03-07-2009, 22:55 | #1 |
Baykal'ın son dokunulmazlık talebi
Malatya'da vatandaşlara seslenen CHP lideri Deniz Baykal, Meclis'te sadece iki kişinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını istedi, gerekçesini de şöyle açıkladı:
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Mecliste sadece iki kişinin, senin ve benim dokunulmazlıklarımı kaldıralım. Sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve benim. Diğer milletvekillerininkine dokunmayalım. Neymiş gerçek ortaya çıksın'' dedi. Deniz Baykal, partisince Hükümet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, yolsuzluklara dikkati çekerek, her ülkede yolsuzluk olabileceğini, ancak Türkiye'deki yolsuzluğun kişisel olmadığını, teşkilatlı bir yolsuzluk olduğunu öne sürdü. Baykal, şöyle konuştu: ''Türkiye'deki örgütlenmiş yolsuzluk, dernekleşmiş yolsuzluk. İktidarın himayesindeki yolsuzluk. Dünyanın her yerinde iktidarlar yolsuzlukla mücadele eder. Türkiye'de bir iktidar var. Belli bir yolsuzluk türünü gördü mü hemen himayesine alıyor. Deniz Feneri diye bir yolsuzluk. Adam Almanya'da dernek kurmuş, milletin fitresini, zekatını mübarek oylarda toplamış, paraları almış, kurye marifeti ile Türkiye'ye taşımış. Burada şirket,televizyon kanalı kurdurmuş. AKP'ye destek veriyor. Tayyip Erdoğan'a methiye düzüyor. Almanya, 'ne oluyor kardeşim, hukuk var' deyip olaya el koyuyor. Bunları tutuyor, iddianameyi hazırlıyor, yargılıyor. Bunları mahkum ediyor, ceza evine koyuyor. Bize de yazı yazıyor. Arkasında 'şunlar' var diyor. Onlar Türkiye'de nerede? En muteber yerlerde görev yapıyorlar. Bu işlerin başındakileri Başbakan'a 'sen tanıyor musun?' diye sorduk. Önce 'tanımıyorum, manımıyorum' demeye çalıştı. Ama arkasından anlaşıldı ki çocukları bacanaktır. 'Onlar yargılamış siz de yargılayın' diyoruz. 'Almanya'ya yazı yazdık, dosyayı istedik gelsin yargılarız.' Kardeşim Almanya dosyayı göndermese sen yargılamayacak mısın? Senin kanunun, adaletin yok mu.'' Ezan okununca konuşmasına ara veren Baykal, ezanın ardından Deniz Feneri dosyasının 5 ay geçmesine rağmen gelmediğini anlatarak, ''CHP olarak gittik, alıp getirdik. Dosyayı önlerine koyduk. Başbakan diyor ki 'her kırtasiyede bolca dosya var.' Her kırtasiyecide dosya var da dünyada hakkında savcılığın suç duyurusu olan bir başka Başbakan dosyası yok. O Türkiye'de var. Başbakan'ın dosyasında en ağır suçlara dayalı savcılık fezlekeleri var. Yani Türkiye'de ya da dünyada bir başka ülkede böyle bir duruma tanık olmak mümkün değil. Cürüm işlemek için teşekkül kurmak'' dedi. -''ERDOĞAN'IN ARKASINDAN KONUŞMAK İSTEMİYORUM''- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın arkasından konuşmak istemediğini anlatan Baykal, şunları söyledi: ''Benim teklifim şu: Televizyona beraber çıkalım. İkimize de eşit süre tanınsın, o benim hakkımda ne söyleyecekse söylesin, millet dinlesin. Ben ne söyleyeceksem söyleyeyim, millet dinlesin. Ne kaçıyorsun? Demokrasilerde kural bu değil mi? ABD'de, Fransa'da öyle yapmadılar mı? 2002 seçimine giderken biz öyle yapmadık mı? 5 yıl geçti, vazgeçti bizimki. Milletin aklına fikrine sağduyusuna güven. 'Millet millet' diyorsun, milletin önünde doğruları konuşmaktan niye korkuyorsun? Bak sen bağırıp çağırıyorsun. Bir teklifim daha var. Mecliste sadece iki kişinin, senin ve benim dokunulmazlıklarını kaldıralım. Sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve benim. Diğer milletvekillerininkine dokunmayalım. Neymiş gerçek ortaya çıksın. Yok, kabul etmiyor. 'Meydana gidelim, meydanda ben kendi topladığım insanların önünde konuşurum. Sana da hakaret ederim, tarihe de hakaret ederim. İnönü'ye de, Atatürk'e de hakaret ederim.' Böyle siyaset olur mu? Olmaz.'' Başbakan Erdoğan'a bir teklifinin daha olduğunu ifade eden Baykal, ''Sen televizyonda karşıma çıkmaktan korkuyorsun. Çünkü çıkarsam ben senin yolsuzluklarını anlatırım. Yani başlarız Deniz Feneri'nden. Çocukların kuyumcu dükkanlarına, gemiciklerine kadar. Her şeyi anlatırım diye korkuyorsun. Gel sana bir iyilik daha yapayım. Gel televizyona çıkalım. Bunlardan bahsetmeyeceğim. Gel milletin derdini konuşalım. Gel gençlerin işsizliğini konuşalım. Ekonominin derdini ülkenin nereye gittiğini konuşalım. Millet işsizlikten kırılıyor'' dedi. -''YOLSUZLUĞUN ARKASINDA BİR KAZ AYAĞI VAR''- Başbakan Erdoğan'a işsizlikle ilgili 7 öneri sunduğunu hatırlatan Baykal, ''Türkiye'de yolsuzluğun çaresini sor. Onu da söyleyeyim. Yolsuzluğun arkasında bir kaz ayağı var. 3'lü bir kumpas var. Bir tarafta haramzade bir iş adamı var. Öbür tarafında üç kağıtçı bir devlet memuru var. Bir de bunları kanatları altına almış sahtekar bir siyasetçi var. 3'ü beraber. Bunu bozmanın yolu o siyasetçinin dokunulmazlığını kaldırmaktır. O zaman öbürlerini de himaye edemez hale gelir. Yolsuzlukla mücadele böyle yapılır'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın ''Çetelerle mücadele ediyorum, temiz eller operasyonu yapıyorum'' dediğini anlatan Baykal, şunları ileri sürdü: ''Sen temiz eller operasyonunu yapacağım diyorsan önce kendi ellerini bir yıkayıver. Başbakan mafyalarla, çetelerle değil, kendi muhalifleriyle uğraşıyor. Derdi günü, kendisine olan muhalefeti susturmak. Otobüsle bir kentin içinden geçince arabaya doldurmuş oyuncakları, çocuklara oyuncak dağıtıyor. Sen çocuklara oyuncak dağıtmayı bırak da babalarına iş ver. Türkiye'de insanlar iş istiyor iş.'' -''30 YILDIR ESKORT KULLANMIYORUM''- Başbakan Erdoğan'ın dün Şanlıurfa'daki mitingde yaptığı konuşmaya değinen Baykal, şöyle konuştu: ''Başbakan dün demiş ki, 'Şanlıurfa'ya Baykal geldi mi?' Kalabalık da 'gelmedi' demiş. Halbuki gittim. Bir süre önce oradaydım. O zaman demiş 'eskort verelim de gelsin.' Benim eskorta falan ihtiyacım yok. Ben eskort kullanmam. Sadece bugün değil, 30 yıldan beri kullanmam. Ben yanımda koruma ordusu ile güvenlik güçlerini seferber ederek dolaşmıyorum. Ben camlara keskin nişancıları yerleştirerek devlet teşkilatını arkama alarak dolaşmıyorum. Ben tek başıma çıkıyorum milletin içine giriyorum ve dolaşıyorum. Eğer Başbakan da isterse gelsin bir halk pazarının içine korumasız eskortsuz jandarmasız bir giriverelim.'' Başbakan Erdoğan'a ''Vehim olma'' diye seslenen Baykal, şunları kaydetti: ''Eskiden hafiye teşkilatı vardı. Padişah kendisine bir hafiye teşkilatı kurardı. Kim kime ne söylemiş. İhbarlar gelirdi. Korkan diktatörler, halkın hissiyatını hafiye teşkilatı ile izlemeye çalışırlardı. Günümüzde artık bu iş teknoloji ile oluyor. Telefon dinleme aldı. Telefon dinleniyor. Bir teşkilat kuruldu. Başbakan bir başka devlet yetkilisi ile cumhurbaşkanı ile bakan ile birlikte değil, tek başına şahsen uygun gördüklerini tayin ediyor. Orası da elde ettiği bilgileri Başbakan'a servis ediyor. Bir bakıyorsunuz internette gazetelerde falan falan yerde kim ne söylemiş var. Nereden biliyorsun? Mahkeme kararı mı var? Ama dinleniyor. Baskı yapmak şantaj yapmak için bunlar kullanılıyor. İnsanlara güveneceksin, insanların özgürlüğüne saygı duyacaksın. Bu kadar vehimli olma. İnsanlar içinden geldiği gibi düşünsün, konuşsun ortaya koysun.'' -''SON OSMANLI DİYE BİRİNİ ORTAYA ÇIKARMAK İSTİYORLAR''- İsrail'in Gazze'ye saldırılarını anımsatan Baykal, Gazze'de bir facia yaşandığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İnsanlığın yüz karası, utanç verici bir manzara. İsrail Gazze'deki halka en modern silahlarla katliam uyguladı. Dünya da bunu izledi. Hepimiz büyük üzüntü içindeyiz. Orada olanlar karşısında bütün dünya ile birlikte bütün dünya ile birlikte Türkiye olarak ayağa kalktı. Başbakan da bu konudaki hissiyatımızı dile getirdi. Eksik olmasın. Gazze'de bin 300 kişinin öldürülmesi karşısında en ağır suçlamaları yapan Başbakan'ın bir milyon Müslüman Irak'ta öldürülürken, camiler bombalanırken sesini çıkarmamış olmasına ne demeli?'' Başbakan Erdoğan için ''Osmanlı Padişahı'' diye pankart açtıklarını savunan Baykal, ''Yakışıyor mu bu Türkiye'ye? Osmanlı bizim tarihimiz. Biz tarihimizle iftihar ediyoruz. Ama Türkiye'nin önüne çağdaş dünyayı koymuşuz. Yani Osmanlı padişahı olmak bu vatanı işgalden kurtaran bağımsız devleti kuran Atatürk'ün aklına gelmemiş, İsmet İnönü'nün aklına gelmemiş, öbürlerinin aklına gelmemiş. Şimdi son Osmanlı diye birini ortaya çıkarmak istiyorlar.'' Baykal, mitingin ardından Malatya'dan ayrıldı. AA
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|