♥ Oku Beni Ey Kitap! ♥ AK Parti Forum Farkıyla ! Belirlenmiş bir kitabın üyeler tarafından okunduğu, yorumlandığı ve bilgi akışının sağlandığı bir bölümdür. |
Anketimiz: Yolumuza hangi kitapla devam edelim kıymetli kitap dostları? | |||
Sadık YALSIZUÇANLAR- Anka | 10 | 50.00% | |
Mehmet NİYAZİ- Çanakkale Mahşeri | 6 | 30.00% | |
Tolstoy- İnsan Ne İle Yaşar? | 2 | 10.00% | |
A.Hamdi TANPINAR- Huzur | 2 | 10.00% | |
Paulo Coelho- Simyacı | 0 | 0% | |
Katılımcı sayısı: 20. Sizin bu Ankette oy kullanma yetkiniz bulunmuyor |
|
11-15-2008, 20:02 | #1 |
Beraber Okuyoruz (3. kitabımızı belirliyoruz)
Kıymetli Arkadaşlar;
Beraber çıktığımız yolda istikrarlı bir şekilde yürümeye devam ediyoruz inşallah.. Bu defa bir "roman"ı sizlerle beraber okumak niyetindeyiz. Kitaplar hakkında küçük bilgileri paylaşıp, sizlerin tercihlerini bekleyeceğiz.. Sizlerden en çok oy alan kitabı beraber okuyacağız inşallah. İşte kitaplarımız; ‘İlkin gezginliğe çıkmak gerek; ancak sonra yurduna dönebilir, o zaman ötekileri anlayabilirsin…’ der Wittgenstein. Anka, bu gezginlerden birinin, bilgeler bilgesi Niyazi Mısri’nin Aspuzu’da başlayıp Limni’de son bulan, gerçekte âlemlerde olup biten gezisinin öyküsü. Anka’yı ilginç kılan, yalnızca tarihi bir anlatı olmakla kalmaması. Yalsızuçanlar, İslam bilgelerini bugünde yaşayan kahramanların hayatlarına dolayarak özgün bir anlatımla canlandırdığı kitap dizisinin üçüncüsü Anka’da Niyazi Mısri’yi konuk ediyor sayfalarına. Modern hayatın tam ortasında yaşayan Mehmet, Niyazi Mısri üzerine bir doktora tezi hazırlamaktadır. Daha hazırlık aşamasında büyük mürşidin ateşiyle yanmaya başlar ve onunla beraber bir meşakkat yolculuğuna çıkar. Karısıyla ve oğluyla da sorunlar yaşayan Mehmet için Mısri üzerine tez hazırlamak bir yerden sonra imkânsız hale gelir, içine girdiği manaları bir tezin sayfalarına sığdırmanın imkânı yoktur çünkü. Kadim bir hakikat adamının peşine düşen bugünün Mehmet’inin belki de asıl imtihanı, kendi zamanını büyük mürşidin adımları ile kat etmeye çalışmak zorunda kalmasıdır. Bilinçakışı tekniğiyle yazılan ve yoğun bir gönderme yükünün üstesinden başarıyla gelen Anka, edebiyatseverlerin unutamayacağı romanlardan biri olmaya aday.. Savaşla ilgili romanlar ya stratejik bir yerdeki direnişi, yahut da bir askerin yaşadıklarını anlatarak savaşın tamamı hakkında fikir verirler, daha çok da cephe gerisindeki acıları dile getirirler. Mehmed Niyazi; bir yerin veya bir kişinin değil, Çanakkale Savaşı' nın romanını yazmıştır. Roman ilk atılan mermiyle başlıyor, bütün cephelerinde sonuna kadar devam ediyor. Yazarımıza göre tarihi roman gerçeğe sadık kalmalıdır; ancak o atmosferi okuyucuya teneffüs ettirmek için malzeme kabilinden tarihe mal olmayacak kahramanlar kullanılabilir; ama Çanakkale' de o kadar çok kahraman var ki, buna da gerek duymamıştır. Simyacı, Brezilyalı eski şarkı sözü yazarı Paulo Coelho'nun, yayınlandığı 1988 yılından bu yana dünyayı birbirine katan, eleştirmenler tarafından bir `fenomen' olarak değerlendirilen üçüncü romanı. Simyacı, altı yılda kırk iki ülkede yedi milyondan fazla sattı. Bu, Gabriel Garcia Marquez'den bu yana görülmemiş bir olay. Yüreğinde, çocukluğunu yitirmemiş olan okurlar için bir `klasik' kimliği kazanan Simyacı'yı Saint-Exupery'nin Küçük Prens'i ve Richard Bach'ın Martı Jonathan Livingston'u ile karşılaştıranlar var (Publishers Weekly). Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır Piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının felsefi öyküsü. Sanki bir `nasihatnâme': `Yazgına nasıl egemen olacaksın, mutluluğunu nasıl kuracaksın?' sorularına yanıt arayan bir hayat ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen romanın altı yılda, yedi milyondan fazla okur bulmasının gizi, kuşkusuz, onun bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor. Simyacı'yı okumak, herkes daha uykudayken, güneşin doğuşunu seyretmek için şafak vakti uyanmaya benziyor.. Anladım ki; Allah insanların birbirinden ayrı ayrı değil, tek vücut halinde yaşamalarını istediğinden, her birine kendi ihtiyaçlarını değil; hepsi için gerekli olan şeyleri ilham ediyor. Anladım ki, insanlar kendilerini düşünerek yaşıyor gibi görünse de, gerçekte onları yaşatan tek şey sevgidir. Kim severse, Allah'a yaklaşır; Allah da ona yaklaşır. Çünkü o sevgiyi yaratandır. Huzur'un kahramanlarından Mümtaz, roman boyunca kendisini "huzur"a kavuşturacak bir "iç nizam"ı aramaktadır. Eserde hastalık, ölüm, tabiat, kozmik unsurlar, medeniyet, sosyal meseleler, çeşitli ruh halleri ve estetik fikirler iç içe verilir. Ancak bütün bunların üzerinde romana hakim olan Mümtaz'la Nuran'ın aşklarıdır. İstanbul, bu aşkın yaşandığı çevre olmaktan çıkarak, adeta bir roman kahramanı gibi ele alınır. Okumak istediğiniz kitap sizlerin oylarını bekliyor arkadaşlar.. Kolay gelsin.. selamlar
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
11-15-2008, 20:05 | #2 |
anka... ayrıcalıklı farklı bir kitap..
|
|
11-15-2008, 20:24 | #3 |
Roman okumayı pek sevmem o yüzden kitap seçimine karışmıyorum. Ben sizin seçtiğiniz Romanı okurum...
|
|
11-16-2008, 20:31 | #4 | |
Alıntı:
|
||
11-18-2008, 23:17 | #5 | |
Alıntı:
Okuyucuya bulaşma riskinden dolayı olsa gerek pek ilgi duymuyorum... (Son cümle şaka tabi... ) Ben daha çok tarih, araştırma ve bana birşeyler katabilicek kitapları okuyorum, romanlara çok ilgim yoktur. Geçen seneki romanıda arkadaşımın ısrarı ile aldım o roman beni etkileseydi eğer romanlarada ilgi duyardım diye düşünüyorum. Şimdi seçeceğimiz roman belki fikrimi değiştirebilir. Sizin tavsiye ettiğiniz romanın faydası olacağından hiç şüphem yok. Konu Feyza tarafından (11-18-2008 Saat 23:20 ) değiştirilmiştir.. |
||
11-15-2008, 20:32 | #6 |
Roman okumaya bu yıl başladım. Tabii daha önceleri de okuyordum ama bu yıl daha fazla ilgi duymaya başladım. Simyacı çok akıcı ve çok okunmuş, beğenilmiş bir kitap.
Fakat roman dahi olsa okurken hem hayal gücünü geliştirmeli; okurken farklı bir atmosferde nefes almalı insan... Öğrenmeli ve bilgilenmeli insan... Hülasa "Çanakkale Mahşeri" diyorum. Diğerleri de çok değerli kitaplar hatta benim seçimim olan "insan ne ile yaşar" adlı kitap da çok güzel ama birlikte okumak için "çanakkale mahşeri" daha güzel geldi bana Kadim Sevgiler... |
|
11-15-2008, 21:55 | #7 |
Çanakkale Mahşeri derim..Ben daha önce okumuş ve çok etkilenmiştim ama üstünden zaman geçti ve unuttum o anları tekrar hatırlamak gerekir birlikte okuyacagımız için, Millet olarak birbirimize bağlılığımız çok güçlenir diye düşündüğümden tavsiye etmiştim, bu bölüme taşıdığınız için teşekkür ederim dirilis.f .. Düşüncelerin önemsendiğini görmek insana şevk veriyor
Konu Efkâr-ı Mütemadi tarafından (11-15-2008 Saat 22:00 ) değiştirilmiştir.. |
|
11-15-2008, 21:59 | #8 |
Bence Ankayı okuyalım.Bu arada sükutun çığlıkları gibi bir kitabı yolladığınız için teşekkürü farz bilirim.Müstesna hareketiniz,teşekkür değil taktire değer.Sizleri bu kitapları bize okuma fırsatı sunduğunuz için taktir ediyorum.
|
|
11-15-2008, 22:01 | #9 |
Ben okumasaydım İnsan Ne ile Yaşarı teriederdim.O da çok güzel,hatta mükemmel edebiyat yapılmış bir kitap.Lev Nikoloyeviç Tolstoydn.4.Sımıftayken okumuştum ve o zamanlar,ilk okuduğum romandı.O roman aklımda kalacak.
|
|
11-16-2008, 13:17 | #10 |
Çanakkale mahşerini okumak isterim
|
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
anka, beraber okuyoruz, çanakkale mahşeri, huzur, insan ne ile yaşar, simyacı |
Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|