|
![]() |
#1 |
![]() Ben ona ağlamıyorum ki...
Nuh aleyhisselâm zamanında insanlar, bin sene kadar yaşarlardı. O devirde bir kadının oğlu öldü bir gün. Kadıncağız iki gözü iki çeşme ağlıyordu ki, komşu kadınlardan biri gelip tesellî etti onu: Niye bu kadar ağlıyorsun komşu. Allahın takdîriböyleymiş. Dertli kadın; Âmennâ. Ben ona ağlamıyorum ki, dedi. Ya neye ağlıyorsun? Yavrum fazla bir gün görmedi de. Annelik şefkatiyle ağlıyorum işte. Oğlun kaç yaşındaydı ki? İKİYÜZYETMİŞBEŞ Vaah vah! Gerçekten gençmiş. Ama yine de şükret kardeş. Sen böyle ağlarsan, âhir zaman ümmeti ne yapsın? Onların ömürleri kısa mı olacakmış? Evet ya, ancak elli altmış sene kadar Kadın inanamadı. Doğru mu bu komşu? Tabii ya. Allah Allah! Peki onlar, bizim gibi ev de yapacaklar mıymış acabâ? Hem de kaç tâne. Köşklerivesarayları bile olacakmış. Hayret doğrusu. Ben onların yerinde olsaydım, bu kadarcık kısa ömürde çadırımın kazığını bile değiştirmezdim.
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |