Çok zarif bir kutu içinde saklı birer güldür vicdanın, yüreğin, ruhun ve nefsin. O kutu bedenindir; en muhteşem yaratılışa sahip olan.

Kurdelesi imanındır, samimiyetin, dürüstlüğündür. Her yalanla kurdeleye bir çentik atılırda, şeytana yol açılır. İçeri giren şeytana ilk kanan, yaramaz çocuk gibi olan emanet nefsindir. Doğruluk, dürüstlükle nefsini eğitmemişsen kanar şeytanın sözlerine, içinde taşıdığın düşman gibi büyür seninle.

Allah'ın her bir emri, senin bütünlüğünü korumak içindir, yaratılışındaki güzelliğini muhafaza içindir. Ne kadar özen, ihtimam okadar mukafat seni bekler. Çünkü içinde hazırdır güllerin. Sana düşen korumaktır sadece.

Çiğnediğin her emir bir zarar verir kendine. Gün gelip o acı manzarayla karşılaşırsan; vicdanını, yüreğini, ruhunu ortalığa saçılmış, her gelen geçenden birer darbe yemiş, solmuş, ezilmiş, çürümüş gördüğünde yine de şükret Allah'a. Kendi elinle kendine verdiğin zararı görmeyi nasib ettiği için şükret ve tevbe ve dua et:

"Allahım! Senden başka ilah yoktur, şüphesiz ben kendime zulmettim. Ve kendi ellerimle kendime verdiğim bu zararı Senden başka benden giderecek yoktur. Sen ki, kuruyan dallara her bahar yeniden can verensin. Ben, dallarıma giden suyun önünü tıkamışım, yaprakları solup dökülmüş bir kuru ağacım; bana da Rahmetinle "ol" de de yeniden yeşersin dallarım. Kendi kendine zarar vermiş bir kulun, acziyetini kavramış ve Sen de hayata yeniden "selam" diyebilme tecrübesi ile bundan sonraki ömrümü yolunda geçirmemi nasib eyle."





********

Allah'u Ekber! Üzülmeyin..
Kuran'ı elden düşürmeyin...