AK Gençliğin Buluşma Noktası
Dini Resim & Fotoğraflar Dini resim ve fotoğraflar.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 03-23-2011, 13:19   #11
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Güç simgesi olan sen!
Mehdi’yi beklemeyi bırak, git ve kendi Mehdi’ni yarat !

M.İkbal
  Alıntı ile Cevapla
Alt 03-23-2011, 14:28   #12
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Yorumlar on numara!
Açıkçası benim ilgi alanıma girmiyor...
Zaten benim kıyametim son nefesim.
Mehdi gelmedi benim suçum yok diye savunmada yapamam..
Zaten sen mehdiye yetişmedin hadi gir cennete yine iyisinde demeyecekler..


Ve birde ben zaten mehdi mi bulmuşum.. Eğer mehdiden maksat kurtarıcı ise.
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-23-2011, 15:31   #13
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
(Celaleddin Suyuti)4.8--- Dani, Seleme b. Züfer’den tahric etti, Dedi ki: Bir gün Huzeyfe’nin yanında Mehdi’nin çıktığı söylendi. O dedi ki: Siz, eğer aranızda Hz. Muhammed (s.a.v.)’in ashabı olduğu halde O çıkarsa felah buldunuz. Muhakkak ki O, insanların karşılaştıkları şerler sebebi ile, Gaibin (Mehdinin) kendilerine insanların en sevgilisi olmadıkça çıkmayacaktır.
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-24-2011, 15:20   #14
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
"Ben bazı arkadaşlara dedim ki: 'Bakın Mehdi kıyamet alametlerinden birisidir, çıkacak. Onun zamanında yaşayan insanlar, (velev habven ales selci) buz üzerinde emekleyerek dahi olsa, ona ulaşıp, onun askeri olmaları lâzım!... Mehdi sevgisi hepimizin içinde vardır. Mehdi'ye bağlanmak arzusu hepimizin arzusudur..." (Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN, "Güncel Meseleler")

Abdullah Gürbüz Baba Hz.: İsrail Suriye’yi almadıkça Mehdi çıkmayacak. Daha sonra İsrail Hatay’dan vuracak. Orada bulunan Amik Ovası kan gölüne dönecek. Amik Ovası’nda olacak bu savaş bir çok hadis-i şerif ile de bildirilmiştir. Hazreti Hüseyin (ra)’nın rivayet ettiği hadis şöyledir: “İnsanlar için üç temerrüz (toplanma) noktası vardır. Antakya Amik Ovası’nda olan melhame-i Kübra’da (Büyük Muharebe) toplanma merkezi Şam olur. Deccal vakasında merkezi Kudüs, Ye’cüc hadisesinde Turi Sina.” Türkler önce Yahudi’den tarafa olacaklar, sonra Yahudiler tarafından Müslümanlar tarafına geçecekler. Türkiye’nin çeşitli yerlerinden insanlar: Biz de Yahudi’yi ülkemizden çıkaralım, deyip orada toplanacaklar. Tam bu esnada Yunan Türkiye’yi vuracak. Hatta boğaz köprülerini ve Marmara’daki büyük sanayi tesislerini hep vuracaklar. Amik Ovası’nda savaşmaya gelen Türklerden bazıları: Aman İstanbul’u vurmuşlar. İstanbul elden gidiyor. Eyvah! Malımız mülkümüz elden gidiyor deyip savaşı terk edecek. Bir kısım ise kalıp Yahudileri yok etmek için savaşacaklar. Afganistan’dan siyah bayraklılar gelip Mehdi (as)’a yardım edecekler.

HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2011, 17:55   #15
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
Gözetlenmesi-Takip Edilmesi


Ebu Said El-Hudri'nin (r.a.) rivayetinde, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
Deccal çıkınca, ona karşı müminlerden bir adam (Mehdi) yönelir. Derken o mümin kimseye birçok silahlılar, Deccal'ın merkezlerde gözetleme yapan silahlıları karşı çıkarlar.

Mehdilik ve Imamiye 37, (Sahih-i Müslim, 11/393'den nakil)



Not: Bu hadis uzun bir hadistir, tamamı ileride izah edilecektir.
Hadisin başlangıcında Mehdi'nin Deccal 'in silahlı adamları tarafindan gözetlendiği ve takip edildiği bildirilmektedir. Önceki devirlerde de tevhid mücadelesinde bulunmuş bazı peygamberlerin de benzer şekilde gözetlendiğini böylece kontrol altında tutulmak istendiğini Kur’an-ı Kerim'den öğrenmekteyiz.



23/25- "O, kendisinde delilik bulunan bir adamdan başkası değildir, onu belli bir süre gözetleyin."


"Mehdilik ve İmamiye" isimli araştırmanın sahibi bu hadisin tamamı hakkında şu izahları yapmaktadır. Ebu İshak ve Ma'mer gibi raviler bu zattan maksad Hızır (a.s.)dır demişlerse de , biz Hz.Mehdi (a.s.) olduğu kanaatindeyiz. Hadis-i Şerifin siyah ve sibaki bunu göstermektedir. Hadis-i Şerifin baş tarafinda deccalin merkezde gözetleme yapan silahlı askerlerinden bahsediliyor. Şu halde deccal büyük bir orduya veya hükümet kuvvetine sahip olacaktır. Kendi anlayışına karşı çıkan Mehdi'ye kuvvetini kullanarak eziyet etmekte ve tesirsiz hale getirmeye çalışmaktadır. Hadis-i şerifin ifadesine göre artık o zatın sırtı ve karnı döve döve genişletilir. Yani durmadan etrafa ilan edilip yayılmaktadır. Bu arada Mehdi'yi tesirsiz hale getirdiğini zanneden Deccal karşısında Mehdi'nin ordusu çiğ gibi gelişini görür. Artık Deccal Mehdi'yi mahkum edemiyor, bu noktayı hadis-i şerif şöyle ifade ediyor: "Ey insanlar şu muhakkak ki, artık Deccal bana yaptığı bu işi insanlardan hiçbir kimseye yapamayacaktır. Tam bu sırada o müminin boynu ile köprücük kemiği arası bir bakır levha haline gelir de, artık Deccal onu kesmeye hiçbir yol bulamaz." Su son ifadeler çok dikkate değerdir. Boyun ile köprücük kemiğine gelince, hepimiz biliriz ki, idam edilecek adamın suçları bir kağıda yazılıp boynuna asılır. Şu halde hadiste bu kısım bakır levha haline geliverir dediğine göre Deccal Mehdiye artık kılıç geçiremeyecektir (ona hiçbirşey yapamayacaktır) demektir. (Mehdilik ve Imamiye 39)

Deccal'in Mehdi'ye Eziyet Etmeye Çalışması



Ebu Said El-Hudri'nin (r.a.) rivayetinde, Resulullah (s.a.v) buyurdu ki: Deccal çıkınca, ona karşı müminlerden bir adam (Mehdi) yönelir. Derken o mümin kimseye birçok silahlılar, Deccal'in merkezlerde gözetleme yapan silahlıları karşı çıkarlar. Ve kendisine: Nereye gitmeyi kasdediyorsun? diye sorarlar. O da: Şu çıkan kimseyi (yani Deccal'e) karşı gitmeyi kasdediyorum, der. Deccal'in taraftarı ona: Sen bizim Rabbimize inanmıyor musun? derler. O zat da: Bizim Rabbimiz de hiçbir gizlilik yoktur der. Ötekiler de:

Bunu öldürün, derler. Bu söz üzerine taraftarların bir kısmı diğerlerine:
Sizin Rabbiniz, kendi izni olmadan herhangi bir kimseyi öldürmekten sizleri men etmiş değil midir? Müteakiben o zatı Deccal'in yanına götürürler:

Mehdilik ve Imamiye 37

Deccal, kendi anlayışına karşı çıkan Mehdi'yi öldürmek istemez, ona sıkıntı verir eziyet eder. Önce onu insanların gözünde karalayarak tesirsiz hale getirmeye çalışır, başarısız olduğunu görünce bu sefer onu insanlardan ayırarak uzaklaştırır, hadisin ifadesiyle firlatıp atar.



"Mehdilik ve İmamiye" yazarı izahına şöyle devam ediyor:

Ayrıca onu zindanlarına atmakla bir ateş içine attığını zanneder. Halbuki onu cennete atmıştır. Zira mümin cehennemde olsa bile gönlü cennettedir. Müslim-i Şerif'in mütercimi Mehmed Sofuoğlu buradaki cennetin dünya bahçelerinden bir bahçe olduğunu söyler. Şu halde anlaşılıyor ki, Deccal Mehdiyi ıssız yerlere sürecek ama onun sürdüğü yerler bağlık yerler olacaktır.

Mehdilik ve Imamiye 40

Hakkında Olumsuz Propaganda Yapılması



Mümin şahıs (Mehdi) Deccal'i görünce:

Ey insanlar! Resulullah'ın zikrettiği Deccal işte budur, der. Deccal hemen onunla ilgili emrini verir de, o zat karnı üzerine uzatılır ve arkasından:
Onu alın da yaralayın! der. Artık o zatın sırtı ve karnı döve döve genişletilir.
Bu sefer onu iki eli ve iki ayağı ile yakalar da firlatır atar. İnsanlar Deccal'in onu bir ateş içine attığını sanırlar. Halbuki o bir cennet içine atılmıştır.

Mehdilik ve İmamiye 40

Hadiste Mehdi'nin "sırtı ve karnından dövüle dövüle genişletilmesi" müteşabih olarak (benzetme yapılarak ) söylenmiştir. Mehdilik ve İmamiye kitabının yazarı burası için; Mehdi'nin ünü "Durmadan etrafa ilan edilip yayılmaktadır" demektedir. Fakat bunu Deccal taraftarları yapacağı için bu propagandanın Mehdi'yi kötüleme şeklinde olacağını söyleyebiliriz.

Peygamberimiz devrinde İslam düşmanları, onu kötülemek için o devrin yayın organı sayılan şairleri kullanıyordu. Şairler, panayırlarda, çarşılarda peygambere çeşitli hakaretler ediyor, ona deli, büyücü, kahin diyorlardı. Şimdi de İslam düşmanı olan Deccal yanlıları yazılı ve sözlü yayın organlarıyla Mehdi'yi kötüleyecekler, halkın nazarında itibarını sarsmaya çalışacaklardır. (Allahualem) Hadislerde Mehdi'nin başlangıç yıllarının sıkıntı ve zorluklarla dolu mücadele yılları olduğunu gördük. "Altın Çağ" olarak anlattığımız devre, Mehdi'nin halife olduğu son dönemlerine aittir. Mehdi ve müslümanlar ancak bu devrede rahata, bolluğa, huzura kavuşacaklar ve sevgiye, barışa, kardeşliğe dayalı bir hayatı bu devrede yaşayacaklardır.

İşari manada ayet meali:

93/4-5 " Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır. Elbette Rabbin sana verecek, böylece sen hoşnut kalacaksın."




Hicreti

O Kudüs'te hicret edecektir. Bu hicretten sonra Medine tahrip edilip vahşilerin sığınağı olacaktır.


(İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s.1699, sf.174)

Hilyesi

O, açık alınlı, kavis burunlu, iri gözlü, dişleri parlak ve seyrek bir kişidir. Sağ yanağında, inciyi andıran, bir yıldız gibi yüzünü aydınlatan bir işaret vardır....



(İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s.1699, sf.174)




Konuşması




Dilinde ağırlık vardır. Yavaş ve ağır konuştuğu zaman sağ elini sol dizine vurur. Kırk yaşındadır.



(İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, sf.1699, sf.174)



Konu HaArP tarafından (05-05-2011 Saat 02:35 ) değiştirilmiştir..
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-04-2011, 18:23   #16
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
Peygamberimiz (s.a.v.)“Bu işi yapacak olanın (yani Hz. Mehdi (a.s.)’ın) iki gaybeti (kaybolması, gizlenmesi) vardır. Bu iki gaybetin biri o kadar uzayacak ki, bazıları: “O öldü”, bazıları da: “O gitti” diyeceklerdir. Ne onu sevenler, ne de başkaları onun yerini bilemeyecekler, sadece ona çok yakın hizmetçisi onun yerini bilir.” (“El-Saa Fi Eşrat-is Saa” s. 93 (Mısır baskısı.)
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-09-2011, 18:57   #17
Kullanıcı Adı
Ebuzer
Standart
İslam'a hizmet eden herkez Mehdi'dir!
Ebuzer isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-09-2011, 18:59   #18
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
Alıntı:
Azap Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İslam'a hizmet eden herkez Mehdi'dir!
Evet kardeşim... He-de-ye Hidayete erdiren kim varsa bu köke girer ! Lakin Ahir zamanda bildirilenler değildir !!!
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-18-2011, 13:02   #19
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
Hak yolu aramakla bulunmaz,ama bulanlar ancak arayanlardır.” Aramak dahi bulmak için yeterli değil... Bulmak ise aramaya bağlı. Allah dilemedikten sonra hiçbir şey olmuyor. Sebepler dünyası bunun için var. Hiç aramak gibi bir derdi olmayanlar veya önlerine konulan ilk hakikatle yetinenler ne olacak? Aramak ,bulmaya yetmiyorsa taassup ehli nasıl bulacak?
Cüneyd Bağdadi
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-04-2011, 17:09   #20
Kullanıcı Adı
HaArP
Standart
Dani, Seleme b. Züfer’den tahric etti:

Bir gün Huzeyfe’nin yanında Mehdi’nin çıktığı söylendi. O dedi ki: Siz eğer aranızda Hz.Muhammed’in (s.a.v.) ashabı olduğu halde o çıkarsa felah buldunuz.
Muhakkak ki, O, insanların karşılaştıkları şerler sebebi ile Gaib’in (Mehdi’nin) kendilerine insanların en sevgilisi olmadıkça çıkmayacaktır.

Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, 27
HaArP isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi