Erdoğan: 'BBP, Muhsin Yazıcıoğlu’na ihanet etti'



Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tekirdağ’da yaptığı mitingde CHP ve MHP'nin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na desteğini açıklayan BBP'ye sert sözlerle yüklendi.

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tekirdağ’da yaptığı mitingde, “Bu CHP yıllarca ne yaptı? Millete tepeden baktı. Bunlar da gurur var, bunlar da kibir var. Zaten onunla ayakta duruyorlar. Ve dikkat edin bunlar kaymak takımın partisidir. Masumların, mağdurların, mazlumların değil. Kendilerine oy vermeyenlere hakaret ederler” dedi.

Başbakan Erdoğan, kendi partilerine oy verenlere CHP’lilerin hakaret ettiğini hatırlatarak, "Kılıçdaroğlu kendi partililerine koyun muamelesi yapıyor. Hatırlıyorsunuz değil mi ne diyorlar? Bidon kafalı dediler. Göbeğini kaşıyan adam dediler, koyun sürüsü dediler, makarnacı dediler, kömürcü dediler. Yıllarca bunu söyleyen CHP, şimdi çıkmış kendi seçmenine ne diyor? Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz diyor. Kürsüye de vuruyor ha. Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz diyor. CHP kendi seçmenine koyun muamelesi yapıyor" ifadelerini kaydetti.

"CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMI VİTRİN SAKSILARININ OLDUĞU YER DEĞİL"

Erdoğan, cumhurbaşkanlığı makamının vitrin saksılarının olduğu bir yer olmadığının altını çizerek, "Ne diyor adaylar, çok enteresan. Ben diyor icraatın başı değilim diyor. Nesin ya? Orası affedersiniz vitrin saksılarının olduğu bir yer değil. Orası icra makamı. Yan gelip yatamazsın, çalışacaksın. Bu milletin birliği beraberliği, bütünlüğü, neredeyiz, nereye gidiyoruz bunun takipçisi olacaksın" diye konuştu.

"BAYRAĞA YAPILANLARDA İLERİ GİDİLİRSE BEDELİ AĞIR OLUR"

Türk bayrağına yönelik yapılan bazı uygulamalar ileri giderse bedelinin ağır olacağını dile getiren Erdoğan, "Son zamanlarda bayrağımıza yönelik yapılan bazı uygulamalar gereken cevabını bulmaya başladı. Daha ileri giderlerse bunun bedeli ağır olur. Bunu bilmeleri lazım. Kongrelerinde Türk bayrağını asmayı kendileri için zillet kabul eden bu parti aslında bu ülkenin demokratik parlamenter sistemi içinde yer alamaz, almamalı. Bu kadar açık söylüyorum. Ve alacakları, yapacakları hiçbir şey de yok" şeklinde konuştu.

"BBP, MUHSİN YAZICIOĞLU’NA İHANET ETTİ"

Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) 'çatı aday' Ekmeleddin İhsanoğlu’na desteğini açıklamasına da değinen Erdoğan, BBP’nin rahmetli genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’na ihanet ettiğini ileri sürdü. Erdoğan, “Muhsin Yazıcıoğlu kardeşimizin mirasını taşıyan parti gitmiş şimdi bu adaya destek vereceğini açıklamış. Allah aşkına bu nasıl bir karnı genişliktir, bu nasıl bir ilkesizliktir?! 30 Mart seçimleri öncesinde merhum Yazıcıoğlu’nun kemiklerini sızlattılar. Şimdi bir kez daha onun hatırasını ayaklar altına alıyorlar. Yatıyorlar, kalkıyorlar, söyledikleri bir şey var. Neymiş, bu hükümet Yazıcıoğlu’nun faillerini bulmamış. Bu ne zavallılıktır. Bizim karşımızda bu tür şeyleri konuşamıyorlar.

Ziyaretlerine gittiğimizde bu tür şeyleri söyleyemiyorlar. Hiç olmazsa merhum Yazıcıoğlu’nun artık ölümünün üzerinden oy devşirmeyi bırak, bir şey alamazsın. Alabileceğin bir şey yok. Geçen seçimde işte ölüm ânıydı ve kendisine vefayı halkımız birinci derecede Sivas’ta gösterdi. Şimdi ne yaptı? Hiçbir şey alamadı. Şimdi Sivas’ta neredeyse yok denecek noktaya geldin. Bu millet, bu tür duygu sömürülerine 1 kere pirim verir, 2 kere pirim verir; ama ondan sonra def eder. Büyük Birlik Partisi’ne gönül veren kardeşlerim inşaallah bu ihaneti görecekler. Onlar da partilerinin yönetimine inşaallah gereken cevabı verecekler” ifadelerini kullandı.

Kaynak

Yeni Akit 18.07.2014

BBP bağrından hançerlendi



Alperen Ocakları, BBP'nin cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu'na destek vermesine sert tepki gösterdi. Alperen Ocakları Genel Başkanı Serkan Tüzün, 'İhsanoğlu'na destek açıklaması Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir' dedi.

Alperen Ocakları Genel Başkanı Serkan Tüzün, BBP'nin Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek açıklamasının, 'asla bir araya gelemeyecek' CHP ve BBP isimlerini bir araya getirdiğini belirterek, 'Bu da BBP kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir' dedi. Tüzün, Alperen Ocakları Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, BBP kurucu lideri Yazıcıoğlu'ndan aldıkları terbiye nedeniyle bugüne kadar gündelik politikanın her zaman dışında bulunmaya gayret ettiklerini söyledi.

EN BÜYÜK KÖTÜLÜK

BBP'nin cumhurbaşkanı seçimine ilişkin duruşunu da eleştiren Tüzün şunları söyledi: 'Cumhurbaşkanı seçimi münasebetiyle bütün BBP ve bütün Alperen ocaklılarla yapılmış bir istişare kararıymış gibi BBP Genel Başkanı tarafından dile getirilen Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek açıklaması, asla bir araya gelemeyecek olan CHP ve BBP isimlerini bir araya getirmiş ve bu da BBP kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir. Tüm Alperenler bilmelidirler ki bu konuda Alperen ocaklarıyla yapılmış herhangi bir istişare yoktur. CHP lokomotifi peşine takılan bir güruh arasına BBP adının yazılması, 21 yıllık temiz mazisiyle Büyük Birlik Partisine yapılabilecek en büyük kötülüktür.'

'İYİ BİLMEZDİK' MANŞETİ

Tüzün, şöyle devam etti: 'Bir senfonya düşünün, içerisinde şehid liderimize cenaze günü yayınlarında 'İyi bilmezdik!' diye manşet atan Türk Solu'nun, şehid liderimizi katil diye yaftalayan İşçi Partisi'nin, tarikat liderliğiyle tencere pazarlamacılığı arasında gidip gelen Haydar Baş'ın, bil cümle sol franksiyonların bulunduğu bu senfonyada Büyük Birlik Partisi'ni alet çalıcılık derecesine düşürmek, senfonyayı yöneten CHP şefinin dümen suyuna girmek değil midir?!'

Muhsin Yazıcıoğlu'nun CHP'ye 'Sen milletimizin başına bela mısın' şeklindeki seslenişini hatırlatan Tüzün, 'CHP bugün Büyük Birlik Partisi'ni yönettiğini zannedenlerce Haçlı ittifakında buluşulmuş bir kader ortağı hâline getirilmiştir.'

DESTİCİ GÖREVDEN ALDI

Bu arada dün akşam Eskişehir'de bir iftar programına katılan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partinin İhsanoğlu'nu destekleme kararını yerden yere vuran Alperen Ocakları Genel Başkanı Tüzün'ü dün itibariyle görevinden alındığını söyledi. Destici, partinin İhsanoğlu kararının geçen hafta Tüzün'e iletildiğini de ileri sürdü.

İhsanoğlu çatı değil çete adayı

BBP eski Genel Başkan Yardımcısı ve mevcut MKYK Üyesi Metin Gündoğdu, Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek vereceklerini açıklayan BBP Genel Merkezi'nin açıklamış olduğu kararın doğru olmadığını, bu kararın milletten yana duruşlarına zarar verdiğini dile getirdi.

Gündoğdu, Büyük Birlik Partisi'nin, 21 yıllık siyasi hayatında; ilkeli, dürüst, itibarlı ve idealist siyasetin adresi olarak milletin gönlünde müstesna bir makama sahip olduğunu belirtti. Önceki gün BBP Genel Merkezi tarafından cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekmeleddin İhsanoğlu'nun desteklenmesi kararının açıklandığını hatırlatan Gündoğdu, 'Bu kararın partimizin 21 yıllık siyasi tarihindeki duruşuna tam ters bir karar olduğunu, geçmiş dönemlerde alınan kararlara bakıldığında görebiliriz. İhsanoğlu ismi istişare sonucu gibi gösterilse de esasında bu kararın alınmasında divan üyelerinin etkili olduğu bilinmektedir' dedi.

TABANDAN TEPKİLER BÜYÜYECEK

Ekmeleddin İhsanoğlu'nun CHP'nin önderliğini yürüttüğü küresel bir proje olduğunu söyleyen Gündoğdu, Ekmeleddin İhsanoğlu isminin üç yıl önce ortaya bir proje olarak atıldığını, milletin çatı adayı değil küresel çetenin adayı olduğunu ifade etti. Büyük Birlik Partisi genel istişaresinden İhsanoğlu isminin çıkmasının asla söz konusu olmadığının altını çizen Gündoğdu, parti tabanının tepkilerinin artarak devam edeceğini belirtti.

Küresel güçler seçime bulaştı

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin CHP-MHP'nin cumhurbaşkanı çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek açıklamasına partinin eski Genel Başkanı Yalçın Topçu'dan da tepki geldi. Topçu, CHP'ye destek açıklamasının BBP misyonuyla ters olduğunu vurguladı. 17 Aralık sonrası parti yönetiminin vesayetçilerle ortak hareket ettiği gerekçesiyle parti üyeliğinden de istifa eden Topçu, küresel güçlerin oyununa dikkat çekerek, 'Bunları görmemek saf dillik olur' dedi. Topçu, 1947 yılında 'Din beşeriyetin bir ihtiyacıdır' diyerek CHP tarafından hükümet kurdurulan Şemsettin Günaltay'ı da hatırlattı.

'GÜNALTAY'I HATIRLATTI

Topçu, şunları kaydetti: '1946 seçimlerinden sonra CHP önce Recep Paker ardından da Hasan Saka ile hükümet kurmuş ama DP'nin yükselişini engelleyemeyince o dönem bu kez İslami kimliği öne çıkan Şemsettin Günaltay'ı başbakanlığa getirmişti. Ama CHP'nin bu projesi yine tutmadı ve Menderes ve Bayar iktidar oldular' dedi. Topçu ayrıca Alperen Ocakları Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamaya da destek verdi.

Kaynak

Yeni Şafak 19.07.2014

Alperen isyanı: BBP'yi Haçlı ittifakı ile buluşturdun



Alperen Ocakları Genel Başkanı Serkan Tüzün, "Alperen Ocakları'ndan Büyük Birlik Partisi Yönetim Kuruluna Ültimatom!.." başlığıyla yayınlanan açıklamada, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde MHP ve CHP'nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek verecek olan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'ye çok sert tepki gösterdi. Tüzün, "BBP'yi CHP'ye vagon yaptı, Haçlı ittifakı ile buluşturdu" dedi.

Alperen Ocakları Genel Başkanı Serkan Tüzün, BBP'nin Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek açıklamasının, "asla bir araya gelemeyecek" CHP ve BBP isimlerini bir araya getirdiğini belirterek, "Bu da BBP kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir. Tüm Alperenler bilmelidirler ki bu konuda Alperen Ocakları ile yapılmış herhangi bir istişare yoktur. Bizimle istişare yapılmamasından da öte itibarlı itibarsız birçok vagoncuk eklenmek suretiyle CHP lokomotifi peşine takılan bir güruh arasına BBP adının yazılması, 21 yıllık temiz mazisiyle Büyük Birlik Partisine yapılabilecek en büyük kötülüktür" dedi.

Tüzün, Alperen Ocakları Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, helikopter kazasında yaşamını yitiren BBP Eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'ndan aldıkları terbiye nedeniyle bugüne kadar gündelik politikanın her zaman dışında bulunmaya gayret ettiklerini, toplum meselelerini de ancak ulvi siyaset penceresinden takip etmeye çalıştıklarını söyledi.

Büyük Birlik Partisi'nin, Alperen ocaklarının gönül bağıyla bağlı olduğu bir kurum olduğunu belirten Tüzün, "Kişilerin gelip geçici oldukları bir vazife intikalinde adını zikrettiğimiz bu iki kurum, rahmetli başkanımız zamanında senfonik bir uyumla birlikte yürürlerken, İslam davasına karınca kararınca katkı sağlamış ve kişisel menfaatleri değil her zaman millet menfaatlerini ön plânda tutucu adımlar atmışlardır. Ama yiğit liderimizin aramızdan ayrılmasıyla beraber zamanla akustiği bozulan bu senfonik uyum, kişisel ikbalini önde tutucu insanların fikrî bir tutum takınamamaları nedeniyle aksamış ve gitgide Büyük Birlik Partisi'nin, Alperen ocaklarından kurtulma kavgasına dönüştürülmüştür" diye konuştu.

Sayın Mustafa Destici'ye tüm yiğit Alperenler nâmına sesleniyoruz! Ey Mustafa Destici; sen, Muhsin Yazıcıoğlu değilsin; Alperen ocakları da olta balıkçılığı federasyonu değildir"

Ocakları kapatmaya çalıştı

Tüzün, Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatının ardından Alperen ocaklarının kapatılması girişimlerinde bulunulduğunu, gelen tepkiler nedeniyle bu girişimlerin ört bas edildiğini savundu. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin, Alperen ocaklarının Yazıcıoğlu ile ilgili davayı canlı ve gündemde tutmak için hazırlandığı eylemleri önlemeye çalıştığını ileri süren Tüzün, birçok eylemi engellemelere rağmen gerçekleştirdiklerini söyledi.

Evliya ile konuştum "bu bir kaza" dedi

Destici'nin, daha önce "Büyük bir evliyayla konuştum! Bu mevzu kazadır ve siz de kapatın diyor! Yoksa Muhsin Yazıcıoğlu'nun ruhunu zedelersiniz" dediğini ancak son dönemlerde "Yazıcıoğlu'nun Hükümet tarafından öldürüldüğüne" dair imalarda bulunduğunu öne süren Tüzün, "Şunu herkes bilmelidir ki Muhsin Yazıcıoğlu davası, gündelik politikalarda pazarlık konusu yapılabilecek bir dava değildir. Elinde belge ve bilgi olan, ses kaydı dinleyip görüntü izlediğini söyleyen her kimse bunları kapalı kapılar ardında gündelik politikalarına kulvar açmak için kullanmamalı, gereğini yaparak yetkili mercilere ulaştırmalıdır" dedi.

BBP'yi CHP'ye vagon yaptı

BBP'nin cumhurbaşkanı seçimine ilişkin duruşunu da eleştiren Tüzün, "Cumhurbaşkanı seçimi münasebetiyle bütün BBP ve bütün Alperen ocaklılarla yapılmış bir istişare kararıymış gibi BBP Genel Başkanı tarafından dile getirilen Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek açıklaması, asla bir araya gelemeyecek olan CHP ve BBP isimlerini bir araya getirmiş ve bu da BBP kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir. Tüm Alperenler bilmelidirler ki bu konuda Alperen Ocaklarıyla yapılmış herhangi bir istişare yoktur. Bizimle istişare yapılmamasından da öte itibarlı itibarsız birçok vagoncuk eklenmek suretiyle CHP lokomotifi peşine takılan bir güruh arasına BBP adının yazılması, 21 yıllık temiz mazisiyle Büyük Birlik Partisi'ne yapılabilecek en büyük kötülüktür" değerlendirmesinde bulundu.

Türk Solu ve tencere pazarlamacısı Haydar Baş'ın olduğu senfonya

Tüzün, şöyle devam etti: "Bir senfonya düşünün, içerisinde şehid liderimize cenaze günü yayınlarında 'İyi bilmezdik!' diye manşet atan Türk Solu'nun, şehid liderimizi katil diye her an yaftalayan İşçi Partisi'nin, tarikat liderliğiyle tencere pazarlamacılığı arasında gidip gelen Haydar Baş'ın, bil cümle Marksist-Leninist sol franksiyonların bulunduğu bu senfonyada Büyük Birlik Partisi'ni alet çalıcılık derecesine düşürmek, o senfonyayı yöneten CHP şefinin dümen suyuna girmek demek değil midir?!

BBP'yi Haçlı ittifakı ile buluşturdu

Bütün Anadolu ve bütün dünya bilmelidir ki Büyük Birlik Partisi ve Alperen ocakları, milletin iman haznelerini muhafaza etmek anlamında var iseler eğer bu millet değerlerimize çullanmaktan başka varlık sebebi tanımayan CHP var diyedir. Varlık sebebini İslam davasını sürdürmek diye açıkça ortaya koymuş bir hareket, elleri üzerinde hâlâ on binlerce Müslümanın kan izi bulunan ve uslanmaz bir saldırganlıkla millet değerlerimizle hâlâ çatışan CHP'nin değil dümen suyuna girmek, CHP'nin dümenini kırmayı en halis niyetlerinden biri olarak ortaya koymuştur. Şehid liderimizin yiğitçe seslenişiyle seslendiği ve 'Sen milletimizin başına bela mısın' dediği CHP, bugün Büyük Birlik Partisi'ni yönettiğini zannedenlerce Haçlı ittifakında buluşulmuş bir kader ortağı hâline getirilmiştir."

"Sen, Muhsin Yazıcıoğlu değilsin Mustafa Destici"

Destici'nin İhsanoğlu'na destek vermek suretiyle CHP ile aynı kanaatte buluşmasını, hükümetin Yazıcıoğlu'nun dosyasına ilgisiz kalmasına, çözüm süreciyle ilgili atılan adımlardan duyulan endişeye, İhsanoğlu'ndan sivil anayasa konusunda alınan söze dayandırdığını ifade eden Tüzün, "2010 yılında tam destek verdiğiniz refarandumda neden şehid liderimizin davasını masaya sürmeyip, hükümetle beraber şen aile profili çizmiştiniz? Hem işbirliği yaptığınız CHP, hem de onun şapkadan tavşan çıkarırcasına ortaya attığı çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu, kameralar önünde açık açık çözüm sürecine destek olduklarını açıklamıyorlar mı? Sivil anayasa yapmak noktasında atılan her adımın karşısında yıkıcı bir muhalefetle yer alan CHP değil midir" sorularını sordu.

"Türkiye'nin bütün yazmalı ninelerine, aksakallı dedelerine, evlatlarını mukaddesatlarına göre yetiştirmek derdindeki anne ve babalarına" seslenen Tüzün, "CHP'ye partimiz nâmına gerekli istişareler yapılmadan destek açıklayanları Büyük Birlik Partili saymamalarını istiyoruz. Zira Muhsin Yazıcıoğlu'nun 40 yılda alna çektiği nur çizgileri, siyaseti ticaret belleyenlerce bir hamlede zifte inkılap edebilecektir. Allah şahit olsun ki İslam dinini kuvvelendirmek için milletimizi kuvvetli kılmaktan başka muradı olanlara ne bu hareketi, ne de Muhsin Yazıcıoğlu'nu teslim etmeyeceğiz. Sayın Mustafa Destici'ye tüm yiğit Alperenler nâmına sesleniyoruz! Ey Mustafa Destici! Sen, Muhsin Yazıcıoğlu değilsin, Alperen ocakları da olta balıkçılığı federasyonu değildir" ifadelerini kullandı.

