![]() |
#1 |
![]() Bir Fikret KIZILOK sevesim var, bir seni yazasım By: sonbahar Date: 03 July 2008, 20:39:42 Benim sana yazıpta okutmadığım mektuplarım var biliyor musun _? -Okutsana … -Okutmak istemedim ama şu an istiyorum…Bir tanesini oku bari… -Ver bakalım… ” Kedili pijamamı giymiş soğuk yatağıma yatmıştım ki ısınmaya çalışırken sen geldin aklıma…Sonbahar kılıklı yaz yağmurlarını düşünürken…Sessiz sessiz tam on beş dakikada inebildim aşağı…Normalde bir ya da iki dakika sürerdi…Terliklerim elimde…Diğer elimde sütüm…Cebimde telefonum…İndim babamı dinleyerek…Zor oldu ama sonra bir baktım yoksun,pişman oldum ” yarını bekleseydim keşke ” dedim…İndim artık ama,kimbilir kaçıncı uykundasın şu sıra…Ben de burada oturmuş yazmaya çalışıyorum sana sessizce yine…Babamla kavga gürültüydü yine bu akşamın konusu…Sabah sabah Seda SAYAN’ın iyice bayması gibi bu da iyice üzdü beni…Babam da benden nefret ediyor…Sanki annem giderken tembihledi ” Bak unutturma ona sakın ondan nefret ettiğimizi…Sık sık bağırarak söyle çünkü duymayabilir…” Biraz konuşuruz diye düşünmüştüm…Öyle boş,umarsız,çıkarsız bir de biraz huzur alır sorunlarımı yüzüne kusardım diye..Olmadı,anlatmayacağım kimseye…Anlatasım yok…Kaçtı…Bir şeyler yiyip televizyon izleyeceğim…Bir de aklıma sen gelirsen seni düşüneceğim…Umarım iyi bir şeyler görürsün rüyanda ve mutlu olmak istersin uyanınca…Sadece yirmi beş dakika…Yirmi beş dakika da ne yapılır?Yirmi beş dakika da ben yukarı çıkıp uyumaya çalışabilirim ya da belki yiyecek bir şeyler alıp televizyonda gereksiz bir şeyler izlerim…Kedimle oynaşırım…Belki bir şeyler içerim…Babamla kavga ederim…Annemi ararım…Ağlarım ve üzülürüm belki…Belki bir kaç fotoğraf çekerim…Birilerine bir şeyler yazarım cevap beklerim…Konuşurum,içe dönerim…Kendime öğütler veririm…Takvim arkasında ki fıkrayı okurum…Sonrada bu günün isimlerine bakarım dalga geçerim…Günün öğüdüne ve atasözüne bakarım…Pijamamı giyerim,lambamı yakar dışarıyı izlerim… Kedime sarılır uyurum… Yapmadım hiç birini…Oturdum sana yazdım yirmi beş dakika…Senin olmadığın bir kaç saat içinde anlamadı beni kimse ve de senin olmadığın bir kaç içinde de anlamayacak beni kimse…Yoruldum anlamaktan…Yirmi beş dakikam da bitti zaten…Kendine dikkat et…Seviyorum sana yazmayı,seninle ilgili bir şeyleri filan…” -Ne kadar benzer yönleriniz var sizin kızlar olarak… -Nasıl yani ? -Hepinizin bir kedisi,kedili pijaması,anlaşılmamaktan filan şikayet eden bir tarafınız var sanki..Ama şimdi engelsiz koşuyorum artık…Çünkü ben değiştim… Bir sevgilim ”her şey değişir” derdi inanmazdım…Kızardım ona hep…Finale doğru koşuyorum şimdi ise…Ödül sensin…Çok susadım bir bardak su verir misin ? -Babamlar beni evlendirecekti az daha dün…Çocuk çok kararlıydı….Babam içgüveysi ister durur…Çiftlikte oturalım hep birlikte filan…Benim uzaklaşmamı istemiyor..Onun için…Evlenecektim eğer oğlan kömürlükte yatmayı kabul etseydi… -Daha