bugüne 89 yıldır götürmekte olduğumuz 1923 yılında cumhuriyetin ilanından sonra bugüne kadar 86 yıldır Türkiye olarak gelmiş geçmiş bütün iktidarlar kanalıyla götürülmekte olan milli kaynaşma, millet olma, uluslaşma, mili bütünleşme politikamız noktalanmıştır. Milli ayrışma etnik ayrışma dönemi hükümet nedeniyle aşılmak istenmektedir. Ortaya çıkan gerçek budur. Elbette farklı mezheplere inançlara etnik kimliklere sahip olan insanlar vardır. Ama o gerçekten yola çıkılmıştır. 1920'de o insanları ayırmadan dışlamadan, öncelik sonralık ilişkisi kurmadan eşit beraber aynı ulusun parçası haline dönüştürme çabası öldürülmüştür" dedi.

Sosyolojik olarak farklı kimliklerimiz olduğunu belirten Baykal, "Etnik kimliği resmi bir gerçek haline dönüştürmek. Türkiye'de çok kabul edilemez gelişmelere yol açılır. Pek çok etnik kimlik var, her birine göre resmi anlayış uygun değildir. Türkiye'yi çok tehlikeli bir ayrıştırma sürecinin içerisine sokar. Dünyanın hiçbir yerinde demokrasiyi etnik ayrıştırmayı destekleme anlamına gelmez. Etnik ayrıştırma ayrıdır, demokrasi ayrıdır. Devlet insanla meşguldür, cemaatle meşgul değildir, devletin hedefi vatandaştır yoksa belli bir etnik kesim değildir. Etnik kesimleri devlet muhatap almaya başlarsa etnik ayrıştırmayı resmen kabul etmek doğrulamak anlamına gelir" dedi.

"BAŞBAKAN ORTAOKUL KOMPOZİSYONU GİBİ KONUŞUYOR"
Başbakan Erdoğan'ın söylediklerini saklamaya çalıştığını da söyleyen Baykal, "Ben Başbakan'ın konuşmasının şifrelerini milletimize anlatıyorum. Bunları söylemesi lazım bunları söylemiyor. Bu konularda tavır takınmıyor. Bize ortaokul kompozisyon ödevi hazırlayan bir anlayış içerisinde Uludağ'da açan çiçekten, Ağrı Dağı'nın eteklerindeki kardan, Zap Suyu'ndaki coşkudan bahseden bir konuşma yapıyor. Bu konuşma kamufle etme konuşması, açıklama konuşması değil. Onları söyleyemiyor, bize tabiat hamaseti yapıyor. Bir başbakanın kendi vatandaşlarına böyle bir temenni içinde olması, ihtirasını bu kadar rahatlıkla meclis kürsüsünden yapması herhangi bir ülkede kolay rastlanacak bir olay değildir. Bir Türk vatandaşının şehit cenazesi gelse diye bir bekleyiş içerisinde olabileceğini düşünmek için insanı ruhsal dengesini kaybetmiş olması gerekir. Dün bu manzaraları da tanık olduk. Başbakanın söyleyemediklerini ben size tercüme ettim. İlk kez devlet katında etnik ayrıştırma başlatmıştır. Çok alıştırarak falan götürme hazmettirme diyor neyi hazmettiriyor işte bunları hazmettiriyor, çiçek böcek diyerek bunları hazmettirmeye çalışıyor" diye konuştu.


Baykal, belediyedeki açıklamasının ardından partinin ilçe binasında belediye başkanları ve milletvekilleri ile bir süre konuşatu. Baykal, daha sonra parti otobüsünden halka seslendi. Belediye başkanlarına destek verilmesini isteyen Baykal daha sonra Gölhisar'ın Yusufça beldesine hareket etti.


HABERTURK

"Bir Türk vatandaşının şehit cenazesi gelse diye bir bekleyiş içerisinde olabileceğini düşünmek için insanı ruhsal dengesini kaybetmiş olması gerekir"

Şunu artık iyice anlamış bulunuyoruz.Açılıma kayıtsız şartsız karşı çıkan muhalefet her türlü yalan ve dolan ile,halkı bölünüyoruz kargaşına inandırmak suretiyle yolumuza taş koymak istiyor.Milleti kastederek değil siyasi partileri kastederek söylenmiş,siyasi rant sağlamaya yönelik eleştiri olarak söylenmiş bu sözleri çarpıtarak millete aksettiriyorlar.

Biz herşeye rağmen bu açılımı insanlara en doğru şekilde anlatmaya devam edeceğiz.Bunun bir bölünme değil,birleşme,kardeşlik projesi olduğunu anlatacağız.En büyük görev bize düşüyor,milleti bölünüyoruz korkusuna angaje etmek isteyenlere karşı mücadelede yer almamız gerekiyor.Başbakanın dediği gibi kapı kapı mahalle mahalle dolaşıp anlatmalıyız.