Kaynak

Yeni Şafak 18.07.2014

Şehit Muhsin yazıcıoğlunun mekanı cennet olsun gerçekten ülkemiz adına önemli işler yapan çok değerli bir insandı maalesef şu an ki yönetim için aynı şeyleri söylemek çok güç helal olsun alperen ocaklarına benim kendi şahsi düşüncem parti hangi açıklamada bulunursa bulunsun bbp li olanlarında Türkiyenin gelmiş geçmiş en büyük lideri Recep Tayip Erdoğanı Cumhurbaşkanlığında destekleyeceği yönündedir.Yüce Rabbim izniyle başbakanımızın alnının akıyla güzel bir sonuç alacaktır İnş

Abdülkadir Selvi



Muhsin Yazıcıoğlu'nun kemiklerini sızlattılar

Geçenlerde Ümran Menderes'i gördüm.

Aydın Menderes'i ne kadar özlediğimi hatırladım.

Burnumun direği sızladı.

Perşembe günü iftarda Cebeci'deydim.

Muhsin Yazıcıoğlu'nun kabrini ziyaret ettim.

Bir kadın kabrin başında ağlıyordu.

Genç bir kız fotoğraf çekiyordu.

Muhsin Yazıcıoğlu'nu ne kadar özlediğimi hissettim.

Siyasi güçlerinin ötesinde bir misyon ifa ederlerdi Aydın Menderes ve Muhsin Yazıcıoğlu.

Ankara'nın puslu havalarında, siyasetin fırtınalı günlerinde işaret feneri gibiydiler.

Aydın Bey ile bir kitap çalışması üzerinde anlaşmıştık.

Sevgiye, saygıya dayalı derin bir muhabbet vardı aramızda.

Son zamanlarda rahatsızdı. Kıyamadım, yormak istemedim.

Ve uçup gitti.

Nur içinde yatsın.

Muhsin Yazıcıoğlu'nu IDP, MÇP ve Refah Partisi'nin ittifakla girdiği Meclis'te tanımıştım.

28 Şubat'ın sıkıntılı günlerinde tanışıklığımız dostluğa dönüştü.

28 Şubat'a en net teşhisi o koymuştu.

'Türkiye İran olmaz, Cezayir de olmaz... Ama Suriye olmasına da biz müsaade etmeyeceğiz' demişti.

Bu söz Çevik Bir'in hop oturup hop kalkmasına yol açmıştı.

'Namlusunu milletine çevirmiş bir tankı asla alkışlamam' diye meydan okumuştu.

Yürekli bir sesin arandığı dönemlerde adam gibi adamdı Muhsin Yazıcıoğlu.

Bir gün Mamak'ta gördüğü bir işkenceyi anlatmıştı.

'Kollarımı ağır bir kalasın üstüne koydular. Hiçbir şey acı vermedi ama hicap ettim' demişti. İşkence ederken iç çamaşırlarını çıkarması istendiğinde utanmıştı. Utanmazların utanmadığı bir dünyada.

Son zamanlarda üst üste trafik kazaları geçiriyordu. Bu bende kuşku uyandırmıştı. Eşi Gülefer Hanım da kaza geçirmişti. Her defasında bu kuşkularımı paylaşıyorum ama o beni, teselli ediyordu. İkna olmadım.

Oturdum yazdım.

Meclis'e gittim. Muhalefet kulisinde, etrafını saran gazetecilerle sohbet ediyordu.

'Bak başıma bu dertleri sen açtın. Gel sorulara cevap ver' dedi.

Gülüştük.

Başbakan çok değer verirdi Muhsin Bey'e. AK Parti'yi kurarken aralarında olmasını çok istedi. Ama Muhsin Yazıcıoğlu'nun bir davası vardı. Ona saygı duyardı. Balkan gezisine Başbakan tarafından davet edilmişti. Kosova Dostluk Grubu Başkanlığı jesti yapılmıştı. İyi de olmuştu. O her şeyi hak ediyordu.