çok susadım şimdi ise..Hızım kesildi sanırım biraz…Ama güzel yine de…Babanla ne kadar benzer hayallerimiz varmış…Münir ÖZKUL baba tiplemesi gibi yani… Damadıyla birlikte yaşamaktan gocunmayan,maddi durumunu sormayan filan…Ki benim hep kızını zengin ***in birine vermeye çalışan kayınbaba adaylarım oldu… Ben fakirde değilim oysa ki…İnsanoğlu işte..Gözü doymaz derler..Doğruymuş demek… -Kayınbaba adayı…Çok tatlı … -Evet tatlıdır bu terim…Hele Münir ÖZKUL ile tadından yenmez…O yüzden babana söyle…Ben kömürlükte istemiyorum,bir kulübe yapsın bana,girişine de ismimi yazarız…Köpek gibi böyle…Yatarım ben…Ne güzel ama…Hep benim hayallerime yüklendi sevgililerim…Hiç kendileri hayal katmadılar dünyama…Hep bende ki hazır hayallerin üstüne yüklenip değerini her geçen gün biraz daha yitirmesine sebep oldular….Bak mesela bu kayınbaba hayali yeni ….Üstelik sen sevgilim bile değilsin… -Sanırım hayale hayal katabilmek önemli olan…Hayaller büyüyüp biriktikçe gerçekler o kadar hızlı ilerliyor… -Aynen…Yoksa bir hayali sömürüp durunca,hayal tükeniyor ve sıkıcı olmaya başlıyor… - ”Beni abartan kızları sevmiyorum…Ben kötü birisiyim belki de…Sevmeyi beceremem…Elime yüzüme bulaştırırım her şeyi..bir de ben erkeğim niçin saç uzatırım ki değil mi ? Hep nefret ettim saçlarımın rüzgar da uçmasından,kampüste ki tüm erkek arkadaşlarımın böyle bir sorunu yoktu çünkü hiç birisi saç uzatmazdı…Bende rahatsız olurdum ve saçlarımı jöleyle kaskatı yapardım,bu seferde köyden indim şehire gibi olurdu geri bozardım…Benim işim bu derdim hatta sıklıkla kendime,ben bir yap-boz sever küçük çocuğum,yaparım ve bozarım…Durmadan tekrarlarım bunu akıl almaz bir inatla…Bir diğer insanlara benzemeye çalışırım,bir ben olurum…Ben benzemeye çalıştıkça insanlar değişir,ben ben olunca herkes aynı olurdu…Sonraları vazgeçtim zaten bu işten…Dünya bendim zaten kendi dünyamda…Ara sıra dünyama kız yoldaşlar alırdım sıkılıp intahar ederlerdi ve diğer insanların dünyasına giderlerdi…Bende arkalarından cenaze merasimi havasında depresyona girer ve dua niyetine aşk şiirleri yazardım…Her birisini böyle uğurladım ben…” Aşkları şad olsun ”…Şimdi ardıma dönüp bakınca hepsi birbirine benziyor…Oysa her birisi ne farklı gelirdi bana…Her birisi yeni bir başlangıç sanardım.Oysa her birisi sona bir adım daha yaklaşışmış… -Ne kadar güzel konuştun…Anlamadan,düşünmeden… Ondan güzel oldu sanırım..Sorgusuz sualsiz… -Seni de anlamadan seviyorum ben,,,Ondan güzelsin belki de…Bak sevgilim bile değilsin. Anlamıyorum bu olanları…Ardıma dönüp bakınca hep aynı şeyler var… Farklı bedenlerde aynı çalıntı hayaller denizi… ” Şimdi ise bir Fikret KIZILOK sevesim var,bir seni yazasım… Bir o söylese bir sen olsan yanımda yeter … O söylesin,sen dur öylece,ben seni yazayım… Sen dur öylece,ben seni yazayım,o söylesin… Ben seni yazayım,o söylesin,sen öylece dur… … ..
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|