AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 09-06-2007, 18:38   #1
Kullanıcı Adı
taya
Standart Besle kargayı oysun gözünü (HÜSEYİN ÜZMEZ)
Besle kargayı oysun gözünü
Sayın Başbakan bu kritik zamanda, kendilerine en muhalif olan, bir TV’ye çıktı. Çıkacağı günlerce önceden anons edilmişti.
Bütün milletin o gün, o kanala kilitleneceği belliydi. Nitekim öyle oldu.
Programcı, Sayın Başbakan’ın karşısında bir savcı, ya da sorgu hâkimi edasıyla oturmuştu. Yaramazlık yapan bir bayram çocuğunu azarlarcasına, küstahça sorular soruyordu.
Meselâ ilk sözü: “Abdullah Gül’ü, Cumhurbaşkanlığına aday göstermekteki ısrarınız toplumu gerdi ve kutuplaşmalara sebep oldu” anlamında bir iddia oldu. Halbuki öyle bir şeyin aslı astarı yoktu. Adam Sayın Başbakan’ın gözlerinin içine baka baka yalan söylüyordu.
Bütün dünya görüyor ki, Cumhurbaşkanını seçme turları kavgasız ve nizasız bir şekilde demokratik usuller içinde ilerliyor. Birinci turda sonuç alınamadı. 2. tur, 24 Ağustos Cuma günü yapıldı. 28 Ağustos’taki üçüncü turda, Sayın Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı kesin. Hem de 276 yeter sayısının çok üzerinde bir oy oranı ile seçilecek inşallah...
Milletimizin bu olgunluğu bütün dünyada taktirle karşılanıyor. Haddini bilmez yapımcı, eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürürcesine, olmayanı olmuş gibi göstererek, provokasyon yapıyordu. Bu apaçık ortadaydı. Ben Sayın Başbakanın yerinde olsaydım, Onun küstahça tavrına tepkim çok sert olurdu. Böylece medya karşısındaki mutlak tarafsızlığım da anlaşılmış olurdu. Hem de yüzlerce TV kanalı arasında, o kanalı tercih ettiğim gibi bir tutum içinde görünmezdim.
Bir Başbakanın yüzlerce kanal içinden birini tercih etmesi, TV’ler arasındaki serbest rekabete de aykırıdır. Bir kanalı tercih yerine, bütün TV’lere kendileri ile röportaj imkânı verseydi, daha doğru olmaz mıydı?
Gelen gelir, gelmeyen gelmezdi. Böylece hem kanallar arasında eşitlik sağlanmış, rekabet zedelenmemiş, hem de Sayın Başbakan’ın tüm medya guruplarına eşit uzaklık veya yakınlıkta olduğu anlaşılmış olurdu.
Herkes dilediği soruyu sorardı. Sayın Başbakan’ın konuşması da sık sık reklamlarla kesilmezdi. Haddini bilmez yapımcı da hindi gibi kabaramazdı. Bu, aklımıza gelen ilk tedbirlerdendir. Konunun uzmanı değiliz. Daha makûl ve mantıklı yöntemler bulunabilir.
Hepimiz gördük. Sayın Başbakan’ın çıktığı kanalın programcısı, küstah mı küstahtı. CHP’nin ağzı, mitingcilerin mantığı, darbecilerin küstahlığı ile konuşuyordu. Sayın Başbakan büyük bir sabır ve olgunluk gösterdi. Bütün bunları görmezlikten gelerek, bir çalımla adamı ofsayta düşürdü.
Ona haddini bildirecek ve dilini yutturacak cevaplar verdi. Programcı aklı sıra, Sayın Başbakan’ı kötü duruma düşürebileceğini sanıyordu. Sayın Başbakan’ın daha ilk sözleri ile sönmüş balona dönmüştü. Son bir hamle ile bütün gücünü toplayarak: “Abdullah Gül kimseye güven vermiyor. Genelkurmay Başkanı’nın dediği gibi, devletin temel ilkelerine özde değil, sözde bağlı görünüyor” dedi. Sayın Başbakan: “Askeri siyasetin içine çekmeyin! Abdullah Bey kimsenin güvenine muhtaç değildir. Biz arkadaşımızı yakından tanıyoruz. Özü, sözü birdir. Yıllardır tanıdığımız birini gelip de sizden mi soracağız? Sayın Genelkurmay Başkanı’nın internetteki bildirgesini de biz sizler gibi anlamadık. Herkes haddini bilmeli ve aldığı oy kadar konuşmalıdır. Anayasa ne diyorsa o yapılacaktır” dedi.
Yazık ki konuşmaları ikide birde kesiliyordu. O gece ekran başında olan milyonlarca insan, Sayın Başbakan’ın konuşmasından ziyade reklamları izlemek zorunda kaldılar.
Programcı bir-iki çalımla dut yemiş bülbüle dönmüştü. Doğru dürüst soru bile soramıyordu. Sayın Başbakan’ın her sözünde suratı mosmor kesiliyordu. Bu ona çok iyi bir ders oldu. Sayın Başbakan, sayı hesabı ile değil, tuşla galipti. Gerçi bir gecelik de olsa, program reyting rekorunu kırmıştı. Ancak milyonlarca vatandaş da AK Parti’ye oy vermiş olmanın mutluluğunu tatmıştı. Vicdanlarını bu yönde aydınlatan Cenab-ı Mevla’ya şükrediyorlardı.
Dünkü yazımızın başlığı, “Ne yaptığımızı biliyor muyuz?” idi. O yazıda dindar çevrelerce çok sevilen, 3 mütefekkir yazar kardeşimizi eleştirmiştik. Bugün de Sayın Başbakan’ı tenkit etmekten kendimizi alamadık. Allah Resulü: “Söyleyeceksen hayır söyle; hayır söylemeyeceksen sükût eyle!” diye buyurmuyorlar mı? Bu iki örnek gösteriyor ki, maalesef bazı kazıkları kendi ellerimizle sivriltiyoruz.
Daha 2-3 gün önce, Ayvalık’ta mı, Edremit’te mi basit bir olay oldu. AK Parti Balıkesir Milletvekillerinden birinin kız kardeşi, arabasını bir yere park etmek istemişti. Görevli Jandarma eri, oraya park etmenin yasak olduğunu söylemişti. Milletvekili, mecburî bir durum olduğunu, 3-5 dakikacık müsaade etmesini jandarmadan rica ederken... Beş altı bayla, iki üç carcar karı, “Askere kafa tutamazsınız!” diye bağırmaya başlamışlarlardı. Jandarma erleri araya girmiş; bir müessif olay güçlükle önlenmişti. Olayı hemen bütün kanallar verdiler. Askeri koruyup kollamak birkaç fanatik partici muhaliflere mi kaldı?
Maalesef CHP’liler, seçim sonuçlarını bir türlü hazmedemedemiyorlar. Onun için sağa sola saldırıyorlar. Ormanı tutuşturacak bir kıvılcım peşinden koşuyorlar. Kaç zamandır Meclis’e de girmiyorlar. Maaşlarını hangi yüzle alacaklar? Bütün bu densizliklerin faturası, sevip saydığımız ve güvendiğimiz Sayın Deniz Baykal’a çıkartılıyor.
Kendilerinden bu tür hırçınlıklara engel olmasını bekliyoruz. Dostça sevgi ve saygılarımızla...
26 . 8 . 2007

 

taya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi