![]() |
#1 |
![]() ![]() Ben 19 yaşındaydım öldüğümde, Daha ayaklarım yere basmamıştı, Olmamıştı aşkın adı. Gözlerim, bir dilberin gözlerine bir karış mesafeden dahi bakmamıştı, Ve genzime inmemişti hiç yar kokusu. Bir dağ ceylanı, yayla kekiği aklımı başımdan almamıştı. Ben 19 yaşındaydım öldüğümde, 19'umdaydım. Şimdiye kadar söylenmiş tüm yalanlar gözlerimin önüne serildiğinde, Gerçek gibi görülen yalanların ve yalan gibi görülen gerçeklerin Sahiciliği serildi önüme 19'umdaydım tüm doğruları gönül gözümle gördüğümde Ben 19 yaşındaydım öldüğümde Daha saçlarıma ak düşmemişti Babamın başı düştüğünde öne Kırışıklık değmemişti yüzüme Ne ayaklarım asker botuna girmiş Ne de başım yaslanmıştı yar göğsüne Ben 19 yaşındaydım öldüğümde Belki de herkes öldüğü ben dirildiğimde Ölüm bile anamın feryadı kadar canımı acıtmamıştı Köyün genç ve bekar kızları taşıdı tabutumu Ola ki birinde gönlüm kalmıştır diye Hiç olmazsa gittiğim yerde ruhum huzur bulsun diye Köyün genç ve bekar kızları taşıdı beni musalladan öteye Ve en çok içlerinden biri ağladı adı Safiye Ağlama cananım ağlama anam Dünya fanidir hayat yalan Ne kaybettiğine üzül ne yan yıkıl Ne de kazandığına gül hiç bir zaman Köyün genç ve bekar kızları taşıdı beni musalladan öteye Ola ki içlerinden birinde gönlüm kalmıştır Hiç olmazsa gittiği yerde ruhum huzur bulsun diye Meğer ne çok mezar varmış bu köyde Kim bilir kaç meçhul sevgili , ve kaç yarım hikaye Hiç dokunma sakın bizimkine Hasrete ve sevdaya doymamış bir hayat işte Her mezar yaralı güllerin ıssız aşk tepecikleri Her tepecikte bir uludağın dumanlı gölgesi Yazık ki bir avuç topraktı işte yaşadığının nihayeti Her ölüm aşktan inan Enfarktüs kalp şeker külliyen yalan Son nefeste unutamadığınsa zira canan canan canan... Ugur Arslan
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() :'( :'(
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|