Makam, mansıp peşinde koşan biri değildi. 28 Şubat'ta dik durdu.

Refahyol'a en güçlü desteği verdi. Hükümete girmesi, Başbakan Yardımcısı olması yönündeki teklifleri elinin tersiyle itti.

İlke adamıydı Muhsin Yazıcıoğlu.

Yalım Erez hükümeti kurma görevini aldığı zaman görüşmeye gelmişti. TOBB Başkanı olarak hazırlattığınız Güneydoğu raporunun arkasında mısınız?' diye sormuş. 'Evet' yanıtını alınca, 'Bizim size destek vermemiz söz konusu olamaz' demişti.

Büyük Birlik Partisi kurulurken, geniş katılımlı istişareler yapılmış, Türkiye'nin büyük bir değişime ihtiyacı olduğu ve değişimin sağlıklı olabilmesi için millî ve manevi temellere oturması sonucuna varılmıştı.

Bu görüşler Büyük Birlik kalıbına dökülmüş, Alperen ruhuyla yola çıkılmıştı.,

Muhsin Yazıcıoğlu'nun yaktığı meşaleyi taşıyan Büyük Birlik Partisi bir süredir sıkıntılı bir süreçten geçiyor.

Muhsin Yazıcıoğlu'nun partisi, Muhsin Yazıcıoğlu'nun siyasi mücadelesi ve Türk siyasetine kazandırdığı değerler karşısında imtihan veriyor.

Siyaset üzerindeki her türlü vesayete karşı mücadele veren Muhsin Yazıcıoğlu'nun partisi, 17 Aralık darbe girişiminde ne yazık ki iyi bir sınav veremedi. Siyasetin değil, darbecilerin yanında yer aldı.

Muhsin Yazıcıoğlu olsa idi tereddütsüz Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında yer alırdı. 28 Şubat'ta Erbakan'ın yanında dik durduğu gibi, 17 Aralık darbe girişiminde Erdoğan'ın yanında yiğitçe dururdu.

Çankaya yolculuğunda da hiçbir çıkar hesabı yapmadan İlay-ı Kelimetullah için Erdoğan'ı desteklerdi.

Muhsin Yazıcıoğlu vefat ettiğinde en büyük acıyı yaşayanlardan biri Allah şahit ki, Başbakan oldu. Muhsin Yazıcıoğlu'nun emaneti olan eşi ve dava arkadaşları ne zaman istedilerse görüştü. Meclis'te teamül olmasına rağmen iki kez komisyon kurulması için talimat verdi. Bunun en yakın tanığı Mustafa Destici.

Ama talihsiz bir durum ki, Yazıcıoğlu suikastı aydınlatılamadı. Hayatı kumpas kurmakla geçen Pensilvanya çetesi neredeyse Başbakan'ı Muhsin Yazıcıoğlu'na suikast hazırlamakla suçlayacak iftiralara soyundular.

Mustafa Destici ise 17 Aralık'tan bu yana Muhsin Yazıcıoğlu'nun partisini darbeci cemaatin arka bahçesi yaptı. Muhsin Yazıcıoğlu, MÇP'den, SHP koalisyon hükümetine destek verildiği için istifa etmişti. Mustafa Destici, Muhsin Yazıcıoğlu'nun partisini CHP lokomotifinin vagonu hâline getirdi.

Muhsin Yazıcıoğlu, değil CHP'nin çatısı altında yer almak, tam aksine bu çatıya karşı mücadele ederdi.

Muhsin Yazıcoğlu'nun ölüsüne hakaret edecek kadar aşağılık olan Türk Solu Dergisini elinde sallayan Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek kararı aldı.

Muhsin Yazıcıoğlu'nun kemiklerini sızlattılar.

Kaynak

Yeni Şafak 21.07.2014

BBP İhsanoğlu'nu destekleyerek büyük bir hata ve çıkmazın içine girdi.Ve Muhsin Yazıcıoğlu'na büyük İHANET etti.